EKONOMİ - 10 Temmuz 2018 Salı 11:02

Superior üzümünün ihracat yolculuğu başlıyor

A
A
A
Superior üzümünün ihracat yolculuğu başlıyor

Ege Bölgesi’nin önemli ihraç ürünlerinden çekirdeksiz Superior seedless üzümünün ihracat yolculuğu başlıyor.

Ege Bölgesi’nin önemli ihraç ürünlerinden çekirdeksiz Superior seedless üzümünün ihracat yolculuğu başlıyor. Sultani yaş üzüme göre ortalama 15 gün önce olgunlaşan Superior seedless üzümünün ihracatı 11 Temmuz 2018 Çarşamba günü başlayacak.


Türkiye’nin yaş üzüm ihracatı, 2017 yılında yüzde 88’lik artışla 105 milyon dolardan, 196 milyon dolara yükseldi. Yaş üzüm ihracatında Sultani Üzüm ihracatta aslan payını alırken, Superior seedless üzümü üçüncü sırada yer aldı.


Ekonomi Bakanlığı Batı Anadolu Bölge Müdürlüğü’nün Başkanlık ettiği, Gıda Tarım ve Hayvancılık İzmir İl Müdürlüğü, İzmir Zirai Karantina, Müdürlüğü, Manisa Bağcılık Araştırma İstasyon Müdürlüğü, Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Alaşehir ve Sarıgöl İlçe Müdürlüklerinden uzmanlardan oluşan Hasat ve İhraç Tarihlerini Belirleme Komisyonu tarafından Manisa iline bağlı Alaşehir, Salihli, Sarıgöl ilçeleri muhtelif bağlarda yapılan incelemeler ve alınan numunelerin Manisa Bağcılık ve Araştırma İstasyon Müdürlüğü Laboratuvarında yapılan analizler sonucunda Superior Seedless Çeşidi Sofralık Üzümlerin; 9 Temmuz 2018 tarihinden itibaren kesimine, 11 Temmuz 2018 tarihinden itibaren ihracatına izin verildi.



İhraç edilen ilk çekirdeksiz yaş üzüm


Superior seedless üzümünün erkenci bir tür olduğuna işaret eden Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Hayrettin Uçak, Superior seedless türü ile ihraç pazarlarına 15-20 gün önce ihracata başlama fırsatı yakaladıklarını, çekirdeksiz yaş üzüm türleri içinde ilk ihraç edilen üzüm olduğunu kaydetti.


Superior seedless üzümünün, sultani üzüme göre şeker oranının daha düşük olduğu bilgisini veren Uçak, “Supeior üzümü mayhoş tadıyla özellikle şeker hastalarının gönül rahatlığıyla tüketebileceği bir üzüm çeşidi. Şekeri düzenlemede faydalı, düşük şeker oranıyla şeker hastalarına fayda sağlıyor” dedi.


2017 yılında Superior seedless üzümünün ihracatında 6,5 milyon dolar döviz girdisi elde ettiklerini dile getiren Uçak, “Bu yıl ürünün rekoltesi ve kalitesi ihracat için gayet uygun. İhracatta Rusya ana ihraç pazarımız olacak. Yılsonunda ihracatta 10 milyon doları aşmayı hedefliyoruz” şeklinde konuştu.



“Türkiye’nin yaş üzüm ihracatı yüzde 88 arttı”


Türkiye, 2016 yılında 105 milyon 2 bin dolarlık yaş üzüm ihracatı gerçekleştirmişken, 2017 yılında yaş üzüm ihracatından elde ettiğimiz döviz yüzde 88’lik artışla 196 milyon 893 bin dolara ulaştı. Sultani üzüm ihracatı 134 milyon 188 bin dolarlık tutarla açık ara birinci olurken, İmparator üzümünün ihracatından 32 milyon 849 bin dolar döviz kazanıldı. Superior üzümü ise 6 milyon 385 bin dolarlık tutarla üçüncü sırada yer aldı.


Superior üzümünün ihracatında, Rusya 4 milyon 81 bin dolarlık tutarla ilk sırada yer alırken, Suudi Arabistan’a 498 bin dolarlık, Ukrayna’ya 445 bin dolarlık Superior türü yaş üzüm ihracatı yapıldı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bolu Bolu’da 7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi düzenlendi Bolu’da "7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi" düzenlendi. Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Fatma Deniz Sayıner modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgileri katılımcılara aktardı. Bolu Koru Otel’de geleneksel hale gelen Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi’nin 7’ncisi düzenlendi. Kongre’nin oluşturulmasında büyük payda sahibi olan Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Deniz Sayıner’in öncülüğünde bir araya gelen doğum hekimlerinin yanı sıra perinatoloji uzmanları, ebeler, hemşireler, yenidoğan hekimleri ve doğuma katkı sağlayan birçok branş uzmanı da kongrede yerini aldı. Kongrede Türkiye’de ve dünyada modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgiler, araştırma sonuçları ve deneyimlerin paylaşıldığı bilimsel oturumlar yapıldı. 3 gün sürecek olan kongrede, doğuma yönelik kurslar ve bilgilendirme toplantıları yapılacak. “Doğum konusu birçok konuya göre az ilgi görüyor” Türkiye’de sadece doğumun ele alındığı en büyük bilimsel toplantı olma özelliğini taşıyan 7. Uluslararası Bolu Koru Gebelik, Doğum ve Lohusalık Kongresi’nin başkanlığını yürüten Prof. Dr. Aydan Biri, “Bu 7’ncisi olmakla birlikte en çok heyecan duyduğum kongre oldu. Her geçen yıl birbirini tekrar etmemek adına zaten çok geniş ve sonsuz olan bu kongrede bir kez daha sizinle olmaktan çok büyük keyif duyuyorum. Konumuz doğum ve içerisinde çok fazla bileşen var. Doğumsal birleşim ya da bir bebeği ilgilendiren bir süreç, toplumun esası temeli ve koruyucu sağlık bakımı. Kongrede çok fazla insanı bir araya getiriyoruz. Ama çok da zor oluyor bu kongreler. Daha önce de söylediğim bir şey var ana işimiz olan doğum, özellikle kadın doğum hekimlerinin polikliniklerinin yüzde 80’i doğum, ancak buna rağmen birçok konuya göre çok daha az ilgi görüyor. Bu yıl ben çok çünkü bu konu doğrultusunda doktor arkadaşlarımızın da ana konumuzun doğum olduğuna dair inancı arttı. Her ne kadar hala akademisyen arkadaşlarımızın ‘Doğum da moda oldu’ demesine rağmen mesleğe bakışımızın çarptırıldığı bir dönemdeyiz” dedi. “Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez” Bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelere ihtiyaç olduğunu söyleyen Prof. Dr. Deniz Sayıner, “Eğitim bizim vazgeçilmezimiz olmalı. Çünkü en büyük güç bilgi gücüdür. Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez. Hiçbir silah, hiçbir teknoloji bilginin karşısında duramaz. O nedenle sürekli bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelerin yetişmesine ve ebelere ihtiyaç duyduğumuzu söylemem lazım. Ve tabii ki böyle bir ebeliği dizayn etmek için de birlik olmaya ihtiyaç vardır. Kurucu üyelerinden biri olmaktan onur duyduğum, gerçekten birlikte yürümekten gurur duyduğum yol arkadaşlarımın olduğu Anadolu Ebeler Derneği. Bu dernekle birlikte örgütlenmek, mesleğine sahip çıkmak mesleki örgütün içinde olmak son derece önemli” diye konuştu.