GENEL - 18 Mayıs 2022 Çarşamba 22:13

Ünlü Tarihçi İlber Ortaylı İnebolu’da konferansa katıldı:

A
A
A
Ünlü Tarihçi İlber Ortaylı İnebolu’da konferansa katıldı:

Ünlü Tarihçi Prof.

Ünlü Tarihçi Prof. Dr. İlber Ortaylı, Kastamonu’nun İnebolu ilçesinde katıldığı konferansta Milli Mücadele Dönemi ile ilgili bilgiler verdi.


Ünlü tarihçi Prof. Dr. İlber Ortaylı, Kastamonu’nun İnebolu ilçesinde düzenlenen konferansta vatandaşlarla bir araya geldi. Konferansta İlber Ortaylı, Milli Mücadele yılları ile ilgili önemli bilgiler verdi. Konferansa İnebolu Kaymakamı Ahmet Vezir Baycar, İnebolu Belediye Başkanı Mustafa Huner Özay, İlçe protokolü, öğrenciler, öğretmenler ve vatandaşlar katıldı.



”Atatürk’ün İnebolu’da durmak istediğini biliyorum ama İnebolu’ya neden çıkmadığını bilmiyorum”


İnebolu’nun Karadeniz’in önemli bir ilçesi olduğunu belirten Ortaylı, “İnebolu adı Yunanca isim olan ‘İnepolis’ten bozmadır. Anadolu’daki birçok şehirlerde polis eki ya var ya da üstüne başka bir şey veya gastromoni, kastron, kelimeleri ile değiştiriyorlar. ‘İne’ Türkçe bir kelimedir. Dolayısıyla Türklerin, aşiretlerin gelip yerleştikleri denizcilik öğrendikleri bir bölgedir. Karadeniz kıyılarında özel bir yeri var. Bu da en önemli hususlardan birisidir ve mazi de çok önemli bir yeri vardır. Çünkü Karadeniz kıyısında Sinop gibi çok korunaklı bir liman olmamakla birlikte önemli bir iskeledir. Atatürk’ün İnebolu’da durmak istediğini ama İnebolu’ya neden çıkmadığını bilmiyorum. Karadeniz kıyıları mütarekede önemli kariyeri olan bir komutan için, burada isyanlar vardı, bu isyanlar kışkırtılıyordu, işgal kuvvetleri vardı ve işgal kuvvetleri dengeyi tam sağlayamıyordu” diye konuştu.



“O gece İnebolu’ya inememiştir ve Mustafa Kemal Paşa Samsun’da durmuştur”


Mustafa Kemal Atatürk’ün Samsun’a çıktığı süreçle ilgili bilgiler aktaran Ortaylı, ‘’Burada koloniler vardı. Bunları kışkırtma safhasına girdiler. 19. ve 20. yüzyılda nerede kapitülasyon aldılarsa orada kışkırtma başladı. Bu münferitten istifade ile burada İngiliz işgal kuvvetleri General Milne Samsun’da oturan çok dikkatliydi. Mustafa Kemal Paşa buraya vatanı kurtarsın diye yollanmadı. Mustafa Kemal Paşa İnebolu’yu tevkif etmek istiyor, İnebolu’da durmak istiyor, çünkü belli ki işe başladığı zaman burası ona başka türlü işe yarayacak, İstiklal harbindeki mevki belli İnebolu’nun yani burayı o biliyor ve çoktan istihbaratı var. Buradan nasıl gider, kimle nasıl sevk eder buradaki halk nedir kapasiteleri nedir, inançları nedir neye ne kadar dayanırlar, yolun ortasında bırakırlar mı, yoksa desteklerler mi, bunların hepsini öğrenmiş. O gece İnebolu’ya inememiştir ve Mustafa Kemal Paşa Samsun’da durmuştur. Bu şehrin İnebolu’nun harp içindeki önemine bakarsak burayı ziyaret edenler oldu” diye konuştu.



“Bizim buradaki yerleşmemiz de yüzde 100 kabul edilmiş bir şey değildir”


19 Mayıs’ın önemine değinen Ortaylı, “Bir savaş nasıl planlanacağı bellidir, ne olacağı belli, rastgele halk kahramanları da yapabilir. Bir yerde savaşı sadece asker değil, iş bilenin kuvvetli insanların yapacakları şey her zaman çoktur. Bu bir eski devletin eski bir ordunun çıkaracağı bir şeydir. Onun için Türkiye’de asker ve ordu düşmanlığı çok kötü bir zihniyettir. Bazı böyle kuvvetler vardır, bunlar bahriyemizi yok etmeye çalıştılar, ordunun içine sızmaya çalıştılar ve Türkiye kolay yutulur bir dolma değildir. Bir arada dururken fikri farklılarımıza, yol farklılıklarımıza rağmen bazı şeylerin üzerinde oturmaktır. Güzel bir memleketin sahibi zordur, buraya en geç gelenlerden biriyiz. Yani dünyada bir kıtaya gelip de etnik kuruluşunu en son değiştiren devlet biziz. Bizim buradaki yerleşmemiz de yüzde 100 kabul edilmiş bir şey değildir. Burayı bırakıp da gitmek bir kurtuluş değildir. Çünkü kimse sizi beklemiyor. Bakbul kuvvetler olarak, hiçbir yerde de iş güç sahibi olup mutlu olmanızı mümkün değildir. Böyle bir yeri bırakmamak için bazı şartlar vardır, bazı müessesler ve bir gelenek üzerinde anlaşmış olmanız gerektirir. Bugün için 18 Mayıs Türkiye’nin en kuvvetli günüdür ve en önemli günüdür. 30 Ağustos da mühim bir gündür, 26 Ağustos da mühim bir gündür, böyle tarihlerde Viyana kapılarına da çıktık ve kendi vatanımızın son kapılarını da savunmak zorunda da kaldık. Hareketli bir milletiz, bin yılın içinde uzak Asya bozkırlarında Tuna havzasına kadar gittik. Böyle bir hareketlilik, coğrafi genişleme, çekilme her millete has bir şey değildir. Türkiye’de hiç kimse hiçbir şekilde kendi başına kendi zümresi ile hakim olamaz, burası çok renkli bir ülkedir. En tehlikeli bir şeylerden birisi partizanlık, yandaşlık, akraba kayırıcılığı, hemşehrilik oyuncaklığı gibi şeylerdir. Çünkü Türkler geniş ve yaygın bir millettir” şeklinde konuştu.


Konferans programı sonunda Kaymakam Ahmet Vezir Baycar ve Belediye Başkanı Mustafa Huner Özay, Prof. Dr. İlber Ortaylı’ya konferansa katıldığı için teşekkür ederek çeşitli hediyeler takdim etti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Aksaray’da nefes kesen polis-hırsız kovalamacası kamerada Aksaray’da inşaat malzemesi deposunu soyan hırsızlar ile polis arasındaki kovalamaca film sahnelerini aratmadı. Elektrikli motosikletle kaçan hırsızlar bir süre sonra motosikletin aküsünün bitmesiyle bu kez de yaya olarak kaçmaya başladı. Gecenin sessizliğini siren seslerine bıraktığı kovalamacada hırsız kardeşler yarım saat süren takip sonucu yakalanırken, nefes nefese kalan şüphelilerden biri yere yatırılıp ters kelepçe yapıldığı esnada polis memurlarına “Kalbim var” diyerek yardım istedi. Olay, gece yarısı Tacin Mahallesi’nde bulunan bir inşaat malzemesi deposunda yaşandı. Edinilen bilgiye göre, depodan oksijen bariyerli yerden ısıtma borusu çalan 2 hırsız, çaldıkları boru paketlerini beraberinde getirdikleri 3 tekerlekli elektrikli motosiklete yükledi. Hırsızlık esnasında çevrede bulunan bir vatandaş durumu fark ederek hemen 112 Acil Çağrı Merkezine ihbarında bulundu. İhbar üzerine olay yerine polis ekipleri sevk edildi. Kısa sürede belirtilen adrese intikal eden ekipler 2 şahsı depodan hırsızlık yaparken suçüstü kıstırdı. Polisleri görünce neye uğradıklarını şaşıran 2 hırsız deponun duvarından atlayarak bahçe dışındaki boruları yükledikleri elektrikli motosiklete binerek kaçmaya başladı. Şahısların kaçması üzerine polis ekipleri telsizden anons ederek diğer ekiplere kaçış istikameti hakkında bilgi verdi. Ekiplerin hırsızların peşine düşmesiyle gecenin sessizliği siren sesleriyle yankılandı. Polis ve hırsızlar arasında yaşanan kovalamaca ise film sahnelerini aratmadı. Bir süre elektrikli motosikletle kaçan hırsızlar kaçarken çaldıkları boruları da motosikletin kasasından aşağıya attı. Polis ekiplerinin bölgeyi abluka aldığı kovalamacada motosikletin aküsünün bitmesi üzerine hırsızlar bu kez de motosikleti bırakıp yaya olarak kaçmaya başladı. Taşpazar Mahallesi’nde ara sokaklara ve apartmanların bahçesine girerek izlerini kaybettirmeye çalışan S.Ç. (21) ve U.Ç. (34) isimli 2 kardeş çok geçmeden yakalandı. Yüzüstü yere yatırılarak ters kelepçe yapılan nefes nefese kalan hırsızlardan S.Ç. ekiplerin ters kelepçe taktığı esnada “Kalbim var” diyerek yardım istedi. Yüzüstü yatırılarak kelepçelenen 2 kardeş gözaltına alınarak polis aracına bindirildi. Şahıslar sorgulanmak üzere İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şubesine götürülürken çaldığı yaklaşık 150 bin TL değerindeki malzemeler sahibine teslim edildi. Olayla ilgili Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından tahkikat başlatıldı.
Sakarya Para vermeyen annesini benzin dökerek yakan şahıs tutuklandı Sakarya’nın Akyazı ilçesinde para istediği annesinden ret cevabı aldıktan sonra benzin dökerek kendisini ve annesini ateşe veren şahıs tutuklanarak cezaevine gönderildi. Elleri sargıda adliyeye sevk edilen şahsın, kendisini görüntüleyerek soru yönelten gazeteciye, “Niye çekiyorsun ki bu kadar, ne yaptığımı sen nereden biliyorsun?” ifadeleri de dikkatlerden kaçmadı. Korkunç olay, 18 Nisan Perşembe günü Akyazı ilçesi Erdoğdu Mahallesi’nde meydana geldi. İddiaya göre, geçtiğimiz hafta annesi M.Y.’den (64) geçtiğimiz hafta bir miktar para alan ve tekrar isteyince ret cevabı ile karşılaşan Ö.Y. (42) öfkelendi. Ö.Y., maddi ve ailevi sorunları iddiası ile benzin dökerek annesi ve kendisini yaktı. Durumun haber verilmesi üzerine bölgeye jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. İlk müdahalesi olay yerinde yapılan talihsiz kadın, ilk olarak Akyazı İlçe Devlet Hastanesi’ne buradan da Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. Vücudunda 2 ve 3’üncü derece yanıklar oluşan ve hayati tehlikesi bulunan M.Y., buradaki müdahalelerinin ardından Kocaeli Şehir Hastanesi Yanık Ünitesi’ne sevk edildi. Elleri sargılı şekilde adliyeye sevk edilen şahıs tutuklandı Her iki elinde de yanıklar oluşan şüpheli Ö.Y. ise olaydan kısa bir süre sonra yakalanarak ilçe jandarma komutanlığına götürüldü. Şahıs, burada tamamlanan işlemlerinin ardından elleri sargılı bir şekilde adliyeye sevk edildi. Ö.Y.’nin kendisini görüntüleyerek soru yönelten gazeteciye, “Niye çekiyorsun ki bu kadar, ne yaptığımı sen nereden biliyorsun?” cevabını vermesi ve ‘Pişman mısınız?’ sorusunu ise yanıtsız bırakması dikkatlerden kaçmadı. Adliyeye sevk edilen Ö.Y., tutuklanarak cezaevine gönderilirken, hastanede tedavi gören M.Y.’nin hayati tehlikesinin devam ettiği öğrenildi.
İstanbul Freni tutmayan otomobil, 14 aracı biçti Ümraniye’de frenlerinin tutmaması sonucu kontrolden çıkan otomobil park halindeki 14 araca çarptı. Olay saat 21.45 sıralarında Ümraniye Armağanevler Mahallesi 23 Nisan Caddesi’nde meydana geldi. Frenleri tutmayan 34 DGK 750 plakalı Fiat marka ticari araç, seyir halindeyken Range Rover marka araca çarptı. Çarpışma sonucu lastiği fırlayan 34 DGK 750 plakalı hızını alamayıp 14 araca çarparak durabildi. Kazada şans eseri ölen yada yaralanan olmazken otomobillerde maddi hasar meydan geldi. Kazayı yapan sürücünün araçtan indikten sonra şok halinde olduğunu gören vatandaşların araması sonucu olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Maddi hasar meydana gelen bazı araçlar çekici yardımıyla götürülürken, kaza sonrası cadde polis kontrolünde trafiğe açıldı. Öte yandan kaza sonrası sürücü ifade için karakola götürüldü. Kazayı gören Zafer Karagül, "Bu yol tehlikeli. Yukarıdan gelen araba geldiği zaman bu aşağıdan yukarı araba çıkamıyor. Bu yolu tek yola çevirdikleri zaman veyahut yan yolla açtıkları zaman sıkıntı biraz azalabilir. Birkaç defa çöp kamyonu viraj alamadığı için oraya yuvarlandı. Gene bu dört yol ağzında 3-4 kere kazalar oldu. ’Ne oldu?’ freni tutmayan araba vura vura aşağı indi. Allah’tan büyük bir kazaya engel oldu" dedi. Başka görgü tanığı Serdar Burak Eker, "Doblo sürücüsü var bizim yaşlarımızda 2 tane çocuk, çok hızlı geliyorlar. Yerler de ıslak olduğu için hakimiyetini kaybetmiş. Önde bir panelvan vardı, ona sürttü. Sonra otomobile çarptı. Sonra jeep kurtulayım derken ona ön sağ kafasından çarptı. Sonra park halindeki araçlara çarparak tır dorsesinin orada durdu. Zaten Doblo’nun tekeri orada kaldı, kıvılcımlar falan çıkıyordu. Çocuk büyük ihtimalle şoktan dolayı sarhoş zannedildi, linç ettiler çocuğu. Polis geldi kaldırdı, ifade vermeye götürdüler. Kaldırıma çıkan araçlar oldu baya büyük maddi hasarlı kaza ama can kaybı yok. Ben 20 yaşındayım çocuk da benim yaşlarımda bir şey ama şoktan dolayı konuşamıyordu. Öyle üzüldüm kendisine" ifadelerini kullandı.