GENEL - 21 Ekim 2020 Çarşamba 22:15

İzmir, Türkiye Sağlıklı Kentler Birliğinin 34. Olağan Meclis Toplantısına ev sahipliği yaptı

A
A
A
İzmir, Türkiye Sağlıklı Kentler Birliğinin 34. Olağan Meclis Toplantısına ev sahipliği yaptı

İzmir Valisi Yavuz Selim Köşger, Karşıyaka Belediyesinin ev sahipliğinde düzenlenen Sağlıklı Kentler Birliği 34.

İzmir Valisi Yavuz Selim Köşger, Karşıyaka Belediyesinin ev sahipliğinde düzenlenen Sağlıklı Kentler Birliği 34. Olağan Meclis Toplantısına katıldı. Gerçekleşen toplantıda sağlıklı kentlerin oluşturulması kapsamında yürütülen çalışmalar, sağlık odaklı sürdürülebilir kentsel çevre oluşturulmasına yönelik stratejiler ile kapasitelerinin arttırılması konuları ele alındı.



Gerçekleştirilen toplantıya İzmir Valisi Yavuz Selim Köşger’in yanı sıra, Türkiye Sağlıklı Kentler Birliği Başkanı Bursa Belediye Başkanı Alinur Aktaş, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Balıkkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Yücel Yılmaz, Karşıyaka Kaymakamı Ali Rıza Çalışır, program ev sahipliği yapan Karşıyaka Belediye Başkanı Cemil Tugay ile birliğe bağlı olan belediyelerin belediye başkanları katıldı.



Toplantının açılışında konuşan Vali Yavuz Selim Köşger, insan yaşamında kentlerin giderek daha fazla önem kazandığını dile getirerek, “Kentlerin, insanların ortak yaşamlarından doğan ve onların yaşam biçimleri ile şekillenen mekânlar olmalarının yanında tarihi, sosyal, kültürel, siyasi ve teknolojik öğeleri bünyelerinde barındırdığını bu yönleriyle de uygarlığın, gelişmenin, refahın, estetiğin ve kültürün merkezi olarak değerlendirildiğini ifade etti.



“Sağlıklı Kentler Birliğinin önemli bir fırsat olarak değerlendirilmesi gerekir”


Bugün gelinen noktada İzmir’in de aralarında bulunduğu birçok kentin plansız yapılaşmalar nedeniyle sağlıklı barınma, ulaşım, trafik, otopark gibi sorunların çözümünde ciddi sıkıntılar yaşandığını belirten Vali Köşger, “Bu nedenle vatandaşlarımızın daha sağlıklı, güvenli, kaliteli ve modern bir yaşam sürmelerine olanak sağlayacak çözümleri mutlaka ve ivedilikle önceliklerimiz arasına almamız gerekmektedir. Bu noktada kentlerin bilgi ve deneyimlerini paylaşarak vatandaşların mutlu ve huzurlu yaşayacakları alanlar, yaşanabilir sağlıklı kentler oluşturmayı amaç edinen Sağlıklı Kentler Birliğinin önemli bir fırsat olarak değerlendirilmesi gerektiğine inanıyorum” dedi.



“Sorumluluk bilinciyle hareket etmeliyiz”


Kentleri daha yaşanılır hale getirmek için sorumluluk bilinciyle hareket edilmesi gerektiği üzerine duran Vali Köşger, “Esasen kentlerimizi yaşanır halde tutabilmek, vatandaşlarımızın daha çağdaş, sağlıklı, güvenilir ve huzurlu mekânlarda insanca yaşayabilmelerini sağlamak, merkezi ve yerel yönetimle beraber kentlerde yaşayanların, sivil toplum kuruluşlarının, özel sektörün, bireysel ve toplumsal role sahip herkesin yani ilgili tüm aktörlerin aynı görev ve sorumluluk bilinciyle hareket etmelerini zorunlu kılmaktadır. Bu tür bütüncül yaklaşımların, kent sağlığı ile ilgili faaliyetlerin koordinasyonunu ve gelişimini kolaylaştıracağı, yaşanabilir sağlıklı bir kent ve sağlıklı bir çevre oluşturulmasına önemli katkılar sağlayacaktır” diye konuştu.



“Sağlıklı Kentler gibi birliklerin birer çözüm ortağı olarak katkıları yadsınamaz”


Sağlıklı Kentler gibi birliklerin kentlere olan katkılarının önemine değinen Vali Köşger, “Bu bakımdan bireysel ve toplumsal role sahip tüm aktörlerin, insanlarımızın fiziksel, psikolojik ve çevresel refahlarını geliştirmeyi amaçlayan, kurumlararası uyum, koordinasyon, destek ve yardımlaşmanın güzel bir örneğini teşkil eden Sağlıklı Kentler gibi birlikler birer çözüm ortağı olarak katkıları yadsınamaz. Biz de Valilik olarak İzmir’de belediyelerimizin bu hususta yaptıkları çalışmaları büyük bir memnuniyetle yakından takip ediyor ve katkı vermeye özel önem veriyoruz. Yerel yönetimlerimizin yaşanabilir ve sağlıklı kentlere dair, sağlık ve sağlığı ilgilendiren tüm kentsel ve çevresel konulara dair görevlerini de aynı başarıyla yerine getireceklerine inanıyorum. Sağlıklı ve standardı yüksek ortamlarda doğmak ve yaşamak, herhangi bir şarta ve imkâna bağlı olmaması gereken, yaşama hakkını bütünleyen temel bir haktır. Ve ülkemizde Anayasal bir hak olup; çeşitli düzenlemelerle koruma ve garanti altına alınmıştır. Yerel yönetimlerimizin birbirleriyle ve diğer kentsel aktörlerle işbirliği ve dayanışma içinde yürütecekleri çalışmalarla, kentlerimizde insanlarımız için sağlıklı ve standardı yüksek bir ortam oluşturabileceklerine yürekten inanıyorum” dedi.



Aktaş: “Pandemi sürecinde belediyeler çok önemli roller üstlendi”


Programda konuşan, Türkiye Sağlıklı Kentler Birliği ve Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, pandemi sürecine değindi. Pandemi nedeniyle sadece Türkiye’nin değil, tüm dünyanın zorlu bir süreçten geçtiğini ifade eden Başkan Aktaş, yaşadığımız bu süreçte gerek belediyelerin ve birliğe bağlı üye belediyelerin işlerini aksatmadan çalışmalarını yürüttüklerini ifade etti. Pandemi sürecinde tüm belediyelerin gerçekten çok ağır sorumluluklar içinde büyük özveriyle çalıştığını ve çalışmaya devam ettiğini dile getiren Başkan Aktaş, "Gerek valiliklerimiz bünyesinde kurulan vefa destek gruplarına verilen desteklerle, gerekse vatandaşlarımızın ihtiyaçlarına verilen destekler konusunda belediyelerimiz çok önemli roller üstlendiler. Biz de bu süreçte ülkemizdeki ve yurtdışındaki belediyelerin iyi uygulamalarını sizler için bir araya getirmeye çalışıyoruz. Basılı yayınlarımızda dünyadan ve ülkemizden iyi uygulama örneklerini paylaşıyoruz" dedi.



Soyer: “Yürüttüğümüz tüm çalışmaların üstünde sağlıklı kent olma çabası var”


İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ise sağlıklı kent kavramının, kentlilerin yaşam koşullarının iyileştiği, ekonomik ve sosyal refahın artığı, psikolojik olarak da iyi hali temsil ettiğini söyledi. Belediyelerin kentlilere hizmet ederken katılımcılığı sağlayarak bunu sürdürülebilir hale getirilmesinin sağlıklı kentin temel şartı olduğunu dile getiren Soyer, "Kentleri de canlı organizmalar gibi tanımlayabiliriz. Ketlerin yaşamını sürdürebilmesi için tüm yapıların, kentte yaşayan insanların, tarihi ve kültürel değerlerin, altyapının, ekonomik ve sosyal yapının doğru ve sağlıklı işlemesi çok önemli. Yönettiğimiz kentlerdeki bu olumsuzlukları bugünden yarına değiştirmek mümkün olmayabilir. Esas olan kentlerimiz için sağlık bilincini koruyarak, geliştirerek bir kent yaratma anlayışına sahip olmamız. Yürüttüğümüz tüm çalışmaların üstünde sağlıklı kent olma çabası var" diye konuştu.


Konuşmaların ardından Başkan Alinur Aktaş, İzmir Valisi Yavuz Selim Köşger’e katılım ve katkılarından dolayı hediye takdiminde bulundu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Fatih’te hareketli gece: Komşusunun kapısına balyoz ve matkapla saldırıp kapıyı ateşe verdi Fatih’te iddiaya göre, psikolojik sorunları olan bir kişi sesten rahatsız olduğu için üst komşusunun kapısını önce balyoz ve matkapla kırmaya çalıştı, başarılı olamayınca 4 kişinin bulunduğu evin dış kapısını ateşe verdi. Polis, itfaiye ve özel harekat polisleri olaya müdahale ederek saldırganı etkisiz hale getirdi. Olay, saat 01.30 sıralarında Fatih İskenderpaşa Mahallesi Feyzullah Efendi Sokak’ta yaşandı. İddiaya göre, 5 katlı binanın 4’üncü katında oturan psikolojik sorunları olan bir kişi, üst komşularının çıkardığı sesten rahatsız olunca eline aldığı balyoz ve matkapla üst komşusunun kapısına vurarak açmaya çalıştı. 5’inci katta oturan komşuları neye uğradıklarını şaşırarak panik içinde polise haber verdi. Kapıyı balyoz ve matkapla açamayan saldırgan başarılı olamayınca kapıyı ateşe verdi. Özel harekat polisleri saldırganı etkisiz hale getirdi Olay yerine gelen polis ve itfaiye ekipleri balyoz saldırgana müdahale etmekte güçlük çekince olay yerine polis özel harekat ekipleri sevk edildi. Özel harekat ekiplerinin çalışmasıyla saldırgan etkisiz hale getirilirken dairede bulunan 4 kişi itfaiye ekiplerince evin camından merdiven aracıyla tahliye edildi. Binadan dışarı çıkmak istemeyen saldırgan polis özel harekat tarafından etkisiz hale getirilerek sedye ile binadan dışarı çıkarıldı. Sedye ile dışarı çıkarılan saldırgan ambulansla hastaneye kaldırıldı. Alt komşularının saldırısına uğrayan 4 kişi, saldırgandan şikayetçi olmak ve ifade vermek için polis merkezine götürüldü. Saldırı anında dairede olan ev sahibi Muhammet Enes, “Alt kattaki komşu eve matkapla içeri girmeye çalıştı, evin kapısını yaktı. Balyozla kapıya vurdu. Polisi aradık polis geldi. Camdan bağırıyorum ben polislere, yardımcı olsanıza adam kapıyı yakıyor. Adamı almıyorlar. Özel harekat geldi, tek bir adam ancak alabildi. Saldırgan benim alt komşum, daha önce hiçbir tartışma yaşamadık. Ruh hastası kendisi kuruluyor. Daha önce de biz polis çağırmıştık. Çevik kuvvet gelmişti kapıyı koçbaşıyla kırmıştı. Kapısını biz mi kırdık zannediyor artık. 2-3 akşamda bir geliyor. Daha önce 4-5 defa şikayetçi olduk. Birinci kattaki komşu onu da rahatsız ediyor, saldırıyor. O da şikayetçi oldu ama almıyorlar” dedi. Yanan kapı içeriden cep telefonu kamerasıyla anbean görüntülendi Görüntülerde, evde yaşayan 4 kişinin yaşadığı panik anları ve dışarıdan yanan kapının dumanlarının daireden içeri girdiği anlar görülüyor. Psikolojik sorunları olduğu iddia edilen saldırganın daha önce de aynı daireye matkapla saldırdığı iddia edildi. Hastaneye kaldırılan saldırganın hastanedeki işlemlerinin ardından ifadesi alınmak üzere polis merkezine götürüldüğü öğrenilirken ekiplerin olayla ilgili çalışmaları sürüyor.
Aksaray Aksaray’da kontrolden çıkan otobüs bahçe duvarına çarptı: 8 yaralı Aksaray’da önüne aniden bir otomobilin geçmesi üzerine fren yapan tıra, arkadan gelen yolcu otobüsü çarptı. Çarpmanın etkisiyle kontrolden çıkan otobüs bir fabrikanın bahçe duvarına çarparak durabildi. Kazada otobüs sürücüsüyle birlikte toplam 8 kişi yaralandı. Kaza saat 02.00 sıralarında Aksaray - Adana Karayolunun 6. kilometresinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Ankara’dan Diyarbakır’a giden Muhammet T. (45) idaresindeki 42 EKB 68 plakalı demir profil yüklü tır, önüne aniden geçen Şammas A. (29) yönetimindeki 68 AE 610 plakalı otomobili son anda fark ederek ani fren yaptı. Ani fren yapmasıyla birlikte tırın arkasından seyreden İstanbul - Adıyaman seferini yapan Murat T. (43) idaresindeki 02 AG 525 plakalı yolcu otobüsü tıra arkadan çarptı. Çarpmanın etkisiyle kontrolden çıkan otobüs bir fabrikanın bahçe duvarına çarparak durabildi. 21 yolcunun bulunduğu otobüs kazasında otobüs şoförü ve 7 yolcu olmak üzere 8 kişi yaralandı. Kazayı gören diğer sürücüler durumu hemen 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. İhbar üzerine olay yerine çok sayıda sağlık ve polis ekibi sevk edildi. Kısa sürede olay yerine gelen sağlık ekiplerince ilk müdahalesi yapılan 3 yaralı ambulanslarla Aksaray Eğitim ve Araştırma Hastanesi Acil Servisine kaldırılırken, hafif yaralanan 5 yolcuya olay yerinde ayakta müdahale yapıldı. Hastanede tedavi altına alınan otobüs sürücüsü ve 2 yolcunun da durumlarının iyi olduğu öğrenilirken, tır ve otomobil sürücüsü gözaltına alındı. Yaşanan kazayı anlatan tır sürücüsü Muhammet T., “Şahin bir gitti bir geldi derken, ben tanımıyorum sürücüsünü ama önüme durdu. Durunca da ben fren yaptım. Çok sert fren yapmadım aslında yavaştım ben, otobüs de vurmuş arkamdan. Ben Ankara’dan Diyarbakır’a gidiyordum” dedi. Otobüste bunulan yolculardan Kadir Göçer (54) ise “Şahin taksi tırın önünde ani fren yaptı. Tır şoförü de ona vurmamak için ani fren yapıyor. Otobüste ona vurmamak için sağa kırınca duvara vuruyor. İyi ki de duvara vurmuş. Direk tıra vursaydı çok kötü olurdu” diye konuştu. Kazanın ardından yolcular otobüs firması tarafından olay yerine tahsis edilen servis minibüsü ile terminalde bulunan başka bir otobüse taşındı. Kazayla ilgili tahkikat başlatıldı.