GENEL - 02 Mayıs 2021 Pazar 15:12

Karaman’da lale tarlasında korona virüs sessizliği

A
A
A
Karaman’da lale tarlasında korona virüs sessizliği

Karaman’ın Kazımkarabekir ilçesine bağlı Kızılkuyu köyü yakınlarında bulunan ve her yıl sezonunda binlerce ziyaretçiyi ağırlayan lale tarlasında son 2 yıldır korona virüs sessizliği yaşanıyor.

Karaman’ın Kazımkarabekir ilçesine bağlı Kızılkuyu köyü yakınlarında bulunan ve her yıl sezonunda binlerce ziyaretçiyi ağırlayan lale tarlasında son 2 yıldır korona virüs sessizliği yaşanıyor.


30 yıl boyunca Hollanda’da lale üretiminde çalışan Latif Ateş, 5 yıl önce kendi memleketi Kızılkuyu köyüne gelerek lale soğanı üretimine başladı. 5 yıldır lale üretimine devam eden Ateş, son 2 yılda işleri daha da büyüterek şimdi 50 dekarlık alanda üretim yapıyor. Nisan ayının gelmesiyle çiçek açan laleler, özellikle doğa fotoğrafçıları ve düğün fotoğrafçılarının ilgisini çekiyor.



“50 farklı çeşit ve 5 milyondan fazla lale üretiliyor”


Üretilen lalelerin yüzde 80’lik kısmının Türkiye’de il ve ilçe belediyelerine gönderildiğini aktaran satış müdürü Mert Durgut, “2020-2021 yılı üretimimiz yaklaşık 5 milyon adetten fazla olup, 50 dekar alana serpilmiş durumdadır. Bu alanda lale soğanı, sümbül soğanı, nergis soğanı, muscari soğanı ve buna benzer soğanlı çok yıllık köklü ve yumrulu süs bitkileri olmakla birlikte 50’den fazla lale çeşidi üretiyoruz. Lale, geçmişimizden geleceğe doğru bir sembol haline geldiğinden dolayı ülkemiz ve çevre ülkelerde çok sevilmektedir. Üretimlerimizin yüzde 80’ini Türkiye’deki il ile ilçe belediyelerine ve zincir marketlere yapmaktayız. Yaklaşık yüzde 20’lik bölümünü de Türki Cumhuriyetleri ve yakın Orta Doğu ülkelerine yapıyoruz” dedi.



“Lale tarlası 2 yıldır ziyarete kapalı“


Son 2 yıldır korona virüs tedbirleri kapsamında lale tarlasını ziyarete kapattıklarını ifade eden Durgut, salgın sonrasında yine nisan aylarında ziyaretçilerini beklediğini söyledi. Mert Durgut, “2 yıldır Covid-19 salgını nedeniyle lale tarlalarımızı ne yazık ki ziyaretçilerimize açamadık. Bu bizi çok derinden üzmektedir. Ziyaretçilerimiz bu konuda üzülmesinler, evde kalsınlar ve yakın zamanda Covid-19 bittiği zaman herkesi lale tarlalarına tekrar beklemekteyiz” ifadelerini kullandı.



“Lale sadece Hollanda’da üretilir algısını yıktık”


Geçtiğimiz yıllarda ziyaretçi akınına uğrayan lale tarlasına günlük olarak yaklaşık bin araçtan fazla ziyaretçi aldıklarını ifade eden Durgut, “Açık olduğu dönemlerde lale tarlalarımıza yaklaşık olarak günlük bin araçtan fazla ziyaretçi almaktaydık. Bu ziyaretçilerin yaklaşık yüzde 90’ı Türkiye’deki farklı illerden, yüzde 10’u da yurt dışından gelmekteydi. En sevindirici ve en güzel haberlerden birisi de bu yüzde 10’luk dilimi yavaş yavaş yüzde 15, yüzde 50’ye yükseltmek istememiz. Bunun en büyük nedenlerinden birisi de insanların Türkiye’de ve çevre ülkelerdeki insanların lalenin Türkiye’de değil her zaman Hollanda’da üretildiğini düşünmesiydi. Ama bu algıyı yavaş yavaş yıktığımızı düşünüyoruz. Bu algı yıkıldıkça insanların lale tarlalarını görmek için geleceklerini tahmin etmekteyiz. Umarım kısa zamanda Covid-19 virüsü geçer ve eski günlerimize tekrar döneriz” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Balıkesir Balıkesir’de doğal sit alanı olan derede balık ölümleri başladı Balıkesir’in Burhaniye ilçesinde 1. derece doğal sit alanı olan Kadıncık Deresi’nde kirlilik had safhaya çıkarken, balık ölümleri yaşandı. Ali Çetinkaya Mahallesi’nde İmko ve Orjan Siteleri arasından denize dökülen deredeki kirlilik çevre sakinlerini harekete geçirdi. İmko Tatil Sitesi Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Ali Uysal, kirliliğin iki aydır Çoruk Mahallesi’nden gelen kanalizasyon şebekesinden kaynaklandığını ve iki günden beri de balık ölümlerinin başladığını kaydederken, yetkililere çağrıda bulundu. Balıkesir Büyükşehir Belediyesi ile Burhaniye Kaymakamlığı, Burhaniye Belediyesi ve Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Burhaniye Şube Müdürlüğüne fotoğraflarla başvurduğunu anlatan Mehmet Ali Uysal, balık ölümlerinin yanı sıra kötü kokulardan rahatsız olduklarını söyledi. Önlem alınmasını isteyen Uysal, "İki ay önce Çoruk Mahallesi kanalizasyonu Kadıncık Deresi’ne akmaya başladı. Sitemiz kokudan çok rahatsız" dedi. Durumu ilgili kurumlarla paylaştıklarını ancak önlem alınmadığını söyleyen Uysal, "Çoruk köyünün kanalizasyonundan şu an sitemiz çok şiddetli rahatsız. O kanalizasyona bir şey karıştığına inanıyoruz. Kadıncık Deresi’nde iki günden bu yana balık ölümleri başladı. Derenin kirliliği had safhada. Onun için yetkililerin acil çözüm bulmasını önemle arz ediyoruz" diye konuştu. Site sakinlerinden Ali İvgen de, "Çevremizdeki kirlilik gerçekten çok büyük. Tüm balıklar ölüyor. İnsanlar da kokudan çok rahatsız oluyor. Ölen balıklar kokuyor. Burayı da kokutacaklar. Bu dalyan denizle bağlantılı. Burada kaç tane site var. Bin 800 konutluk Orjan Sitesi, 1000 konutluk İmko Sitesi, 200-250 konutluk Haberkent Sitesi’nin denize girdiği yere karışıyor bu atıklar" dedi. Nur Ali Karakuş ise, "Başkan ile Ali ağabey zaten söyledi. Biz de gözümüzle görüyoruz. Ona göre söyleyecek bir şey de kalmadı. Durum yürekler acısı" diye konuştu.