EĞİTİM - 19 Mayıs 2022 Perşembe 18:34

KBÜ’de ”Afrika’dan Anadolu’ya Anadolu’dan Afrika’ya” konferansı

A
A
A
KBÜ’de ”Afrika’dan Anadolu’ya Anadolu’dan Afrika’ya” konferansı

Karabük Üniversitesi’nde (KBÜ) Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) tarafından düzenlenen “Afrika’dan Anadolu’ya Anadolu’dan Afrika’ya” programının özel konuğu Türkiye’nin Dakar Büyükelçisi Prof.

Karabük Üniversitesi’nde (KBÜ) Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) tarafından düzenlenen “Afrika’dan Anadolu’ya Anadolu’dan Afrika’ya” programının özel konuğu Türkiye’nin Dakar Büyükelçisi Prof. Dr. Ahmet Kavas oldu.


Hamit Çepni Konferans Salonunda düzenlenen programın selamlama konuşmasını Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) Karabük İl Başkanı Muhammed Akif Yağımlı yaptı. Muhammed Akif Yağımlı “Gönül coğrafyamızda vizesiz dolaşmaya hava araçlarımızı uçurmaya, nizam-ı alemi tekrar kurmaya, dilde, işte, fikirde birlik olmaya talibiz. Talip olduğumuz bu amaca emek veren başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere Dışişleri Bakanımıza ve paydaşlarına, yerelde bu amaca hizmet eden başta rektörümüz olmak üzere tüm eğitim çalışanlarımıza teşekkür ederiz” dedi.


KBÜ Rektörü Prof. Dr. Refik Polat “Bugün Dakar Büyükelçimiz Prof. Dr. Ahmet Kavas bize Afrika’nın tabiri caizse Afrika’nın kapılarını açan ve Çad ile iş birliklerimizi sağlayan kişi aramızda. 2017’nin nisan ayında Çad’a gitmiştik hiç unutamadığım seyahatlerden biri olmuştu. O günden beri sürekli Afrika’ya doğru bir koşturma içerisindeyiz. İnşallah bundan sonra da devam edecek bu Afrika seyahatlerimiz. Afrika’dan gelmiş öğrencileri görünce kardeşlerimi görmüşçesine duygulanıyorum, heyecanlanıyorum” ifadelerini kullandı.


Dakar Büyükelçisi Prof. Dr. Ahmet Kavas, “Afrika’dan Anadolu’ya Anadolu’dan Afrika’ya” programındaki konuşmasında Afrika’nın geçmişteki ve günümüzdeki jeopolitik konumundan, Anadolu ve Afrika’nın geçmişteki ilişkilerinden, Afrika ile olan günümüzdeki ilişkilerden, uluslararası öğrencilerden ve Karabük’teki uluslararası öğrencilerden bahsetti.


Karabük’te uluslararası öğrenci sayısının fazla olmasının tesadüf olmadığını belirten Kavas, “Bu bilinçli olarak yapılmış bir tercih. Bütün dünya ülkelerinde toplamda 277 milyon üniversite öğrencisi var. Bunun 5 milyon 700 bin kadarı uluslararası öğrencisi. Ülkemizdeki uluslararası öğrenci sayısı da 260 binden fazla.” dedi.


Kavas konuşmasının sonunda “Anadolu’dan Afrika’ya derken aslında buradaki hocalarımız Karabük’ten Afrika’ya Afrika’dan Karabük’e bir hat kurdular. Biz Afrika’nın yakın geleceğini bilimde görüyoruz. Bu netice ile Afrikalılar kıtalarına kendileri sahip çıkacaklar. Afrika eskiden İngiliz, Fransız, Belçika Afrika’sı olarak anılırdı. Şimdi biz bunu kullanmıyoruz Dakar diyoruz. Herkesin Dakar’ın, Kigali’in, Gaboron’un nerede olduğunu bilmesi için faaliyetlerde bulunuyoruz. Herkesin bunu bilmesini istiyoruz. Programda emeği geçen herkesi kutluyorum” diyerek sözlerini tamamladı.


Programının sonunda Prof. Dr. Ahmet Kavas’a KBÜ Rektörü Prof. Dr. Refik Polat tarafından hediyeler takdim edildi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Mersin Mersin’de ’Narenciye Balı Hasat Şenliği’ düzenlendi Mersin’de arıcılar, ’Narenciye Balı Hasat Şenliği’ ile limon ve portakal çiçeklerinden oluşan yılın ilk narenciye balı hasadını yaptı. Merkez Mezitli ilçesine bağlı Kuyuluk mevkiinde düzenlenen etkinliğe katılan Vali Ali Hamza Pehlivan, arıcı maskesi giyerek Barbaros Yeşilgün’e ait kovanlarda sağım yaptı, kavanozlara bal doldurdu. Arıcılara hayırlı ve bereketli sezon dileyen Pehlivan, Mersin’in, Çukurova’nın bereketli topraklarına sahip olduğunu, çeşitli ürünler yetiştirildiğini ve tarımsal faaliyetler yapıldığını söyledi. Bunlar arasında arıcılığın da önemli yer tuttuğunu ifade eden Pehlivan, "İlimiz genelinde yaklaşık 327 bin arı kovanımız var. Bu arı kovanı sayısıyla Türkiye genelinde ilimiz 4. sırada. Türkiye genelinde toplamda yıllık yaklaşık 115 bin ton bal üretiliyor. Bu toplam üretimin 3 bin 500 tonu da ilimizde arıcılarımız tarafından gerçekleştiriliyor" dedi. "Arıcılar birliğimiz var ve yaklaşık 4 bin üyesi bulunuyor" Mersin’in ikliminin, coğrafi şartlarının ve bitki örtüsünün arıcılık için uygun olduğunu vurgulayan Pehlivan, özellikle nisan ve mayıs aylarında arıların portakal, limon, mandalina gibi bitkilerden elde ettiği polenlerden oluşan narenciye balının ayrı bir yeri olduğunu dile getirdi. Mersin’in bitki örtüsü itibariyle narenciye bitkilerinin yanında kekik, defne okaliptüs gibi aromatik bitkilerin olmasının ayrı bir nektar kaynağı teşkil ettiğine dikkat çeken Pehlivan, "Çam ve diğer endemik bitkiler de arının üretmiş olduğu balın kalitesini arttıran nektar kaynağı teşkil eden bitkiler arasında yer alıyor. Dolayısıyla bölgemizde hem mevsim itibariyle hem bitki örtüsü itibariyle kaliteli bir bal üretiliyor. Nitekim ilimizde organik bal sertifikasını almış olan üreticilerimiz de var. 2003 yılından beri faaliyetini yürüten arıcılar birliğimiz var ve yaklaşık 4 bin üyesi bulunuyor. Mevsimine göre düşük rakımlarda, narenciye balı. Bir iki ay sonra sandal balı ve yayla mevsimi geldiğinde de yayla balı, kır balı üretimini gerçekleştiriyor" diye konuştu. "Çerçevelerin balla dolu olduğunu görmekten mutlu oldum" Arıcılara verilen teşviklerden yararlanılmasıyla ilgili çeşitli projeler gerçekleştirdiklerini anlatan Pehlivan, şöyle konuştu: "Bundan sonra da bu projelerimizi arttırmaya yapmaya devam edeceğiz. Burada bir emek var, arıcılarımızın alın teri var. Bugün çerçevelerin balla dolu olduğunu görmekten mutlu oldum. Hani arının ürettiği bal insanın ağzının tatlandıran bir ürün. İnşallah üreticilerimizin de ağzının tadı hiç bozulmaz, bu verimli üretim bereketli kazançlara dönüşür, dönüşecektir. Bütün üreticilerimize bu hasat döneminin hayırlı olmasını, bereketli olmasını, bereketli kazançlara vesile olmasını, emeklerinin karşılığını almalarına vesile olmasını diliyorum. Birçok alanda olduğu bu arıcılık alanında yaptıkları üretimle hem ilimizin ekonomisine, hem ailelerinin ekonomisine hem de ülkemizin ekonomisine yapmış oldukları katkılardan dolayı da teşekkür ediyorum." Kurt: "İnşallah sandal ve kırbalı hasadından da umutluyuz" Mersin Arı Yetiştiricileri Birliği Başkanı Adem Kurt da Mersinli arıcılar olarak ’bismillah dediklerini’ ifade etti. Limon ve portakal çiçeklerinden oluşan yılın ilk narenciye balı hasadını yaptıklarını ve üretim yolculuklarının başladığını belirten Kurt, "Düşünün ülke genelinde birçok yer kar, kış kıyamet altındayken, biz Mersin’imizde geçenlerde polen hasadımızı ve akabinde bugün narenciye balı hasadımızı yaptık. Yaklaşık bir ay sonra da sandal balı hasadımızla bu yolculuğumuza devam edeceğiz. 32 bin 500- 3 bin rakımlarda Toroslar’da kırbalı hasatlarımızla yaz yolculuğumuzu tamamlayıp tekrar kış yolculuğuna başlamış olacağız. 2024 yılı narenciye balı hasadı açısından gerçekten güzel, verimli bir yıldı. İnşallah sandal ve kırbalı hasadından da umutluyuz. Bahar yağmurlarından umutluyuz. Daha da iyi olacağını umut ediyoruz. İnşallah bereketli bir yıl olur" dedi. Etkinliğin gerçekleştirildiği alanda katılımcılara sıkma ayran da ikram edildi.