GENEL - 03 Şubat 2020 Pazartesi 11:12

Bebeğini bırakıp deprem bölgesine koştu

A
A
A
Bebeğini bırakıp deprem bölgesine koştu

Konya Ulusal Medikal Kurtarma Ekibinde (UMKE) gönüllü olarak çalışan acil yardım teknikeri Alperen Atalay, 1 aylık çocuğunu bırakarak deprem bölgesindekiler için yardıma koştu.

Konya Ulusal Medikal Kurtarma Ekibinde (UMKE) gönüllü olarak çalışan acil yardım teknikeri Alperen Atalay, 1 aylık çocuğunu bırakarak deprem bölgesindekiler için yardıma koştu.


Konya’nın merkez Karatay ilçesinde bulunan 112 istasyonunda görev yapan acil yardım teknikeri Alperen Atalay (27) ile hemşire eşi Merve Atalay’ın yaklaşık bir ay önce ‘Taha Baybars’ ismini verdikleri bir çocukları dünyaya geldi. Depremin yaşandığı gece haber merkezinden bilgi gelince saniyeler içinde hazırlanan Alperen Atalay, bebeğini uyutmayı bırakıp eşiyle de vedalaşmayı unutup toplama merkezine koştu. Gönüllü olarak çalışan Alperen Atalay, UMKE ekibiyle birlikte deprem bölgesindekilerin yardımına koştu. UMKE ekibi ve Alperen Atalay’ın yardım etmek için gösterdiği fedakarlık önemini bir kez daha ortaya koydu.



"Çocuğumu öpmeyi eşimle vedalaşmayı unutup çıktım"


Deprem akşamı çocuğunu uyutmak için salladığını ifade eden Alperen Atalay, deprem olduğu bilgisini aldıktan sonra hazır olarak beklediklerini söyledi. Konya UMKE grubundan mesaj gelince çantasını alıp hemen çıktığını anlatan Atalay, "Hemen ben çantamı aldım, evden çıkış saniyem 15-20 saniye falandır. Eşime çocuğu emanet ettim. Çocuğumu öpmeyi dahi unutmuşum o sırada. Eşime de vedalaşmayı unutmuşum. Hemen çıktık depomuza. Depomuzda malzemelerimizi hazırladık ve yola koyulduk. Sabah 9’da Elazığ’daydık biz" dedi.



"Deprem anında bir çocuk arabasının kırıldığını gördüm o beni etkiledi"


Bebeğinin yeni doğmuş olduğunu belirten Atalay, "4 gün boyunca çocuğumun özlemini yaşamamıştım ama deprem anında bir çocuk arabasının kırıldığını gördüm orada, o beni etkiledi. Eşim ve çocuğum aklıma geldi. O andan sonra bir diş fırçası görmüştüm. Kız çocuğu ve iki yetişkin diş fırçası enkazın altındaydı, o beni çok etkilemişti. Buraya geldiğimde eşimin ve çocuğumun sıcak bir yuvada güvende olduğunu hissetmek beni çok mutlu etti" ifadelerini kullandı.


Deprem bölgesine gittiğinde çocuğunun aklına gelmediğini kaydeden Atalay, "Eşimi yalnız bırakacağım da aklıma gelmedi. Elazığ’a yaklaştığımızda eşimin ve çocuğumun yalnız kaldığını hissettim. Bu ikinci plandaydı benim için. İlk olarak ben depremzedelere yardım etmek istiyordum. Biz UMKE olarak gönüllü görev yapıyoruz. Bir an önce yardım etmeye çalıştık ve başarılı olacağımıza günden güne depremler konusunda başarılı olduğumuzu gördüm ben. İnşallah daha iyi işler başaracağımıza da inanıyorum" diye konuştu.



"Bir daha deprem olsa yine çocuğumu öpmeden çıkacağıma eminim"


Devletin kendilerini bugünler için görevlendirip okuttuğunu söyleyen Atalay, "Biz de böyle günlerde vatandaşlarımıza yardım etmek için evladımızı eşimizi yeni de olsa her zaman evde bırakıp görev için UMKE olarak Elazığ’a yardım ettik. Allah devletimize, milletimize böyle bir deprem daha yaşatmasın inşallah. Eğer Allah göstermesin bir daha deprem olsa yine çocuğumu öpmeden çıkacağıma eminim. Çünkü devletimize, milletimize, halkımıza yardım etmek beni gururlandırıyor, onurlandırıyor. Bu durumlarda yine ben hiç düşünmeden evimden çıkar giderim.


Alperen Atalay’ın eşi Merve Atalay ise, deprem olduğunu ilk başta haberlerden izlediklerini ve o sırada eşinin çocuğu uyutmaya çalıştığını söyledi. Bebeği uyuturken 15-20 saniye içinde ne olduğunu anlamadan eşinin bırakıp gittiğini söyleyen Merve Atalay, "Elazığ’a gittiğini daha sonradan yoldayken öğrendim. Daha öncesinde de zaten Suriye’de görev yaptı. Böyle bir görev olduğu zaman zaten hep önden gider. Bırakıp gitmesi bizim için önemli değildi, oradaki insanlara biraz olsun yardımı dokunduysa bizim için önemli olan ve gurur verici olan bu" şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Tokat Bakan Yardımcısının basın açıklaması sırasında deprem oldu İçişleri Bakan Yardımcısı Münir Karaoğlu depremin merkez üssü Tokat’ın Sulusaray ilçesinde basın açıklaması yaparken deprem meydana geldi. İçişleri Bakan Yardımcısı Karaloğlu, depremin merkez üssü Tokat’ın Sulusaray ilçesinde incelemelerde bulundu. Karaloğlu 4 ilçe 37 köyde 385 konut, 87 ahır, 11 cami ve 1 fırında hasar meydana geldiğini belirterek, “Sulusaray merkezli 5 deprem meydana geldi şu ana kadar, 41 de artçı oldu. Ben Tokat ve Yozgat’taki tüm hemşerilerimize geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Rabbim beterinden korusun, muhafaza etsin. En büyük tesellimiz şu ana kadar herhangi bir yaralımız ve can kaybımız yok. Arkadaşlarımız, ekiplerimiz şu anda sahada köylerin tamamı tarandı. Tokat’ta 3 ilçe, Yozgat’ta 3 ilçede olmak üzere depremden etkilenen tüm köylerimiz şu anda taranmış durumda. Tokat’ta şu ana kadar 112 acil çağrı merkezimize 576, Yozgat’ta 250 deprem kaynaklı vatandaş ihbarı var. Ön incelemeler sonucunda Tokat ilimizde 3 ilçe, 30 köyde, 191 konutta ve 84 ahırda, 7 cami ve 1 fırında hasarlar var, bunlar yıkık değil hasarlı. Yozgat ilinde 1 ilçede 7 köyde 94 konutta, 4 cami ve 3 ahırda ön hasar tespitlerimiz var” dedi. “Hasarlı evlere girmeyin” Hasarlı evlere girilmemesi çağrısında bulunan Karaloğlu, "Evinde hasar olan, çatlağı olan hiçbir vatandaşımız evini kullanmasın. Biz onları alıp misafir etmeye hazırız. Yurtlar hazır hale getirildi. Vatandaşımıza çağrı yapıldı. Şu ana kadar 30 vatandaşımız yurtlarda kalmak için müracaatta bulundu. Sayın valimizin verdiği bilgiye göre şu anda bölgedeki kamu kurum ve kuruluşlarında bir hasarımız yok. Okullarımızda, kamu hizmet binalarında herhangi bir hasarımız yok, inşallah binalarımızda kamu hizmeti vermeye de devam edeceğiz. Kumanyalar hazırlandı şu anda dağıtılıyor. Yine Tokat’ta üç ilçemizde sıcak yemek çıkartmak üzere aş evlerimiz oluşturuluyor. İnşallah vatandaşımıza sıcak yemek imkanımızda sunulacak. Şu anda bölgede ulaşımda, alt yapıda, elektrik ve haberleşmede herhangi bir sorunumuz yok. Yollarımız açık, enerjisi olmayan ve haberleşme imkanı olmayan köyümüz yok. Tedbir olarak Tokat’ta bir gün eğitime ara verdik. Yozgat ilimizde ise Çekerek, Kadışehri ve Aydıncık ilçelerinde yine eğitime bir gün ara vermiş olduk” dedi. “750 Personel 150 araç bölgede” Karaloğlu, 150 araç ve 750 personelin bölgede görev aldığını ifade ederek, “Diyarbakır’dan Van’a kadar birçok ilimizden arama kurtarma ekipleri bölgeye ulaşmış durumda. Yerel ekipler de bölgeye ulaştı. Şu anda bölgede 750 personelimiz vatandaşlarımıza yardımcı olmak üzere bekliyor. 150 yardım aracı da bölgeye ulaşmış durumda” şeklinde konuştu. “Dezenformasyon uyarısı” Karaloğlu açıklamasında dezenformasyon uyarısında bulunarak şunları söyledi: “Sosyal medyada maalesef yine dezenformasyonlar var. Vatandaşımıza çağrımız AFAD tarafından açıklanmayan hiçbir bilgiye itibar etmemeleridir. Biz vatandaşlarımızı AFAD üzerinden çok hızlı bir şekilde bilgilendiriyoruz. Vatandaşımızın tereddüdü olmasın.” Öte yandan İçişleri Bakan Yardımcısı, açıklama yaptığı sırada deprem meydana geldi. Karaloğlu, "Şu anda artçı sarsıntıyı hep birlikte yaşadık. Rabbim hepimizi, ülkemizi korusun" dedi.
İstanbul Jose Mendilibar: "Dayanma gücümüzü sonuna kadar kullandık" Olympiakos Teknik Direktörü Jose Mendilibar, Fenerbahçe ile çok zor bir maç oynadıklarını belirterek, "Dayanma gücümüzü sonuna kadar kullandık. Penaltılara kalması, futbolcuların becerisine kalıyor" dedi. UEFA Avrupa Konferans Ligi Çeyrek Final ikinci maçında Fenerbahçe ile karşılaşan Olympiakos, penaltı atışları sonunda galip gelerek yarı finale yükseldi. Müsabakanın ardından düzenlenen basın toplantısında açıklamalarda bulunan Olympiakos Teknik Direktörü Jose Mendilibar, "Çok zor bir oyun oynadık. Dayanma gücümüzü sonuna kadar kullandık. 10. dakikada golü yemiştik fakat dayandık. İlk devrede dayanma gücümüzü iyi kullandık. Topu rakibe verip yorma yoluna gittik. Penaltılara kalması, futbolcuların becerisine kalıyor" ifadelerini kullandı. "Kendimi şanslı hissediyorum" Mendilibar, "Avrupa kupalarında yarı finale kalmasında takımın başında antrenör olduğum için kendimi şanslı hissediyorum. Umarım daha ileriye taşıyabiliriz. Şu anda kalemizi koruyan Tzolakis, başta ikinci kalecimizdi. Sonra kaleyi devraldı. Topun auta gitmesine şans diyebilirsiniz ancak kalecinin kurtarışına şans diyemeyiz. Bir çalışma sonucu oluyor bunlar" diye konuştu. "Kariyerim boyunca penaltılara bakmadım" Penaltı atışlarını izlemediği ve sırtını dönmesiyle ilgili sorulan soruya İspanyol teknik adam şu yanıtı verdi: "Ben bütün kariyerim boyunca penaltılara bakmadım. Bunu totem olarak yaptığımı size açıklamak isterim."