- 18 Nisan 2022 Pazartesi 10:19

Ramazan ayının aranan tatlısı ’Cennet çamuru’

A
A
A
Ramazan ayının aranan tatlısı ’Cennet çamuru’

Fıstık ve kaymağın aynı lezzette buluştuğu cennet çamuru, Kilis’te Ramazan ayında en çok tüketilen tatlıların başında geliyor.

Fıstık ve kaymağın aynı lezzette buluştuğu cennet çamuru, Kilis’te Ramazan ayında en çok tüketilen tatlıların başında geliyor.


Tescillenen Kilis’e özgü cennet çamuru tatlısı, lezzetiyle Türkiye’nin en çok beğenilen tatlıları arasında yer alıyor. Ramazan ayında ise iftar sofralarının aranılan tatlısı oluyor. Cennet çamuru ve kaymaklı kırma künefe isimleriyle bilinen tatlı, tescil edilerek coğrafi işaret de aldı. Ramazan ayında yoğun mesai yapan tatlı ustalarının özenle hazırladığı cennet çamuru sadece Kilis ve bölgeden değil Türkiye’nin her tarafından yoğun talep alıyor.


Baklavacı Erdinç Toprak, "Kilis yöresine ait tescilli bir tatlılıdır. Yılın her mevsiminde tüketiliyor. Ramazan’da işlerimiz arttı. Kırma künefeyle yapılıyor, içerisine tereyağ, toz ve sıvı şeker, pudra şekeri konuyor. İl dışına da hızlı kargo ile şoklayarak gönderiyoruz. Cennet çamurunun kilosu 120 TL’den satıyoruz” dedi.



Cennet çamuru tatlısının hazırlanışı


Çiğ kadayıfın yağla yumuşatıldıktan sonra ocaktaki tepsiye yerleştirilerek ısıtılıyor. Daha sonra tepsiye toz şeker ilave edildikten sonra yaklaşık 20 dakika pişirildikten sonra hafif karıştırarak şerbet ve bol fıstık dökülüyor. Üzerine tarçın ve kaymak koyduktan sonra fıstık ekleyerek servise hazır hale getiriliyor. Cennet çamuru tatlısında bol fıstık, tereyağ, toz ve sıvı şeker, pudra şekeri ve tarçın kullanılıyor.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kayseri Geçmişten geleceğe uzanan el Kayseri’de 440 yıldır hizmet veren Nasrullahzade Vakfı; Ramazan Ayı boyunca her gün 350 kişilik iftar yemeği veriyor. 1584 yılında kurulan Nasrullahzade Vakfı; Mustafa Germirli İmamhatip Ortaokulu’nda Ramazan Ayı süresince iftar yemeği veriyor. Her gün 350 kişiye verilen iftar yemeğinin yanında vakıf tarafından çeşitli yardım ve hayırlar da yapılırken, Vakıf Çalışanı Mehmet Soyaslan; "Nasrullahzade Vakfı; Osmanlı döneminde 1584 yılında Nasrullahzade Mehmet Efendi tarafından kurulan bir mülhak vakıftır. O günden bu güne kadar 440 yıldır vakfımız hizmetlerine devam etmektedir. Kayseri’de vakfiyemiz gereği şartlar var. Bunlar fakir ve fukaraya yardım, aşure gününde aşure yaptırmak, Yasin hatim okutturmak gibi şartları yerine getiriyoruz" dedi. Vakfın faaliyetleri hakkında bilgiler veren Soyaslan; "Vakıf Mütefevelisi Dr. Mehmet Köseoğlu’nun öncülüğünde hizmetlerimize devam ediyoruz. Bu sene 1 ay boyunca fakir ve muhtaç insanlara 1 ay boyunca yemek veriyoruz. Onun yanında 3 bin torba 25 kiloluk un dağıtımımızı yaptık, bunu her yıl yapıyoruz. Kandil gecelerinde etli pilav yaparak ihtiyaç sahibi vatandaşlarımıza dağıtıyoruz. Altınoluk mahallesinde bulunan ve mülkiyeti vakfımıza ait Nasrullahzade Cami’nin her türlü gideri vakfımız tarafından karşılanıyor. Bunun haricinde yıllık 5 tane proje hafızlık orta okullarına gıda yardımı ve her türlü ihtiyaçlarına gücümüzün yettiğince yardımcı oluyoruz. Ayrıyeten diyanet tarafından verilemeyen, eksik kalan belletmenlere de belletmen ücreti vererek hayır şartlarımızı yerine getiriyoruz" ifadelerini kullandı. "Dışarıdan bağış almıyoruz" Vakıf bünyesinde bağış almadıklarını da sözlerine ekleyen Mehmet Soyaslan; "Nasrullahzade Vakfı dışarıdan herhangi bir bağış almamaktadır. Vakfımızın 1584 yılından kalan gayrimenkullerini günümüz şartlarında değerlendirerek elde etmiş olduğumuz gelirler çerçevesinde bu yardımları yapmaktayız. Şuan içinde bulunduğumuz bina vakfımızın bir dönem gayrimenkulü olan bir bina. 440 yıl önce vakfeden şahsın ruhuna buradan her gün dualar gidiyor. 680 tane kiracımız var, piyasa şartlarında kiraya veriyoruz. Buradan gelenlerle vakfımızın amaçları doğrultusunda hizmet ediyoruz" diye konuştu.