ASAYİŞ - 21 Mayıs 2019 Salı 15:51

16 yaşındaki gencin ölümüne neden olan sürücüye 2 yıl 9 ay hapis cezası

A
A
A
16 yaşındaki gencin ölümüne neden olan sürücüye 2 yıl 9 ay hapis cezası

İzmir’de, yolun karşısına geçmeye çalışırken 103 promil alkollü sürücünün kullandığı aracın kendisine çarpmasıyla hayatını kaybeden lise öğrencisi Bora Aşçılar’ın ölümüne ilişkin davada yargılanan sürücü, 2 yıl 9 ay 10 gün hapis cezası aldı.

İzmir’de, yolun karşısına geçmeye çalışırken 103 promil alkollü sürücünün kullandığı aracın kendisine çarpmasıyla hayatını kaybeden lise öğrencisi Bora Aşçılar’ın ölümüne ilişkin davada yargılanan sürücü, 2 yıl 9 ay 10 gün hapis cezası aldı.


İzmir’in Konak ilçesinde 24 Mart 2017’de, Göztepe Vapur İskelesi yakınında yolun karşısına geçmeye çalışan 16 yaşındaki lise öğrencisi Bora Aşçılar’a kullandığı araçla çarparak ölümüne sebep olduğu iddia edilen sürücü Mehmet Emrah Kurtoğlu’nun yargılanmasına devam edildi.


İzmir 27. Asliye Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuksuz sanık Mehmet Emrah Kurtoğlu katılmazken, taraf avukatlarıyla ölen lise öğrencisinin babası Rıfat Osman ve annesi Hayal Aşçılar salonda hazır bulundu.


İstanbul Teknik Üniversitesi tarafından hazırlanan bilirkişi raporunu kabul etmediklerini söyleyen acılı baba Rıfat Osman Aşçılar, “Arkanızda ‘Adalet mülkün temelidir’ yazıyor. 16 yaşındaki oğlum, 103 promil alkollü, frene dahi basmayan, olay anında cep telefonu ile konuşan bir sürücü tarafından öldürüldü. Türkiye’de yılda 7 bin 457 kişi ölüyor. Bilirkişi olarak atanan A.A. isimli polis memuru KHK ile polislikten ihraç edilmiştir. Benim 16 yaşındaki oğlumun alacağı nefesler bir teröristin eline bırakılamaz. Alınan raporları yeterli bulmuyorum. Davanın yeniden görülmesini istiyorum” dedi.



“Evladımı çok özlüyorum”


Bora’nın annesi Hayal Aşçılar ise sanığın en ağır cezayı almasını istediklerini belirterek, “788 gündür oğlum yanımızda yok. Evladımı çok özlüyorum. Bora geri gelmeyecek. Benim oğlum 103 promil alkollü trafiğe çıkan birisi tarafından öldürülmesi hak etmedi. Sürücü aynı zamanda arabadaki 4 yaşındaki çocuğunu da hiçe sayan bir babadır. Vereceğiniz kararla acımızı hafifletmenizi istiyorum. İbretlik bir ceza verin. Başka Boralar ölmesin” diye konuştu.


Alınan raporları yeterli bulan hakim, yeniden yargılamaya yer olmadığına karar vererek, tutuksuz sanık Mehmet Emrah Kurtoğlu’na “bilinçli taksirle ölüme sebebiyet” suçundan 3 yıl 4 ay hapis cezası verdi. Verilen cezada indirim yaparak 2 yıl 9 ay 10 güne düşüren hakim, sanığın bu süre boyunca ehliyetine el konulmasına hükmetti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Beşiktaş’taki feci kazada entübe edilen genç kızın sözlüsü konuştu: "Kazadan sonra araçtan bile inmedi" Dolmabahçe’de motosikletiyle seyrettiği esnada yasak yerden “U” dönüşü yapan hafif ticari araca çarpması sonucu ağır şekilde yaralanan ve yoğun bakımda entübe edilen 25 yaşındaki genç kızın sözlüsü konuştu. Kaza anının kameralara yansıdığı ve sürücünün adli kontrol şartıyla serbest bırakıldığı olayla ilgili Mustafa Subaşı, “Kendisi hiçbir pişmanlık hissiyatı yaşamamıştır. Hiçbir şekilde ailesini ve bizleri arayıp özür dilemedi” dedi. Subaşı, sözlüsünün parmağındaki söz yüzüğünü kendi boynuna asıp uyanacağı günü bekliyor. Beşiktaş Dolmabahçe Caddesi üzerinde geçtiğimiz hafta Pazartesi günü saat 02.10 sıralarında yaşanan kazada, Kuruçeşme’de garson olarak çalıştığı ünlü bir restorandan çıkan 25 yaşındaki Semanur Hacıoğlu, 34 GDU 632 plakalı motosikletine binerek yola koyulmuştu. Genç kız Dolmabahçe istikametine seyrettiği esnada 17 ST 964 plakalı hafif ticari araca yandan çarpmıştı. Çarpmanın etkisiyle motosiklet sürücüsü Hacıoğlu yola savrulmuştu. Kazayı gören çevredeki vatandaşlar bir yandan yardıma koşarken bir yandan durumu polis ve sağlık ekiplerine bildirmişti. İhbar üzerine olay yerine gelen polis ekipleri yolda güvenlik önlemi alırken, sağlık ekipleri de yerde yatan yaralıya müdahalede bulunmuştu. Genç kız hastanede yaşam savaşı veriyor İlk müdahalenin ardından ağır yaralı Hacıoğlu, ambulansla Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesine kaldırılarak tedavi altına alınmıştı. Hastaneye kaldırılan Hacıoğlu’nun durumunun ağır olduğu ve entübe edildiği öğrenilmişti. Olayla ilgili çalışma başlatan Beşiktaş İlçe Emniyet Müdürlüğü polisleri, kazaya neden olan hafif ticari aracın sürücüsü Alpay Ö.’yü (47) gözaltına alarak polis merkezine götürmüştü. Burada ifadesi alınan ve “taksirle yaralama” suçundan adli işlemi yapılan Alpay Ö. adliyeye sevk edilmişti. Sürücü adli kontrolle serbest bırakıldı Mahkemeye çıkartılan sürücü Alpay Ö.’nün yurtdışına çıkış yasağı konularak adli kontrol şartıyla tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldığı ortaya çıkmıştı. Yaşanan kaza anı ise güvenlik kameralarına saniye saniye yansımıştı. Görüntülerde hafif ticari araç yasak yerden “u” dönüşü yaptığı esnada motosikletli genç kız araca yandan çarpıyor. Çarpmanın etkisiyle kız yere düşerken araç sürücüsü ise birkaç metre ilerleyip duruyor. Bir taksi sürücüsü ise durup araçtan iniyor. “Kendisi hiçbir pişmanlık hissiyatı yaşamadı, ailesini ve bizleri arayıp özür dilemedi” Öte yandan olayla ilgili konuşan genç kızın sözlüsü Mustafa Subaşı, “Semanur motosikletle sol şeritte seyir halindeyken hafif ticari aracın, en sağ şeritten yasak olmasına rağmen ‘u’ dönüşü yaparak bir anda geçmesiyle kaza gerçekleşti. Semanur acil bir şekilde hastaneye götürüldü. Şahıs kesinlikle araçtan hiçbir şekilde inmeyip daha sonra da hastaneye gelip yardımda bulunmadı. Kendisi hiçbir pişmanlık hissiyatı yaşamamıştır. Hiçbir şekilde ailesini ve bizleri arayıp özür dilemedi. Şikayette bulunduk, olay görüntülerini aldık ama hiçbir sonuç alamadık. Kendisine denetimli serbestlik ve yurtdışı yasağı konuldu. Söyleyecek hiçbir şey bulamıyorum. Demek ki biz birine zarar vermek isteyeceğimiz zaman bu kişiyi araçla onun üstüne kırarak, canını hiçe sayarak bunu yapabiliriz. Sonrasında da elimizi kolumuzu sallayarak dışarıda gezebiliriz. Ben bundan bunu çıkartıyorum” dedi. “9 gündür kendisini yoğun bakımda, bilinci kapalı şekilde entübe edildi” Subaşı, “9 gündür kendisini yoğun bakımda, bilinci kapalı şekilde entübe edildi. Olayın tekrardan savcılığa gitmesini, kamera görüntülerinin izlenmesini istiyoruz. Her şey zaten apaçık ortadadır. Şahsın dışarıda birine tekrar zarar vermesinin önlenmesini istiyoruz. Semanur için adalet istiyoruz. Olayın yerinde kız arkadaşım canıyla cebelleşirken bazı kendini bilmez dışarıdaki insanlar cebine girip telefonunu çalmaya yeltenip, sonucunda başarılı da oldular. Olayı esnasında telefonunu da çalmışlar. Beni bir telefoncu aradı böyle bir telefonu satmaya geldiler diye bahsetti” diye konuştu. Subaşı, sözlüsünün parmağındaki söz yüzüğünü kendi boynuna asıp uyanmasını bekliyor.