ASAYİŞ - 09 Haziran 2021 Çarşamba 20:16

4 yaşındaki oğlunun gözü önünde öldürülen Hacer’in ailesi idam istiyor

A
A
A
4 yaşındaki oğlunun gözü önünde öldürülen Hacer’in ailesi idam istiyor

Kırıkkale’de tartıştığı kocası Sezer Başkaya tarafından 4 yaşındaki oğlunun gözünün önünde 51 bıçak darbesiyle öldürülen Hacer Başkaya’nın ailesi, idam cezasının getirilmesi için çağrıda bulundu.

Kırıkkale’de tartıştığı kocası Sezer Başkaya tarafından 4 yaşındaki oğlunun gözünün önünde 51 bıçak darbesiyle öldürülen Hacer Başkaya’nın ailesi, idam cezasının getirilmesi için çağrıda bulundu. Acılı baba Erdoğan Köksoy, "Bu normal bir ölüm değil, vahşice katlediliyor. Bir tane bıçak değil 51 tane bıçak darbesi var. İdam etmiyorlar ise kızımı canlıca getirip bana versinler" dedi.



Olay, geçen Pazar günü Etiler Mahallesi Kıbrıs Caddesi üzerindeki bir apartman dairesinde meydana geldi. Bir apartmanın 3’üncü katında oturan Hacer Başkaya (26) ile eşi Sezer Başkaya (29) arasında henüz belirlenemeyen nedenle tartışma çıktı. Tartışmanın büyümesi üzerine Sezer Başkaya, eşini 4 yaşındaki oğlu H.M.B.’nin gözü önünde ekmek bıçağıyla boğazından defalarca bıçaklayarak yaraladı. Talihsiz kadın, kaldırıldığı hastanede yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Gözaltına alınan cani adam ise sevk edildiği mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi.



"Bu normal bir ölüm değil, vahşice katlediliyor"


Sanayi Mahallesi’ndeki evlerinde gelen taziyeleri kabul eden aile bireyleri de, zanlının idam cezasına çarptırılmasını istedi. Hala olayın şokunu atlatamadıklarını söyleyen acılı baba Erdoğan Köksoy, “Konuşacak herhangi bir şey bulamıyorum. Hala titriyorum. Adeta bir volkan gibi içim yanıyor, kaynıyor durmadan. İki kelimeyi bir araya getiremiyorum. Benim ciğerim yanmış, parçalanmış, bitmiş. Kol kanat kalmamış bende, kırılmış. Bu normal bir ölüm değil, vahşice katlediliyor. Bir tane bıçak değil 51 tane bıçak darbesi. Tutup da sokaktaki hayvana bile bir tane vuramıyorsun. İnsana 51 tane darbe. Bu vahşilik resmen başka bir şey değil. Bunun karşılığında ne yapılması gerekiyor? Bugün benim çocuğum, yarın öbürünün, ertesi gün öbürünün. Ben idam istiyorum. İdam etmiyorlar ise kızımı canlıca getirip bana versinler. Bugün Hacer biter Ayşe olur, Ayşe biter Fatma’ya olacak” dedi.



"Ben idam istiyorum"


Cinayetin vahşice işlendiğini anlatan abla Fadime Kılınç ise, “Kız kardeşimi biz halası ve kuzenleriyle yıkadık. Sağlam hiçbir yeri yok. Ben idam istiyorum. Gelsin o idam. Kolay mı bu böyle? Biz tek tek parmaklarını sardık, parmaklarına tek tek pamuk sardık. Çünkü kanı dinmedi. Bir bıçak darbesi deniliyor öyle değil. 51 tane, darp hariç. Gözünü patlatmış kardeşimin. Vücudundaki morluklar benim gözümün önünden gitmiyor. Biz kardeşimi o şekilde yıkadık. Benim kardeşim de bir çocuk annesi. Hiçbirimiz gözümüzü kapatıp uyuyamıyoruz, ben vicdanen rahatsız oluyorum. Keşke o an ben de olsaydım. Beni de öldüreceğini bilsem elinden alırdım. Dışarıda bir hayvana bir şey olsa hepimiz ayaklanıyoruz. Benim için onlar da çok değer tabii. Ama o da bir insan. Her şeyden öte anne. En basiti bir anne” ifadelerini kullandı.



"Daha kaç Hacer ölsün?"


Kız kardeşinin vücudunda bıçak izlerinin yanı sıra darp izlerinin de olduğunu ileri süren Kılınç, “Hepimizin ciğerini yaktı, Allah da onun ciğerini yaksın. Bir saatte olan bir olay değil. Bir saat bile olsa 51 bıçak ve o kadar darp olabilir mi? Bıçağı unuttuk darbeleri düşünüyoruz. O kadar çok darp var ki. Ben kardeşimi gördüğümde tanıyamadım. Öyle bir vücut yok. Tırnak budamak ne demek? Ama bu can havliyle olan bir şey değil. 10 parmağı var 10’u da kesilmiş. Neyin hırsı, neyin intikamını almış? Hep sol taraftan vurmuş. Kardeşimin sol tarafında yer yok. Ben idam istiyorum. Bu 51 bıçak darbesi. Daha kaç bıçak darbesi istiyorlar? Daha kaç Hacer ölsün? Kaç tane daha Hacer bekleniyor? Cinnet geçirdi deniyor, öyle olsa çocuğu ve anneyi de kesmesi lazımdı. Adam planlı projeli kesim yapmış. Ben öyle bir ölüm görmedim. Bu nasıl bir vahşet? Ben üç gündür yarı uyanık geziyorum ben kardeşi olmama rağmen. Babası, annesi ve çocuğu ne durumda?” diye konuştu.



26 yaşındaki kızını toprağa vermenin üzüntüsünü yaşayan Anne Zeynep Köksoy da idam cezasıyla acılarının hafifleyeceğini kaydetti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Tokat Tokat’ta yaşanan 4,7 büyüklüğündeki deprem anı güvenlik kamerasında Tokat’ta yaşanan 4,7 büyüklüğündeki depremin ardından, Tokat Sulusaray ilçesi Belediye Başkanı Davut Kılıç, ilçede herhangi bir olumsuz durumun bulunmadığını söyledi. Öte yandan deprem anı güvenlik kameralarına yansıdı. AFAD tarafından açıklanan bilgilere göre, saat 01.06’da merkez üssü Sulusaray ilçesi olan 4,7 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Deprem, 9,97 kilometre derinlikte kaydedildi. Sarsıntı Sivas ve Yozgat illerinden de hissedildi. Depremi hisseden vatandaşlar büyük bir panik yaşayarak kendilerini dışarı attı. Deprem anı iş yerlerinin güvenlik kameralarına yansırken Tokat Sulusaray Belediye Başkanı Davut Kılıç, açıklamalarda bulundu. Başkan Kılıç, şu ana kadar herhangi bir olumsuz durumun olmadığını fakat dikkatli olunması gerektiğini söyledi. “Yıkılan, hasarlı bir bina yok” Kılıç, ilçede yıkılan ve hasarlı bir binanın olmadığını ifade ederek, “Saat 01.06’da Sulusaray ilçe merkezli 4,7 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Şu ana kadar herhangi bir olumsuzluk yok. Yıkılan, hasarlı bir bina yok. Herhangi bir can kaybı ve yaralanma da yok. Köylerimizde de sorun yok. Özellikle vatandaşlarımız bu gece, dikkatli, uyanık olmasını ve mümkünse bu geceyi dışarda geçirmeleri önemli. Vatandaşlarımızı dikkatli olmaları konusunda anons yaparak uyarıyoruz. Deprem ülkemizin gerçeği. İlçemiz de Kuzey Anadolu fay hattına yakın bölgede bulunuyor. Hepimize geçmiş olsun” dedi. Vatandaşlar ise depremi hisseder hissetmez kendilerini evden dışarı attıklarını belirtti.
İstanbul İstanbul’da taksiciler öldürülen meslektaşları için toplandı İstanbul’da yüzlerce taksici Sarıyer’de gasp edilip öldürülen meslektaşları Yaşar Yanikyürek için bir araya geldi. İstanbul’un çeşitli noktalarında bir araya gelen taksicilerin katılımıyla, yol kenarında ölüme terk edilen Yaşar Yanıkyürek’in cenazesi Zincirlikuyu Mezarlığı gasilhanesine getirildi. İstanbul’da taksisine aldığı yabancı uyruklu iki şahıs tarafından öldürülüp Sarıyer’de yol kenarına atılan Yaşar Yanıkyürek için yüzlerce meslektaşı bir araya geldi. İstanbul’un farklı noktalarında toplanan taksiciler bir araya gelerek Yaşar Yanıkyürek’in cenazesinin Zincirlikuyu Mezarlığı’na getirilmesine eşlik etti. Farklı noktalarda toplanan taksiciler Beyoğlu’nda bir araya gelerek konvoy halinde Zincirlikuyu Mezarlığı’na hareket etti. Polis ekipleri çevrede güvenlik önlemleri aldı. Zincirlikuyu Mezarlığı önünde toplanan taksiciler burada basın açıklaması yaptı. Konuyla ilgili konuşan İstanbul Taksi Şoförleri Derneği Başkanı Deniz Dündar, “Bugün 14.30 sularında Anadolu Yakası’ndan aldığı yolcu ile Avrupa Yakası Sarıyer Tarabya, bizim Madenler dediğimiz bölgede yabancı yolcusu tarafından katledilen Yaşar Yanıkyürek abi için bütün meslektaşları olarak, arkadaşları olarak buradayız. Cenazemizi yalnız bırakmadık. Bu bizim ilk cenazemiz değil, görünene göre son cenazemiz de olmayacak. İki üç ay önce İzmir’de Oğuz Erge kardeşimiz, yaklaşık 9-10 ay önce Yıldıztabya, Gaziosmanpaşa’da Samet Kubiloğlu kardeşimiz, ondan 1 sene öncesine kadar Aydın Altun abimiz, bu ne ilk ne de son. Biz bir an önce yetkililerden taksicilerin can ve mal güvenliği için ivedi bir şekilde çalışma yapmalarını arzu ediyoruz. Bugün Yaşar abi için buradayız, cenazemizi gasilhaneye teslim ettik. Yarın Feriköy Mezarlığında öğle namazına müteakip defnedip son görevimizi yerine getireceğiz ama bunun son olup olmadığını bilmiyoruz. Ne yazık ki evden helalleşerek çıkıyoruz. Bir an önce yetkililerden, kabinli araç ya da başka bir çözüm bekliyoruz. Buna yetkililer, İstanbul’da taksiyi yönlendiren UKOME kurulu karar verecek. Bizler dernekler olarak, daha önce büyükşehir belediyesine bunun müracaatını yaptık. Bu ilk değil son değil. Biz helalleşerek çalışmak istemiyoruz. Bizler huzur, güven içinde çalışmak istiyoruz. Bizler STK’lar olarak sizler için her şeyi yapıyoruz. Bu işin hızlanması için sizlerin de bir an önce müracaatta bulunmanız gerekmektedir. Lütfen bizim sesimizi artık duyun. Lütfen bizi ciddiye alın" ifadelerini kullandı. "Azrailimizi yanımızda taşıyoruz" Ölümlerin artık son bulması için yetkililerin önlem almasını isteyen ve evden helalleşerek çıkıyoruz diye belirten Deniz Dündar, "Bugün bu, yarın bir başkası, kimi taşıdığımızı bilmiyoruz. Azrailini yanında taşıyan bir meslek grubu haline geldik. Bütün yetkililere, özellikle taksici dostu cumhurbaşkanımıza sesleniyorum; Sayın Cumhurbaşkanım lütfen bu çığlığımızı, bu haykırışımızı duyun” şeklinde konuştu.
İstanbul İstanbul’da taksiciler öldürülen meslektaşları için eylem yaptılar İstanbul’da bir grup taksici bir araya gelerek, öldürülen taksici Yaşar Yanıkyürek için ve son zamanlarda taksicilere yönelik artan sözlü şiddet ve cinayetleri, kötü şartları protesto etmek için eylem yaptı. İstanbul Sarıyer’de 34 TFY 89 plakalı taksinin şoförü Yaşar Yanıkyürek, otomobilinde önce gasp edildikten sonra bıçaklanarak yol kenarına atılmıştı. Bu duruma tepki gösteren bir grup taksici bir araya gelerek, son zamanlarda taksicilere yönelik artan sözlü şiddet ve cinayetler, kötü şartları protesto etti. Göztepe Köprüsü önünde toplanan taksiciler, Beşiktaş Meydanı önüne kadar konvoy yaptı. Göztepe Köprüsü önünde basın açıklaması yapan taksiciler, ardından Beşiktaş Meydanı’na doğru yolu çıktı, oradan tekrar Göztepe Köprüsü’ne gelen taksiciler protestoyu sonlandırdı. Durumla ilgili konuşan taksici Osman Balıkçı, "Burada bugün toplandık, iyi bir şey için toplanmak isterdik ama maalesef ki kötü bir olay için toplandık. Sevdiğimiz bir taksici ağabeyimiz Yaşar ağabeyimiz bugün hakkın rahmetine kavuştu. Bir vatandaş Ataşehir’den binip Sarıyer tarafına gidiyor ve ağabeyimizi katlediyor. Bu üzücü haberi aldıktan sonra bütün taksi camiası olarak toplandık. Şimdi de güzergahımız olarak buradan çıkacağız, artık sesimizin duyulmasını istiyoruz. Biz senelerdir gece çalışıyoruz, burada arkamda duran bütün abilerim, arkadaşlarımız hepsi evlerine ekmek parası götürmek için gece sabaha kadar çalışıyorlar ve hiçbir güvencemiz yok, bugün de gördük ki bu kadar basit bir şekilde, üstelik gündüz vakti bir abimizi kaybettik. Yaşar abimiz hakkın rahmetine kavuştu ancak bu ne ilk ne de son olacak gibi duruyor, burada toplanmamızın amacı sadece insanlara zarar vermek ya da bir şeyleri engellemek değil, sadece sesimizi duyurmak için buradayız. Buradaki bütün arkadaşlar da bu saatten sonra sadece can güvenliklerini ve Yaşar abimiz gibi bir son olmaması için ellerinden geldiğince birbirlerini kolladıkça da bir şeylerin olmasını istiyorlar ama maalesef olmuyor. Buradan yetkililere sesleniyoruz, bugün bir abimizi daha kaybettik, Yaşar Yanıkyürek ağabeyimiz bıçaklanarak katledildi. Bunların yaşanmaması için yetkilileri de artık göreve bekliyoruz. Şu anda Göztepe köprüsü altından çıkacağız, Beşiktaş güzergahında kimseyi rahatsızlık vermeden sessiz bir protesto yapacağız, bu sessiz çığlığımızı lütfen duyun. Toplamda yaklaşık 600-700 araçlık bir grup olacak" ifadelerini kullandı.