GENEL - 08 Ekim 2019 Salı 12:38

Başkan Batur’dan meslektaşlarına plaket

A
A
A
Başkan Batur’dan meslektaşlarına plaket

Konak Belediye Başkanı Mimar Abdül Batur, Mimarlar Odası İzmir Şubesi’nin düzenlediği törende, meslekte 30.

Konak Belediye Başkanı Mimar Abdül Batur, Mimarlar Odası İzmir Şubesi’nin düzenlediği törende, meslekte 30. ve 50. yılını dolduran mimar meslektaşlarına plaket verdi. Törende konuşan Batur, İzmir’in köy olduğunu söyleyenlere katılmadığını belirterek, "Eğer bir kentin betonlaşmasına kentlilik deniyorsa, biz öyle kentlilikte yokuz. Biz mimarlara yakışan şekilde çalışacağız" dedi.


Mimarlar Odası İzmir Şubesinin 7-13 Ekim tarihleri arasında söyleşi, panel ve sergilerle dolu bir programla kutlayacağı Mimarlık Haftası’nın açılışı, meslekte 30. ve 50. yıllarını dolduran mimarlara plaket verilerek gerçekleştirildi.


Mimar meslektaşlarına plaketlerini veren Başkan Batur, kendisinin de mimarlıkta 38. yılını doldurduğunu dile getirerek, "Mimarlık, kentlere, insan yaşamına dokunan çok kutsal bir meslektir. Öğrencilik yıllarından başlayarak büyük emek verirsiniz ve mimar olduktan sonra da kentlere, kentlerin değerlerine bakış açınız bambaşka noktalara taşınır. Ben masanın hem o tarafında hem bu tarafında oturan biri oldum. Narlıdere Belediye Başkanı olduktan sonra da radikal kararlar aldık. Narlıdere’de yaptığımız kentsel dönüşüm çalışmalarında, kente bir mimar elinin değdiğini göstermeye çalıştık; kentin estetiğine yakışır, bölgeye değer katacak çalışmaları, Narlıdere’deki hemşehrilerimizle beraber yaptık" dedi.



Konak’ta öncelik kentsel dönüşüm


Kendisiyle konuşan neredeyse her Konaklı hemşehrisinin kentsel dönüşüm istediğini belirten Batur, revize çalışmaları tamamlanan Gültepe planlarında kişi başına düşen yeşil alan miktarının 6 kat artırılarak, dünya standartlarının da üzerine çıkarıldığını vurguladı. Batur, “Bizim kentsel dönüşüm anlayışımız, hemşehrilerimizin yaşam seviyesini yükseltmek üzerine kurulu. Böyle de olacak. Sadece Gültepe de değil, bölgemizde ihtiyaç duyulan tüm alanlarda bu dönüşümü gerçekleştireceğiz. Konak’ta yeni bir yaşamın mimarı biz olacağız” ifadelerini kullandı.



"İzmir’e köy deniyor. Ben bu görüşe katılmıyorum"


Konak’ın ortak akılla yönetileceğini söyleyen Batur, “İzmir’e köy deniyor. Ben bu görüşe katılmıyorum; çünkü İzmir ayaklarını yere sağlam basarak gelişmesini sağlayan bir kenttir. Eğer bir kentin betonlaşmasına kentlilik deniyorsa, biz kentliliğin öylesinde yokuz. Biz mimarlara yakışan ve kentin gelişmesine yansıtacak şekilde çalışacağız. Sadece binaları değil, hemşehrilerimizin sosyal yaşamlarını da değiştireceğiz. Onları hak ettikleri ve Konak’ın ihtiyaç duyduğu modern ve sağlıklı koşullara ulaştırmak bizim önceliğimizdir. Konak’ta ancak insan odaklı, halkla birlikte yürüyerek hayata geçirilecek bir dönüşüm başarılı olacak, amacına ulaşacaktır. Bizim anlayışımız budur” şeklinde konuştu.


Mimarlar Odası İzmir Şubesi tarafından İzmir Mimarlık Merkezinde düzenlenen törene ayrıca; Çiğli Belediye Başkanı Utku Gümrükçü, Mimarlar Odası İzmir Şube Başkanı Halil İbrahim Alpaslan, Mimarlar Odası İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Sekreteri Nilüfer Çınar Mutlu, İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Misket Dikmen ile ödül alacak mimarlar ve oda üyeleri katıldı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ordu Ordu’da 10 yılda 87 orman yangını meydana geldi, 96.83 hektar alan zarar gördü Ordu’da orman yangınları ile mücadele konusunda yapılan toplantıda, son 10 yılda 87 yangının meydana geldiği ve bu yangınlarda 96,83 hektar alanın zarar gördüğü açıklandı. Orman yangınlarının önlenmesi ve söndürülmesinde görevlilerin görecekleri işler hakkındaki yönetmelik hükümlerine göre oluşturulan orman yangınları ile mücadele komisyonu, Vali Muammer Erol’un başkanlığında toplandı. Toplantıda, Giresun Orman Bölge Müdürlüğü yetkilileri tarafından bir sunum yapılarak, Ordu, Ünye, Akkuş ve Mesudiye Orman İşletme Müdürlükleri bünyesinde yer alan yangın araçları, su kaynakları, son 10 yıl içerisinde Ordu ili genelinde çıkan orman yangınları ve çıkış sebepleri, orman yangınlarıyla mücadele ve orman yangını söndürme gönüllüleri hakkında Vali Muammer Erol ve komisyon üyelerine bilgilendirmede bulunuldu. Ordu’da meydana gelen orman yangınlarının genellikle örtü altı yangını şeklinde olduğu vurgulanan bilgilendirmede, Ordu’da son 10 yıl içerisinde 87 adet orman yangını meydana geldiğini ve bu yangınlarda toplam 96,38 hektarlık alanın zarar gördüğü ifade edildi. Orman yangınlarının genel olarak ihmal, dikkatsizlik, kasıt, kaza, doğal nedenler ve bilinmeyen nedenlerden kaynaklandığı belirtilen bilgilendirmede ayrıca, Ordu’da Orman Teşkilatı’na kayıtlı bin 199 yangın söndürme gönüllüsü olduğu belirtildi. Ormanların, bir milletin en önemli zenginlik kaynaklarından birisi olduğunu belirten Vali Muammer Erol, toplantıda yaptığı açıklamada, “Çok uzun bir süreçte oluşan ormanlarımızı korumak ve yeni orman alanları oluşturmak hepimizin vatandaşlık görevidir. Ormanlar, bir milletin en önemli zenginlik kaynaklarındandır. Orman yangınlarına karşı hem gerekli tedbirleri almak, hem de yangın olduğunda tüm kurumlarımız ellerinde ne imkan varsa onu kullanarak yangına müdahale etmesi ve bu konuda müşterek bir çalışmanın içinde olması gerekir. Bu toplantılarımızda da orman yangınlarına karşı almamız gereken tedbirleri belirliyoruz. Orman yangını olması durumunda da yapılacak müdahale ve çalışmaları gözden geçirmiş olduk. Dileğimiz ülkemizin hiçbir yerinde orman yangını hadisesi yaşamayalım” ifadelerine yer verdi. Orman yangınlarını önlemeye yönelik kararların alındığı toplantıda, orman yangınlarıyla mücadelede ilgili kurumlarca yürütülecek çalışmalar da belirlendi. Toplantıya, Giresun Orman Bölge Müdürü Ahmet Ulukan, İl Jandarma Komutanı Kıdemli Albay Numan Öksüz, İl Emniyet Müdürü Atilla Aksoy, Ordu Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Seyfettin Bilkay, komisyon üyesi kurum yöneticileri katıldı.
Ankara Aile ve Sosyal Hizmet Bakanlığı otizmli genci darbeden bakıcıya verilen cezayı az buldu, karara itiraz etti Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı, mahkemenin otizmli genci darbeden bakıcıya verdiği cezayı az bularak, karara itiraz etti. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının Mersin’de çalıştığı özel merkezdeki otizmli genci darbeden bakıcının yargılandığı davada verilen cezayı az bulduğu, karara itiraz ederek, bakıcının tutuklanması için bir üst mahkemeye başvuracağı öğrenildi. Mersin’de yatılı özel bir merkezdeki bakıcının yüzde 94 otizm raporu olan bir genci darbettiği iddiası üzerine gencin ailesi şikayetçi oldu. Savcılık, ilk duruşmada "basit yaralama" suçundan hakim karşısına çıkan sanığın tahliyesini talep etti. Edinilen bilgiye göre, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş’ın talimatı üzerine Bakanlık davaya müdahil oldu. Bakıcının "basit yaralama" değil, "eziyet" suçundan yargılanmasını talep eden Bakanlık, şahsın tutuklanmasını da istedi. Karar duruşmasında ise mahkeme bakıcıya yaralamadan 8 ay verirken, kişinin beden ve ruh bakımından kendisini savunamayacak durumundan dolayı cezayı 12 aya çıkardı. Cezada indirim uygulanmazken, "eziyet" suçundan cezalandırılmaya yönelik şartların oluşmadığı belirtilerek bu talep reddedildi. Bunun üzerine Bakanlığın cezayı yeterli bulmadığı, karara itiraz ederek bir üst mahkemeye başvuracağı öğrenildi.
Muğla Muğla Orman Bölge Müdürlüğünden kırsal mahallelere yangın uyarısı Muğla Orman Bölge Müdürlüğü, orman köylerinde yaşayan vatandaşlara yönelik orman yangınlarına karşı alınması gereken tedbirler ve muhtemel yangınlar durumunda yapılması gerekenleri anlatan film hazırlandı. Muğla Orman Bölge Müdürlüğü Basın İletişim Şube Müdürlüğü ve Orman Yangınlarıyla Mücadele Şube Müdürlüğü iş birliğinde hazırlanan 3 dakika 45 saniyelik filmde, son yıllarda küresel ısınma ve iklim değişikliğine bağlı oluşan sıra dışı hava hallerinin yaz aylarında muhtemel orman yangınlarının büyüme riskini arttırdığı belirtiliyor. Bu riski azaltmak ve yerleşim yerlerinin büyük orman yangınlarından zarar görmesini engellemek amacıyla alınacak tedbirler köylerde yapılan çekimler eşliğinde anlatılıyor. Kısa filmde orman içerisi ve yakınında bulunan yerleşim yerlerinde alınması gereken tedbirler ve dikkat edilmesi gereken hususlar 12 başlık halinde anlatılıyor. “Tedbirini Al, Köyünü Koru” başlığıyla 12 ayrı spot film halinde de hazırlanan video içeriklerde şu hususlar dikkat çekiliyor; Yapılan uyarıda, “Evlerin bahçesinde kolay yanıcı madde bulundurmayalım. Yakacak amaçlı kullanılan odun, kozalak ve benzeri malzemeleri evlere uzak yerlerde istifleyelim, evlerin çatılarında, yağmur oluklarında ağaçlardan düşen ibre, yaprak ve kozalak gibi yanıcı maddeleri sık sık temizleyelim. Olabilecek bir yangın sırasında alevlerin evlere yaklaşması durumunda tüm kapı ve pencereleri kapatalım ve görevlilerden gelecek talimatlara göre hareket edilelim. Evlerin bahçesinde kolay tutuşan ve söndürülmesi oldukça zor olan hayvan yemi ve saman gibi malzemeleri evlerden ve ormandan uzak noktalarda depolayalım. Orman yangınına neden olabilecek anız ve benzeri bitki örtüsü kesinlikle yakmayalım, bu konuda sürüm işlemini tercih edelim. Yangın esnasında söndürme araçlarının köy içerisinden geçmesine engel olacak uygulamalardan kaçınalım. Özellikle ormana yakın evlerin bahçelerinde tutuşmalara karşı su ile müdahale edecek şekilde gerekli tesisatları ve söndürmede kullanılacak el aletlerini hazır bulunduralım. Bahçe ve sera artıklarının kolay tutuşabilmesi nedeniyle orman içerisine yada yol kenarlarına bırakmayalım. Yemek yapmak yada farklı bir amaç ile dışarıda ocak ateşi yakmayalım. Sigara izmariti gibi yanıcı özellikteki malzemeleri tamamen söndürmeden atmayalım. Büyük yangınlarda hayvan ve insan tahliyeleri için toplanma yerleri belirlenmeli ve tahliyeler bu noktalara yapılmalı. Köylerde bulunan su tankerleri yangın mevsiminde suyla dolu halde ve ihtiyaç halinde kullanmak üzere hazır bulundurulmalı. Özellikle küçük çocuklara ve gençlere yangınlarla ilgili ikazda bulunarak ateşle oynamamaları konusunda uyarılmalı.