KÜLTÜR SANAT - 08 Temmuz 2018 Pazar 11:12

Açık hava sineması keyfi Kültürpark’ta başlıyor

A
A
A
Açık hava sineması keyfi Kültürpark’ta başlıyor

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin düzenlediği açık hava yaz sinemaları, dört ünlü Türk yönetmenin son filmlerini perdeye taşıyor.

İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin düzenlediği açık hava yaz sinemaları, dört ünlü Türk yönetmenin son filmlerini perdeye taşıyor. Kültürpark Uzun Havuz’daki ilk film, 10 Temmuz’da gösterime girecek "Kelebekler" olacak.



İzmir Büyükşehir Belediyesi Kültürpark Açık Hava Yaz Sinemaları, dört ünlü yönetmenin son filmlerini konuk edecek. Nostaljik yaz geceleri akşamında Tolga Karaçelik’in “Kelebekler”, Ali Atay’ın “Ölümlü Dünya”, Ümit Ünal’ın “Sofra Sırları” ve Seren Yüce’nin “Rüzgarda Salınan Nilüfer” filmleri İzmirlilerle buluşacak. Gösterimlerden önce, sinema yazarı Vecdi Sayar, filmlerin sanatçıları ile söyleşiler yapacak. Söyleşiler 20.30’da, filmler ise 21.00’de başlayacak. Kültürpark Uzun Havuz’da gösterilecek filmler ücretsiz olacak.



Ödül avcısı “Kelebekler” 10 Temmuz’da


Bu yıl, sinemamıza önemli ödüller kazandıran “Kelebekler”, genç yönetmen Tolga Karaçelik’in ikinci filmi. Sundance Festivali (ABD) En İyi Film, Bükreş Festivali En İyi Film, ArtFilm Festivali (Slovenya) Jüri Özel Ödülü, 2018 İstanbul Film Festivali Jüri Özel Ödülü, En İyi Erkek Oyuncu (Tolga Tekin), 2018 Ankara Film Festivali En İyi Yönetmen, En İyi Kadın Oyuncu (Tuğçe Altuğ), En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu (Gülçin Kültür Şahin), En İyi Kurgu (Evren Luş) ödüllerini aldı. Tuğçe Altuğ, Tolga Tekin, Bartu Küçükçağlayan, Serkan Keskin, Gülçin Kültür Şahin, Hakan Karsak, Ercan Kesal’ın rol aldığı film, üç kardeşin babalarının ölümünden sonra başına gelenleri anlatıyor. 10 Temmuz’da gösterilecek filmin oyuncuları Tuğçe Altuğ ve Hakan Karsak, aynı zamanda Kültürpark’daki ilk söyleşinin de katılımcıları olacak.



Komedi ve aksiyon bir arada


“Leyla ile Mecnun” dizisinin Mecnun’u, “Sen Aydınlatırsın Geceyi” ve “Ayla” filmlerinin başarılı oyuncusu Ali Atay’ın “Limonata”nın ardından yaptığı ikinci film olan “Ölümlü Dünya” tüm fertleri kiralık katil olarak çalışan bir ailenin öyküsünü anlatan bir aksiyon-komedi filmi. Ahmet Mümtaz Taylan, Alper Kul, Sarp Apak, İrem Sak, Feyyaz Yiğit Çakmak, Mehmet Özgür, Doğu Demirkol, Meltem Kaptan ve Özgür Emre Yıldırım’dan oluşan geniş bir oyuncu kadrosuna sahip film, 17 Temmuz’da Kültürpark Uzun Havuz önünde sinemaseverler ile bir araya gelecek.



İzmirli yönetmenden ödüllü film


Erkek egemen bir toplumda başkaldıran bir kadının dünyasını anlatan Ümit Ünal’ın “Sofra Sırları”, sinemamızda ‘kara mizah’ın en başarılı örnekleri arsında yer alıyor. Popüler kültürün biçimlendirdiği bireyleri ve iki yüzlülüğün egemen olduğu değerleri ile taşranın resmini çizen film, kadın özgürlüğü konusunda güçlü bir mesaj içeren bir polisiye olarak da değerlendiriliyor. 2018 İstanbul Film Festivali’nde En İyi Senaryo, En İyi Kadın Oyuncu (Demet Evgar), En İyi Kurgu ödüllerini, Malatya Film Festivali’nde de İzleyici Ödülü’nü kazanan “Sofra Sırları”nın İzmirli senarist-yönetmeni Ümit Ünal ve oyuncu Elif Andaç Çam, Kültürpark söyleşilerinin konukları arasında yer alacak. Sofra Sırları, 24 Temmuz’da gösterilecek.



Rüzgarda salınan nilüfer


“Çoğunluk” adlı ilk filminde orta sınıftan insanların çaresizliğini anlatan genç senarist-yönetmen Seren Yüce’nin kamerasını üst orta sınıfa yönelttiği ve mizah duygusunun eksik olmadığı bir bakışla burjuva sınıfını eleştirdiği “Rüzgarda Salınan Nilüfer” 31 Temmuz’da Kültürpark Yaz Sineması’nın son gösterisi olacak. Filmiyle Montreal Film Festivali’nde En İyi Senaryo ödülünü kazanan Seren Yüce ve 2017 Sadri Alışık Oyuncu Ödülleri’nde Yardımcı Rolde En Başarılı Kadın Oyuncu seçilen Tülay Günal, gerçekleştirecek söyleşiye katılarak izleyicilerin sorularını da yanıtlayacak.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Küçükçekmece’de ehliyetsiz sürücü iki çocuğa çarptı: O anlar kamerada Küçükçekmece’de, ehliyetsiz sürücünün kullandığı hafif ticari araç kontrolden çıkınca önce park halindeki araca ardından iki çocuğa çarptı. Yaralanan iki çocuk hastaneye kaldırılırken kaza anı güvenlik kamerasına yansıdı. Olay, dün akşam saatlerinde Küçükçekmece Kanarya Mahallesinde yaşandı. İddiaya göre, ehliyeti olmayan sürücü 34 RGB 58 plakalı hafif ticari aracın direksiyon hakimiyetini kaybederek önce park halindeki araca ardından sokaktaki iki çocuğa çarptı. Sürücü daha sonra bahçe duvarına vurdu. Kazada iki çocuk yaralandı, sürücü ise kazayı yara almadan atlattı. Haber verilmesi üzerine olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. İlk müdahalenin ardından biri kız iki çocuk hastaneye kaldırıldı. İddiaya göre ehliyeti olmayan sürücü ise olay yerinden kaçarak uzaklaştı. Olay yerine gelen polis ekipleri, sürücünün babasını ifade için karakola götürdü. Hastanede tedavileri devam eden iki çocuğunun hayati tehlikesinin olmadığı öğrenildi. Kaza yapan araç ise çekici yardımıyla kaldırılarak otoparka çekildi. Kaza anı güvenlik kamerasında Öte yandan kaza anı ise güvenlik kamerasına yansıdı. Görüntülerde kontrolden çıkan aracın iki çocuğa çarptıktan sonra duvara vurduğu görülürken, sokakta kadınların ise sürücüye tepki gösterdiği kaydedildi. Kaza ile ilgili soruşturma sürüyor. Kaza ile ilgili konuşan görgü tanığı Fadıl Abdullah, “Bir tane araba geldi, önce park halindeki arabaya çarptı. Sonra çocuklara vurdu, en son duvara çarptı. İki tane çocuğu ezdi, ayakları kırıldı. Sürücünün de ehliyeti yoktu” dedi.
Mersin Soydan: “Vakit geldi, Mersin’e çok güzel projeler kazandıracağız” Cumhur İttifakı Mersin Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Serdar Soydan, kente çok güzel projeler kazandıracaklarını belirterek, “Tarihi ve kültürel mirasımızı öne çıkaracağız. Dünya harikası yerlerimiz var, buraları yeni baştan ele alacağız. Mersin’in acil ve öncelikli sorunları var, bunlara hızlıca eğileceğiz" dedi. Seçim çalışmalarına kentin her yerinde devam eden Soydan, belediyeciliğin, yaşadığı şehri sevme işi olduğunu dile getirerek, "Biz birliğin gücü ile elimizden gelenin fazlasını yaparak kentimizde mutluluğu daim kılacağız. Artık vakit geldi. Mersinli hemşerilerim pazar günü sandığa gidecek ve oyunu verecekler. Sadece oy vermeyip, Mersin’in değişimi içinde ilk ışık yakılmış olacak. Biz inanıyoruz. Birbirimize olan sevgi, saygı ve dayanışma duygusu ile Mersinimizi birlikte güzelleştireceğiz. İstikrarlı ve daha güçlü yarınlar için el ele verip, hedeflerimize doğru emin adımlarla ilerleyeceğiz" diye konuştu. “Az kaldı Mersin, biz geliyoruz” "Biz Mersin sevdalısıyız" diyen Soydan, şöyle devam etti: ”100 projemiz çok beğenilmiş, takdir toplamıştı. Sorunları ile büyüyen kentimize nefes aldırmamız lazım. Şimdi onları yapma zamanı. Kentimize artı değer sağlayacağız. Az kaldı Mersin, biz geliyoruz. Yüreğimizdeki Mersin aşkıyla, kentimize liyakati, yönetimde şeffaflığı, hizmette kaliteyi, projelerde vizyonu getiriyoruz.” “Sandığa gidelim, Mersin geleceğini değiştirelim” Mersinlileri sandığa giderek oy kullanmaya davet eden Soydan, "Pazar günü Mersin’in geleceğini oylayacağız. Bir 5 yıl daha kaybetmeyelim. 100 projemizle Mersin’i hakkettiği yere biz taşıyacağız. Onun için mutlaka sandığa gidelim ve oyunuzu, söylediklerini yapabilecek en iyi tercihiniz olan Serdar Soydan’dan yana kullanın" ifadelerini kullandı. Konuşmasını, ”Sizlerin heyecanı ve sevgisi bize ilham veriyor, dualarınız, destekleriniz bizi güçlü kılıyor. Hepinize minnettarız" diye sürdüren Soydan, "Bizim yolumuz kardeşlik, hak, hakikat yolu. Bizim yolumuz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün yoludur. Bizim yol arkadaşlarımız sizlersiniz. 1 Nisan sabahı yeni umutlarla güzel günlere merhaba diyeceğiz" şeklinde konuştu. “Bizim bu şehre sözümüz var” Soydan, Mersin’in sorunlarına da dikkat çekerek şu ifadeleri kullandı; "Biz yola çıktığımızda kentin dört bir köşesine hizmet götüreceğimizi ifade ettik. Ayırmadan, ayrışmadan, canla başla geleceğimizi söyledik. Bizim bu şehre sözümüz var, yeminimiz var. Cumhur İttifakı olarak, birliğin gücü ile her yerde yılmadan çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Şehrimizin kalkınması adına her alanda var gücümüzle çalışacağız. Artık bu kent Cumhur İttifakı belediyeciliği ile tanışmalıdır. 31 Mart’ta bunu başaracağız ve hep birlikte kazanacağız.”
Erzincan Eczacı Odası Başkanı Sarıkaya; “Eşdeğer ilaç güvenli ilaçtır” 56. Bölge Erzincan Eczacı Odası Başkanı Eczacı Burak Sarıkaya, bir açıklama yaparak eşdeğer ilacın güvenli ilaç olduğunu belirtti. Erzincan’da bir ilaç mümessili ile eczacı arasında eşdeğer ilaç konusunda çıkan tartışma nedeniyle 56. Bölge Erzincan Eczacı Odası Başkanı Eczacı Burak Sarıkaya bir açıklama yaparak eşdeğer ilacın güvenli ilaç olduğunu ifade etti. Sarıkaya açıklamasında şu ifadelere yer verdi; “Eşdeğer ilaçlar, orijinal ilaçların aynı etken maddeyi içeren ve aynı farmasötik formülasyona sahip olan alternatifleridir. Dolayısıyla, kalite ve güvenlik konusunda endişe oluşturmazlar. Eşdeğer ilacın orijinal ilaçla aynı tedavi etkinliğine sahip olduğu, bilimsel çalışmalarla ortaya konulmaktadır. Eşdeğer ilaç; kaliteli, güvenilir ve etkin bir ilaçtır. İlacın uzmanı olan eczacılar, aynı etken maddeyi, aynı miktarda içeren ilaçlar arasında eşdeğerini verme yetkinliğindedir. 2009 yılında Sağlık Bakanlığının yayımladığı "Eşdeğer İlaç Kullanımı" konulu genelgede eşdeğer ilaç kullanımının yaygınlaştırılmasının altı çizilmiş, eczacının eşdeğer ilaç verme yetkisine sahip olduğu da önemle vurgulanmıştır. Eşdeğer ilaçlar, belirli ilaçların beklenmedik bir şekilde piyasadan çekilmesi veya arz sorunları nedeniyle tedavilerin aksamasını önlemede önemli rol üstlenirler. Toplum sağlığı için önemli avantajlar sunarlar. Eşdeğer ilaçların kullanımı ve tercihi sağlık harcamalarını azaltabilir. Çünkü bu ilaçlar genellikle orijinal ilaçlardan daha uygun fiyatlıdır. Bu durum, hem hastalar hem de sağlık sistemleri için ekonomik yükü hafifletir. Hatta yerli firmalara ait eşdeğer ilaçların kullanımı ise bir ülkenin sağlık sistemini güçlendirir ve yerel ekonomiye katkı sağlar. Bu ilaçların geliştirilmesi ve üretilmesi, yerli araştırma ve geliştirme faaliyetlerini teşvik eder ve ülkenin ilaç endüstrisini destekler. Ayrıca, eşdeğer ilaçlar ve milli ilaçlar, ilaç tedavisine erişimde eşitliği artırabilir. Daha uygun fiyatlı ve yerel olarak üretilen ilaçlar, daha fazla insanın tedaviye erişimini sağlayabilir. Yerli ilaç endüstrisini destekleyerek ülke ekonomisine katkı sağlarlar. Bu nedenle, bu tür ilaçların kullanımı ve desteklenmesi, sağlık politikalarının önemli bir parçası olmalıdır. Bir ülkenin kendi ilaç endüstrisine yatırım yapması ve yerel olarak ilaç üretmesi, dış bağımlılığı azaltabilir, istihdamı artırır ve yerel talebi karşılamak için daha fazla imkan sağlayabilir. Tekrar hatırlatmak istiyoruz. Eşdeğer ilaç, referans ilaçla aynı etkinlik, kalite ve güvenilirliktedir. Eşdeğer ilaç konusunda eczacınıza güvenin.”