Prof. Dr. Sibel Silici, arıların kovanı kapladığı propolis maddesini zeytinyağında çözdürüp elde ettiği, özellikle kanser tedavisinde destek olarak kullanılan gıda takviyesinin gerekli analizleri geçerek Avrupa Birliği ülkelerine ihraç edilen ilk zeytinyağlı propolis ürünü olduğunu söyledi.
Propolisin zeytinyağı ile çözdürülmesiyle elde edilen ürünün özellikle kemoterapi alan hastalarda bağışıklık sistemine destek vermek ve enfeksiyonlardan korumak anlamında çok fayda gösterdiğini aktaran Prof. Dr. Silici, "Biz laboratuvarda uzun süreden beri kemoterapi ilaçlarının yan etkileri üzerine çalışıyorduk ve ben propolisi denedim. Propolisin yan etkileri oldukça azalttığını ve çok fayda gösterdiğini fark ettik. Biz herhangi bir ticari amaç duymadan isteyenlere laboratuvardan vermeye başladık. Ancak sonra istekler o kadar artmaya başladı ki tabii ki laboratuvar olarak bu kadar talebi karşılayamaz olduk. Rektör Yardımcımız ve Erciyes Teknopark müdürümüzün büyük destek ve teşvikleriyle 2016 yılında Erciyes Teknopark’da firmamızı kurduk. 2016 yılından beri ilk olarak propolis ve perga, şimdilerde ise arı sütü ve apilarnil ürünlerimizi bilimsel çalışmalar ışığında üretmeye başladık. Propolis bizim için çok önemli bir üründü ve üretim metodu için patent aldık. Çünkü bunun işleme teknolojisi çok önemli ve farklı bir süreç. Yani sadece propolisi zeytinyağının içine atıp, bekletip karıştırmakla alakalı bir olay değil. Çünkü propolislerin içerisinde ’kafeikasitfenetilester’ dediğimiz çok önemli bir aktif madde var ve biz propolisin en önemli biyolojik faydalarından bu maddeyi sorumlu tutarız. Bu maddeyi elde etmek çok önemli ve yaptığımız biyoteknolojik çalışmalar sonucunda son üründe bu maddeyi istediğimiz oranda elde edebiliyoruz. Bu işlemlerde alkol ve başka hiçbir kimyasalı kullanmıyoruz. Nitekim bu tür ürünlerde ve gıda takviyelerinde stabilizasyon önemlidir. Yani belli bir madde üzerinden gidersiniz ve son üründeki miktarı bilerek doz belirleyebilirsiniz, yoksa gelişigüzel damla hesabı vermek çok doğru olmaz. Ürünümüzle reklamla değil, güven esasına dayalı yürüdük bu yolda ve ürünümüz gerçekten çok fayda gösterdi. İnsanlardan çok dua aldık. Takdir edersiniz ki duanın bir bedeli yok, paha biçilemez. Ürün hem profilaktif yani koruyucu olarak sık hastalananlara, mevsim geçişlerinde sağlığını korumak isteyenlere, çok stres altında çalışanlara, yorgun olanlara ve bu nedenle bağışıklık sistemini korumak isteyenlere çok faydalı oldu hem de özellikle kemoterapi alan hastalarda bağışıklık sistemine destek vermek ve enfeksiyonlardan korumak anlamında çok fayda gösterdi" dedi.
"Zeytinyağlı ürün Avrupa Birliği’ne ihraç edilen ilk ürün"
Hedeflerinde Avrupa Birliği ve İslam ülkeleri olduğunu, bu yüzden alkol içermeyen bir ürün geliştirdiklerini ifade eden Prof. Dr. Sibel Silici, ürünün AB ülkelerinde büyük hassasiyet gösterilen analizleri başarıyla geçtiğini ve Almanya’ya ilk ürünleri ihraç ettiklerini kaydetti. Silici konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Yine üçüncü bir grupta çocuklardı aslında. 2015 yılı öncelerinde bilimsel çalışmalarda biz de alkol ile propolisi muamele ettik ama son beş yılda dünyada propolis için gelişen bir trend var. Özellikle çocuklarda, şeker hastalarında, alkol toleransı olanlarda ve dini olarak da alkollü ürün kullanmak istemeyenlerde alternatifler aranmaya başlandı. Bu alternatifler arasında önce su gösterildi ve su ile ekstraksiyon yapıldı. Su ile yapılan ekstraksiyonlarda istenilen bazı sonuçlar elde edilemediği için başka alternatifiler arandı. Ben de bu süreç içerisinde çözücü olarak da çok faydası olan bir çözücü düşünmem gerektiğini biliyordum. Zeytinyağı gerçekten Türkiye’de çok önemli bir yerde. Ülkemizde dünyanın en güzel zeytinyağları üretiliyor. Soğuk sıkım, polifenol değeri yüksek, eczacılık değeri olan zeytinyağları var. Onunla ilk denemelerime başladım. Eczacı arkadaşım Atilla ağabeyim ile birlikte ilk çalışmalara başladık ve sonunda son üründe kafeikasitfenetilester miktarını stabilize edebildik. Bu sebeple de şeker hastaları, çocuklar, kemoterapi görenlere destek anlamında ürünümüzü geliştirdik ve o kadar ilerledi ki, kullananların memnuniyet esasına dayanarak, kullananlar bir başkasına tavsiye ederek bugün artık ülke sınırlarını aştık. En son Almanya’dan bir talep geldi. Avrupa Birliği ülkeleri ve İslam ülkeleri hedefimizdeydi. Çünkü burada yaşayan birçok Müslüman da bu konudan muzdarip olduklarından alkol içermeyen ürünleri istiyordu. İlk olarak Almanya’ya gönderdik biz bu ürünü, orada laboratuvarlarda test edildi, analiz edildi. Avrupa ülkeleri bu tür ürünlerde kalıntı ve katkı maddesi içermemesi konusunda inanılmaz hassasiyet gösteriyor. Analizlerin hepsinden başarılı bir şekilde geçtik. Ürünlerimiz güvenilir ve Avrupa Birliği ülkelerinde satılabilir tescil ve sertifikası aldı. İlk ürün grubumuz Almanya’ya gitti. İnşallah bundan sonra bu şekilde devam edecek. Hem patentli olması hem de bu tür tescil ve sertifika ile taçlandırılması, ürünümüzün yüksek teknoloji ürünü olarak Erciyes Teknopark’ta üretilmesi, bizi son derece mutlu ediyor. Zeytinyağlı propolis hem yerli propolis, hem yerli zeytinyağı hem de Türkiye patentli bir ürün olarak Avrupa Birliği’ne ihracat edilen ilk ürün diyebiliriz."
