KÜLTÜR SANAT - 10 Aralık 2018 Pazartesi 18:08

500 yıllık tarihi Kayseri Kapalıçarşısı’nın zemininin sağlam olmadığı iddiası

A
A
A
500 yıllık tarihi Kayseri Kapalıçarşısı’nın zemininin sağlam olmadığı iddiası

Kapalıçarşı Koruma Yaşatma ve Güzelleştirme Derneği Başkanı Halil Küpeli, 1500’lü yıllarda yapılan ve İstanbul’dakinden sonra Türkiye’nin ikinci büyük kapalı çarşısı olarak bilinen tarihi Kayseri Kapalıçarşı’nın 1990’lı yıllarda geçirdiği restorasyonda temelinin zibil denilen atıklarla doldurulduğunu iddia etti.

Kapalıçarşı Koruma Yaşatma ve Güzelleştirme Derneği Başkanı Halil Küpeli, 1500’lü yıllarda yapılan ve İstanbul’dakinden sonra Türkiye’nin ikinci büyük kapalı çarşısı olarak bilinen tarihi Kayseri Kapalıçarşı’nın 1990’lı yıllarda geçirdiği restorasyonda temelinin zibil denilen atıklarla doldurulduğunu iddia etti. Küpeli, en ufak yağmurda göle döndüğünü söylediği çarşının şiddetli bir depremde yıkılabileceğini öne sürdü.


Kayseri Tarihi Kapalıçarşı 1497’de Kayseri sancak beyi Mustafa Paşa’nın kapalı çarşı ve bedesten yaptırma kararı üzerine inşa edildi. İlk inşa edildiği dönemde 15 bölümden oluşan, ancak 1700’lü yıllarda meydana gelen büyük yangından sonra günümüze ancak 3 bölümü ulaşan Kapalıçarşı yaklaşık 600 esnafıyla Kayseri ticaretinin merkezi konumunda. Ancak Kapalıçarşı Koruma Yaşatma ve Güzelleştirme Derneği Başkanı Halil Küpeli, söz konusu tarihi yapının, güncellenmeyen kanunlardan dolayı tamirat ve onarımlarının yapılamadığını savundu. Telefonla bilgi aldığımız Kayseri Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü yetkilileri ise Kapalıçarşı’ya dair ellerinde bekleyen herhangi bir iş bulunmadığını ifade etti.



“Dernek olarak yetkimiz yok, sorumluluğumuz var”


Temelde tarihi eserlerin korunmasına dair kanunun güncellenmemiş olmasından dolayı sıkıntı yaşadıklarını belirten Küpeli, “Dernek olarak elimizde hiçbir yetki yok. Kanunlar 1923’lerde hazırlanmış, bunlar güncellenmediği çok zorluk çekiyoruz. Yetki karmaşası var, Belediye Anıtlar Kurulu’na, Anıtlar Kurulu Büyükşehir Belediyesine, Büyükşehir Belediyesi Bakanlığa bağlı olarak çalışıyor. Biz, iki arada bir derede kalıyoruz. Sözümona adımız Kapalıçarşı Koruma Yaşatma ve Güzelleştirme Derneği olmasına rağmen hiçbir yetkimiz yok. Ama kanunlar nezdinde biz sorumluyuz. Herhangi bir kanun dışı işlem olduğu zaman Ağır Ceza’da yargılanıyoruz” dedi.



“Temel atıklardan oluşuyor”


17’nci yüzyılda büyük bir yangın geçirmiş olan ve 1990’lı yıllarda da temelden itibaren restorasyonu yapılmış çarşının temelinin sağlam olmadığını ileri süren Küpeli, “1990’lı yıllarda temelden restorasyona girmişler, malesef yapan müteahhit işin biraz kolayına kaçmış, şu anda Kayseri’ye bir yağmur yağdığı zaman Kapalıçarşı’nın temeli olmadığından ve zemini sağlam olmadığından ve atık su gideri olmadığından dolayı tüm yağmur suları bodrum katı olan esnaflarımızı mağdur edecek biçimde çarşımıza doluyor. Zibil dediğimiz atıkların üzerine kurulmuş bir çarşımız var. Allah göstermesin en kötü ihtimalle 4.1 şiddetinde bir deprem olsa inanın, Kayseri Kapalıçarşı’sı domino taşı gibi yıkılır” diye konuştu.



15 yıldır yazışma yapılıyor ama sonuç alınamıyor


Küpeli, temelden kaynaklı sorunlar ve büzlerin eskimesi nedeniyle en ufak yağmurda çarşının bodrumlarına su dolduğunu, ancak 2003 yılından bu yana yazışma yapmalarına rağmen, sorunun giderilmediğini ifade etti.



“Kanarya Sevenler Derneğinden farkımız yok”


Geçmiş dönemde Kültür ve Turizm Bakanlığı yapan Ertuğrul Günay döneminde, Tarihi Çarşılar Kanun Taslağı hazırlığına başlandığını ancak sonuçlanmadığını kaydeden Küpeli, sözlerini şöyle sürdürdü:


"Bizim yetkimiz yok, Dernekler Kanununa tabiyiz. Yani bugün bir Kanarya Sevenler Derneğinin tüzüğü ile Kapalı Çarşı Yaşatma, Koruma ve Güzelleştirme Derneğinin tüzüğü aynı. Bugün Avrupa’daki tarihi eserleri koruma kanunuyla bizimkisi çok farklı. Bizim ülkemizde SİT alanı dendiği zaman tüm yetkili kurumlar geri adım atıyor. Gücümüz yetmiyor, kurumları aşamıyoruz. 1923 yılında çıkan SİT Alanlarını Koruma Kanunu ile ilerliyoruz ve bunların değişmesini istiyoruz.”



“Belediyelerin de aşamadığı konular var”


Öte yandan, Büyükşehir Belediyesi ve Melikgazi Belediyesinin gayret ve destekleriyle çarşının bazı sorunlarına çözüm bulunduğunun altını çizen Küpeli, “Aslında Büyükşehir Belediyemiz olsun, Melikgazi Belediyemiz olsun Kapalıçarşı’nın sorunları öncelikli plan ve projelerin başında geliyor. Çalışmalar da yapıyorlar, bizden de fikir alıyorlar. Bazen ortak görüş beyan edebiliyoruz. Fakat dönüp dolaşıp yine aynı yere geliyoruz; maalesef bürokrasiyi, kanunları aşamıyoruz. Buranın yeniden restorasyonu demek, Kayseri’de ticaretin bitmesi demek. Oysa kısa vadeli çözüm yolları aranıp bulunabilir. Melikgazi Belediyemizin bu konuyla ilgili önemli çalışmaları var. Sayın Memduh Büyükkılıç başkanımıza bu konuda şükranlarımızı sunuyoruz. Hiçbir zaman Kapalıçarşı’dan maddi manevi desteğini esirgememiştir. Ama belediye başkanı da olsa, sonuçta kanunlarla iş yapmak zorunda. Bazen yeri geliyor, Sayın Başkanımızın da aşamadığı noktalar oluyor” ifadelerini kullandı.



“Yetkililer sorunları sahada birebir görmeli”


Yetkililerin sahadaki sorunları yerinde görmesini talep ettiklerini dile getiren Küpeli, “Tarihi eser bu şekilde korunmaz, bu şekilde yönetilmez. Buraları yöneten yetkili mercilerin sahaya inip bizlerle birlikte bu eserlerin temel sorunlarını birebir görerek, bunlara tanık olmalarını istiyoruz. İnanıyorum ki o zaman çözüm yolu daha çabuk bulunur” diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kayseri MHP’li Ersoy: "Neden Aşkın Genç orada şahit olup onay verdiği haksız, hukuksuz işler için cümle kurmuyor" Milliyetçi Hareket Partisi Kayseri Milletvekili Baki Ersoy; yenilenecek olan Pınarbaşı seçimleri ile ilgili olarak açıklama yaptı. CHP Milletvekili Aşkın Genç’i eleştiren Ersoy; "Ne yapsaydık, bu haksızlığa kayıtsız mı kalsaydık? Hakkımızı savunmayarak susmamızı mı bekliyordunuz? Neden Aşkın Genç orada şahit olup onay verdiği haksız, hukuksuz işler için cümle kurmuyor?" dedi. 21 Mart seçimlerinin ardından Yüksek Seçim Kurulu (YSK), Kayseri’nin Pınarbaşı ilçesindeki seçimlerin 2 Haziran’da tekrarlanması kararını verdi. MHP Kayseri Milletvekili Baki Ersoy yaptığı yazılı açıklamada; CHP Milletvekili Aşkın Genç’i eleştirdi. "Neden Aşkın Genç orada şahit olup onay verdiği haksız, hukuksuz işler için cümle kurmuyor?" diyen Ersoy; "Biz milletin iradesine sahip çıktık. CHP’nin İlçe Seçim Kurulu’nda, adliye koridorlarında kazandığımız seçimi YSK’nın 11 üyesinin tamamının onayladığı hırsızlık ve usulsüzlükler ile nasıl Pınarbaşı halkının iradesine saygısızlık yaptığını ortaya çıkardık. Ne yapsaydık, bu haksızlığa kayıtsız mı kalsaydık? Hakkımızı savunmayarak susmamızı mı bekliyordunuz? Neden Aşkın Genç orada şahit olup onay verdiği haksız, hukuksuz işler için cümle kurmuyor? Kaymakamın odasında hakim bey ile diyaloğumuza şahit olduğu halde neden küfür ettiğim kişinin hakim bey olmadığını, orada onayladığını ve hakim bey ile helalleştiğimizi gördüğü halde karakolda doğru söyleyip mahkemede şaşıyor? Sayın Aşkın Genç milletvekilim; o seçimi MHP 1100 oy fark ile kazandı ve tespitli ve YSK onaylı usulsüzlükler ile CHP kazanmış gibi algı yapıp hala mağduru oynamaya çalışıyorsunuz. Ama biz bunu her gittiğimiz yerde anlatmaya devam edeceğiz. Aziz hemşerilerimizin iradeleri ve tercihlerine saygılıyız ve onlar başımızın tacıdır. Kaldı ki; meclis kürsüsünden tarih boyunca en fazla Pınarbaşı ilçemizin adını zikrederek sizin siyaset ile uğraşmadığınız uzun yıllar boyunca Pınarbaşı dahil Kayserimizin bütün ilçelerine hizmet götürebilmek adına çok çalıştık, çalışmaya devam edeceğiz. 2 Haziran’da inşallah kıymetli Pınarbaşılı hemşerilerimiz gerekli cevabı sandıkta vereceklerdir" dedi. Pınarbaşı seçimlerinin yeniden yapılması kararının ardından CHP Kayseri Milletvekili Aşkın Genç; "Partimizin yerel seçimdeki başarısı; kapı kapı dolaşarak vatandaşlarımızın sorunlarını dinleyen, çözüm üreten, halkçı ve sosyal belediyeciliğe oluşturulan güven sayesindedir. Yaptığımız itirazları dikkate almayan il seçim kurulunun ve YSK’nın, kararları siyasi sebeplerle verdiği açıktır" ifadelerini kullanmıştı.
Bursa Asa: “Zeytinde son yılların en yüksek rekoltesini bekliyoruz” Marmarabirlik’in 2022/2023 İş Yılı Olağan Genel Kurul Toplantısı yapıldı. Yönetim Kurulu Başkanı Hidamet Asa, “2024 yılında 5 milyar 900 milyon TL net ciroya ulaşmayı ve ihracat yaptığımız ülke sayısını 70’e çıkarmayı hedefliyoruz” dedi. Marmarabirlik’in 2022/2023 İş Yılı Olağan Genel Kurul toplantısı Başköy tesislerinde yapıldı. Genel Kurula, Bakanlık Temsilcileri, Birlik Yönetim Kurulu Üyeleri, Marmarabirlik’e bağlı 8 Kooperatif Başkan ve Yöneticileri ile Birlik Temsilcileri katıldı. Yönetim kurulu faaliyet raporu, bütçe ve çalışma programı, bağımsız denetim raporunun görüşüldüğü ve oybirliği ile kabul edildiği genel kurulda, Marmarabirlik’in mali durumu ve gelecek hedefleri, Birlik delegeleri ile paylaşıldı. 2023/2024 ürün alım kampanyasının genel bir değerlendirmesini yapan Yönetim Kurulu Başkanı Hidamet Asa şunları söyledi: “Tavan fiyat: 125 TL, Taban fiyat: 47 TL, Yağlık zeytinin kg fiyatı ise 45 TL olarak belirlenmişti. Toplam 2 milyar 823 milyon TL tutarında ürün alımı yapılmıştır. Alınan ürün bedellerinin yüzde 50’si peşin olarak, kalanın yarısı 26 Ocak’ta ödenmiştir. 630 milyon TL’lik son dilim ödemesi ise 26 Nisan 2024 tarihinde yapılacak ve ortaklarımıza borcumuz kalmayacaktır” Gelecek kampanya dönemi ile ilgili ortaklara seslen Başkan Asa, “Ürün almakla işimiz bitmiyor. Şimdiden ürün satışlarını düşünüyoruz. Yurtiçi pazarlama ve yurtdışı ihracat ekibindeki arkadaşlarımızla birlikte gerekli çalışmalar yapılmaktadır. Mevcut şartlara bakıldığında bu yıl, faaliyet alanımız olan bölgemizde son yılların en yüksek rekoltesinin gerçekleşeceği tahmin edilmektedir. Bütün üreticilerimizi bu konuda duyarlılığa davet ediyorum. Önümüzdeki ürün alım kampanyasında Marmarabirlik asla zarar görmemelidir” dedi. Üreticilere son yıllarda toplam 393 milyon TL gübre ve zirai ilaç desteği verdiklerini ifade eden Asa, “Üretimde devamlılığın sağlanması ve zeytin ağaçlarının verimliliğini artırılması için, ürün alımları sona ermeden üreticimizin en önemli girdi kalemlerinden olan zirai ilaç, göztaşı, hazır bordo, organik ve organomineral gübre desteği verilmeye başlanmıştır. Ayrıca ürüne vadeli olarak ortaklarımıza toplam 860 milyon TL kredi tahsisatı yapılmıştır” ifadelerini kullandı. Entegre Tesisler başta olmak üzere yıllar itibariyle toplam 210 Milyon TL’lik yatırım yapıldığını, ambalajlı ürün anlamında yıllık üretim kapasitesinin 55 bin tonlara yükseldiğini belirten Hidamet Asa, “2024 yılında; 5 milyar 900 milyon TL ciro ile birlikte ihracat yaptığımız ülke sayısını 70’e çıkarmayı ve 35 Milyon Dolar tutarında ihracat yapmayı hedefliyoruz ” dedi. 2010 yılından bu yana Marmarabirlik’in istikrarlı bir şekilde büyüdüğüne vurgu yapan Başkan Asa, kurumun ekonomik tablosunu şöyle özetledi; Marmarabirlik’in 2009 yılında öz kaynakları 111 milyon TL’den bugün 2 Milyar 100 milyon TL’ye, Aktif büyüklüğü 202 milyon TL’den 4 Milyar 250 milyon TL’ye yükselmiştir. Marmarabirlik 2010’dan bugüne hiç zarar etmemiştir. Marmarabirlik’in 2022/2023 iş yılında net cirosu: 2 milyar 945 milyon TL’dir. Kuruluşumuzun 70. yılında, ekibimizle birlikte hedeflerimize ulaşacağımıza inancımız tamdır. Genel Kurulumuzun tüm Marmarabirlik ailesine hayırlı olmasını diliyorum.”