EĞİTİM - 18 Ocak 2019 Cuma 09:09

Yarıyıl tatili öncesi velilere ve öğrencilere uyarı

A
A
A
Yarıyıl tatili öncesi velilere ve öğrencilere uyarı

Eğitim Direktörü Erdem Çıplak, sömestr talinde öğrencilerin ve velilerin neler yapması gerektiği konularında tavsiyelerde bulundu.

Eğitim Direktörü Erdem Çıplak, sömestr talinde öğrencilerin ve velilerin neler yapması gerektiği konularında tavsiyelerde bulundu. Çıplak, düşük not alan öğrencilere velilerin sert bir tepkide bulunmaması gerektiğini belirtti.



Mektebim Eğitim Direktörü Erdem Çıplak, sömestr talinde öğrencilerin ve velilerin neler yapması gerektiği konularında tavsiyelerde bulundu. Çıplak, öğrenme kaybını engellemek için tekrar etmesi gerektiği, eksik oldukları konuda küçük bilgi parçalarından yararlanması gerektiği, düşük not alan öğrencilere velilerin sert tepkilerde bulunmaması gerektiği, çocukların notları karşılığında ödüllendirilmesi ve tatil sonrası adaptasyon konularında açıklamalarda bulundu.



’’Öğrenci, hiçbir eksiğinin olmadığını düşünde bile öğrenme kaybını engellemek için tekrar etmesi gerekir’’


Sömestr tatili için tavsiyelerde bulunan Erdem Çıplak, "Yoğun çalışma temposundan sonra tatile girmek "Tamam artık ben hiçbir şey yapmayacağım" algısını oluşturabilir. Bu konuda bir takım tavsiyelerimiz olacak; tiyatroya ve sinemaya gitmek, eğlenmek için vakit ayırmaları ya da aile büyüklerini görmeye gitmeleri yapılabilecek durumlar. Koca bir dönem geçti, burada bir takım eksikler kalabilir. Öğrenci, hiçbir eksiğinin olmadığını düşünde bile öğrenme kaybını engellemek için tekrar etmesi gerekir. Bu yüzden 15 günün doğru değerlendirilmesi ve bir plan dahilinde hareket edilmesi gerekir. Öğrenci, kafasını dağıtıp eğlenmeye vakit bulabilecektir. Diğer taraftan da öğrenme kaybını engellemek için belli bir program dahilinde çalışmasını önerebilir" dedi.



"Eksik oldukları tarafa yönlenirlerse 2’nci döneme çok daha hazır şekilde başlamış olabilirler"


Çıplak, sözlerine şöyle devam etti: "Özellikle düşük not almış öğrencilerimize tavsiyemiz de şudur: Müfredatımız içerisinde ’Kazanım’ dediğimiz küçük küçük bilgi parçacıkları var. Öğrencilerin hangilerinde problemi varsa daha çok o tarafa yönlenmelerini önerebiliriz. Öğrenciler bazen yapabildikleri yerden çok çalışırlar. Çünkü oradan çalışmak daha kolaydır, yapabildiklerini görürler. Bilmedikleri ve zorlandıkları yere temas etmek istemezler. Bu da gelişmeyi engelleyen bir durumdur. Mümkün olduğu kadar eksik oldukları tarafa yönlenirlerse 2’nci döneme çok daha hazır şekilde başlamış olabilirler".



"Velilerin sert bir tepkide bulunmaması gerekir"


Düşük not alan öğrenciler için velilerin izlemesi gereken yol haritasına değinen Çıplak, "Öğrenci, notu düşük olduğunda zaten kendisini belli oranda rahatsız hissedecektir. Velilerin sert bir tepkide bulunmaması gerekir. Öğrenci, herhangi bir durumda kendisini kötü hissettiğinde farklı tepkiler verebilir. Öğrenmeye karşı kendisini kapatabilir. "Ben artık yapamıyorum" algısıyla birlikte 2’nci dönem ve ondan sonraki seneleri çalışmadan ya da ilgisini tam odaklayamadan geçirebilir. Bu tip noktalarda daha itidalli davranmakta fayda var. Öğrenci ile konuşmak gerekir. Çocuğu karşınıza alıp onun yetişkinmiş gibi neleri eksik yapabildiği anlatması sağlamak lazım. Destek vermek için neler yapılabiliniyorsa onlara yönelmek gerekiyor. Bizim okullarımızda öğrenme kaybıyla ilgili ya da kendisini daha destek verilmesi istediği bir nokta olursa mutlaka okulumuza gelip ek çalışmalarında öğretmen arkadaşlarımızla birlikte yapabilecekleri imkanları da zaten sunuyoruz" şeklinde konuştu.



"Kendilerini, kariyerini planlayan bir birey olarak gördüklerinde adaptasyonları daha kolay olacaktır"


Tatil bittikten sonra öğrencilerin okula adapte olma sorunun nasıl aşacaklarını anlatan Çıplak, "Eğer tatili, belli bir program içerinde geçirmişlerse ve kendi eksikliklerini tamamlamak için belli bir çaba sarf etmişlerse, diğer taraftan da eğlenmeye ve kendilerini rahatlatacak etkinliklere adapte olmuşlarsa okula geldiklerinde büyük bir heyecanla geleceklerini düşünüyoruz. Burada okulun yapısı ve iklimi de önemli, öğrencinin gerçekten okula gitmesini isteyecek bir takım nedenlerin olması gerekir. Arkadaş ilişkileri, öğretmenleri ile olan ilişkileri ve okulun sunduğu imkanlar da olabilir. Bunlar da öğrencinin okula gitmesini ve adaptasyonunu kolaylaştıracak şeylerdir. Mümkün olduğu kadar kendilerini bir okulda 8-9 saat ders gören bir öğrenci olarak değil de, kariyerini planlayan bir birey olarak gördüklerinde adaptasyonları daha kolay olacaktır" açıklamasında bulundu.



"Ödüllendirme, öğrencinin iç motivasyonu ile sağlanması gerekir"


Karne notunun ödüllendirilmesini değerlendiren Çıplak, "İyi olabilir ya da öğrencinin kendisine göre daha iyi bir performans göstermiş olabilir. İyi kelimesi biraz öğrenme ortamında göreceli bir kelimedir. O yüzden iyi tartarak hareket etmek gerekiyor. Ödüllendirme, öğrencinin iç motivasyonu ile sağlanması gerekir. İllaki öğrenciye ya da çocuğa oyuncak, tablet, cep telefonu almak gerekmez. Öğretmenler olarak çok da fazla tavsif etmiyoruz. Çünkü kendisi için yararlı bir şey yaptığının farkına varması lazım. Öğrendiklerini günlük hayatta kullanabileceği, etkinliklerle örtüştürerek öğrendiğini paylaşabileceği, anlayabileceği, geliştirebileceği ortamlarda bulunmasını sağlamak sanırım verilecek en güzel ödül olur" ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Öğrencisini zorbalık yaptığı gerekçesiyle uyaran öğretmene veliden şiddet: O anlar kamerada Sarıyer’de bir okulda iddiaya göre, yaşıtlarına zorbalık yaptığı gerekçesiyle öğrencisini uyaran öğretmen, öğrencinin babası tarafından okulda şiddete uğradı. Şiddet uygulayan veli polis ekipleri tarafından gözaltına alınırken, şahsın öğretmene yumruk attığı anlar güvenlik kamerası tarafından kaydedildi. Olay, Sarıyer Prof. Ali Kemal Yiğitoğlu Ortaokulu’nda meydana geldi. Edinilen bilgilere göre, okulda görev alan öğretmen Necla Ö. akran zorbalığı yapan bir öğrencisini uyardı. Uyarı üzerine öğrencinin "Bana nasıl davranacağınızı öğreneceksiniz" diyerek öğretmeni tehdit ettiği öğretmenin ise, "Evladım ben senin öğretmeninim. Bu nasıl bir üslup?" diyerek uyardığı ileri sürüldü. Öğretmen Necla Ö., daha sonra öğrencinin babası Ali Ç.’yi okula çağırdı. Daha önce de okul öğretmenleri ve yöneticileri ile de tartışarak sorun çıkardığı ileri sürülen Ali Ç., okul koridorunda gördüğü öğretmen Nazlı Ö.’yü yumruk atarak yaraladı. Öğretmen aldığı darbe sonucu yaralanarak hastaneye kaldırılırken iş göremezlik raporu verildiği öğrenildi. Polis ekipleri ise konuya ilişkin çalışma başlatırken veli Ali Ç.’yi yakalayarak gözaltına aldı. Öte yandan öğrencinin de benzer nedenlerden dolayı ara dönemde bulunduğu okula nakli yapıldığı ileri sürülürken öğretmenin darp edildiği anlar güvenlik kamerası tarafından saniye saniye kaydedildi.
Bingöl Bingöl’de asayiş şube müdürlüğü nisan ayı faaliyetlerini açıkladı Bingöl’de İl Emniyet Müdürlüğü, asayiş şube ekiplerinin nisan ayı içerisinde yaptığı faaliyetlerini açıkladı. Açıklamada kesinleşmiş hapis cezası bulunan 2 şahsın tutuklandığı belirtildi. Bingöl İl Emniyet Müdürlüğü’nden yapılan açıklamada, “Son 1 yıl içerisinde silahlı yaralama, silahlı tehdit, oto kurşunlama, yağma, 6136 sayılı kanuna muhalefet, mala zarar verme, genel güvenliği kasten güvenliği tehlikeye sokma olaylarına karışan ayrıca birden fazla kişi tarafından birlikte silahla tehdit, kasten yaralama suçlarından 8 ay 22 gün kesinleşmiş hapis cezası ile ruhsatsız ateşli silahlarla mermileri satın alma veya taşıma veya bulundurma suçlarından aranan şüpheli şahıs ruhsatsız tabanca ve tabancaya ait 17 (on yedi) adet fişek ile birlikte yakalanarak adli makamlarca tutuklanmıştır. 9 Nisan 2024 günü ilimiz şehit Mustafa Gündoğdu Mahallesi insaf sokak üzerinde meydana gelen silahla yaralama ve ilimiz Yenimahalle gümüş sokak üzerinde meydana gelen kasten yaralama, tehdit, hakaret, mala zarar verme, 6136 sayılı kanuna muhalefet olaylarının faili olan şüpheli şahıslar yakalanarak adli tahkikata başlanmıştır. Yine hakkında toplam 22 yıl 5 ay kesinleşmiş hapis cezası ve aranma kaydı olan 1 şahıs yakalanmış, adli işlemlerinin akabinde tutuklanarak cezaevine teslim edilmiştir” denildi.
Karabük Safranbolu’da 200 bin çiçek üretildi Safranbolu Belediyesi tarafından şehirde çevre düzenlemesinde kullanılmak üzere seralarda 200 bin adetten fazla çiçek üretimi gerçekleştirildi. Safranbolu Belediyesinden yapılan açıklamada, Park ve Bahçeler Müdürlüğü bünyesinde yer alan uygulama ve üretim birimlerinin, modern tarım teknikleri ve uzman ekip desteğiyle, çeşitli çiçek türlerinin üretimini başarıyla tamamladığı belirtildi. Üretilen çiçekler arasında kadife çiçeği, gül, çuha, sardunya, petunya ve begonya gibi popüler ve yerel çiçek türleri bulunduğu belirtilen açıklamada, Safranbolu Belediye Başkanı Elif Köse öncülüğünde başlatılan bu büyük çiçek üretim projesinin, Safranbolu’nun sokaklarına, parklarına ve kamusal alanlarına renk kattığı kaydedildi. Aynı zamanda, doğal yaşamın korunması ve şehir estetiğinin artırılması açısından da önemli bir adım olarak değerlendirildiği ifade edilen açıklamada, “Safranbolu’nun tarihi ve kültürel dokusunu koruma gayreti, çiçek üretimiyle sınırlı kalmayıp, şehirdeki peyzaj düzenlemeleri ve yeşil alanların artırılması gibi çalışmalarla da devam ediyor. Bu çabalar, yerel halkın ve ziyaretçilerin daha yaşanabilir bir şehirde vakit geçirmelerini sağlamak amacıyla gerçekleştiriliyor. Üretilen çiçeklerin bir kısmı şehrin park ve bahçelerinde kullanılacakken, bir kısmı da satışı yapılarak gelir elde ediliyor. Bu şekilde, şehrin her köşesinde doğal güzelliklerin ve renklerin daha fazla hissedilmesi amaçlanırken bölgede önemli bir konuma sahip olundu" denildi.