KÜLTÜR SANAT - 01 Temmuz 2020 Çarşamba 09:51

Elbistan’da çini kursu açıldı

A
A
A
Elbistan’da çini kursu açıldı

Kahramanmaraş’ın Elbistan ilçesinde Halk Eğitimi Merkezi’nde (HEM) açılan çini kursuna katılan kursiyerler, bisküvi adı verilen seramikleri sabırla ilmek ilmek işleyerek sanat eserine dönüştürüyor.

Kahramanmaraş’ın Elbistan ilçesinde Halk Eğitimi Merkezi’nde (HEM) açılan çini kursuna katılan kursiyerler, bisküvi adı verilen seramikleri sabırla ilmek ilmek işleyerek sanat eserine dönüştürüyor.


Elbistan Halk Eğitimi Merkezi, geçmişi çok eskilere dayanan ve Türk tarihinde önemli bir yere sahip olan çini sanatını, ilçedeki ev hanımlarına öğretmek için bir ilke imza attı. HEM’in açtığı kursa katılan 16 kursiyer kadın, 380 saatlik eğitimle birlikte seramikleri, lale, gül, karanfil ve sümbül ile yöresel sembollerle boyayarak çini sanatının inceliklerini öğrendi.


Kurs öğreticisi Faruk Cıngıl, çini sanatının, geleneksel Türk-İslam tarihinde önemli bir yer tuttuğunu söyledi.


Çiniciliğin, Türk tarihinin çok eski zamanlarına kadar uzandığını belirten Cıngıl, kursiyerlerin çalışmalarına ilk önce desen dersi ile başladığını belirtti.


Kursiyerlerin kullandığı malzemelerin özel olduğunu ve Kütahya’dan getirtildiğini anlatan Cıngıl, şu bilgileri aktardı:


“Çini sanatının uygulandığı seramik malzemelere bisküvi adı veriliyor. Müdürümüz Faruk Doğan Bey’in girişimleri ile kursiyerlerimizin kullanacağı malzemeleri boyaları Kütahya’dan getirttik. Bunlar çok hassas boyalar. Bu çini kursu Kahramanmaraş bölgesinde bir ilk. Deseni kendimiz tasarlarsak yaklaşık 2 haftada bitiyor. Bunda en hassas nokta boyama kısmı. Dımdık adı verilen özel bir kıl fırça ile boyama yapılıyor. Çini, sadece dımdıkla boyanır. Buradaki motiflerin hepsinin ayrı bir anlamı vardır. Türk-İslam sanatında gül, Peygamber Efendimizi ifade eder. Lale ise vahdetin simgesidir. Allah lafzını bünyesinde barındırır.”


Çini sanatındaki en önemli aşamanın sırlama olduğunu aktaran Cıngıl, “Boyama aşaması bittikten sonra da iş tamamen sırlama ve fırlamaya kalıyor. Sırlama dediğimiz işlem ise parlaklığını kazandırmak için yapılır. Bunlar, kaliteli bir seramik. Boyama işlemi bitikten sona Kütahya’da sırlanma işlemi yapılacak ve fırınlanacak. Ondan sonra hazır hale gelecek. Çini, toprakla ateşin aşkıdır. Bu pişmediği zaman kendisini göstermez. Piştikten sonra olgunlaşır. Soft renklerin hepsi fırınlandıktan sonra albenisi ortaya çıkar. İlk başta motif çalışması yaptık. Bitkisel ve geometrik motifler vardır. Biz, genelde Osmanlı’nın bitkisel motiflerini aldık. Arkadaşlarımız daha sonra özgün çalışmalar yaptılar. 380 saatlik bir kurs. Atölye imkanı olsa daha çok gelişebilir. Tanındıkça sevileceğini düşünüyoruz. Bu sanatı insanlara sevdirmek için çaba göstereceğiz” ifadelerini kullandı.


Elbistan Halk Eğitimi Merkezi Müdürü Faruk Doğan ise çini sanatını Elbistanlı kadınlara öğretmek için yola çıktıklarını kaydetti.


16 kursiyerin katıldığı kursun 380 olarak programlandığını ifade eden Doğan, “Elbistan’da bir ilke imza attık. Bir keşif sanatı olan çiniciliği, Elbistan’da yaygınlaştırmayı amaçladık. Türk-İslam sanatlarından olan çini, atalarımızın bizlere bıraktığı önemli bir miras. Biz de bu mirası, gelecek kuşaklara aktarmak istiyoruz. 380 saatlik kursumuzda kursiyerlerimize, Türk-İslam tarihinin klasik çini motifleri, boya özellikleri, fırça tutuş şekilleri, obje üzerinde desen çalışması eğitimi verildi. 380 saatlik eğitimin ardından kursiyerlerimiz, bu sanatta da iddialı olduklarını yaptıkları eserlerle ispatladı. Birbirinden güzel eserler ortaya çıktı. Arkadaşlarımız şimdi, özgün tasarımlar yapacak seviyeye ulaştı. Bu naif sanatı öğrenmek için üstün çaba harcayan kursiyerlerimize ve onları usta bir çinici olmaları için yüreklendiren ve şevklendiren hocamız Faruk Cıngıl’a teşekkür ediyoruz” cümlelerine yer verdi.


Kursiyerler ise, çiniciliğin sabır ve dikkat isteyen bir sanat olduğunu vurgulayarak, “Bu kurs, hanımlar için gayet güzel oldu. Hem stres attık hem de güzel eserler ortaya çıkardık. Kurs ilk başladığında heyecanlanmıştık. Fırçayı tutmak ve boya yapmak büyük dikkat istiyor. İlk başlarda hocamızın verdiği standart motiflerle çalıştık. Tecrübe kazandıkça da bisküvilere, fincanlara, hayalimizde olan her şeyi çizip boyuyoruz” diye konuştular.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Hayatını kaybeden eski Devlet Bakanı Mehmet Ali Yılmaz’ın evine taziye ziyaretleri Beşiktaş’taki evinde ölü bulunan eski Spordan Sorumlu Devlet Bakanı Mehmet Ali Yılmaz’ın yakınları ölüm haberinin almasının ardından Yılmaz’ın evine taziye ziyaretinde bulunmaya devam ediyor. Ziyarette bulunan Erol Köse, "Genel durumu gayet yerindeydi. Ben de şok içindeyim” dedi. Eski Devlet Bakanı Mehmet Ali Yılmaz’ın vefat haberinin ardından yakınları evinin önüne gelmeye devam ediyor. Ölüm haberinin ardından iş ve spor dünyasından isimler de Yılmaz’ın evine taziye ziyaretinde bulunmaya geldi. “Başımız sağ olsun, adam gibi adamdı” Mehmet Ali Yılmaz’ın ölümüne ilişkin konuşan yapımcı Erol Köse, “Tedavisi ve teşhisi için 2 buçuk gün hastanede kalmıştı. Ama genel durumu gayet yerindeydi. Ben de şok içindeyim. Kalp temelli olabilir ani vefatlarda. Aldığı ilaçlar vardı. Geri kalanını söylemem kişisel veriye girer. Ağır bir durumu yoktu. Başkan bünyesi güçlü adamdı. Fıtık ve ağrı için hastaneye gitmişti. Başka herhangi bir problemi yoktu. Başımız sağ olsun, adam gibi adamdı. En değerli insandı” dedi. “Başkanımız bizi üzdü” Mehmet Ali Yılmaz için çok üzgün olduklarını dile getiren komşusu Sebahattin Demir ise, “Başkanımız için çok üzgünüz. Başkanımız yıllardır burada oturuyor. Bizde taksi durağı olarak burada çalışıyoruz. Çok sevilen birisiydi. Durağa gelirdi, halimizi hatırımızı sorardı. ‘İşleriniz nasıl’ derdi. 30 yıla yakındır tanıyorum. Komşumuz burada. Başkanımız bizi üzdü. 3 ay önce falan meydan da bir gezinti yaptı. O zaman görüştük, gayet iyiydi. Geldi, tokalaştık, sohbet ettik” ifadelerini kullandı. “Herkese yardım eden bir kişiydi” Yaklaşık 20 yıldır Mehmet Ali Yılmaz’ı tanıdığını söyleyen Emre Elalır ise, "Hayatını kaybettiğini yeni öğrendik. Çok güzel bir insandı. Bu arada üzüldük. Yaklaşık 20 senedir tanıyorum. 20 sene görev yapmıştım durağında, 4 senedir de taksiciliği bıraktığım için görmedim. En son 4 sene önce gördüm. O zamanlar yürüyebiliyordum kendisi müşterimizdi. Herkese yardım eden, yardımsever bir kişiydi” diye konuştu.
Antalya 11 Ukraynalı kadının hazırladığı ‘Sanatçıların Gözünden Alanya’ sanat sergisi açıldı Ukrayna’nın farklı şehirlerinden 11 kadın sanatçının eserlerinden oluşan “Sanatçıların Gözünden Alanya” sanat sergisi Kızılkule’de açıldı. Serginin açılışına Alanya Belediye Başkan Vekili Murat Levent Koçak katıldı. Kültür ve Turizm Bakanlığının desteği ile Alanya Belediyesi ve Alanya Müze Müdürlüğü tarafından ortaklaşa düzenlenen sergide, Alanya’nın doğal güzelliklerinin yorumlandığı eserler yer alıyor. Sergiyle ilgili Alanya Belediyesi’nden yapılan açıklamada, “Türkiye Cumhuriyeti Kiev Büyükelçiliği Kültür ve Tanıtma Müşavirliği aracılığı ile Ukrayna’nın farklı şehirlerinden gelerek bir süre Alanya’da yaşayan sanatçılar önce Alanya’nın doğal güzelliklerini ve sosyal hayatını gözlemlediler, daha sonra gözlemlerini tuvale işlediler. Bahse konu sanatçıların Alanya’mıza dair gözlemlerinin eserlerinden oluşan sergi bugün saat 16.00’da Kızılkule’de açıldı. 2 gün devam edecek serginin, Haziran ayında Kiev Büyükelçiliğimizin Kültür ve Tanıtma Müşavirliği aracılığı ile Ukrayna’nın başkenti Kiev’de de tekrarlanması planlanıyor. Her iki serginin de Ukrayna’da Alanya’nın tanıtımına önemli katkı sağlayacağına inanıyoruz” denildi. "Sanatçıların Gözünden Alanya" sanat sergisi ücretsiz olarak ziyaret edilebilecek.