GENEL - 12 Ocak 2021 Salı 09:11

İzmir’de 108 bin esnafa yüzde 50 indirimli su

A
A
A
İzmir’de 108 bin esnafa yüzde 50 indirimli su

İzmir Büyükşehir Belediye Meclisinin ocak ayı ilk birleşimi öncesinde yapılan İZSU Genel Kurulunda, pandemi nedeniyle faaliyetleri durdurulan veya kısıtlanan 108 bin esnafa yüzde 50 indirimli su verilmesine yönelik önerge kabul edildi.

İzmir Büyükşehir Belediye Meclisinin ocak ayı ilk birleşimi öncesinde yapılan İZSU Genel Kurulunda, pandemi nedeniyle faaliyetleri durdurulan veya kısıtlanan 108 bin esnafa yüzde 50 indirimli su verilmesine yönelik önerge kabul edildi.


İzmir Büyükşehir Belediyesinin ocak ayı meclis toplantısının birinci oturumu Başkan Tunç Soyer yönetiminde Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezinde (AASM) yapıldı. Meclis toplantısı öncesinde yapılan İZSU Genel Kurulunun ocak ayı olağanüstü toplantısında ise gündem pandemi nedeniyle faaliyetleri durdurulan veya kısıtlanan esnafa verilen destek kararı oldu. Lokanta, kahvehane, kafe, kafeterya, çay bahçesi, halı saha, düğün salonu, berber, kuaför, güzellik salonu, konaklama mekânları ve eğlence mekânlarının kullandıkları su ve atıksu bedellerinin 2021 yılının ilk üç ayında yüzde 50 indirimli uygulanmasıyla ilgili önerge Plan ve Bütçe Komisyonu tarafından görüşüldükten sonra oybirliğiyle kabul edildi. Buna göre 2021 yılının ocak, şubat ve mart aylarında hem su ve atıksu bedelleri yüzde 50 indirimli olacak hem de İzmir Büyükşehir Belediyesi bu süreçte katı atık bertaraf bedeli almayacak. İndirim yapılacak abone gruplarının tüm konut dışı abonelerin yüzde 77,2’sini oluşturduğunu söyleyen Başkan Tunç Soyer, “Tüm konut dışı abone sayısı 140 bin 175. İndirim uygulanacak abone sayısı ise 108 bin 155. Bu karar ile İZSU, su ve atıksu bedelinden 16 milyon 360 bin lira, katı atık bertaraf bedelinden ise 3 milyon 300 bin lira feragat etmiş olacak. İzmir’e, esnafımıza hayırlı uğurlu olsun” dedi.



"Yalana ’yalan’ diyeceğim"


Meclis toplantısı sonunda Pasaport iskelesi tadilata alındığı için Urla’dan geçici olarak getirilen “Agamemnon” isimli yüzer iskeleyle ilgili tartışmalara değinen Başkan Soyer, “Bundan sonra yalana ’yalan’ diyeceğim. Bu adı ben vermedim. Ayrıca o geçici iskele. Orası Pasaport İskelesi’dir. Türkiye’de hoşgörüsüzlük iklimi hakim kılındığı için bu noktaya gelmiş olabilir miyiz? ’Agamemnon’ diyorlar. Peki; Efes, Klazomenai, Eritrai’yi ne yapacağız? Bu topraklarda bu kadar tahammülsüzlük nasıl ortaya çıktı? Agamemnon isminden rahatsız olmak nasıl bir ruh halidir? Pagos adından neden rahatsız olunur?” diye konuştu.


Köy-Koop konusuyla ilgili eleştirilere de yanıt veren Soyer, “Akıl alacak gibi değil. ’Sadece bir arabası yok, vızır vızır arabaları dolaşıyor’ diyorlar. Köy-Koop çatısı altındaki her bir kooperatifin kendi araçlarında Köy-Koop logosu kullandıklarını bilmiyorlar sanki. Merkez yönetimin başka mülkü yok. Ancak bu zihniyet kabul edilebilir değil” sözlerine yer verdi.



“Buca Metrosu için çok yakında uluslararası ihaleye çıkacağız”


Yapılan yatırımlara da değinen Soyer, “Bir buçuk yıl içinde 400 otobüs, iki arabalı feribot aldık, 136 milyon lira ödedik. Buca Metrosu’nun hala temelini atmadığımızı söylüyorlar. İnsaf. Pandemi var, bu şehirde deprem yaşandı. Yine de İzmir Büyükşehir Belediye Buca Metrosu için 490 milyon euroluk bir konsorsiyum sağladı. 3.2 oranında faizle ve 15 yıl vadeyle. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nden daha az faizle finans kaynağı sağlamak ne demek? Üstelik çok yakında uluslararası ihaleye çıkacağız. Ayrıca pandemiye rağmen Narlıdere Metrosu’nda yeraltında 10 kilometre tünel kazıldı ve 125 milyon euro finansman bulduk” ifadelerini kullandı. “Kimyamızı bozmaya çalışıyorlar” diyen Soyer, sözlerini şöyle tamamladı:


“Biz canla başla çalışmaya devam edeceğiz. İncir çekirdeğini doldurmayacak konular üzerinden zaman harcıyoruz. Yine de bu kente ve İzmirlilere inancımızdan eksilmiyor. Moralimiz yerinde, canla başla devam edeceğiz."

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Eskişehir Yıllık geliri 120 bin 920 dolar olan Dijital Göçebeler Eskişehir’i tercih ediyor Türkiye Genç İş İnsanları Derneği (TÜGİAD) Eskişehir Şube Başkanı Serkan Can Zengin, dünya genelinde 35 milyon kişinin çalışma şekli olan ve yıllık yaklaşık 120 bin 920 dolar geliri olan dijital göçebelerin aradığı şehir kriterlerine Türkiye’de en uygun kentin Eskişehir’in olduğunu ve bu konuda çalışma yapılası gerektiğini belirtti. Türkiye Genç İş İnsanları Derneği Eskişehir Şube Başkanı Serkan Can Zengin, Global Dijital Göçebe kavramı hakkında bilgi verdi. Uzaktan çalışabildikleri için Dijital Göçebe adını alan çalışanların dünya genelinde 35 milyon kişi olduğu tahmin ediliyor. Dijital Göçebelerin sayılarının 2030 yılında 1 milyara dayanabileceğini belirten Serkan Can Zengin, bu şekilde çalışan insanların aradıkları kent özellikleri hakkında bilgi veridi. Gittikleri şehirlerde 6 ile 9 ay arasında kalan bir dijital göçebenin yıllık gelirinin yaklaşık 120 bin 920 dolar olduğu biliniyor. Konaklama, sağlık ve sosyal imkânların teminin kolaylığına göre kent seçen Dijital Göçebeler için Eskişehir’in ülkedeki en uygun şehirlerden biri olduğunu söyleyen Türkiye Genç İş İnsanları Derneği Eskişehir Şube Başkanı Serkan Can Zengin, bu konuda gerekli çalışmaların yapılması gerektiğinin altını çizdi. Yerel yöneticilere, kurum ve kuruluşlara çağrıda bulunan Zengin, Anadolu Üniversitesi Turizm Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Semra Günay bu konuyla alakalı birlikte proje ortağı olduğunu ifade etti. “Yıllık gelirinin 120 bin 920 dolar olduğu tespit edilmiş durumda” Dijital göçebelerin tanımı ve yıllık ortalama geliri hakkında Türkiye Genç İş İnsanları Derneği Eskişehir Şube Başkanı Serkan Can Zengin, Dijital göçebe şu anda dünyada artık dijital göçebe kavramı çok yaygınlaşmaya başladı. Aslında bu ülkeler için çok ciddi bir ihracat kalemi haline gelmeye başladı. Dünyada şu anda 35 milyon dijital göçebe olduğu söyleniyor. 2030 yılı itibariyle bunun 1 milyar kişiye ulaşacağı tahmin ediliyor. Şu anda her dijital göçebenin yıllık gelirinin 120 bin 920 dolar olduğu tespit edilmiş durumda. Bu çok büyük bir rakam. Dijital göçebe şu demek; uzaktan çalışabilen, işini bilgisayarıyla ofisten yapmak zorunda olmayan kişilere deniyor. Bu kişiler genelde gittikleri şehirlerde veya ülkelerde 6 ile 9 ay arasında kalıyorlar. Düşünsenize mesela 120 bin dolar yıllık geliri olan birinin, Eskişehir’e gelip 6 ya da 9 ay boyunca yaşayacak. Eskişehir’de para harcayacak. Burada zaman geçirecek. Dijital göçebelerin dikkat ettiği en önemli unsurların başında o şehirdeki emlak ve konaklama kolaylığı ve ucuzluğu, aynı zamanda sosyal yaşam imkanları, kültür sanat etkinlikleri ve şehir içinde yaşarken sağlıkla alakalı hizmet alabilmeleri, dijital göçebelerin şehir tercihinde önemli rol oynuyor ”dedi. “Uzaktan çalışıyorum deyip Eskişehir’de yaşayan çok insanla tanışıyoruz” Eskişehir’in dijital göçebeler tarafından sıkça tercih edildiğine değinen Zengin, “Eskişehir’e gelen, uzaktan çalışıyorum deyip Eskişehir’de hayatını geçirmeye devam eden çok insanla tanışıyoruz. Dijital göçebelerin Eskişehir’i tercih etmesi mümkün olabilir. Eskişehir buna uygun. Eskişehir çünkü kültür sanatın belki Türkiye’deki başkentlerinden bir tanesi. Sosyal yaşam olarak Türkiye’deki en insanların rahat dışarıda hayatını geçirebildiği, sosyalleşebildiği şehirlerin başında geliyor. Ve Eskişehir aynı zamanda emlak ve konut anlamında da imkanları yüksek olan bir şehir. Sadece burada dijital göçebelerin Eskişehir’e gelmesinin sağlanması, bu diyalogların kurulması ve şehrin bununla ilgili pazarlanması gerekiyor. Tabii bunun için belediyelere, turizmle ilgili tüm kurum ve kuruluşlara, aynı zamanda Eskişehir’deki tüm yerel yöneticilere bu konuya değinme gerekiyor. Özellikle bununla ilgili odalara ve çeşitli derneklere çok iş düşüyor. Bu bir çağrıdır. Eskişehir’in dijital göçebeleri ev sahipliği yapması için ve bununla ilgili şehrin hazırlıklarını artık başlatması için tüm kurum, kuruluş, kamu ve özel olmak üzere herkese yaptığımız bir çağrıdır” ifadelerini kullandı. “Turizm fakültesinin liderliğinde tüm bunların hepsi planlanabilir” Eskişehir’de dijital göçebelere yönelik çalışmaların olduğunu belirten çalışmalar Serkan Can Zengin, şöyle devam etti; “Bununla ilgili aslında çok ciddi çalışma yapan Turizm Fakültemiz var. Biz aynı zamanda Türkiye’deki bir dijital göçebe kavramını yürüten Anadolu Üniversitesi Turizm Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Semra Günay’ın yürüttüğü TÜBİTAK projesinin ortağıyız. Bu hep beraber oturulup turizm fakültesinin başkanlığında veya önderliğinde kavramların üzerinde çalışıldığı ve hangi kurum ve kuruluşun neler yapılacağını ortaya çıkartılabileceği bir süreç. Çünkü dijital göçebeler kendilerini ofis arayacaklardır ama bu ofis anlık ofis. İnternet altyapısı arayacaklardır şehrin her yerinde. Buraya geldiğinde onlara şehir içindeki ilk başlangıçtaki oryantasyonu sağlayacak belki ekip veya bununla ilgili hizmet arayacaklardır. Eskişehir bununla ilgili bence Türkiye’deki en uygun şehirlerden bir tanesi. Tek dezavantajı havalimanının olmaması. Eskişehir’i transferlerin garanti edileceği, bu şehre geldikten sonraki tüm o danışmanlık veya yol göstericiliğin belediyeler veya odalar tarafından yapılması gereken bir kavram haline geliyor. Turizm fakültesinin liderliğinde tüm bunların hepsi planlanabilir.”