ASAYİŞ - 16 Ekim 2021 Cumartesi 10:48

Milyonlarca liralık enerji tesisine maganda kurşunu delik açtı

A
A
A
Milyonlarca liralık enerji tesisine maganda kurşunu delik açtı

Kocaeli’nin Başiskele ilçesinde bulunan ve 2 bin hanenin elektrik ihtiyacını karşılayabilen milyonlarca liralık güneş enerji santralindeki paneller maganda kurşunu ile kullanılamaz hale geldi.

Kocaeli’nin Başiskele ilçesinde bulunan ve 2 bin hanenin elektrik ihtiyacını karşılayabilen milyonlarca liralık güneş enerji santralindeki paneller maganda kurşunu ile kullanılamaz hale geldi. Kurşunların işçilerin başına da düşmediği için şanslı olduklarını dile getiren tesis yetkilileri ise vatandaşları duyarlı olmaları konusunda uyardı.


Olay, Başiskele Yuvacık Paşadağ Mahallesi Huripaşa Caddesi üzerinde bulunan arıtma tesisi içerisindeki güneş enerji santralinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, 14.2 milyon TL’lik yatırımla hayata geçirilen, arıtma tesisinin tüm enerji ihtiyacını karşılayarak bin 50 hanenin yıllık enerji tüketimine eş değer enerji üreten güneş enerji (GES) santralindeki panellerin üzerine iki yorgun mermi isabet etti. İki ayrı GES paneli, üzerine düşen mermiler ile delinerek kullanılamaz hale geldi. Sahada kontrol yapan arıtma tesisi teknik personelleri tarafından üzerine nerden geldiği belirlenemeyen yorgun mermi düştüğü belirlenen paneller, enerji üretimini aksatmaması ve olası bir yangına sebebiyet vermemesi amacıyla bulundukları alandan sökülerek hurdaya çıkarıldı.


Tesis çalışanları şans eseri yaralanmadı


Tesisin tüm ihtiyacını karşılayan ve fazla enerjisini şebekeye aktararak hanelerin kullanımına sunan 1 megavat gücündeki santralde panellere zarar veren maganda kurşunları, şans eseri çalışanlara isabet etmedi. Zaman zaman benzer durumların yaşandığını ve yorgun mermilerin insan hayatını tehlikeye atabilecek bir durum oluşturabileceğini belirten tesis görevlileri, vatandaşları gelişigüzel silah kullanımı konusunda duyarlı olmaya davet ettiler.


Maganda kurşunu elektrik üreten tesise delik açtı


Maganda kurşunu ile iki güneş panelinin zarar gördüğünü söyleyen tesis elektrik bakım şefi Barış Bezgin, “Yaklaşık 3 bin 600 panelden oluşan 1 MW’lık tesisimiz var. Burada panellerimizin maliyetleri marka modeline göre değişmekte olup, 1000-bin 500 TL civarındadır en az bir tanesi. Yorgun kurşunlarla zaman zaman panellerin zarar görmesi durumu oluyor. Özellikle bu noktada yorgun kurşunla panellerin delinmesi, ısınmaya, kısa devreye ve yangın çıkarma riskine sebep olabiliyor. Aynı zamanda bağlı bulunduğu invertör sisteminin de performansını, verimini düşürebiliyor. Dolayısıyla üretim kaybına da sebep olabiliyor” dedi.


“Oldukça sorumsuz bir davranış”


Panellere zarar veren kurşunların işçi ve çevrede bulunan insanlara da zarar verebileceğine dikkat çeken Barış Bezgin, “Yorgun kurşun bir canlının üzerine de düşebilir. Bir işçinin de üzerine düşebilir. Bu konuda duyarlı olmak lazım. Hem can hem de mal güvenliği açısından oldukça sorumsuz bir davranış. Biz bakım sırasında fark ediyoruz bunu. O an milyonda bir ihtimal bile olsa çalışan personelin bir tarafına zarar verebilir. Bazen televizyonda izliyorsunuz, bir eğlence sırasında bir çocuğa isabet etmesi, insana zarar vermesi mümkün” diye konuştu.


25 yılda 77 milyon lira gelir getirmesi planlanıyor


Öte yandan, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi iştiraklerinden İzmit Su AŞ. tarafından işletilen Yuvacık’taki içme suyu arıtma tesisindeki mermi düşen 1 MW’lık GES’in yanı sıra tesis çatıları da güneş enerji panelleri ile kaplanarak toplamda 2 MW enerji üretimine ulaşıldı. Arıtma tesisi, güneş enerjisi santralleriyle enerji ihtiyacının yüzde 22’den fazlasını doğal kaynaktan elde ederek, tükettiğinden fazlasını ise şebeke aracılığı hanelere ulaştırıyor. Toplamda 14,2 milyon liraya mal olan ve bin 50 hanenin bir yıllık elektrik tüketimine eşdeğer üretim yapan santrallerin 25 yıllık ekonomik ömrü neticesinde bugünkü rakamlarla 77 milyon lira gelir getirmesi planlanıyor.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Edirne Edirne’de gastronomi yolculuğu başladı Edirne Valiliği, gastronomi turizminin gelişimine katkı sağlamak amacıyla Osmanlı Saray Mutfağı lezzetlerini kitaplaştırılarak gelecek nesillere aktarılacak. Edirne Valiliği tarafından “Topraktan Tabağa Edirne Yöresel Yemekleri Kitabı” tanıtımı iftar programı düzenlendi. Edirne’de valilik öncülüğünde önemli bir projeye imza atıldı. Proje çerçevesinde "Topraktan Tabağa Edirne Yöresel Yemekleri" kitabı oluşturulacak. İftariyelikler, ara sıcaklar, çorbalar, ana yemek, tatlı ve içecekler geçmiş lezzetlere göre sunumla hazırlandı. Tabaklar süslendi, masalar hazırlandı. Ezanın okunmasının ardından oruçlar açıldı. Yemeğin ardından ise duaya geçildi. Devecihan Kültür Merkezi’nde düzenlenen iftar menüsünde geçmişten günümüze gelen lezzetler arasında yer alan bademli terbiyeli tavuk çorbası, ballı gemici böreği, taş kebabı- sarımsaklı pilav, zerde ve ayva şerbeti yer aldı. Geçmişten günümüze gelen ve unutulmaya yüz tutmuş Rumeli, Balkanlar ve Osmanlı Saray Mutfağında yer alan lezzetlerin gelecek kuşaklara aktarılması ve tanıtılması için önemli bir proje çalışmasına imza atıldı. Proje çerçevesinde 87 farklı çeşidin yer alacağı bir kitap oluşturulacak. Edirne’nin kadim ve Osmanlı’ya başkentlik yapmış sultanlar şehri olduğunu söyleyen Vali Yunus Sezer, aynı zamanda balkanlardan gelen insanların yerleştiği ve kendi kültürlerini yaşattığı da bir şehir olduğuna değindi. "Hem Balkan hem de Osmanlı saray mutfağı lezzetleri yaşatılacak" Hem Balkan hem de Osmanlı saray mutfağının yaşatıldığı Edirne’de çok anlamlı bir ilke imza atıldığını söyleyen Vali Yunus Sezer, "Gelecek nesiller Edirne mutfağında neler var diye baktığı zaman ellerinde bir kitap ve kaynak olacak. Bizim somut varlıklarımızın yanı sıra kültürel zenginliklerimiz de çok önemli. Çok büyük emek var. Hem Rumeli hem de saray mutfağına ait 87 çeşit farklı lezzet var. Bunların bir kitapta buluşması çok önemli. Şeflerimiz kendi illeri için farklı bir şey yapmak istiyorlar. Yaklaşık 1 buçuk aydır çalışmalar devam ediyor" dedi. Gastronomi anlamında çok önemli faaliyetler yürütmüş parmakla gösterilen iller olduğunu söyleyen Vali Sezer, "Biz büyük bir hazine üzerinde duruyoruz. Ama kendimizi anlatmakta zorluk çekiyoruz. Bizim bir tava ciğerimiz, bir de ciğer sarmamız var. Dışarıdan insanlara sorduğumuzda neyimiz var diye ’Bir gelip ciğerinizi yeriz’ diyorlar. Bu güzel bir şey aslında. Ama bunun yanına ne koyabiliriz? Bunun üzerinde çalışıp Rumeli Saray ve Osmanlı mutfağını günümüzle uyarlayıp nasıl yaşatabiliriz bunun peşindeyiz" şeklinde konuştu. "Edirne’nin parlayan yıldız olmasını istiyoruz" Edirne’nin her konuda balkanların ve Türkiye’nin parlayan bir yıldızı olmasını istediklerini belirten Vali Sezer, "Bunu da sanayide, ticarette, turizmde, gastronomide eğitimde aktivitelerle birlikte başarmamız lazım. İçinde saray ve Rumeli mutfağının da olduğu birkaç yemeği ve menüyü tava ciğerin yanına ekleyebilirsek zenginleştirebiliriz" ifadelerine yer verdi. Festivallerin yanı sıra marka aday olabilecek lezzetleri de sunabilecekleri bir yerin olmasının çok önem taşıdığını belirten Vali Sezer, "Bunu başarırsak herkes restoranında alternatif bir ürün sunmak isteyecek. Bunu da hazırlanan projelerle hayata geçireceğiz. Valilik olarak bunu yapıp özel sektöre devrederiz. Buna biz öncü oluruz" diye konuştu. "3 hedefe inşallah hep birlikte ulaşacağız" Önlerinde 3 hedef olduğunu ve buna şeflerle birlikte ulaşacaklarını belirten Vali Sezer, birincisinin bu kitabı hazırlamak ve basıp yayınlamak, ikincisinin gastronomi festivalleri düzenlemek üçüncüsünün de bu markalaştırılan yemeklerin daimi sunulacağı tarihi bir yer yapmak olduğunu ifade etti. "Edirne gastronomide de büyük zenginliğine sahip" Edirne’nin tarihi ve kültürel mirasının yanı sıra gastronomi anlamında da büyük zenginliğe sahip olduğunu söyleyen İl Kültür ve Turizm Müdürü Kemal Soytürk, düzenlenen iftarda saray, Rumeli ve Balkan mutfağından lezzetlerin yer aldığı bir menü hazırladıklarını aktardı. İftar programına, Vali Sezer ve eşi Canan Sezer, Vali Yardımcıları Erdoğan Beypınar ve Eyyüp Batuhan Ciğerci ile eşleri, İl Kültür ve Turizm Müdürü Kemal Soytürk, şefler, gastronomi yazarları ve basın mensupları katıldı. Devecihan Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen iftar programı toplu fotoğraf çekiminin ardından sona erdi.
Hatay Kızılay Başkanı Hatay’da depremzedelerle iftar sofrasında buluştu Kızılay Başkanı Prof. Dr. Fatma Meriç Yılmaz, Hatay Güzelburç’taki Kızılay Yaşam Merkezi’nde depremzedelerle iftar sofrasında bir araya geldi. Ramazan ayının yardımlaşma ruhunu öne çıkaran Yılmaz, son depremzede yuvasına kavuşana kadar desteklerinin süreceğini belirtti. Deprem bölgesinde ilk günden itibaren varlığını hissettiren Türk Kızılay’ı Ramazan ayında da afetzede vatandaşları unutmuyor. Kızılay Başkanı Prof. Dr. Fatma Meriç Yılmaz, Hatay’ın Güzelburç bölgesinde bulunan Kızılay Yaşam Merkezi konteyner kentinde vatandaşlarla iftar sofrasında bir araya geldi. "Hatay’da son depremzede yuvasına kavuşup, yastığa başını huzurla koyana kadar biz buradaki vatandaşlarımızın, kardeşlerimizin ellerini bırakmayacağız" Ramazan ayının; rahmet, bereket, yardımlaşma ve iyilik ayı olduğunu belirten Kızılay Başkanı Prof. Dr. Fatma Meriç Yılmaz, "Biz bugün burada zor günleri birlikte atlatmaya çalışıyoruz. Türk Kızılay’ı olarak her zaman söylediğimiz bir konu var; son depremzede yuvasına kavuşup, yastığa başını huzurla koyana kadar biz buradaki vatandaşlarımızın, kardeşlerimizin ellerini bırakmayacağız. Ramazan ayındayız, Ramazan ayı; rahmet, bereket, yardımlaşma ve iyilik ayı ama aynı zamanda Ramazan ayı sevdiklerimizle bir araya gelme ve bir sofranın etrafında buluşma ayı. O nedenle biz bugün burada Hatay’da kardeşlerimizle bir ekmeği bölüşeceğiz, beraber iftarımızı açacağız. Birbirimizi dinleyerek bu zor günleri atlatmak adına bir aşama daha ilerlemiş olacağız. Ben zor günlerin geçeceğine inanıyorum. Son 1 sene de gördüğümüz şu ki herkes tünelin ucundaki ışığı görmüş durumda bu da zor günlerin geçeceğine inancı pekiştiriyor. Bu günlerde biz halkımızla bir arada olmaya devam edeceğiz. Tekrar herkesin Ramazanı hayırlı olsun" şeklinde konuştu.