GENEL - 22 Mart 2020 Pazar 15:41

Başkan Karabacak: "Hükümetimizden ek bir esnaf paketi bekliyoruz"

A
A
A
Başkan Karabacak: "Hükümetimizden ek bir esnaf paketi bekliyoruz"

Konya Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (KONESOB) Başkanı Muharrem Karabacak, koronavirüs salgını nedeniyle esnaf ve sanatkarın kira, stopaj, elektrik, su, doğalgaz gibi enerji maliyetleri, sosyal güvenlik primleri gibi ödemelerini yapamaz duruma geldiğini hatırlatarak, "Bir çok sektörde esnaf ve sanatkarlarımız mağduriyetler yaşamakta.

Konya Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (KONESOB) Başkanı Muharrem Karabacak, koronavirüs salgını nedeniyle esnaf ve sanatkarın kira, stopaj, elektrik, su, doğalgaz gibi enerji maliyetleri, sosyal güvenlik primleri gibi ödemelerini yapamaz duruma geldiğini hatırlatarak, "Bir çok sektörde esnaf ve sanatkarlarımız mağduriyetler yaşamakta. Ekonomik istikrar kalkanı paketi gibi Hükümetimizden ek bir ’Esnaf Paketi’ talep ediyoruz" dedi.


Konuyla ilgili açıklama yapan KONESOB Başkanı Muharrem Karabacak, "Cumhurbaşkanımızın, ‘Ekonomik İstikrar Kalkanı’ adını verdiği paketle açıklanan KOVİD-19 salgınının etkilerini azaltmak için toplamda 100 milyar liralık kaynak seti bu hafta itibariyle yayınlanacak genelgelerle yürürlüğe girmiş olacak. Cumhurbaşkanımıza alınan tedbir ve desteklerden dolayı çok teşekkür ediyor, alınan karaların ekonomimize hayırlı olmasını diliyoruz. Ahilik geleneğinden gelerek millet olma bilincini her daim sergilemiş olan esnaf ve sanatkarımız bu bilinçle hareket etmiş olup, hükümetimizin almış olduğu tedbirleri uygulamak suretiyle de bu mücadelede etkin bir rol üstlenmiştir. Faaliyetlerine devam eden veya kısıtlama getirilen meslek kollarındaki esnafımız da siftah etmeden dükkanlarını kapattığı gibi, okul servis aracı, kantin, kreş işletmecisi esnaflarımızın sözleşmeye esas tahsilatlarının hukuksal belirsizliği, özellikle de ulusal markalarca siparişlerin iptaliyle üretime ara vermek zorunda kalan ayakkabı sanayi gibi sektörlerimizde mağduriyetler yaşanmaktadır. Esnaf ve sanatkarımızın kira, stopaj, elektrik, su, doğal gaz gibi enerji maliyetleri, sosyal güvenlik primleri gibi ödemeleri maalesef devam ediyor. Bu ve bunun gibi nedenlerle Hükümetimizden ek bir esnaf paketi bekliyoruz" dedi.



"Yapılandırma ödemeleri ötelenmeli"


Konya Belediyelerinin mülklerindeki kiracılarıyla ilgili almış olduğu örnek kararı taktirle karşıladıklarını hatırlatan Başkan Karabacak, "Bu kararlardan sonra Çevre Bakanlığı da tüm belediyelere gerekli talimatı vermiş oldu ama özel mülklerle ilgili bir çalışmanın yapılması da mücadelenin ulusal olması açısından önem arz ediyor. Şuan hala ödemeleri devam eden 7020, 7143 sayılı kanundan faydalanan esnaf ve sanatkarlarımıza ait yapılandırmada olan borç ödemelerinin ötelenmesi ve yapılandırmalarının bozulmaması alınması gereken kararlardan biri olacaktır. Bu anlamda Hazine Bakanımızın yoğun mesaisine şahitlik ediyoruz" diye konuştu.



"Etkin bir sicil düzenlemesi yapılmalı"


Bu zor dönemde esnaf ve sanatkarların krediye her zamankinden daha çok ihtiyaç duyduğunu vurgulayan Başkan Karabacak, "Bankalar esnafın geçmişini bahane ederek kredilerin önüne sicil engeli koymakta olup, esnafımız krediye bankaların inisiyatifiyle maalesef ulaşmakta güçlük çekmektedir. Etkin bir sicil düzenlemesi inisiyatiflerin önüne geçecektir. Bankaların inisiyatifine bırakılmadan minimum 50 milyon liralık sıfır faizli bir yıl geri ödemesiz kredi imkanı sağlanmalıdır. Verilecek olan kredi ile esnafımız yine devletimize olan borçlarını ödeyecektir. Bu nedenle her hangi bir kayıp bizce söz konusu değildir. Devreye alınacak olan asgari ücret desteği ve kısa çalışma ödeneklerinde Esnafımıza yönelik değişiklikler yapılarak faydalanması sağlanmalıdır. Faaliyetine ara veren işyerlerindeki işçilerimize geçici bir gelir desteği verilirken, işverenlerimizin de maliyeti azaltılmış olacak" dedi.


"Prim borcu olan esnafın ilaç ihtiyacı karşılanmalı"


İki aydan fazla Bağ-Kur prim borcu olan esnafın muayene olup ilacını alamadığını hatırlatan Başkan Karabacak, "Bağ-Kur prim borcu olan esnafımızın ve ailesinin yıl sonuna kadar ilaç alabilmesinin önü açılmalıdır. Her türlü virüse karşı alınması gereken tedbirlerden bir tanesi de ilaca ulaşabilirliğinin önünün açılması olacaktır.



“Sorun küresel, mücadele ulusal”


Koronavirüs salgını yüzünden zor bir süreci millet olarak hep birlikte yaşadıklarını kaydeden Başkan Karabacak, “Sorun küresel, mücadele ulusal. Bilmediğimiz, öngöremediğimiz tüm olumsuzlukları başta Cumhurbaşkanımız olmak üzere hükümet yetkililerimiz yaşıyor ve buna göre hareket ediyorlar. Kendilerine şükranlarımı sunuyor, alacakları her türlü önlem ve tedbir ki 14 günlük karantina süreci de buna dahil olmak üzere millet olma bilinciyle sonuna kadar destekçisi olacağımızı ifade ediyorum. Bir can bizim içim çok önemli. Ne mutlu ki böylesine büyük bir milletin bir ferdi, neferiyiz. Devletine güven evde kal Türkiyem” ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Edirne Edirne’de gastronomi yolculuğu başladı Edirne Valiliği, gastronomi turizminin gelişimine katkı sağlamak amacıyla Osmanlı Saray Mutfağı lezzetlerini kitaplaştırılarak gelecek nesillere aktarılacak. Edirne Valiliği tarafından “Topraktan Tabağa Edirne Yöresel Yemekleri Kitabı” tanıtımı iftar programı düzenlendi. Edirne’de valilik öncülüğünde önemli bir projeye imza atıldı. Proje çerçevesinde "Topraktan Tabağa Edirne Yöresel Yemekleri" kitabı oluşturulacak. İftariyelikler, ara sıcaklar, çorbalar, ana yemek, tatlı ve içecekler geçmiş lezzetlere göre sunumla hazırlandı. Tabaklar süslendi, masalar hazırlandı. Ezanın okunmasının ardından oruçlar açıldı. Yemeğin ardından ise duaya geçildi. Devecihan Kültür Merkezi’nde düzenlenen iftar menüsünde geçmişten günümüze gelen lezzetler arasında yer alan bademli terbiyeli tavuk çorbası, ballı gemici böreği, taş kebabı- sarımsaklı pilav, zerde ve ayva şerbeti yer aldı. Geçmişten günümüze gelen ve unutulmaya yüz tutmuş Rumeli, Balkanlar ve Osmanlı Saray Mutfağında yer alan lezzetlerin gelecek kuşaklara aktarılması ve tanıtılması için önemli bir proje çalışmasına imza atıldı. Proje çerçevesinde 87 farklı çeşidin yer alacağı bir kitap oluşturulacak. Edirne’nin kadim ve Osmanlı’ya başkentlik yapmış sultanlar şehri olduğunu söyleyen Vali Yunus Sezer, aynı zamanda balkanlardan gelen insanların yerleştiği ve kendi kültürlerini yaşattığı da bir şehir olduğuna değindi. "Hem Balkan hem de Osmanlı saray mutfağı lezzetleri yaşatılacak" Hem Balkan hem de Osmanlı saray mutfağının yaşatıldığı Edirne’de çok anlamlı bir ilke imza atıldığını söyleyen Vali Yunus Sezer, "Gelecek nesiller Edirne mutfağında neler var diye baktığı zaman ellerinde bir kitap ve kaynak olacak. Bizim somut varlıklarımızın yanı sıra kültürel zenginliklerimiz de çok önemli. Çok büyük emek var. Hem Rumeli hem de saray mutfağına ait 87 çeşit farklı lezzet var. Bunların bir kitapta buluşması çok önemli. Şeflerimiz kendi illeri için farklı bir şey yapmak istiyorlar. Yaklaşık 1 buçuk aydır çalışmalar devam ediyor" dedi. Gastronomi anlamında çok önemli faaliyetler yürütmüş parmakla gösterilen iller olduğunu söyleyen Vali Sezer, "Biz büyük bir hazine üzerinde duruyoruz. Ama kendimizi anlatmakta zorluk çekiyoruz. Bizim bir tava ciğerimiz, bir de ciğer sarmamız var. Dışarıdan insanlara sorduğumuzda neyimiz var diye ’Bir gelip ciğerinizi yeriz’ diyorlar. Bu güzel bir şey aslında. Ama bunun yanına ne koyabiliriz? Bunun üzerinde çalışıp Rumeli Saray ve Osmanlı mutfağını günümüzle uyarlayıp nasıl yaşatabiliriz bunun peşindeyiz" şeklinde konuştu. "Edirne’nin parlayan yıldız olmasını istiyoruz" Edirne’nin her konuda balkanların ve Türkiye’nin parlayan bir yıldızı olmasını istediklerini belirten Vali Sezer, "Bunu da sanayide, ticarette, turizmde, gastronomide eğitimde aktivitelerle birlikte başarmamız lazım. İçinde saray ve Rumeli mutfağının da olduğu birkaç yemeği ve menüyü tava ciğerin yanına ekleyebilirsek zenginleştirebiliriz" ifadelerine yer verdi. Festivallerin yanı sıra marka aday olabilecek lezzetleri de sunabilecekleri bir yerin olmasının çok önem taşıdığını belirten Vali Sezer, "Bunu başarırsak herkes restoranında alternatif bir ürün sunmak isteyecek. Bunu da hazırlanan projelerle hayata geçireceğiz. Valilik olarak bunu yapıp özel sektöre devrederiz. Buna biz öncü oluruz" diye konuştu. "3 hedefe inşallah hep birlikte ulaşacağız" Önlerinde 3 hedef olduğunu ve buna şeflerle birlikte ulaşacaklarını belirten Vali Sezer, birincisinin bu kitabı hazırlamak ve basıp yayınlamak, ikincisinin gastronomi festivalleri düzenlemek üçüncüsünün de bu markalaştırılan yemeklerin daimi sunulacağı tarihi bir yer yapmak olduğunu ifade etti. "Edirne gastronomide de büyük zenginliğine sahip" Edirne’nin tarihi ve kültürel mirasının yanı sıra gastronomi anlamında da büyük zenginliğe sahip olduğunu söyleyen İl Kültür ve Turizm Müdürü Kemal Soytürk, düzenlenen iftarda saray, Rumeli ve Balkan mutfağından lezzetlerin yer aldığı bir menü hazırladıklarını aktardı. İftar programına, Vali Sezer ve eşi Canan Sezer, Vali Yardımcıları Erdoğan Beypınar ve Eyyüp Batuhan Ciğerci ile eşleri, İl Kültür ve Turizm Müdürü Kemal Soytürk, şefler, gastronomi yazarları ve basın mensupları katıldı. Devecihan Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen iftar programı toplu fotoğraf çekiminin ardından sona erdi.
Hatay Kızılay Başkanı Hatay’da depremzedelerle iftar sofrasında buluştu Kızılay Başkanı Prof. Dr. Fatma Meriç Yılmaz, Hatay Güzelburç’taki Kızılay Yaşam Merkezi’nde depremzedelerle iftar sofrasında bir araya geldi. Ramazan ayının yardımlaşma ruhunu öne çıkaran Yılmaz, son depremzede yuvasına kavuşana kadar desteklerinin süreceğini belirtti. Deprem bölgesinde ilk günden itibaren varlığını hissettiren Türk Kızılay’ı Ramazan ayında da afetzede vatandaşları unutmuyor. Kızılay Başkanı Prof. Dr. Fatma Meriç Yılmaz, Hatay’ın Güzelburç bölgesinde bulunan Kızılay Yaşam Merkezi konteyner kentinde vatandaşlarla iftar sofrasında bir araya geldi. "Hatay’da son depremzede yuvasına kavuşup, yastığa başını huzurla koyana kadar biz buradaki vatandaşlarımızın, kardeşlerimizin ellerini bırakmayacağız" Ramazan ayının; rahmet, bereket, yardımlaşma ve iyilik ayı olduğunu belirten Kızılay Başkanı Prof. Dr. Fatma Meriç Yılmaz, "Biz bugün burada zor günleri birlikte atlatmaya çalışıyoruz. Türk Kızılay’ı olarak her zaman söylediğimiz bir konu var; son depremzede yuvasına kavuşup, yastığa başını huzurla koyana kadar biz buradaki vatandaşlarımızın, kardeşlerimizin ellerini bırakmayacağız. Ramazan ayındayız, Ramazan ayı; rahmet, bereket, yardımlaşma ve iyilik ayı ama aynı zamanda Ramazan ayı sevdiklerimizle bir araya gelme ve bir sofranın etrafında buluşma ayı. O nedenle biz bugün burada Hatay’da kardeşlerimizle bir ekmeği bölüşeceğiz, beraber iftarımızı açacağız. Birbirimizi dinleyerek bu zor günleri atlatmak adına bir aşama daha ilerlemiş olacağız. Ben zor günlerin geçeceğine inanıyorum. Son 1 sene de gördüğümüz şu ki herkes tünelin ucundaki ışığı görmüş durumda bu da zor günlerin geçeceğine inancı pekiştiriyor. Bu günlerde biz halkımızla bir arada olmaya devam edeceğiz. Tekrar herkesin Ramazanı hayırlı olsun" şeklinde konuştu.