GENEL - 14 Temmuz 2019 Pazar 12:31

KGTÜ’de 15 Temmuz paneli düzenlendi

A
A
A
KGTÜ’de 15 Temmuz paneli düzenlendi

Konya Gıda ve Tarım Üniversitesinde (KGTÜ) 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü dolayısıyla bir panel düzenlendi.

Konya Gıda ve Tarım Üniversitesinde (KGTÜ) 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü dolayısıyla bir panel düzenlendi.


Konya Gıda ve Tarım Üniversitesinde, 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü vesilesiyle 15 Temmuz 2016’daki darbe girişiminin sonuçlarının ve küresel güçlerin Türkiye’ye yaklaşımının anlatıldığı bir panel gerçekleştirildi.



“Geçmiş bize yol gösterir”


Konferansın açılış konuşmasını gerçekleştiren Konya Gıda ve Tarım Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Cumhur Çökmüş, “Geçmiş, hafızada ne kadar iyi oturursa, buradaki taktikler ne kadar iyi okunursa, bundan sonraki tehlikeler de o kadar iyi algılanır, ona göre tedbirler alınır. Bunun için 15 Temmuz’u çok iyi anlamamız ve hafızamıza yerleştirmemiz gerekiyor” dedi.


Daha sonra Türk Tarih Kurumu Başkanı Prof. Dr. Refik Turan, ‘Tarih İçinde Hukuksuz İktidar Savaşları ve 15 Temmuz’ başlıklı sunumunu gerçekleştirdi. Prof. Dr. Turan, “Devletin hiç beklemediği bir noktadan kuyuya doğru yuvarlanma teşebbüsünün yapıldığı gecedir 15 Temmuz 2016 tarihi. Ekonomi yolunda gidiyor, güçlü bir iktidar var, istikrarlı bir hükümet var, herhangi bir yerden de siyasi rüzgar esmiyor, ama ortalıkta bir darbe teşebbüsü var” şeklinde konuştu.



“15 Temmuz’da asıl hedef, devlet bekasıydı”


Darbe girişiminin özellikle İstanbul ve Ankara’yı hedef aldığını belirten Prof. Dr. Turan, “İstanbul’da Boğaz Köprüsü tutulmuş, Atatürk Havaalanı tutulmaya çalışılmış, asıl kalkışma ise Ankara’da olmuştur. Ankara’da darbe girişiminde bulunanlar Akıncı Hava Üssü, Emniyet Genel Müdürlüğü, TRT Genel Müdürlüğü, Polis Özel Harekat, özel kuvvetler, Genel Kurmay Başkanlığı, meclis ve Cumhurbaşkanlığı başta olmak üzere birçok noktaya saldırdı. 15 Temmuz, her zamankinden daha büyük, daha vahşi, her zamankinden daha sinsi, her zamankinden daha kanlı olan bir darbe girişimiydi. 15 Temmuz tarihi mahut bir geceydi. Asıl yıkılmak istenen Ankara’nın iradesiydi, devlet bekası, devlet gelenekleri. Bu darbenin amacı devlete el koymaktı. Devlet, bizim toplumsal olarak en kıymetli unsurumuzdur” ifadelerini kullandı.



“FETÖ, küresel sistemin de desteği almıştır”


FETÖ’nün haşhaşi topluluğuna benzediğini kaydeden Prof. Dr. Turan, “Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan doğru bir tespit yaptı, bu yapı, Selçuklu dönemindeki Hasan Sabbah tarafından yönetilen Sabbahi hareketine benzemektedir. Hassan Sabbah nasıl bir eğitim öğretim metodu uyguladıysa, yani bir çocuğu alıyor, anne, baba, devlet ve cemiyetten sıyırıp kendine bağlıyorsa, FETÖ de aynısını yaptı. FETÖ, küresel sistemin de desteği almıştır. 15 Temmuz’dan sonra Avrupa ve Amerika ülkemize destek vermediler. Haftalar sonra cılız bir sesle tepki gösterdiler. 15 Temmuzla Batı Avrupa’nın, Amerika’nın demokrasi diye bir derdinin olmadığı teyit edildi. Bu çok net ve açık, bunu dünyaya anlatmamız lazım. Her darbe devletten bir şeyler alıp götürmüştür. İnsanlığı çığ gibi ezen bu küresel sistemin karşısında oluşacak alternatif medeniyetin çekirdeğini bu millet oluşturacaktır. Çok köklü bir istiklal bilincimiz var, bu bilincimizi kaybetmeyeceğiz” diye konuştu.



“15 Temmuz başlı başına bir operasyondur”


Ardından Ankara Kriz ve Siyaset Araştırmaları Merkezi (ANKASAM) Başkanı Prof. Dr. Mehmet Seyfettin Erol ise, ‘15 Temmuz Darbe Girişimine Merkez-Çevre İlişkileri Açısından Bir Bakış’ konulu sunumunu gerçekleştirdi.


Türkiye’ye yönelik saldırıların devam etmekte olduğunu ve değişenlerin enstrümanlar olduğunu dile getiren Prof. Dr. Erol, Merkez dediğimiz devlettir, çevre ise millettir. Uluslararası hukuk birçok alanda hükmünü yitirmiş durumda. Değerler ayaklar altında. Liberalizm çökmüştür. İnsanlığa hitap edecek bir fikirler manzumesinin eksikliği var. 15 Temmuz başlı başına bir operasyondur. Başlayıp bitti değil, operasyonlar sürecinin bir parçasıdır, hedefe varılmadığı sürece bu operasyonlar devam edecektir. Merkez ile çevre arasındaki ilişki test edildi, çevrenin gücü görüldü. Demokrasi kaçınılmazdır ama Amerika 11 Eylül sonrası renkli devrimler adı altında kendi nüfus alanını genişletmek adına darbeler yapmıştır. Demokrasi konusunda samimi olmayan Batı’nın kendisidir, Amerika’nın kendisidir. Demokrasi şu anda bize dayatılan en güçlü silahlardan biridir. Ne yazık ki, buna kapılıp gidenlerimiz de var” ifadelerine yer verdi.


Konferans sonrası Rektör Prof. Dr. Cumhur Çökmüş tarafından Türk Tarih Kurumu Başkanı Prof. Dr. Refik Turan ve ANKASAM Başkanı Prof. Dr. Mehmet Seyfettin Erol’a günün anısında hediye takdim edildi. Konferansa, KGTÜ Rektörü Prof. Dr. Cumhur Çökmüş, Türk Tarih Kurumu Başkanı Prof. Dr. Refik Turan, ANKASAM Başkanı Prof. Dr. Mehmet Seyfettin Erol, Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Hasan Kürşat Güleş ve Prof. Dr. Durmuş Tayyar Şen, dekanlar, akademik ve idari personel ile çok sayıda öğrenci katıldı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya 15 metrelik uçurumdan uçtular, hayatlarını ağaç kurtardı Antalya’da yaklaşık 15 metrelik yükseklikten uçarak bir ağacın üzerine düşen otomobildeki karı koca emekli öğretmen, itfaiye ekiplerinin film gibi operasyonuyla kurtarıldı. Kaza, saat 19.30 sıralarında Kepez ilçesi Antalya Bulvarı üzerindeki seyir terası olarak bilinen noktada yaşandı. Alınan bilgiye göre, Hasan T. (68) idaresindeki 60 HF 563 plakalı otomobil, sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu önce demir bariyerlere çarptı ardından yaklaşık 15 metre yükseklikteki uçurumdan bir ağacın üzerine oradan da toprak zemine düştü. Kazayı gören vatandaşlar, araçta bulunan sürücü ile eşi Gülseren T.’yi (68) araçtan çıkardılar. Durumun 112 Acil Çağrı Merkezine bildirilmesinin ardından olay yerine itfaiye, sağlık ekipleri ve polis sevk edildi. Hastanede tedavi altına alındılar Belirtilen adrese gelen itfaiye ekipleri, kaşık sedyeye alıp halat yardımıyla yukarı çıkardı. Çifi, ambulansla kaldırıldıkları Antalya Şehir Hastanesinde tedavi altına alındı. Çiftin bilinçlerinin yerinde olduğu öğrenildi. Hurdaya dönen araç ise vinç yardımıyla bulunduğu noktadan alındı. "Ağaç olmasaydı muhtemelen ölürlerdi" Kazanın görgü tanıklarından Burak Ürün, "Araba fren sıkarken aşağıya uçtuğunu gördüm. O anda yardıma gidip yaralıları çıkarmaya çalıştım. O ağaç olmasaydı araba aşağı yuvarlanacaktı. Ağaç sayesinde kurtuldular" dedi. Yaralı çifti araçtan çıkarmaya yardım eden bir vatandaş da, "Teyzeyle amcayı çıkardık sonrasında ambulans ekibi ile itfaiye ekibi geldi. Sedye ile buradan çıkarmak 2,5 saat sürdü. 5 metre ileriden uçmuş olsalardı muhtemelen ölürlerdi. Çünkü onları kurtaran ağaç oldu" diye konuştu.
İstanbul Ersin Destanoğlu: “Serdar Hoca bu kulübün DNA’sını çok iyi biliyor” Beşiktaş’ın tecrübeli kalecisi Ersin Destanoğlu, daha iyi sonuçlar almak için çalışmaya devam edeceklerini dile getirerek, “Serdar Hoca bu kulübün DNA’sını çok iyi biliyor” dedi. Trendyol Süper Lig’in 33. haftasında Beşiktaş, sahasında karşılaştığı MKE Ankaragücü’nü 2-0 mağlup etti. Siyah-beyazlılarda sakatlığı bulunan Mert Günok’un yerine 11’de sahaya çıkan Ersin Destanoğlu, maçın ardından basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. İyi bir futbolla galip geldikleri için mutlu olduğunu dile getiren Destanoğlu, “Bizim için güzel bir akşamdı. Tempolu, coşkulu güzel bir maç oynadık. Kazandığımız için mutluyuz. Önümüzde önemli bir kupa maçı var. Bugünkü maç bizi o maça da bira hazırladı. Rakibimizi de daha iyi tanıdık. Moral motivasyonumuzu yukarı çekerek daha iyi sonuçlar almak için elimizden geleni yapacağız” diye konuştu. Uzun süre sonra kazandıklarına değinen siyah-beyazlı takımın kalecisi, “Taraftarlarımız 5 maçlık serüvende bizden galibiyet bekliyordu. Biz de Serdar Hoca’yla birlikte içerideki moral ve motivasyonu sahaya yansıtıp taraftarlarımızı galibiyetle buradan uğurladığımız için mutluyuz” ifadelerini kullandı. “Serdar Hoca bu kulübün DNA’sını çok iyi biliyor” Serdar Topraktepe’nin takımla bağını hiç kopartmadığını vurgulayan Ersin Destanoğlu, "Öncelikle Santos Hoca’ya teşekkür ederim. Buraya geldi ve takımı yukarı çıkartabilmek için elinden geleni yaptı. Serdar Hoca bu kulübün DNA’sını çok iyi bilen, oyuncularla iyi diyaloğu olan bir hocaydı. Bizimle hep irtibat halindeydi. Bugün için sahada neler yapmamız gerektiğini söyledi. Biz de çıkıp oynadık” diyerek sözlerini tamamladı.