GENEL - 07 Ocak 2021 Perşembe 20:15

Muhsin Yazıcıoğlu davasında savcı mütalaasını açıkladı

A
A
A
Muhsin Yazıcıoğlu davasında savcı mütalaasını açıkladı

Büyük Birlik Partisi (BBP) Kurucu Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu’nun, 5 kişiyle birlikte bulunduğu helikopterin düşmesi sonucu ölümüyle ilgili davada savcı, eski Kahramanmaraş Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şube Müdür Yardımcısı Dursun Özmen’in görevi kötüye kullanmak suçundan en üst sınırdan cezalandırılmasını talep etti.

Büyük Birlik Partisi (BBP) Kurucu Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu’nun, 5 kişiyle birlikte bulunduğu helikopterin düşmesi sonucu ölümüyle ilgili davada savcı, eski Kahramanmaraş Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şube Müdür Yardımcısı Dursun Özmen’in görevi kötüye kullanmak suçundan en üst sınırdan cezalandırılmasını talep etti.


Kahramanmaraş 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen davaya, merhum Yazıcıoğlu’nun yakınları ve avukatlar ile partililer katıldı. Davada mütalaa veren savcı, Dursun Özmen’in görevi kötüye kullanmak suçundan en üst sınırdan cezalandırılmasını talep etti. Özmen’in mütalaaya savunma için ek süre istemesi üzerine hakim karar için davayı, 15 Ocak’a erteledi. Duruşma sonrası adliye sarayı önünde açıklama yapan BBP Avukatı Kemal Yavuz, “Bugünkü duruşmada karar bekliyorduk ancak 15 Ocak’a ertelendi. Malum olduğu üzere bugünkü önemli gelişme, Kahramanmaraş Cumhuriyet Başsavcılığı’nca, Kahramanmaraş 2. Ağır Ceza Mahkemesi’ne bir dava açıldı. 2. Ağır Ceza Mahkemesi İddianameyi kabul etti. Kabul edilen iddianamede örgütlü bir yapı tarafından arama kurtarmada aşamasında ihmal ve kasıtların olduğuna dair, örgütlü bir yönlendirme ve delil karartma olduğuna dair bir iddianame hazırlandı. Bu iddianame bizim açımızdan yeterli değil, çünkü bir örgütlü yapı tarafından gerçekleştirilen bir cinayet olduğunu iddia ediyoruz ve başından beri takip ediyoruz. Bu iddiayı da iğne ile kuyu kazarak 12 yıldır önemli ölçüde delillendirilmiş durumdayız. Biz eylemin suikast olduğunu bu suikastı, örgütlü bir yapının askeri jetlerle oluşturduğu türbülans ile enkaza helikopterin kabinine enjekte edilen karbon monoksit ile eş zamanlı gerçekleştirdikleri inancındayız. Bunu da soruşturma dosyasında yeterli delil mevcuttur. Ana soruşturma dosyası devam ediyor ancak arama kurtarma soruşturmasına ilişkin yeni iddianame de örgütün varlığı kabul edilmiştir. FETÖ ile bağlantılı kişilerin sanıkların çoğunluğunu oluşturduğu iddianame de mevcut durumdadır” dedi.



“12 yıllık olağan üstü zaman aşımı var”


Bir kısım suç istinatları yüzünden 12 yıllık olağan üstü zaman aşımının olduğunu hatırlatan Avukat Yavuz, “Biz ana soruşturma dosyasının da bir an önce karara bağlanarak eksik husustaki araştırmaların tamamlanarak onun da davasının açılmasını, örgütlü yapı tarafından gerçekleştirilen suikastın bütün delilleri ve sorumlularıyla ortaya çıkarılmasını talep ediyoruz. Gecikmiş adalet, adalet değildir. 12 yılın dolmasına şurada 3 aydan daha az bir zaman kalmıştır. Bir kısım suç istinatları yüzünden 12 yıllık olağan üstü zaman aşımı vardır. Bugünkü yapılan yargılamada da 2. Ağır Ceza Mahkemesinde de aynı sanığın örgüt üyesi olmaktan hakkında dava açılmış olmasına rağmen, görevi kötüye kullanmasından dolayı 12 yılın dolacağı ve davanın düşeceğinden bu mahkemenin karar vermesini arzu ettik. Bu mahkemede karar vermek üzere hazırlandı. İddia makamı mütalaada görevi kötüye kullanma suçunun unsurlarının tespit ettiğini bildirdi ancak henüz savunma hakkının kısıtlanmaması bakımından bir haftalık bir süre verildi” dedi.



“Ana dosya da açılıp davalar tek yargı içinde yürütülmeli”


Göksun’daki davanın birleştirildiğini ve ana dosyanın açılıp hali hazırdaki davalarla birleştirilmesi gerektiğini ifade eden Yavuz, “Birleştirme kararı, 2. Ağır ceza mahkemesinde açılan iddianame ile bu davanın birleştirilmesi ise reddedildi. Malum olacağı üzere dün Göksun Aslice Ceza Mahkemesi’nde duruşma vardı orada 10 sanık yargılanmaktaydı ve onların dosyası Kahramanmaraş 2. Ağır Ceza Mahkemesi ile birleştirildi. Bir suç varsa bir yargılama olur, bir suçun olduğu sabit şu halde birden fazla yargılama Yargıtay’da devam eden yüksek dereceli memurlar hariç. Buradaki yargılanmaların tek çatıda birleştirilmeleri gereği hukukun emredici hükmüdür. Bu bakımdan biz farklı dosyalarda bu şekilde bütün camianın yorulmasını istemiyoruz. Bunun gerçekleştirilmesini adli mercilerden 12 yıldır yeniliyoruz. Bir kez daha yüce Türk adaletinden istiyoruz. Ana dosyanın da bir an önce açılmasını ana dosya ile birlikte Kahramanmaraş 2. Ağır Ceza Mahkemesi ve 1. Asliye Ceza Mahkemesi, Göksun zaten birleştirildi. Sivas’ta bir dosya var onun ve bütün bunların birleştirilerek tek yargı içerisinde yürütülmesini ısrar ile talep ediyoruz. Bu eylemin bir cinayet olduğu, bu cinayeti işleyenlerin suçları izlemek için ortadaki delilleri kararttıkları kabul edilirse bu ana suçu işleyenlerin, araç suçu işlemek için talimat verdiği kabul edilirse onlarında bu suikast te yardımcı olduğu ortaya çıkacaktır. Bu çerçeve de zaman aşımı engeli de kalmayacaktır” dedi.


Dava 15 Ocak Cuma gününe ertelendi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Çöl tozu 30 Nisan’a kadar temizlenecek Çevre Mühendisleri Odası Antalya Şubesi, Antalya, Burdur ve Isparta’da etkisini gösteren Çöl tozu taşınımı konusunda uyarıda bulundu. Çöl tozu taşınımının bölgede olan yoğunluğuna dikkat çekilen açıklamada, “Çöl tozunun solunum yolu, kalp ve akciğer hastalıkları olan bireyler başta olmak üzere hassas ve alerjik tepki veren vatandaşlarımızda olumsuz etkiler gösterebilir. Ayrıca, görüş mesafesinde düşmeye sebep olabilir. 25 Nisan 2024 tarihinden itibaren çöl tozu etkisinin azalması beklenirken, yere çöken tozun tekrar havalanarak olumsuz etki oluşturması muhtemeldir” denildi. Bugün, Antalya, Isparta ve Burdur çevrelerinde yoğun bir şekilde gözlenen çöl tozu taşınımı ile ilgili Çevre Mühendisleri Odası Antalya Şubesi, yazılı bir açıklama yayınlayarak uyarıda bulundu. Çöl tozu taşınımının çeşitli sağlık, çevre ve ekonomik etkilere neden olabileceğine dikkat çekilen açıklamada, oda olarak kamuoyunu bilgilendirme ve önlemlerin alınması gerekliliği konusunda uyarı yaptıkları belirtildi. Çöl tozunun solunum yolu, kalp ve akciğer hastalıkları olan bireyler başta olmak üzere hassas ve alerjik tepki veren vatandaşlarda olumsuz etkiler gösterebileceği aktarılan açıklamanın devamında, “Ayrıca, görüş mesafesinde düşmeye sebep olabilir. 25 Nisan 2024 tarihinden itibaren çöl tozu etkisinin azalması beklenirken, yere çöken tozun tekrar havalanarak olumsuz etki oluşturması muhtemeldir. Genellikle çöl tozu geçtikten en geç 2 gün içerisinde yağış ile birlikte atmosferden temizlenirken, bu sefer 30 Nisan 2024’e kadar bölgemizde yağış beklenmemektedir” denildi. Bu süreçte çöl tozu taşınımının etkilerini en aza indirmek için vatandaşlara önlem olarak önerilerin de belirtildiği açıklamanın sonunda, şu ifadelere yer verildi: "Çocuklar ve kronik sağlık sorunları olan bireyler dış ortamda uzun süre vakit geçirmemelidir. Göz yanması gibi rahatsızlıkların yanı sıra mevcut hastalıkların tetiklenme riski bulunmaktadır. Görüş mesafesinin aniden azalabileceği göz önünde bulundurulmalıdır. Karayolunda seyahat ederken çöken toz sebebiyle takip mesafeleri uzatılmalıdır. Vatandaşlarımızın T.C. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından işletilen hava kalitesi izleme istasyonları verilerini takip ederek gerekli önlemleri almalarını rica ederiz (https://sim.csb.gov.tr/Services/AirQuality). Çevre Mühendisleri Odası olarak, çöl tozu taşınımının etkilerini azaltmak ve halkın sağlığını korumak için tüm ilgili kurum ve kuruluşların işbirliği içinde hareket etmesi gerektiğini vurgulamaktayız.”