SAĞLIK - 27 Ekim 2020 Salı 15:34

Robotik cerrahide Türkiye’ye çağ atlatacak hastane İzmir’de kuruldu

A
A
A
Robotik cerrahide Türkiye’ye çağ atlatacak hastane İzmir’de kuruldu

İzmir’in kalbinde 100 milyon dolarlık bir yatırımla kurulan Özel Sağlık Hastanesi, robotik cerrahi konusunda ön plana çıkıyor.

İzmir’in kalbinde 100 milyon dolarlık bir yatırımla kurulan Özel Sağlık Hastanesi, robotik cerrahi konusunda ön plana çıkıyor. Gözde Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Op. Dr. Kenan Kalı, sağlık turizmi açısından dünyanın sayılı merkezlerinden birini kurduklarını belirterek, dünyanın çeşitli ülkelerinden hastaları uzman hekimler ve son teknoloji aletler ile tedavi edeceklerini söyledi. Kalı, hastanenin konfor açısından Türkiye’de ilk sıralarda olduğunu ifade ederek, “Burası bir hasta odası değil aslında hastane içinde bir ev” dedi.


Gözde Grubu, sağlık yatırımlarına bir yenisini daha ekledi. İzmir’in kalbinde 100 milyon dolarlık yatırımla kurulan Özel Sağlık Hastanesi, teknolojik donanımıyla ve uzman doktor kadrosuyla sağlık turizminde önemli bir rol oynayacak. 170 yatak kapasitesi ve 8 ameliyathanesi bulunan hastane, robotik cerrahi açısından Türkiye’nin ve Avrupa’nın önemli merkezlerinden biri olacak. Prostat kanseri ve meme kanseri konusunda çağ atlatacak olan hastane son teknoloji ile donatıldı. Konfor açısından da sıra dışı bir tasarımı bulunan hastanede 6 odalı süit ve VİP odaların dışında özel vale ve otopark hizmeti bulunuyor. Özel Sağlık Hastanesi, bugün düzenlenen törenle kapılarını açtı. Açılışa İzmir Vali Yardımcısı Hulusi Doğan ve İzmir Cumhuriyet Başsavcısı Bestami Tezcan da katıldı.



Dünyada ilk 20’ye girecek yatırım yapıldı


Hastane hakkında konuşan Gözde Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Op. Dr. Kenan Kalı, “Bu hastanemiz aslında Türkiye’nin ikinci ve İzmir’in ilk özel hastanesi olarak açılmış bir hastaneydi. Yüksek teknolojiyle beraber Türkiye’nin en güzel hastanelerinden biri olarak açılıyor. Her konuda hizmetimiz var; ancak teknolojik yatırımlarımız özellikle birkaç konuda yoğunlaştı. Prostat kanderi tedavisi konusunda dünyanın ilk 20 merkezi arasına girecek teknolojik üroteknolojik yatırımları tamamladık. Onkoloji ve ileri cerrahi konusunda sadece Türkiye’nin değil tüm dünyanın geldiği bir yer haline getirmek istiyoruz” dedi.



“Tüm dünyadan çok sayıda hasta getirdiğimizi göreceksiniz”


Türkiye’nin sağlık turizmi konusunda çok ciddi mesafeler kat ettiğini ve bunun bir devlet politikası haline geldiğini söyleyen Op. Dr. Kenan Kalı, “Turgut Özal’la başlayan turizm hamlesi şimdi sağlık turizmi hamlesiyle taçlanıyor. Türkiye belki de tarih boyunca 2 trilyon dolarlık bir turizm geliri elde etti. Sağlık turizminin de bu noktaya geleceğinden eminim. Bir turist geldiği zaman 400-500 dolar döviz bırakıyor. ABD’de ve Avrupa’da bu ameliyatlar 100 ile 140 bin dolar arasında değişiyor. Oradan getireceğimiz bir hasta, bir uçak dolusu turist anlamına geliyor. Bunun için de onkolojik cerrahide hem çok iyi yetişmiş hekim kadromuz var hem dünyanın en iyi teknolojisi var. Bunları dünyanın en güzel şehrinde buluşturduk. Sağlık turizmi konusunda da saç ekimi, obezite ve estetik cerrahilerin dışında gerçekten büyük cerrahilerin yapıldığı ve onkolojik cerrahilerin yapıldığı, özellikler kadınlarda meme kanseri, erkeklerde ise prostat kanseri konusunda çok özel bir hizmet vereceğiz. Tüm dünyadan çok sayıda hasta getirdiğimizi göreceksiniz. Ben buna papatya modeli diyorum. Bir papatyanın göbeğini İzmir ve Ege Bölgesi olarak düşünürsek; her bir yaprak coğrafyadaki bir bölgeyi temsil ediyor. Avrupa, Rusya, Türki cumhuriyetler, körfez ülkeleri, Afrika ülkeleri ve ABD’den çok sayıda hasta gelecek” şeklinde konuştu.



Ev konforunda hastane hizmeti


Özel Sağlık Hastanesi’nin İzmir’de ve Türkiye’de konfor açısından ilk sırada olduğunu söyleyen Op. Dr. Kenan Kalı, insanların hastalığa hayatlarının bir dönemi olarak baktığını belirterek sözlerini şöyle sürdürdü:


“Hastanede geçirdikleri süreyi hayatlarında bir angarya dönemi olarak geçirmek istemiyorlar. Burası bir hasta odası değil aslında hastane içinde bir ev. Mutfağıyla, hasta odasıyla, yatak odasıyla ve çalışma ofisiyle, normal bir hasta odasından tutun 6 odalı süitimiz mevcut. Hastaların bu konfora ihtiyacı var. Hastalarımız bir yandan ameliyatı devam etsin istiyor diğer yandan da evindeki kadar rahat etmek istiyor. Bu yüzden konfora çok önem verdik. Belki bu Türkiye’de bir ilktir ancak İzmir’de kesin olarak bir ilk. Misafirimizin rahat edeceği bir mekan oluşturduk. Bu hastanede çok iyi hekimler çok iyi teknolojik aletler çalışıyor ama ameliyat bittikten sonra da konuyu otelcilik hizmetleri devralıyor. Hastamız taburcu oluncaya kadar en lüks otele gitmiş bir misafir gibi ağırlanıyor.”


Gözde Grubu, Özel Sağlık Hastanesi’yle beraber 8. hastanesini açmış oldu. Toplamda sağlık sektöründe 2 bin 500 kişiye istihdam olanağı sağlayan Gözde Grubu’na bağlı hastanelerdeki yatak kapasitesi ise 750’ye yükseldi. Gözde Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Kenan Kalı, İzmir’e gönül veren bir iş adamı olarak yeni yatırımlarını sürdürmeye devam edeceğini ifade etti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kayseri Başkan Büyükkılıç, Pınarbaşı’da KAYMEK kursiyerleri ve ilçe esnafları ile bir araya geldi Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükkılıç, Pınarbaşı Sosyal Yaşam Merkezi’ni ziyaret ederek KAYMEK kursiyerleri ile bir araya geldi. İlçe esnafları ile de buluşan Başkan Büyükkılıç, Pınarbaşı’da çalışmaları süren park bahçe düzenlemelerini de yerinde inceledi ve çalışmalar hakkında yetkililerden bilgi aldı. Başkan Büyükkılıç, başarılı bir şekilde tamamladığı 5 yıllık hizmet döneminde olduğu gibi yeni hizmet döneminde de merkez ve kırsal ilçe ziyaretlerini sürdürerek Büyükşehir’in hem ilçelerdeki tesislerini ziyaret ediyor hem de esnaf ve vatandaşlarla kucaklaşıyor. Bu kapsamda Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükkılıç, Pınarbaşı ilçesi ziyaretinde Pınarbaşı Sosyal Yaşam Merkezi’ni ziyaret ederek KAYMEK kursiyerleri ile bir araya geldi. Burada KAYMEK’in giyim kursuna katılan kadın kursiyerlerle sohbet eden Büyükkılıç, kurs içeriği hakkında eğitmenden bilgi aldı. Doğum günü olan kadın bir kursiyerin doğum gününü kutlayan Başkan Büyükkılıç, kursiyere termos hediye etti. KAYMEK kursiyeri kadınlar da ilgi, alakası ve hizmetlerinden dolayı Başkan Büyükkılıç’a teşekkür ettiler. Büyükkılıç, daha sonra Pınarbaşı ilçesinde faaliyet gösteren esnaf dükkânlarını ziyaret etti. İlçe merkezindeki esnaf dükkânlarını tek tek dolaşan Başkan Dr. Memduh Büyükkılıç, esnaf ve vatandaşların samimi ilgisi ile karşılaştı. Esnaflara hayırlı ve bereketli işler temennisini ileten Başkan Büyükkılıç, işletme sahipleri ve vatandaşlarla sıcak sohbetler gerçekleştirdi. İlçede çalışmaları süren park bahçe düzenlemelerini de yerinde inceleyen Büyükkılıç, çalışmalar hakkında yetkililerden bilgi aldı. Başkan Büyükkılıç’a ziyaretleri esnasına Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Ali Hasdal ve daire başkanları da eşlik etti.
Trabzon Antalya’daki teleferik kazasının ardından Trabzon’da teleferik tatbikatı yapıldı Antalya’da geçtiğimiz günlerde meydana gelen ve bir kişinin ölümü, 7 kişinin yaralanması ile sonuçlanan teleferik kazası sonrasında Karadeniz Bölgesi’nin 3 bin 600 metre uzunluğu ile en uzun mesafeli teleferik tesisinde bugün tatbikat yapıldı. Trabzon’un Beşikdüzü ilçesinde vargel sisteminin bulunduğu ve 55 kişilik çift kabinli teleferik istasyonundaki tatbikatta senaryo gereği arıza durumunda teleferikte mahsur kalan vatandaşları kurtarmaya yönelik tahliye işlemi gerçekleştirildi. Tatbikatta itfaiye ekipleri de yer alırken, güvenlik önlemleri eşliğinde kabinde yer alan tahliye kapağının açılmasıyla yolcular halat yardımıyla futbol sahasına indirildi. Başarılı geçen tatbikatla ilgili açıklamalarda bulunan istasyon görevlisi Ömer Faruk Abak, her yıl en az 3 kere tatbikat gerçekleştirdiklerini hatırlattı. Abak "Buradaki teleferik sistemleri zaten dünyanın en güvenli sistemlerinden bir tanesi. Vargel Sistemi. Bu sistemde kurtarma malzemeleri teleferik kabininin içinde oluyor. Bizim olası bir durumda teleferiğimiz duruş yaşadığı zaman dışarıdan herhangi bir müdahale olmadan kurtarma yapabiliyoruz. Kurtarma malzemeleri kabinin içinde olduğu için de biz anında kabin içerisindeki operatör arkadaşımız hemen kabin içindeki misafirlerimizi tahliye edebiliyor. Yani en az beş dakikada operasyona başlamış oluyoruz” dedi. “İki kabinde de aynı anda kurtarma operasyonuna başlayabiliyoruz" Teleferik istasyonunda bulunan iki kabinde aynı anda kurtarma operasyonu başlatabildiklerini kaydeden Abak, “Kurtarmayla alakalı personellerimiz her yıl iş güvenlik uzmanlarımızdan yüksekte çalışma eğitimi alıyorlar, bunlarla alakalı eğitiliyorlar, her an denetleniyorlar. Mesela elektrik gitti, burada jeneratörümüz var. Jeneratör bozulduğu zaman dizel tahliye edebilecek ekipmanlarımız var. Şu anki tatbikatta da kabin gidecek. Kabin içinde operatör arkadaşlarınız olacak. Kabine 5 ya da 6 misafir alacağız. Bir kurtarma senaryosu yapacağız. Yüz metre ileride bir futbol sahası var. Oranın içine indireceğiz yolcularımızı. Aşağıdan tahliyesini yapacağız. Bununla beraber jandarma ve itfaiye ekiplerimiz de burada bize destek olacak. İki kabinin aynı anda arıza verirse sistem birbirine bağlı, kabinlerin biri giderken öteki de aşağıya geliyor. Vargel sisteminde bu süreç böyle. İki kabinde de bu kurtarma sistemleri mevcut. İki kabinde de kurtaracak arkadaşlarımız mevcut. Yani iki kabinde de aynı anda kurtarma operasyonuna başlayabiliyoruz” şeklinde konuştu. “Bir yolcuyu ortalama 5 dakikada tahliye ediyoruz” “Vargel Sisteminde bu kabinlerde ortalama 55 kişi taşıyoruz” diyen Abak, “Bu sistemin dışındaki sistemlerde kurtarma ekipmanları dışarıdan geliyor. Kurtarıcı önce direğe çıkıyor, sonra kabine inip yolcuyu kurtarıyor. Fakat bizim ekipmanlarımız kabinin içerisinde olduğu için anında müdahale edebiliyoruz. Bir yolcuyu ortalama 5 dakikada tahliye ediyoruz. Tabi bu süre bulunulan yüksekliğe göre de değişiyor. Kabinlerimizin düşme ihtimali diğerlerine sıfır çünkü burası Sanayi Bakanlığı tarafından denetlenen bir kurum. Ayrıca Türkiye Makine Mühendisleri Odası’ndan da bizi denetliyorlar. İnanılmaz kontroller yapılıyor. Ayrıca bu şirketin yani firmasının kendi denetimleri, denetmenleri tarafından da gelip denetleniyor” ifadelerini kullandı.
Eskişehir Enflasyonda düşüşe ’yeşillik’ desteği Eskişehir’de yeşillik üretimi yapan çiftçiler, 9 günlük Ramazan Bayramı tatilinden dolayı semt pazarlarının kurulamadığını ve buna bağlı olarak yarı yarıya ürünlerinin fiyatlarının düştüğünü belirtti. Geçtiğimiz pazar günü biten 9 günlük Ramazan Bayramı tatili insanların dinlenmesi, sevdikleri ile hasret gidermesi ve tatil için güzel bir fırsat olarak değerlendirildi. Tatil genel manada insanları mutlu ederken bazı üreticilerin ise işleri sekteye uğradı. Pazarlara yeşillik satışı yapan Eskişehirli çiftçilerin ürünleri kurulmayan semt pazarlarından dolayı ellerinde kaldı. Haftanın neredeyse kenttin çeşitli yerlerindeki pazarlara yeşillik sevk eden çiftçiler, 9 günlük süreçte zorluk çekti. Arz talep mantığı ile belirlenen ve çiftçinin de elinde yüklü miktarda mal kalmasına bağlı olarak da fiyatlar yarı yarıya düştü. Durum çiftçilerde mağduriyete sebep oldu. “Malın kalması demek veya yetişkin bir ürünün tarladaki heba olması demek” 9 günlük tatilin çiftçi için çok uzun olduğunu belirten Yeşil Sakarya Üreticiler Başkanı Süleyman Buluşan, “9 günlük bayram tatili. Ülkemizin tarımsal olarak belki bize çok büyük zararı var. Ama bu sadece hani turizme, faydası olan bir konu. Örneğin şimdi bugün bayram öncesi biliyorsunuz Ramazan ayı dolayısıyla veya söylentilere göre marul mesela pazarlarda 30 liraya kadar çıktı. Ama bunun arz ve talep meselesi olduğunu hepimiz unutuyoruz. Çünkü bizim malımız hiçbir zaman için rayiç fiyatı kendi kendine yükseltemez. Burada her şeyden önce planlı üretim ve bunlar akabinde de gelen 9 günlük bayram tatili sürecinde, tabii tatile gidenler için belki çok hoş bir seda ama biz üreticiler için çok büyük sıkıntı. Çünkü neden? Günde mesela şu araç her gün çıkması gerekiyor. Her gün giden bir araç bir anda 9 gün kımıldamıyor. Bu tarlada malın kalması demek veya yetişkin bir ürünün tarladaki heba olması demek. Kaldı ki ekonomisinde de çok büyük etki yapıyor. Neden? Biz mesela şu anda en büyük sıkıntımız tarladaki işçi. Tarladaki işçiye hemen dönüş yapabilmesi için parasını ödeyebilinmesi için ekonomi dokuz gündür durdu. Ama işçi ne yapıyor burada, devam ediyor. Mevcut olarak bütün ürünlerde yarı yarıya bir fiyat farkı var. Bunun işte sebebi bir kere bir anda malın depoda stokta durup dururken hepsi birden çıkması. 15-20 gün önce, 30 lira civarlarında olan bir marul, şu anda 20 ile 15 liraya düştü. Bu tarlada 10 lirayken 5 liraya düştü” dedi. “Pazarlar kapalı, üretici, ürettiği ürünü satamadı” Çiftçi Kadir Yavaş ise üreticilerin ürünlerini satmamasından dolayı fiyatların düştüğünü belirtirken şöyle konuştu; “9 günlük tatil süresince bu havaların da sıcak gitmesiyle Türkiye genelinde olan yeşil grupların hepsi yetiştiği için bir de millet tatilden yeni çıktı. Arz talep meselesi de azaldı. Bu yüzden yani istekler azaldı biraz. Bunlarda fiyatlarda düşüşe neden oldu. Bayramdan önce yani maksimum yüksek satışlarda şu an yarı yarıya gerileme var. Bu havaların ısınmasıyla birlikte olan bir şey. Bir de 9 günlük bayram süreci olunca sevkiyat olmadığı için bütün mallar birbirini sıkıştırdı Türkiye genelinde. Pazarlar kapalı, üretici, ürettiği ürünü satamadı, pazarlayamadı. Ya elinde varsa dışarıya attı ve de bekletti, bir şeyler yaptı, bir şekilde. Herkesin ürünü yetiştiği için mecbur sıkıntılı bir dönem oldu.” (BT-