GENEL - 16 Ekim 2020 Cuma 14:29

Ataş, yerel basının sorunlarını meclis gündemine taşıdı

A
A
A
Ataş, yerel basının sorunlarını meclis gündemine taşıdı

İYİ Parti Kayseri Milletvekili Dursun Ataş, yerel basının sorunlarını Meclis gündemine taşıdı.

İYİ Parti Kayseri Milletvekili Dursun Ataş, yerel basının sorunlarını Meclis gündemine taşıdı. Milletvekili Ataş, yayın yaptıkları bölgelerin sesi, gözü ve kulağı olan, bölgelerindeki olayları dünyanın dört bir yanındaki izleyicilerine ulaştıran Yerel TV kanalları son yıllarda ciddi sorunlarla boğuştuğunu belirtti. Kanalların TÜRKSAT’ a ödedikleri kira bedellerinin döviz kuru üzerinden ödediklerini dile getiren Ataş, bu bedellerin TL üzerinden alınmasını önerdi. Bu konuda araştırma önergesi de veren Ataş, “Hazine ve Maliye Bakanı her ne kadar ‘beni döviz ilgilendirmiyor, dövizle mi maaş alıyorsunuz’ dese de görülmektedir ki, ülkemizde her şeyin dövizle ilgisi bulunmaktadır” ifadelerini kullandı.


İYİ Parti Kayseri Milletvekili Dursun Ataş, bu kez de yerel televizyon kanallarının yaşadığı sorunları Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne (TBMM) taşıdı. Ataş, TÜRKSAT uydu bedellerinin dolar üzerinden alınmasının, mağduriyetleri beraberinde getirdiğini söyledi.



BAKAN KABUL ETMESE DE ÜLKEMİZDE HER ŞEYİN DOLARLA İLGİSİ VAR


Bu konuda Meclis’te konuşan Ataş, “Yayın yaptıkları bölgelerin sesi, gözü ve kulağı olan; bölgelerindeki olayları dünyanın dört bir yanındaki izleyicilerine ulaştıran Yerel TV Kanalları son yıllarda ciddi sorunlarla boğuşuyor.



KANALLAR BU GİDİŞLE EKRANLARINI KARARTACAK


TÜRKSAT üzerinden yayın yapan Yerel TV Kanallarının kira bedelleri dolar üzerinden alınmaktadır. Önceki yıllarda kira bedelleri için 5,60 TL ye sabitlenen döviz kurunun, 7,00 TL olarak güncellendiğinin bilgisi kanallara verildi. İktidarın, Yerel TV Kanallarına destek vermesi gerekirken, bu uygulamalarla kanalların yayın yapmaları daha da zorlaştırılmaktadır. Kanallar bu gidişle ekranlarını karartacaktır.


Bu bakımdan kanalların TÜRKSAT’ a ödedikleri kira bedellerinin TL üzerinden alınmaya başlanması, kanallarımızın yayın hayatına devam edebilmeleri açısından son derece önemlidir. Hazine ve Maliye Bakanı her ne kadar ‘Beni döviz ilgilendirmiyor, dövizle mi maaş alıyorsunuz’ dese de görülmektedir ki, ülkemizde her şeyin dövizle ilgisi bulunmaktadır” şeklinde konuştu.



YEREL BASININ SORUNLARINA DUYARSIZ KALMADI


Diğer yandan Ataş, bu konuda Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına araştırma önergesi de verdi.


“Ülkemizdeki yerel basın kuruluşları çok ağır ve zor koşullarda görev yaparak halkın haber alma hakkını sağlamaktadır. Ekonomik kriz, artan döviz kurları ve pandemi dolayısı ile görev yapmakta zorlanan yerel basın çalışanları devletin desteğini beklemektedir” diyen Ataş, yerel basın kuruluşlarının ve çalışanlarının sorunlarının araştırılarak alınması gereken önlemlerin belirlenmesi ve çözüm önerilerini sunmak amacıyla Anayasanın 98 inci, İçtüzüğün 104 üncü ve 105 inci maddeleri gereğince Meclis Araştırması açılmasını önerdi.



YEREL BASININ SORUNLARI KONUSUNDA MECLİS ARAŞTIRMASI YAPILMASI ELZEMDİR


İYİ Parti Kayseri Milletvekili Dursun Ataş, gerekçelerini de şu şekilde sıraladı: Ülkemiz derin bir ekonomik darboğazın içindedir. Döviz kurlarındaki artışlar, zorunlu ihtiyaçlara peşi sıra gelen zamlar, enflasyona bağlı paranın alım gücünün düşmesi ve işsizlik artık milletimizin dayanamayacağı aşamaya gelmiştir. Bu durumdan etkilenen sökterlerden biri de yerel basın sektörü olmuştur. Verilere göre Türkiye’de 2019 yılında, resmi ilan yayınlama hakkını haiz gazete sayısı 2019 yılı itibarıyla 1.075 olmuştur. Bu gazetelerde toplam çalışan sayısı ise 7.593 kişi olarak gerçekleşmiştir. Üstelik bunların yanında resmi ilan yayınlama hakkını haiz olmayan pek çok gazete ve burada çalışan gazeteciler mevcuttur ve günümüzde artarak devam eden internet ortamında yayın yapan gazetecilerin eklenmesi ile bu sayılar çok daha yükselmektedir. Yerel basın, bölge insanının ihtiyaçlarını, şehrin eksiklik ve ihtiyaçlarını ulusal medyaya taşımada hayati öneme sahiptir. Ulusal basından en önemli farkı da yerel basının yerel konuları ele alması, yöre halkının haklarına sahip çıkması, bölgenin sorunlarını hem ulusala hem de ilgili yöneticilere aktarmasıdır. Ayrıca halkın haber alma hürriyetine, demokrasiye ve yerel yönetimlerde şeffaflığa verdiği katkılar tartışmasızdır. Yine yerel basının ekonomiye ilişkin rolü de tartışmasızdır. Nitekim reklam aracılığı ile yerel firmaların tanıtımını yapması, onlara ait reklamları görsel-işitsel ve yazılı mecralarda yayınlaması ile destek verir. Kısacası yerel medya bölge adına çok yönlü ve hayati görevler yapar. Bu nedenlerle yerel medyanın ayakta kalabilmesi adına gerekli önlemleri almak, destekleri artırmak, gelirleri her geçen gün azalan, kur artışlarının ve vergi yüklerinin altında ezilen yerel medyanın ve çalışanlarının korunması adına bir meclis araştırması yapılması elzemdir.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Hatay Naci Görür: "Çağdaş toplumlarının yaptığı gibi depreme dirençli yerleşim alanlarını oluşturmak zorundayız" Hatay’ın İskenderun ilçesinde söyleşiye katılan jeolog ve deprem bilimci Prof. Dr. Naci Görür, depreme dirençli yerleşim alanların oluşturulması gerektiğine dikkat çekti. Prof. Dr. Naci Görür, depremin vurduğu Hatay’ın İskenderun ilçesinde vatandaşlarla bir araya geldi. Görür, İskenderun Ticaret ve Sanayi Odası tarafından düzenlenen ‘İskenderun’un Depremselliği ve Deprem Dirençli İskenderun’ söyleyişine katıldı. Türkiye’de 13,6 milyon önce deprem mekanizmaların oluştuğunu ifade eden Prof. Dr. Görür, depremleri durdurmanın mümkün olmadığını, toplum olarak depreme dirençli yerleşim alanlarını oluşturmak zorunda olduğunu söyledi. “Her depremde de 10 bin ve 50 bin insanı dün olduğu gibi toprağa veremeyiz" Deprem mekanizmasının Türkiye’de 13,6 milyon önce oluştuğunu söyleyen Prof. Dr. Görür, “Bizim ülkemizde bu faylar 13,6 milyon seneden beri deprem oluşturmaya devam ediyor. Biz depremleri durduramayız, bu mümkün değil çünkü bu mümkün değil. Her depremde de 10 bin ve 50 bin insanı, dün olduğu gibi toprağa veremeyiz. O halde yapılacak bir şey bilgi, aydın ve çağdaş toplumlarının yaptığı gibi depreme dirençli yerleşim alanlarını oluşturmak zorundayız. Bunları yaparsak deprem sorununu büyük ölçüde hallederiz” dedi. “İskenderun tarafına gelen kıta biraz büküldüğü ve eğildiğinde o bölgenin belli ölçüde gömülmesi ve batması anlamına geliyor” Deprem sonrası İskenderun sahilindeki çökme konusuna değinen Prof. Dr. Görür, “İskenderun’da bazı yerler çökmüş ve batıyor. Neden batıyor konusu fayla ilgili bir durumdur. Bin yıl önce Bingöl ilinin Karlıova’dan gelen doğu fayı, yanal hareket ederken İskenderun’daki fay biraz eğiliyor. İskenderun tarafına gelen kıta biraz bükülüyor ve eğiliyor. O kısımda bir duvar ve diklik oluşturuyor. Burada düşey atılım meydana geliyor ve fay niteliği doğuruyor ve batıyor. Bu nedenle de bir bölgenin belli ölçüde gömülmesi ve batması anlamına geliyor. Deniz seviyesinin göreceli olarak işlenmesi anlamına gelir” ifadelerini kullandı. İskenderun ilçesinde düzenlenen ’İskenderun’un Depremselliği ve Deprem Dirençli İskenderun’ temalı konferansa yer bilimci Naci Görür’ün yanı sıra; İskenderun İlçe Kaymakamı Murat Sefa Demiryürek, İskenderun Belediye Başkanı Mehmet Dönmez, Belen İlçe Belediye Başkanı İbrahim Gül ve İskenderun Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Levent Hakkı Yılmaz katıldı.
İstanbul Sadettin Saran: "Göreve gelirsek Fenerbahçe’yi şampiyon yapacağız" Fenerbahçe Başkan Adayı Sadettin Saran, 48 saat içinde 500 imza toplayabildiklerini belirterek, "Göreve gelirsek ne sabır ne de süre istiyoruz. Fenerbahçe’yi şampiyon yapacağız" dedi. Fenerbahçe Başkanlığına adaylığını açıklayan İş İnsanı Sadettin Saran, Faruk Ilgaz Tesisleri’nde düzenlediği lansmansa kongre üyeleriyle bir araya geldi. Fenerbahçe Yüksek Divan Kurulu eski Başkanı Vefa Küçük de toplantı da yer alarak Saran’a destek verdi. Fenerbahçe’yi şampiyon yapmak için çalışacaklarını aktaran Saran, adaylık süreci ile ilgili bilgiler vererek, "Kasım ayında Ali Koç ile buluştum. Maddi manevi çok büyük emek verdiniz, bu işi öğrendin, devam edeceksen biz arkandayız ancak devam etmeyecekseniz biz bu işi çok iyi yaparız ve göreve talibiz dedim. O da, ’Çok iyi yapacağına ben de inanıyorum’ dedi. Kulüp bilançolarına, defterlere bakmamız için resmi olarak aday olmamız gerekiyordu. Takım şampiyonluğa gidiyor, kongre sürecine de sokmak istemiyoruz ama madem öyle dedik 48 saatte büyük teveccühle 500 imzayı topladık. Bunun için de çok teşekkür ediyoruz. Göreve gelirsek ne sabır ne de süre istiyoruz. Fenerbahçe’yi şampiyon yapacağız. Hem saha içinde hem saha dışında mücadele ediyoruz. Oyuncularımıza uzanan elleri kırmasını biliriz" ifadelerini kullandı. "Fenerbahçe hepimizindir" Fenerbahçe için birlik beraberlik mesajı beren 59 yaşındaki iş insanı, "Fenerbahçe hiçbir şahsa ait değildir. Fenerbahçe sizindir Fenerbahçe bizimdir. Fenerbahçe hepimizindir" diyerek sözlerini noktaladı. Saran’ın konuşmasının ardından Kongre Üyeleri yoğun alkışlarla destek verdi.