GENEL - 05 Ekim 2019 Cumartesi 15:15

Memur-Sen Genel Başkanından toplu sözleşme açıklaması

A
A
A
Memur-Sen Genel Başkanından toplu sözleşme açıklaması

Eğitim Bir-Sen ve Memur Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, toplu sözleşme sürecinin uzlaşmazlıkla sonuçlandığını hatırlatarak, "Kamu işvereni kazandıracak teklif sunmadı, biz de kazandırmayan teklife imza atmadık; çünkü biz omuzlarımızda 435 bin Eğitim-Bir-Sen’linin ve 1 milyon Memur-Sen’linin haysiyetini, 5 milyon 200 bin kişinin mesuliyetini taşıyoruz.

Eğitim Bir-Sen ve Memur Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, toplu sözleşme sürecinin uzlaşmazlıkla sonuçlandığını hatırlatarak, "Kamu işvereni kazandıracak teklif sunmadı, biz de kazandırmayan teklife imza atmadık; çünkü biz omuzlarımızda 435 bin Eğitim-Bir-Sen’linin ve 1 milyon Memur-Sen’linin haysiyetini, 5 milyon 200 bin kişinin mesuliyetini taşıyoruz. Mesuliyeti yerine getirdik, haysiyeti çiğnetmedik" dedi.


Eğitimciler Birliği Sendikası (Eğitim Bir-Sen) ve Memur Sen tarafından düzenlenen 1.Bölge Toplantısı Eğitim Programı, İzmir’deki bir otelde gerçekleştirildi. Aydın, İzmir, Manisa ve Muğla’dan yöneticilerin katıldığı toplantıya, Eğitim Bir-Sen ve Memur Sen Genel Başkanı Ali Yalçın da katıldı. Yalçın konuşmasında, toplu sözleşmeye değindi. "Vergi oranı düşürülmeli, maaşlar yükseltilmeli, 3600 ek gösterge verilmeli, kayıplar tazmin edilmelidir" diyen Yalçın, "Elektriğe, suya, doğal gaza zam üstüne zam yapılıyor. Buna da güncelleme diyorlar. Biz de diyoruz ki; madem bunları güncelliyorsunuz, gelin bir zam da memur maaşlarına yapın ve memur maaşlarını da güncelleyin. Vergi oranını düşürün, maaşları yükseltin, 3600 ek göstergeyi verin. Kayıpları tazmin edin" dedi.


Toplu sözleşme sürecini uzlaşmazlıkla sonuçlandığını hatırlatan Yalçın, "Tekliflerimiz rasyonel, makul ve makbul tekliflerdi. Tekliflerimizi hazırlarken gerçeklikten kopmadık. Taleplerimizi hukuki gerekçelere, fiili gerçeklere dayandırdık. Üyemizin isteklerini de ülkenin gerçeklerini de düşündük. Maaş ve ücretlere 2020 yılı için yüzde 8+7, 2021 yılı için yüzde 6+6 zam, taban aylığa seyyanen 200 TL zam, birinci yıl yüzde 3, ikinci yıl yüzde 2 refah payı istedik. Tekliflerimiz, 1 milyon Memur-Sen’linin, 435 bin Eğitim-Bir-Sen’linin, 1 milyon eğitim çalışanının ve 80 milyonun maşeri vicdanında takdir gördü. Öğretmenlerden, akademisyenlerden, eğitim kurumu yöneticilerinden, üniversite ve MEB idari personelinden gelen taleplerimizi masaya taşıdık" şeklinde konuştu.



"Mesuliyeti yerine getirdik, haysiyeti çiğnetmedik"


Eğitim Bir-Sen ve Memur Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, teklife neden imza atmadıklarına değinerek, "Toplu sözleşmede imza atmak kadar atmamak da, uzlaşmak kadar uzlaşamamak da normal ve doğaldır. Bu toplu sözleşmede ikincisi gerçekleşti. İşverenin keyfiliklerine tarihi bir şerh düştük. Hakemin kararına manifesto niteliğinde 84 sayfalık şerhi tutanağa da tarihe de düştük. Kamu işvereni kazandıracak teklif sunmadı, biz de kazandırmayan teklife imza atmadık; çünkü biz omuzlarımızda 435 bin Eğitim-Bir-Sen’linin ve 1 milyon Memur-Sen’linin haysiyetini, 5 milyon 200 bin kişinin mesuliyetini taşıyoruz. Mesuliyeti yerine getirdik, haysiyeti çiğnetmedik. İzzeti kuşandık, zillete imza atmadık" diye aktardı.



"Öğretmenlik mesleğini bu büyük eksiklikten kurtaralım"


Öğretmenin, eğitimin ve eğitim sisteminin bel kemiği olduğunu vurgulayan Yalçın, "Sistem nasıl olursa olsun özne öğretmendir. Öğretmenlik bir kariyer mesleğidir. Öğretmenlik Meslek Kanunu’nun çıkarılması, öğretmenlik mesleğinin tüm boyutlarıyla ele alınıp, kapsayıcı bir yasal düzenlemeye kavuşturulması artık ertelenemez bir noktaya gelmiştir. Mesleki standartlara kavuşmamış bir öğretmenlik sistemiyle eğitimde hedeflenen yerlere ulaşılması mümkün değildir. Gelin, hep birlikte el ele verelim, öğretmenlik mesleğini bu büyük eksiklikten kurtaralım" değerlendirmesinde bulundu.



"Şer ittifakı binlerce çalışanın görevine son verdi"


31 Mart seçimlerinden sonra el değiştiren belediyelerde yeni yönetimlerin bazı sendikalarla el ele vererek işçi kıyımına giriştiklerini dile getiren Yalçın, son olarak sözlerine şöyle devam etti:


"İdeolojik belediyecilik ideolojik sendikacılıkla el ele verdi. Emekten yana olduğunu söyleyenler, bizzat emeği örgütleyenler; yalana, talana arka çıktılar. Şer ittifakı binlerce çalışanın görevine son verdi. Arka bahçe siyasetiyle sarı sendikacılık yapanlar, işçinin alın terinden kirli ideolojilerine kan pompalayanlar, işçi kıyımında belediyelerle baş rolü paylaştılar. Yıldırmaların, tacizlerin, sürgünlerin haddi hesabı yok. Bu tabloya ilk günden itibaren sessiz kalmadık, kalamazdık. ‘Zorbanın hakkından direniş gelir’ dedik ve sahaya indik. Buradan hükumete de sesleniyorum; iş güvencesini sağlayacak tek yöntem kamu görevlilerinin tümünün statü hukukuna uygun olarak kadroya geçirilmesidir. Gelin, emekçilerimizi partilerin insafına bırakmayalım, iş güvencesini teminat altına alacak adımları birlikte atalım" ifadelerini kullandı.


3 oturumda eğitimlerle devam eden programa ayrıca; genel başkan yardımcıları; Ramazan Çakırcı, Mithat Sevin, Ahmet Günenç, Eğitim-Bir-Sen Kadın Kolları Başkanı Sıdıka Aydın, İzmir 1 No’lu Şube Yönetim Kurulu Başkanı Ali Kaya, birçok yönetici ve üyeleri katıldı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Gaziantep’te esrarengiz patlama sesi korku ve paniğe neden oldu Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde şiddetli bir patlama sesi duyuldu. Bölgede yaşayan vatandaşları tedirgin eden patlama sesi ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatılırken boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durulduğu öğrenildi. Olay, Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde meydana geldi. İddiaya göre, özellikle bölgedeki kırsal Gökçeli Mahallesi’nde yaşayan vatandaşlar bir anda çok yüksek bir patlama sesi duydu. Duydukları sesle korku ve panik yaşayan vatandaşlar 112 Acil Çağrı Merkezi’ne ihbarda bulundu. İhbar üzerine sesin duyulduğu bölgelere jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. Ölen ya da yaralanan kimsenin olmadığı olay sonrası patlama sesinin kaynağı ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatıldı. Olayla ilgili çalışma yapan ekiplerin boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durduğu öğrenildi. Korku ve panik yaşayan vatandaşlar o anları anlattı Yaşadıkları korku ve paniği anlatan Çapan Köse ve Adil Yılmaz isimli vatandaşlar, önce kısa süreli keskin bir ışık gördüklerini sonrasında ise şiddetli bir patlama sesiyle irkildiklerini söyledi. Vatandaşlar, Suriye’ye yakın olduklarını ve oradan bir şey düşme ihtimalinin akıllarına geldiğini de ifade etti. Konu ile ilgili geniş çaplı soruşturmanın sürdüğü bildirildi.
Ankara Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" sergisi Kültür Bakanlığı desteğiyle açıldı Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" isimli resim ve heykel sergisi Kültür ve Turizm Bakanlığının desteği ile Cumhuriyet Müzesi bünyesinde yer alan Sığınak Kültür Sanat’ta açıldı. Gazeteci Hande Fırat’ın “Devriamber” isimli sergisinin açılışı Ankara’da gerçekleştirildi. Sergiye, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Dışişleri Bakan Yardımcısı Yasin Ekrem Serim, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Gökhan Yazgı, TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı Hulusi Akar, eski TBMM Başkanı Binali Yıldırım, MHP Genel Başkan Yardımcısı İsmail Özdemir, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Oktay Vural, Dışişleri Bakanı Başdanışmanı Nuh Yılmaz, AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanı Ayşe Keşir, Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Ahmet Yener, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkanı Yıldırım Demirören’in eşi Revna Demirören, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Meltem Demirören Oktay ve çok sayıda davetli katıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise serginin açılışı için mesaj gönderdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın mesajını serginin açılışında gazeteci Hande Fırat okudu. Cumhurbaşkanı Erdoğan mesajında, "Basın ve sanat dünyamızın değerli temsilcileri, kıymetli misafirler, sizleri en kalbi duygularımla, muhabbetle selamlıyorum. Nazik davetiniz için teşekkür ediyorum. Basınımızın önemli isimlerinden Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Sayın Hande Fırat’ın kendi ifadesiyle ’çınarlarını kaybedip kendileri çınara dönen kadınların hikayesini’ anlattığı resim ve heykel sergisinin başarılı geçmesini temenni ediyorum. Başarılı gazeteci kimliğinin yanı sıra, bu sergi vesilesiyle sanatçı yönünü de öğrenme fırsatı bulduğumuz Sayın Hande Fırat’ı tebrik ediyor, kendisine hem meslek hem de sanat hayatında muvaffakiyetler diliyorum. Sizlerin şahsında basın ve sanat camiamızın tüm mensuplarını, sergiye ilgi gösteren tüm sanatseverleri bir kez daha yürekten selamlıyorum” ifadelerine yer verildi. "Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" Fırat, serginin açılışı için Kültür ve Turizm Bakanlığının tüm personeline ve sergiyi açarken kendisine destek olan arkadaşlarına teşekkür etti. Hande Fırat, "Bu sergi, babalarını kaybeden tüm kız çocukları, tüm erkek çocukları ama özellikle kız çocuklarına atfen yapılmıştır. Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" dedi. Devrialem sergisinin farklı bir anlamı olduğunu belirten Bakan Ersoy, "Bir toplumun zenginliği, kültür ve sanatının derinliği ile ölçülüyor. Kültür ve sanat toplumda ne kadar yerleştiyse, toplumda ne kadar kabul gördüyse, o toplumda kültür ve sanat ne kadar iyi üretilebiliyorsa aslında toplum o derece zengin algılanıyor. O açıdan da biz Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak kültür ve sanatı her yönüyle desteklemeyi görev addediyoruz. Sadece sanat üretimi değil, vatandaşlarımızın kültür ve sanata rahat erişimi de çok çok önemli" şeklinde konuştu. Kültür Yolu Festivalleri ile vatandaşların kültür ve sanata rahat ve kolay erişmesini amaçladıklarını belirten Ersoy, "Vatandaşın sanata erişimi yeterli değil. O yüzden kültür ve sanat üretimini artırmak istiyoruz. Kültür sanatın toplumun sadece bir kesiminin ilgilendiği bir etkinlik olmasının dışına çıkmasını, toplumun her kesimlerinin eriştiği bir alan olması için çabalıyoruz. Bu sergide anlamlı bulduğumuz, toplumda bilinirliği yüksek, toplumda yer etmiş kişilerin kültür sanat üretimindeki katkıları, kültür ve sanat üretiminde pay sahibi olmaları aslında sanatın popülaritesini artırıyor" ifadelerini kullandı. Serginin anlamının önemli olduğunu belirten Bakan Ersoy, “Serginizin anlamı da çok önemli. Ben de babamı kaybettim ama sizin gibi genç yaşta kaybetmedim. Genç kızlarımızın 18 yaşına girmeden önce babalarını kaybetmesinin nasıl bir duygu olduğunu, nasıl omuzlara yük getirdiğini kısmen de olsa anlayabiliyorum” diye konuştu. Sergide, tuval üzerine çeşitli malzemeler kullanılarak yapılan tablo ve heykellerden oluşan 40 eser sergileniyor. Sergi 25 Mayıs’a kadar açık olacak.