GENEL - 17 Ocak 2021 Pazar 10:51

Bu köylere korona virüs hiç uğramadı

A
A
A
Bu köylere korona virüs hiç uğramadı

Kastamonu’nun Azdavay ilçesine bağlı bin 200 nüfusun yaşadığı 18 köyde bugüne kadar korona virüs vakası hiç görülmedi.

Kastamonu’nun Azdavay ilçesine bağlı bin 200 nüfusun yaşadığı 18 köyde bugüne kadar korona virüs vakası hiç görülmedi. Köyleri salgından korumak için yoğun çaba sarf eden muhtarlar, il dışından gelenlerin izole olmalarını sağlarken, kurallara uymayanları ise ellerinde sopalarla evlerinde denetliyor.


Azdavay ilçesindeki 18 köyde bugüne kadar hiç korona virüs vakası görülmedi. Kastamonu Valiliği ve Azdavay Kaymakamlığının aldığı tedbirlerin yanı sıra muhtarlar da evleri tek tek gezerek köylüleri Covid-19 hastalığına karşı bilgilendirdi. Köylülerin maske takmalarını, sosyal mesafeye uymalarını ve birbirlerine misafirliğe gitmelerini de engelleyen muhtarlar, il dışından gelenlerin de evlerinde 15 gün boyunca izole olmalarını sağladı. Köylüleri zorunlu olmadıkça evlerinden çıkartmayan muhtarlar, vatandaşların ihtiyaçlarını da kendileri karşıladı. Muhtarlar, alınan tedbirlere uymayanları ise ellerinde sopalarla ziyaret ederek denetledi. Tedbirler sayesinde Azdavay’da bin 200’den fazla kişinin ikamet ettiği 18 köyde şu ana kadar hiç korona virüs vakası görülmedi.



"Korona virüsü köylerimize bulaştırmadık"


Ellerinde sopalarla tek tek evleri gezerek denetim yaptıklarını anlatan Alı Köyü Muhtarı Selahattin Oturak, "Korona virüsten dolayı il dışından gelen vatandaşlarımızın 10 gün boyunca evlerinde karantina altında tutulması noktasında köylerimize talimat verdik. Köylerimizde nüfus yazın daha çok çoğalmaktadır. Nüfus neredeyse üç katına kadar çıkıyor. Nüfusumuz çoğalmasına rağmen korona virüsü köylerimize bulaştırmadık. Şimdiye kadar tedbir altında tutmayı başardık. İl dışından köyümüze gelen insanlarımızı adeta evlerinde hapis ettik, bizzat ihtiyaçlarını gördük ve dışarı çıkmalarına engel olduk. Aldığımız tedbirlere vatandaşların uyup uymadığını görmek için elime sopayı alıp tek tek evleri gezdim. Özellikle il dışından gelenler olsun, köyümüzdeki vatandaşlar olsun zorunlu olmadıkça evlerinden dışarıya çıkarmadık. İl dışından gelenleri evlerinden çıkartmayarak hastalığı köyümüze de bulaştırmamış olduk" dedi.



"Yabancıları köyümüze almadık"


Özellikle il dışından gelenleri evlerinde 15 gün boyunca hapis ettiklerini söyleyen Sıra Köyü Muhtarı Sadık Kebapçı, alınan tedbirleri cami minaresinden anonslar yaparak duyurduklarını anlattı. Vatandaşları evlerinden çıkarmadıklarını ifade eden Kebapçı, şu ifadeleri kullandı:


"Vatandaşların ihtiyaçlarını evlerine kadar getirdik. Bu aldığımız tedbirlerle virüsü köyümüzden uzak tuttuk. Gurbetten gelenleri evlerinde 15 gün boyunca hapis ederek, onların gerekli ihtiyaçlarını da gidererek sıkıntılı günlerden geçtiğimiz dönemlerde dahi virüsü köyümüze bulaştırmayarak bugünlere kadar geldik. Şu anda köylerimizde herhangi bir sıkıntı veya problem yok. Yine de insanlarımızın evlerinden çıkmamasını sağlıyoruz ve ihtiyaçlarını bizler görüyoruz. Gurbetten gelenleri de evlerinde 10 gün karantinaya alıyoruz. Ayrıca yabancıları da köyümüze almadık, geleneklerimize aykırı olsa da hele ki evlerimize misafir dahi kabul etmeyerek virüsü kendimizden uzak tuttuk. Kesinlikle hijyen, maskeye dikkat edelim. Köyümüzde maskesiz gezen birisini gördüğümüzde uyardık, gerektiğinde maskesini bizler temin ettik. Bu aldığımız tedbirlerle virüsü köyümüzden uzak tuttuk."



"Her zaman sahada olduk"


İlçeye bağlı 18 köyde şu ana kadar hiç korona virüs vakası görülmediğini açıklayan Azdavay Kaymakamı Melih Aydoğan ise pandemi dolayısıyla kurumlarla işbirliği içinde birçok çalışma yaptıklarını vurguladı. Azdavay’ın 18 köyünde yaklaşık bin 200 nüfusun yaşadığını dile getiren Aydoğan, sözlerine şöyle devam etti:


"18 köy özelimizde ve Azdavay genelinde korona vakalarına karşı bilinçlendirme faaliyetlerine özellikle önem verdik. Bilinçlendirme faaliyetleri kapsamında din görevlilerimizi, öğretmenlerimizi, muhtarlarımızı bu sürece dahil ettik. Yine bu süreçte yaptığımız en önemli faaliyetlerimizden kolluk kuvvetlerimiz denetimlerde bulundu, anonslar yaptılar, gittikleri köylerde vatandaşlarımızla birebir korona virüs pandemisinde dikkat etmeleri gereken noktaları izah ettiler. Bu kapsamda her zaman sahada olduk. Bunun dışında Kastamonu Valiliğinin almış olduğu korona virüs tedbirleri oldu. İl dışından gelen vatandaşlarımıza ilçemize geldikleri sırada evlerinde 10 gün süreyle kalma şartı getirildi. Bu alınan kısıtlamalar tabii ki pandemiye karşı önemli bir dayanak oldu. Dışarıdan gelen vatandaşlarımız ilçemize geldikten sonra 10 gün süreyle evlerinde istirahat ettiler. Bu sayede ilçemizde sirkülasyonu da azaltmış olduk."


Aydoğan, Vefa sosyal destek ekiplerinin ve muhtarların yoğun çaba sarf ederek çalıştığını belirterek, "Bunu da hakkıyla yerine getirdiğimizi düşünüyorum. Bu sayede de 18 köyümüzde bin 200’e yakın nüfusumuzda hiçbir vakaya rastlamadık. Son zamanlarda da azalma noktasına gelen bu korona virüs vakalarında yine yılmadan aynı kararlılıkla çalışmaya devam ediyoruz. İnsanlarımızın mümkün olduğunca evlerinde kalmaları, bu hastalığa karşı aynı kararlılıkla temkinli ve tedbirli olmalarını istirham ediyoruz. Sonuçta hiçbir şey bitmiş değil. Şu an yine bu sürecin içerisinden geçiyoruz ve bizim yapmamız gereken maske, mesafe ve hijyen kurallarına dikkat ederek yine mümkün mertebe evlerinde kalarak bu süreci sağ salim atlatmak" dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Denizli Denizli OSB’de ‘Örme teknolojisi ve kumaş hataları’ konusu ele alındı DENİZLİ(İHA) – Denizli Organize Sanayi Bölgesi, Tekstil Mühendisleri Odası Denizli Şubesi ve Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) Tekstil Mühendisliği işbirliğinde, “Örme Teknolojisi ve Kumaş Hataları” konulu seminer gerçekleştirildi. Denizli Organize Sanayi Bölge Müdürlüğü (OSB), tekstilin başkenti Denizli’de sektör paydaşları, sanayiciler ve personellerine yönelik önemli bir seminere ev sahipliği yaptı. Tekstil Mühendisleri Odası Denizli Şubesi ve Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) Tekstil Mühendisliği işbirliğinde, Denizli OSB Konferans Salonu’nda “Örme Teknolojisi ve Kumaş Hataları” konulu seminer gerçekleştirildi. Seminerde Yuvarlak Örgü Satış Müdürü Mehmet Erdem Aktenk, Teknik Müdürü Atılım Kasapçopur ve Çorap- Triko ve Raşel Örgü Teknik Müdürü Muhittin Kaya konuşmacı olarak yer alırken, seminerin moderatörlüğünü PAÜ Mühendislik Fakültesi Tekstil Mühendisliği Öğretim Üyesi Dr. Ali Serkan Soydan gerçekleştirdi. Yoğun katılımın olduğu seminerde katılımcılara bilgi ve deneyimlerini aktaran konuşmacılar merak edilen soruları da yanıtladı. Ev sahipliği için Denizli OSB yönetimine teşekkür Denizli’nin tekstil alanında önemli bir şehir olduğunu vurgulayan Yuvarlak Örgü Satış Müdürü Mehmet Erdem Aktenk, “Denizli’de tekstil sektöründeki paydaşlarımızla birlikte olabilmek, onlara firmamızın son teknolojilerini sunabilmek ve ortak mesleki bir dil oluşturabilmek adına çok güzel bir fırsat oldu. Bizleri burada ağırlayanlara, ev sahipliği için Denizli OSB Yönetimine çok teşekkür ederiz.” diye konuştu. Etkinliğin moderatörlüğünü yapan PAÜ Mühendislik Fakültesi Tekstil Mühendisliği Öğretim Üyesi Dr. Ali Serkan Soydan, “Etkinliğimizi Tekstil Mühendisleri Odası Denizli Şubesi ile ortaklaşa düzenledik. Ev sahipliğimizi yapan Denizli OSB Yönetim Kurulumuza çok teşekkür ederiz.” dedi. “Düzenlediğimiz etkinliklere hız kesmeden devam edeceğiz” Denizli OSB Yönetim Kurulu Başkanı M. Abdülkadir Uslu ise bölge müdürlüğü olarak ev sahipliği yaptıkları etkinliklere katılım sağlayan herkese teşekkür ederek, “Denizli’deki sivil toplum kuruluşlarımız ve Pamukkale Üniversitesi ile işbirliğinde pek çok etkinliğe imza atıyoruz. Sanayicilerimize yarar sağlayacak, kentimizin gelişiminde taş üstüne bir taş daha koyacak her türlü eğitim, seminer, panel vb. etkinliklerde yer almak ve ev sahipliği yapmak bizim için bir mutluluktur. Düzenlediğimiz etkinliklere hız kesmeden devam edeceğiz.” diye konuştu.
Erzurum Moleküler Biyoloji ve Genetik öğrenci kongresinin ilki ETÜ’de gerçekleştirildi Erzurum Teknik Üniversitesi (ETÜ) ev sahipliğinde I. Ulusal Moleküler Biyoloji ve Genetik Öğrenci Kongresi düzenlendi. Moleküler Biyoloji ve Genetik alanındaki güncel gelişmeleri konuşmak ve Türkiye’nin her bölgesinden akademisyenler ile öğrencileri bir araya getirmek amacıyla birincisi düzenlenen Ulusal Moleküler Biyoloji ve Genetik Öğrenci Kongresi’nin açılışına ETÜ Rektörü Prof. Dr. Bülent Çakmak, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Ali Fatih Yetim, Prof. Dr. Ceren Sultan Elmalı, akademisyenler ve çok sayıda öğrenci katıldı. Programın açılışında konuşan ETÜ Fen Fakültesi Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü Bölüm Başkanı Prof. Dr. Adem Kara, moleküler biyoloji ve genetiğin modern bilimde önemli bir role sahip olduğunu ifade ederek, kongrenin öğrencilerin kariyer gelişimine önemli katkılar sunacağını dile getirdi. Prof. Dr. Kara’nın ardından konuşan Fen Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ümit İncekara, ETÜ Fen Fakültesinde eğitim kalitesinin ortalamanın oldukça üzerinde olduğuna dikkat çekerek, kısa zamanda önemli bir mesafe kaydettiklerini ve birçok yenilikçi uygulamayı hayata geçirdiklerini belirtti. Konuşmasını yapmak üzere kürsüye çıkan Rektör Çakmak ise öğrenci kongrelerini çok önemsediklerini söyleyerek: “Değerli arkadaşlar bu ve benzeri organizasyonlara katılımınız sizlere ilerleyen süreçlerde çok önemli kazanımlar sağlayacaktır. Kongre, sempozyum ve çalıştay gibi programlara katılımınız sizlerin aynı zamanda ortak çalışma kültürünü çok önemsediğiniz anlamına da geliyor. Nitekim iş hayatına adım atarken derslerde elde ettiğiniz başarıların yanı sıra bu ve benzeri programlara katılımınız size referans olacak. Eğitim öğretim hayatınız boyunca kendinizi geliştirmek için neler yaptığınız sorusu her zaman karşınıza çıkacak. ETÜ olarak Ulusal Moleküler Biyoloji ve Genetik Öğrenci Kongresi’nin birincisini yaparak bir geleneği başlattık. İnanıyorum ki önümüzdeki yıllarda bu kongrenin devamı da gelecek. Bu vesileyle kongremizin düzenlenmesinde emeği geçen öğrencilerimize ve hocalarımıza teşekkür ediyor ve başarılar diliyorum” diye konuştu Türkiye genelinden 13 üniversiteden 400’e yakın öğrencinin katıldığı kongrede çok sayıda poster ve sözlü sunumun yapılırken Bitki ve İnsan Çalışmalarında Bor, Nörodejeneratif Hastalıklar, Protein Mühendisliği ve Kanser Çalışmalarında hedef moleküllerin Tespiti ve Aday İnhibitörlerin Sentezi konuları ele alındı.
Ankara Bakan Uraloğlu: “Turistik Diyarbakır Ekspresi, kültürel değerler ile doğa harikası manzaralarıyla kültürel iletişimi de güçlendirecek" Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, seferlerine yeni başlayan Turistik Diyarbakır Ekspresi’ne ilişkin, “Güzergah boyunca buralardaki tarihi ve kültürel değerler ile doğa harikası manzaraları görme imkanı sunarak kültürel iletişimi de güçlendirecek” dedi. Bin 51 kilometre hat uzunluğunda Ankara-Diyarbakır güzergahında işletilecek olan 180 kişi kapasiteli Ankara-Diyarbakır-Ankara Turistik Treni, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu’nun da katıldığı trenle seferine başladı. Ankara Tren Garı’nda gerçekleştirilen uğurlama töreninde konuşan Uraloğlu, trenin Ankara-Diyarbakır seferinde Malatya’da 3 saat, Diyarbakır-Ankara seferinde ise Elazığ’da 4 saat, Kayseri’de ise 3 saat turizm amaçlı duracağını belirterek, “Hiç şüphesiz Turistik Diyarbakır Ekspresi, uzun süre durarak gezme imkanı sağlayacağı Malatya ve Yolçatı destinasyonları başta olmak üzere bölge ekonomisine de katkıda bulunacak. Güzergah boyunca buralardaki tarihi ve kültürel değerler ile doğa harikası manzaraları görme imkanı sunarak kültürel iletişimi de güçlendirecek. Hayırlı olsun” ifadelerini kullandı. “Yurt içinde yeni rotalarda işletilebilecek turizm amaçlı trenlerin sefere konulması ile ilgili çalışmalarımız devam ediyor” Seyahat severler için sadece yurt içinde değil, yurt dışında da tren rotaları olduğunu kaydeden Uraloğlu, “İstanbul-Sofya Treniyle Avrupa’ya ulaşmak da hem ekonomik hem de çok konforlu. Aslında turistik trenler hem vatandaşlarımıza hem de yurt dışından ülkemize gelen konuklarımıza, demiryollarımızın yeni yüzü ve vizyonuyla, dahası Türkiye’nin yeni yüzü ve vizyonuyla örtüşen bir etkinlik sunmaktadır. Ayrıca yurt içinde yeni rotalarda işletilebilecek turizm amaçlı trenlerin sefere konulması ile ilgili başta Kültür ve Turizm Bakanlığı, Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği, sivil toplum kuruluşları ve ilgili kurumlarla çalışmalarımız da devam ediyor” diye konuştu. “22 yıl içinde demiryollarına 57 milyar dolar yatırım gerçekleştirdik” Uraloğlu, 22 yıl içinde demiryollarına 57 milyar dolar yatırım gerçekleştirdiklerine dikkati çekerek, sözlerine şöyle devam etti: “Tarihi İpek Yolunun canlandırılmasını amaçlayan ‘Tek Yol Tek Kuşak’ girişiminin en önemli halkasını oluşturan Bakü-Tiflis-Kars Demiryolu Hattı’nı inşa ettik. Bu projeyle birlikte Asya ile Avrupa kıtaları arasında kesintisiz demiryolu ulaşımı mümkün hale getiren Marmaray ile Londra’dan Pekin’e kadar en güvenli, kısa ve ekonomik uluslararası demiryolu koridorunu oluşturduk. 2002’de devraldığımız 10 bin 948 kilometre olan demiryolu uzunluğumuza; 2023 yılı itibarıyla, 2 bin 251 kilometresi YHT ve Hızlı tren hattı olmak üzere yaklaşık 3 bin kilometre demiryolu ekledik. Demiryolu ağımızı 13 bin 919 kilometreye yükselttik. Ülkemizi, Yüksek Hızlı Tren işletmeciliği ile tanıştırdık ve Avrupa’da 6. dünyada 8. hızlı tren işletmecisi yaptık.” Yüksek Hızlı trenler ile bugüne kadar 85 milyon yolcu taşıdıklarını dile getiren Uraloğlu, bu yükselen trendi daha da yukarıya taşıyacaklarını sözlerine ekledi.