GENEL - 14 Temmuz 2019 Pazar 10:46

Tank paletine baston sokan gazi o geceyi anlattı

A
A
A
Tank paletine baston sokan gazi o geceyi anlattı

Fethullahçı Terör Örgütü (FETÖ) tarafından düzenlenen 15 Temmuz Hain Darbe Girişimi gecesi yaşadıklarını aktaran 15 Temmuz Gazisi Cengiz Güncü, "Üsküdar Kavacık tarafından insanlar akın akın geliyordu.

Fethullahçı Terör Örgütü (FETÖ) tarafından düzenlenen 15 Temmuz Hain Darbe Girişimi gecesi yaşadıklarını aktaran 15 Temmuz Gazisi Cengiz Güncü, "Üsküdar Kavacık tarafından insanlar akın akın geliyordu. Elimdeki bastonumu tankın paletine soktum ve oradaki yüzbaşı bana dipçik ile vurmaya başladı. ’Sen niye vuruyorsun bana?’ dediğim anda vatandaşlar beni geri çekti. ’Durmak yok. Ölümüne gideceğiz’ dedim" ifadelerini kullandı.


Bacağındaki rahatsızlıktan dolayı tedavi için eşi Selma Güncü ile birlikte İzmir’den İstanbul’a gittiklerini söyleyen 15 Temmuz Gazisi Cengiz Güncü, aynı zamanda bir Beşiktaş taraftarı olarak Beşiktaş Vodafone Arena Stadyumu’nu görmek istediğini söyledi. Stadyumu görmek için Avrupa yakasına geçmek istediklerini fakat aracının askerler tarafından durdurulduğunu ifaden eden Güncü, darbe gecesi yaşadıklarını şu şekilde aktardı:


"Askere, ne için durdurulduğumuzu sordum. Askerler ise darbe yapıldığını söyledi. Yarım saat bekledikten sonra ne geri çıkabildik ne de geri gidebildik. Çünkü köprü üzerinde birçok araç vardı. Daha sonra otobüsten gençler, ‘Cumhurbaşkanımız canlı yayında’ diye bağırdılar. Telefondan hemen Cumhurbaşkanımızın konuşmalarını dinledik. Ardından 11. Cumhurbaşkanımız Abdullah Gül’ün konuşmalarını duyduk. Bayrağımızın, ezanımızın dinmemesi için bu darbenin yapılmamasını istedik, karşı çıktık. Üsküdar Kavacık tarafından insanlar akın akın geliyordu. Elimdeki bastonumu tankın paletine soktum ve oradaki yüzbaşı bana dipçik ile vurmaya başladı. ’Sen niye vuruyorsun bana?’ dediğim anda vatandaşlar beni geri çekti. ’Durmak yok. Ölümüne gideceğiz’ dedim. Bizi panzerlerin olduğu noktaya çektiler. O anda bir yaylım ateşi ile hepimiz yerlere yattık. Bayrak taşıyan motorlu arkadaşımız o anda şehit oldu. Bizler de Allah’ın izni ile darbeyi sabaha karşı bertaraf ettik. Şükürler olsun ki ülkemiz kurtuldu. Bizler gaziler olarak Cumhurbaşkanımızın daima yanında olacağımıza yemin ettik. Bizler bugün bu yemini bayrak, vatan ve şehitler adına ettik. Bundan sonra Cumhurbaşkanımızın yolunda gideceğiz ve gerekirse yolunda canımızı vereceğiz.”



"Benim kanım feda olsun önemli değil"


Darbe gecesi yaşadıklarını anlatmaya devam eden Güncü, “Olay anında yüzbaşı kollarıma dipçik ile vurduktan sonra ayağıma da dipçik ile vurdu. Ayağımda greft vardı. Greftim patladı. Dolayısı ile kanama oldu. Kanamanın olduğunu yanımdaki Murat gazimiz fark etti. Murat gazi, ‘ağabey ayağın kanıyor’ diye seslendi, ben de ‘benim kanım feda olsun önemli değil’ dedim. Daha sonra Kartal Devlet Hastanesine kaldırdılar. Tekrardan İzmir’e geldim ameliyat olmak için. Şükür ayaktayım” dedi.



“Darbeci Yüzbaşı ‘Beni öldürmeye kalkıştı’ iddiası ile şahsımdan davacı oldu”


15 Temmuz gazileri olarak dimdik ayakta olacaklarını söyleyen Güncü, "Ülkemize sahip çıkağız. Kimsenin oyununa gelmeyeceğiz. ’Fethullah’ denilen alçağı da güldürmeyeceğiz" diye konuştu. Güncü, darbe gecesi kendisine dipçik ile vuran ‘yüzbaşı’ kıyafetli şahsın kendisinden davacı olduğu bilgisini ise şu sözler ile paylaştı: "’Beni öldürmeye kalkıştı’ iddiası ile şahsımdan davacı oldu. Sadece güldük ve geçtik. Bizler tabii ki orada vatanımızı, bayrağımızı, ezanımızı indirmemek için mücadele verdik. 15 Temmuz gününü ikinci Çanakkale olarak hesap ediyoruz."



“Olaydan sonra hiçbir düğüne gidemiyorum.”


Psikolojisinin bozulduğunu ve halen de psikolojik tedavi gördüğüne dikkat çeken Gazi Cengiz Güncü, "Çoğu zaman yatağımdan fırladığım anlar oldu. Arabaların egzoz patlatmalarından ve bir havai fişek atıldığında çok kötü oluyorum. Olaydan sonra hiçbir düğüne gidemiyorum” diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Gaziantep’te esrarengiz patlama sesi korku ve paniğe neden oldu Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde şiddetli bir patlama sesi duyuldu. Bölgede yaşayan vatandaşları tedirgin eden patlama sesi ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatılırken boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durulduğu öğrenildi. Olay, Gaziantep’in Nizip ilçesine bağlı Suriye sınır hattındaki kırsal mahallelerde meydana geldi. İddiaya göre, özellikle bölgedeki kırsal Gökçeli Mahallesi’nde yaşayan vatandaşlar bir anda çok yüksek bir patlama sesi duydu. Duydukları sesle korku ve panik yaşayan vatandaşlar 112 Acil Çağrı Merkezi’ne ihbarda bulundu. İhbar üzerine sesin duyulduğu bölgelere jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. Ölen ya da yaralanan kimsenin olmadığı olay sonrası patlama sesinin kaynağı ile ilgili geniş çaplı inceleme başlatıldı. Olayla ilgili çalışma yapan ekiplerin boş araziye havan mermisi düşmüş olabileceği ihtimali üzerinde durduğu öğrenildi. Korku ve panik yaşayan vatandaşlar o anları anlattı Yaşadıkları korku ve paniği anlatan Çapan Köse ve Adil Yılmaz isimli vatandaşlar, önce kısa süreli keskin bir ışık gördüklerini sonrasında ise şiddetli bir patlama sesiyle irkildiklerini söyledi. Vatandaşlar, Suriye’ye yakın olduklarını ve oradan bir şey düşme ihtimalinin akıllarına geldiğini de ifade etti. Konu ile ilgili geniş çaplı soruşturmanın sürdüğü bildirildi.
Ankara Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" sergisi Kültür Bakanlığı desteğiyle açıldı Gazeteci Hande Fırat’ın "Devriamber" isimli resim ve heykel sergisi Kültür ve Turizm Bakanlığının desteği ile Cumhuriyet Müzesi bünyesinde yer alan Sığınak Kültür Sanat’ta açıldı. Gazeteci Hande Fırat’ın “Devriamber” isimli sergisinin açılışı Ankara’da gerçekleştirildi. Sergiye, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Dışişleri Bakan Yardımcısı Yasin Ekrem Serim, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Gökhan Yazgı, TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı Hulusi Akar, eski TBMM Başkanı Binali Yıldırım, MHP Genel Başkan Yardımcısı İsmail Özdemir, İYİ Parti Genel Başkan Yardımcısı Oktay Vural, Dışişleri Bakanı Başdanışmanı Nuh Yılmaz, AK Parti Genel Merkez Kadın Kolları Başkanı Ayşe Keşir, Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Ahmet Yener, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkanı Yıldırım Demirören’in eşi Revna Demirören, Demirören Holding Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Meltem Demirören Oktay ve çok sayıda davetli katıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise serginin açılışı için mesaj gönderdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın mesajını serginin açılışında gazeteci Hande Fırat okudu. Cumhurbaşkanı Erdoğan mesajında, "Basın ve sanat dünyamızın değerli temsilcileri, kıymetli misafirler, sizleri en kalbi duygularımla, muhabbetle selamlıyorum. Nazik davetiniz için teşekkür ediyorum. Basınımızın önemli isimlerinden Hürriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Sayın Hande Fırat’ın kendi ifadesiyle ’çınarlarını kaybedip kendileri çınara dönen kadınların hikayesini’ anlattığı resim ve heykel sergisinin başarılı geçmesini temenni ediyorum. Başarılı gazeteci kimliğinin yanı sıra, bu sergi vesilesiyle sanatçı yönünü de öğrenme fırsatı bulduğumuz Sayın Hande Fırat’ı tebrik ediyor, kendisine hem meslek hem de sanat hayatında muvaffakiyetler diliyorum. Sizlerin şahsında basın ve sanat camiamızın tüm mensuplarını, sergiye ilgi gösteren tüm sanatseverleri bir kez daha yürekten selamlıyorum” ifadelerine yer verildi. "Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" Fırat, serginin açılışı için Kültür ve Turizm Bakanlığının tüm personeline ve sergiyi açarken kendisine destek olan arkadaşlarına teşekkür etti. Hande Fırat, "Bu sergi, babalarını kaybeden tüm kız çocukları, tüm erkek çocukları ama özellikle kız çocuklarına atfen yapılmıştır. Bu sergi annemle, kızıma ithaf ediliyor" dedi. Devrialem sergisinin farklı bir anlamı olduğunu belirten Bakan Ersoy, "Bir toplumun zenginliği, kültür ve sanatının derinliği ile ölçülüyor. Kültür ve sanat toplumda ne kadar yerleştiyse, toplumda ne kadar kabul gördüyse, o toplumda kültür ve sanat ne kadar iyi üretilebiliyorsa aslında toplum o derece zengin algılanıyor. O açıdan da biz Kültür ve Turizm Bakanlığı olarak kültür ve sanatı her yönüyle desteklemeyi görev addediyoruz. Sadece sanat üretimi değil, vatandaşlarımızın kültür ve sanata rahat erişimi de çok çok önemli" şeklinde konuştu. Kültür Yolu Festivalleri ile vatandaşların kültür ve sanata rahat ve kolay erişmesini amaçladıklarını belirten Ersoy, "Vatandaşın sanata erişimi yeterli değil. O yüzden kültür ve sanat üretimini artırmak istiyoruz. Kültür sanatın toplumun sadece bir kesiminin ilgilendiği bir etkinlik olmasının dışına çıkmasını, toplumun her kesimlerinin eriştiği bir alan olması için çabalıyoruz. Bu sergide anlamlı bulduğumuz, toplumda bilinirliği yüksek, toplumda yer etmiş kişilerin kültür sanat üretimindeki katkıları, kültür ve sanat üretiminde pay sahibi olmaları aslında sanatın popülaritesini artırıyor" ifadelerini kullandı. Serginin anlamının önemli olduğunu belirten Bakan Ersoy, “Serginizin anlamı da çok önemli. Ben de babamı kaybettim ama sizin gibi genç yaşta kaybetmedim. Genç kızlarımızın 18 yaşına girmeden önce babalarını kaybetmesinin nasıl bir duygu olduğunu, nasıl omuzlara yük getirdiğini kısmen de olsa anlayabiliyorum” diye konuştu. Sergide, tuval üzerine çeşitli malzemeler kullanılarak yapılan tablo ve heykellerden oluşan 40 eser sergileniyor. Sergi 25 Mayıs’a kadar açık olacak.