GENEL - 09 Temmuz 2020 Perşembe 10:24

Konak Belediyesi meclis binası yolda

A
A
A
Konak Belediyesi meclis binası yolda

Konak Belediyesi meclis salonunun da içinde yer alacağı Alsancak Liman arkasındaki tarihi binada inceleme yapan Başkan Abdül Batur, projenin son şeklini onayladı ve ihale sürecinin başlaması talimatını verdi.

Konak Belediyesi meclis salonunun da içinde yer alacağı Alsancak Liman arkasındaki tarihi binada inceleme yapan Başkan Abdül Batur, projenin son şeklini onayladı ve ihale sürecinin başlaması talimatını verdi.


Konak Belediyesinin, liman arkası olarak tabir edilen bölgede yer alan tarihi binasını, kültürel etkinliklere de ev sahipliği yapacak bir meclis binasına çevirme projesinde ihale aşamasına gelindi. Konak Belediye Başkanı Abdül Batur, geçtiğimiz mart ayında yapılan meclis toplantısında sunumu gerçekleştirilen projeyi, normalleşme süreciyle birlikte hızlandırdı.



Son incelemeyi yerinde yaptı


Projeyi yerinde inceleyerek son değişiklikleri yapan Başkan Batur, Konak Belediyesinin bir an önce kendi meclis binasına kavuşması gerektiğini vurgulayarak çalışmaların hızlandırılmasını istedi. Tarihi binayı, başkan yardımcıları ve ilgili müdürlerle birlikte inceleyen Batur, “Projemize son şeklini vererek ihale aşamasına getirdik. İhale yapıldıktan sonra da hızla çalışmalara başlayacak ve gerekli düzenlemeleri gerçekleştireceğiz. Restorasyonun ardından da meclis toplantılarımızı artık kendi binamızda yapacağız. Ne mutlu ki, şehrimiz ve belediyemiz adına çok önemli olan bu adım, bu dönemde bize nasip oluyor. Tarihi değeri olan binamızı hem Konak Belediyesine hem de kentimize kazandırıyoruz. Binayı İzmir’e kazandıracak, hemşehrilerimize armağan edeceğiz” diye konuştu.



Taş binada tarihle kucaklaşma


Konak Belediyesi, projenin tamamlanmasının ardından, İzmir Büyükşehir Belediyesi Meclis Toplantı Salonunda her ayın ilk günlerinde, iki oturum halinde gerçekleştirdiği meclis toplantılarını kendi tarihi binasına taşıyacak. Geçmişi 1900’lerin başına dayanan tarihi yapı, sadece meclis toplantılarına değil, kültürel etkinliklere de ev sahipliği yapan bir merkez olarak İzmir’e kazandırılacak. Tarihi Havagazı Fabrikası, Elektrik Fabrikası, Tariş Üretim Deposu, Sümerbank Basma Fabrikası, un fabrikaları ve üretim depolarının bulunduğu alanda, aktif olduğu yıllarda üretim deposu olarak inşa edilmiş taş bina, ‘Konak Belediyesi Tarihi Meclis ve Kültür Binası’ olarak hizmete girecek. ‘Selçuk Yaşar Müzesi’ne ait, restorasyonu süren eski un fabrikası binasının yanında yer alan bina, Konak’ın tarihle kucaklaşmasının sembollerinden biri olacak.



Sanat galerisi olacak


Projeye göre, zemin ve iki kattan oluşan binanın zemin katında engelli girişiyle birlikte çift giriş bulunacak. Binanın girişinde, gelen ziyaretçileri Mustafa Kemal Atatürk’ün dev tablosu karşılayacak. Zemin kattan başlayarak tüm katlarda eski İzmir fotoğrafları yer alacak. Binada meclis salonu, grup odaları, çok amaçlı toplantı salonları, sanat galerisi ve kafeterya bulunacak.



Çok yönlü hizmet


Meclis salonu çok yönlü kullanıma göre tasarlanacak. Salon, bir ucunda yer alan başkanlık kürsüsü ve karşısındaki oturma planıyla belediye meclis toplantılarına ev sahipliği yapacak. Meclis toplantılarının olmadığı günlerde ise kürsü kısmı panellerle kapatılabilecek, oturma grupları yer değiştirirken masalar eklenebilecek. Böylece salon her türlü söyleşi, dinleti, konferans ve yemekli organizasyon için hizmet verebilecek.



Ulaşım da kolay


365 gün yaşayan, tüm İzmirlilerin kullanımına uygun bir şekilde restore edilecek tarihi taş bina, ulaşım kolaylığıyla da dikkat çekiyor. Gelişmekte olan liman arkası bölgesinde yer alan bina, tramvay hattının Üniversite ve Havagazı durakları arasındaki bölgede yer alıyor ve bu yönüyle ulaşımın merkezinde konumlanıyor.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan Dağlarda çiriş otu bereketi Doğu Anadolu Bölgesinde ve Erzincan’da bu günlerde çarşı pazarda sıkça görülen çiriş otu dağlarda yaban hayvanlarının da ilgisini çekiyor. Bahar ayları ile birlikte Erzincan’ın yüksek kesimlerinde ortaya çıkan çiriş otu vatandaşlar tarafından toplanmaya başlandı. Munzur Dağlarında yerli ve yabancı birçok kişiye rehberlik yapan Murat Aydemir, yaptığı gözlemlerde dağ keçilerinin de çirişi yediğini ifade etti. Dağlarda doğal olarak yetişen çirişten birçok yemek yapıldığını anlatan Aydemir, çirişten yapılan turşunun ayrı bir lezzet olduğunu söyledi. İnsanlar yüzyıllardır yaşamın neredeyse her alanında bitkilerden faydalanıyor. Bazı bitkiler tıbbi faydaları sebebiyle sağlık alanında kullanılırken bazı bitkiler besin bazıları ise boya ya da süs bitkileri olarak kullanılıyor. Çiriş otu da bu bitkilerden bir tanesi. Latincede Asphodelus aestivus L. olarak bilinen ve Zambakgiller familyasına ait olan çiriş otu, çoğu bölgede güllük, dağ pırasası, kirkiş otu, sarı zambak, yabani pırasa ve yeling otu olarak biliniyor. Toplumun büyük bir kısmı bazı hastalıkların tedavisinde tıbbi bitkilere başvuruyor. Bitkisel tedavi yöntemlerinin yan etkilerinin olmadığı ya da daha az olduğu düşünülmesi buna büyük bir etken olarak gösteriliyor. Çiriş otu da bölgede halkın tercih edilen bitkilerin başında yer alır. Çirişten birçok yemek yapılıyor Meryem Badayman, Ekin Dinçel ve Ayla Ünver Alçay tarafından yapılan bir araştırmada çirişin; yabani bir ot olup yenilebilmesinin yanında vitamin, antioksidan, lif ve mineral içerikleri ile vücudu besleyen özelliğe sahip olması sebebiyle yaygın olarak tüketildiği belirtildi. Çiriş otu, Afrika, Arap ülkeleri, Türkiye, Mısır ve Avrupa’nın bazı bölgelerinde görülen bir bitki türü. Türkiye’de Doğu Anadolu, Güneydoğu Anadolu, İç Anadolu Ege ve Akdeniz bölgelerinde yetişiyor. Çiriş otu genel olarak zararsız ve faydaları ile ön planda olan bir bitki olarak biliniyor. Bunun yanında çirişin yaprakları henüz tazeyken de yenilebiliyor. Ayrıca çirişten çorba ve birçok yemek de yapılıyor. Haşlandıktan sonra yumurta ile kavrulması ya da peynirle de karıştırılarak yufka ekmek içinde yeniliyor. Ayrıca kaşila diye adlandırılan bir yemeği de yapılıyor. Sevilen yemeklerden biri olan kaşila, çirişin kaynatılıp, içerisine bulgur katılarak, katılaşıncaya kadar pişirilmesiyle yapılıyor. Katılaştıktan sonra içi çukurlaştırılarak yağ dökülüp ve servis edilip yeniliyor.