EKONOMİ - 03 Temmuz 2020 Cuma 12:16

Konya’da kiraz üreticisi ürünün dalında kalmasından endişe ediyor

A
A
A
Konya’da kiraz üreticisi ürünün dalında kalmasından endişe ediyor

Türkiye’nen önemli kiraz üretim merkezlerinden Konya’nın Hüyük ilçesinde uzun saplı Napolyon kirazı üretimi yapan çiftçilerin bu yıl ürününün dalında kalmasından endişe ediyor.

Türkiye’nen önemli kiraz üretim merkezlerinden Konya’nın Hüyük ilçesinde uzun saplı Napolyon kirazı üretimi yapan çiftçilerin bu yıl ürününün dalında kalmasından endişe ediyor.


Hüyük Ziraat Odası Başkanı Hürriyet Şahin, Türkiye’nin önemli kiraz üretim merkezlerinden Hüyük ilçesinde uzun sapı nedeniyle ihracatçıların da tercih ettiği gözde ürünü olan kalitesi, aroması, dayanıklılığı ile bilinen Napolyon kirazı yetiştiriciliği yaptığını anlattı. Bu kirazların geçmiş yıllarda dünyanın her köşesine gönderildiğini ve üretici ile yöre ve ülke ekonomisine önemli kazanç kapısı olduğunu anlatan Şahin, bu yıl ise hasat sezonuna girilirken para etmemesinden dolayı üreticinin büyük bir hayal kırıklığı yaşadığını söyledi. Yöre insanının Türkiye’nin en iyi kirazlarını yetiştirebilmek için ağaçlarına adeta kendi evladı gibi, gelinlik kız gibi bakarak ürünü elde ettiğini vurgulayan Şahin, yetiştiriciliğinin yapılırken çapalaması, doğal gübrelemesi, budaması, ilaçlaması, bakımı ve sulaması gibi büyük bir emek verdiğini aktararak bu mesainin de kilosunda 3,5-4 liraya ulaşan bir maliyet oluşturduğunu kaydetti.



"Kirazımız için bas bas bağırıyoruz, sesimizi duyuramıyoruz"


Bu yıl Hüyük’te hasat sezonuna girilirken piyasada dolaşan fiyatlar nedeniyle kiraz üreticisinin endişeli bir bekleyiş içerisine girdiğini anlatan Şahin, üründen umudunu kesen üreticinin kiraz ağaçlarını kesmek zorunda kalabileceğini dile getirdi. Bir kiraz ağacının kolay yetişmediğini, en gencinin 15 yaşında olduğunu hatırlatan Şahin, 15 yıl emek verilen ağaçların üreticinin üründe emeğinin karşılığını alamadığı takdirde, dalında çürümeye terk edileceğini ve bölgedeki ağaçların kesilmesinin üzüntüsünü yaşayabileceklerini ifade etti. Bölgedeki ürünün şu anda bir hafta 10 gün önceki hali olduğunu önümüzdeki günlerde daha da olgunlaşarak sofralara hazır hale geleceğini aktaran Şahin, “Bu ürünün özelliğine bir bakın. Daha kirazımız şişecek, buradaki ağaçlarda şu anda ürünün 10 gün önceki hali. Bu kiraz, Napolyon dediğimiz cinsi. Bu sapının uzunluğu hem aromasının gücü hem de şoka alındığında ihracatçı arkadaşlarımızın bunu iki ayın üzerinde şokta muhafaza etmesini sağlıyor. Bu kirazımız, daha düne kadar İngiltere, Almanya, Fransa, Hollanda, Rusya ve daha birçok ülkeye gidiyordu. İngiltere’nin kraliyet sarayı ile Rusya’nın devlet idarecilerinin sofralarına misafir olan ürünümüz için ihracatçılardan ‘gidin yine o bölgeden alın gelin’ denilen bir üründü. Ancak, bu son dönemde kirazımız her ne olduysa, araya kimler girdiyse, yönlendirme mi var, ne var veya ihracatta tıkanma mı var. Biz kirazımız için bas bas bağırıyoruz, sesimizi duyuramıyoruz. Yani, ilgililerin bölgedeki çiftçinin sesine bir kulak vermesini istiyoruz” dedi.



"Bizim meyvemize mutlaka ilgili kurumların el atmasını istiyoruz"


Büyükşehirlerde market ve pazarlarda kilosu 10-20 lira aralığında satılan ürünün Napolyon kirazı olmadığı halde bu fiyatlara alıcı bulduğunu, ancak yöredeki üreticiden maliyetinin de altında talep edildiğini vurgulayan Şahin, “Bu bölgedeki çiftçi, şu an kirazını satamaz ise kiraz ağaçlarıyla fındık mı olur, ceviz mi olur başka bir ürün mü olur, değiştirmek zorunda kalacak, kesecek ama yazıktır yani. Bölgede bin ton civarında bir üründen bahsediyoruz. Her ağaçta 80-100 kilo olduğuna göre demek ki, on binlerce ağaçtan söz ediyoruz. Dolayısıyla ilgililerin, bizi duyanların buna sahip çıkmasını istiyoruz. Yoksa bu çiftçi bunu bırakır. Bu çiftçi de toprağa küser, bu işi yapmazsa şehirdeki insanlar ne yiyecek ne içecek? Çünkü hep diyoruz insanoğlunun geleceğini enerjisini ve tarımını çözemeyen toplumların geleceği olmayacağını söylüyoruz. Tarımını çözemeyenlerin de egemenliğinin olmayacağını söylüyoruz. O zaman tarımın önemli bir versiyonu da meyvecilik. Bizim meyvemize de mutlaka ilgili kuramların el atmasını istiyoruz" diye konuştu.


İhracatçılara da seslenen Şahin, "Tarımda sürdürülebilir pazarı elde edebilmeniz için bizim pazarımızı korumanız sizin de istikbaliniz bizim de istikbalimiz icabıdır. Çünkü sen neyi satacaksın, ben yetiştirirsem satacaksın, pazara, başka memleketlere götürdüğünüz o insanlar ne yiyecek? Ben yetiştirip sana verirsem, onu satacaksın yiyecek. Dolayısıyla bu bir döngüdür, bu döngünün en kuvvetli ayağı üretici ayağıdır, üretici ayağını siz küstürür, topraktan ağaçtan uzaklaştırırsanız o zaman sizin de varlığınızın bir anlamı kalmaz bizim de varlığımızın bir anlamı kalmaz. Biz olmazsak siz de olmazsınız, birbirimize bağlıyız dolayısıyla. Şu bir hafta on gün içerisinde bu sorunumuza bir el atılmasını istiyoruz” diye konuştu.



"Ürün toplanmazsa dalında çürüyüp gidecek"


Ziraat Odası Başkanı Şahin, Hüyük’te kiraz üretiminin merkezi olan İlmen’deki organik meyve halinin de hasat sezonuna girilirken bugünlerde en sessiz ve durgun günlerini yaşadığını da vurgularken, bundan çok değil birkaç yıl öncesine kadar ise buradaki hareketliliğin günler öncesinde başladığını hatırlattı. Şahin, “Vatandaşımız ürünü vermek için bu halde sıraya girerdi, önceden isim yazdırırdı, ‘sen filan saat geleceksin’ diye, toptancı arkadaşımızda kamyonlarını tırlarını sarmaya yetişemezdi, ama gördüğünüz gibi bugünlerde gelen yok giden yok halde sinek avlıyoruz. Ürün toplanamazsa dalında çürüyüp gidecek. Toplanamazsa ağaç da tabiat da insana küsecek”ifadelerini kullandı.


Yörede kiraz üretimi yapan aileler ile alım satımını yapan tüccarlar da ilçeye ihracaatçılar ile toptancıların henüz alım için gelmediğini vurgulayarak, beklentilerinin ürünün hak ettiği değerinde dalından toplanması olduğunu bunun da kilosu 8-10 lira aralığı olduğunu sözlerine ekledi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Hakkari Hakkari’de 2. Dönem İl Koordinasyon Kurulu Toplantısı yapıldı Hakkari’nin gelişimi ve kalkınması açısından önem taşıyan projelerin değerlendirildiği 2024 Yılı 2. Dönem İl Koordinasyon Kurulu Toplantısı, Vali Ali Çelik başkanlığında yapıldı. Gerçekleşen toplantıda; İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü, İl Milli Eğitim Müdürlüğü, İl Sağlık Müdürlüğü, DSİ 174.Şube Müdürlüğü, Karayolları 114. Şube Şefliği ve Telekom Müdürlüğü, kurumlarının çalışmalarıyla ilgili sunumlar gerçekleştirdi. Toplantıda; önceki dönem yatırımları ve 2024 yılı yatırımları, yatırımların ve sosyoekonomik gelişmelerin izlenmesi ve koordinasyon çalışmaları, sorunlar ve çözüm önerileri de istişare edildi. Hakkari’de 2024 Yılı 1. dönem sonu itibariyle il yatırım takip sisteminde toplam tutarı 49 milyar 142 milyon 288 bin 215 TL olan 165 projenin aktif olarak kayıtlı olduğu ve hâlihazırda izlendiği, bu projelerin gerçekleşmesi için toplam 15 milyar 867 milyon 77 bin TL harcama yapıldığı, yüzde 32,29 oranında nakdi, yüzde 32,78 oranında fiziki gerçekleşme sağlandığı belirtildi. Toplantıda ayrıca projelerin durum bazında, ilçe bazında, belediye bazında, sektör bazında ve yatırımcı kuruluş bazında dağılımlarına ilişkin analizler incelendi. Vali Ali Çelik’in talimatları doğrultusunda Mir Kalesi’nin ve Şemdinli Kelat Sarayı’nın tarihi dokusunun ortaya çıkarılması ve turizme kazandırılmasına yönelik jeoradar ve kazı çalışması da başlatıldı. Toplantıya Vali Yardımcısı ve İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Buğra Karadağ, Vali Yardımcıları Furkan Berber ve Tayyar Emre Mahmutoğlu, İl Emniyet Müdürü İdris Yılmaz, Belediye Başkan Yardımcısı Ali Onay, koordinasyon kurulu üyeleri katıldı.
İstanbul Banu Parlak: “Kendilerini mağdur gösterip beni kötü göstermeye çalışmalarından çok yoruldum” Çocuğumun can güvenliğinden endişe ettiğini belirten sosyal medya fenomeni Banu Parlak, “Çocuğumun can güvenliğinden endişe ediyorum. Tutukluluklarının devamına karar verildi. Adalete güveniyoruz. Kumpas kumpas deniliyor. Bakın benim bunu yapma kudretim yok. Artık insanların gözünden bu algıyı oluşturmaktan vazgeçsinler. Kendilerini mağdur gösterip beni kötü göstermeye çalışmalarından çok yoruldum çok sıkıldım” dedi. Bahçeşehir 1. Kısım Doğa Parkı’nda bulunan sosyal medya fenomeni Banu Parlak’a ait güzellik merkezi 1 Ekim 2023 günü saat 02.00 ve 04.30 sıralarında motosikletli şüphelilerce kurşunlanmıştı. Olaya ilişkin hazırlanan iddianame kapsamında Dilan, Engin ve Sezgin Polat’ın ‘azmettirme’ suçundan cezalandırılması istenen davanın görülmesine Küçükçekmece Adliyesi’nde devam edildi. Mahkeme, yakalama kararlarının ve tutuklu sanıkların tutukluluk halinin devamına karar verdi. Dosyanın İstanbul 41. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki dosya ile birleştirilmesine hükmedilerek duruşma ertelendi. Duruşma sonrası Banu Parlak ve avukatı Yalçın Tok basın mensuplarına açıklama yaptı. Çocuğumun can güvenliğinden endişe ettiğini belirten Banu Parlak, “Çocukları için üzgün olduğumu belirtmek istiyorum. Mahkeme salonunda kızını gördüm. Fakat benim de bir evladım var bende arkasında durmak zorundayım. Bende kendi çocuğumun güvenliğini düşüyorum. Çocuğumun can güvenliğinden endişe ediyorum. Tutukluluklarının devamına karar verildi. Adalete güveniyoruz. Kumpas kumpas deniliyor. Bakın benim bunu yapma kudretim yok. Artık insanların gözünden bu algıyı oluşturmaktan vazgeçsinler. Kendilerini mağdur gösterip beni kötü göstermeye çalışmalarından çok yoruldum çok sıkıldım” dedi. Banu Parlak’ın Avukatı Yalçın Tok Duruşma sonunda Banu Parlak’a iki kişinin tükürdüğünü belirterek “Bir örgüt soruşturması var. Onunla birleştirme kararı verildi. Duruşma salonundan çıktığımızda iki tane benim tanımadığım ama fenomen olduğunu iddia eden iki kişi Banu hanıma tükürerek hakaret ettiler. Onlar hakkında da hemen suç duyurusunda bulundum” ifadelerini kullandı.
İzmir Sektör 30. Marble İzmir Fuarı’nı beklemeye başladı Türkiye doğal taş ihracatının can damarı Marble İzmir-Uluslararası Doğaltaş ve Teknolojileri Fuarı, dünyanın dört bir yanından sektör temsilcisi ve ziyaretçilerini 17-20 Nisan tarihleri arasında fuarizmir’de ağırladı. Yaklaşık 6 milyar dolarlık maden ihracatının 2 milyar dolarlık payını oluşturan doğal taş ihracatına önemli katkı sağlayan Marble İzmir, oluşturduğu iş hacmiyle hem katılımcıları hem sektörü hem de İzmir esnafını mutlu etti. Yapılan iş anlaşmalarının yanı sıra otellerdeki doluluk, restoranlardaki artan iş hacmi, kentin alışveriş merkezleri ile turistik yerlerindeki yoğunluk memnuniyet oluşturdu. İzmir Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde İZFAŞ tarafından fuarizmir’de 150 bin metrekareyi aşkın açık ve kapalı sergi alanında bin 14 katılımcıyla, Çemar Traverten & Mermer ana sponsorluğunda gerçekleşen Marble İzmir - Uluslararası Doğaltaş ve Teknolojileri Fuarı, toplam 68 bin 975 ziyaretçiyi ağırladı. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay’ın, doğal taş sektörü için markalaşma ve pazarlamanın önemini vurgulayarak “Biz bu dönemde bölgesel olarak kalkınmaya önem vereceğiz. Bunun için komşu illerimizle, Türkiye’deki tüm kurum kuruluşlarımızla iş birliği içinde olacağız. İzmir tarihi olarak ticaret kentidir, fuarlar kentidir. Bu yönünü geliştirmek için çok çaba harcayacağız. 30’uncusunda ve daha sonralarında daha gelişmiş fuarlarla, 20 bin metrekare ilave ile beraber daha büyük organizasyonlarla buluşmayı diliyorum” diyerek açtığı Marble İzmir’i, dünyadaki 125 ülkeden 8 bin 277’si yabancı, 76 ilden 60 bin 698’i yerli olmak üzere toplam 68 bin 975 kişi ziyaret etti. Bu yılın ilk üç ayında ihracatını artıran, fuarda da önemli satışa ve anlaşmalara imza atan doğal taş sektörü, 9 - 12 Nisan 2025’te düzenlenecek 30. Marble İzmir’i beklemeye başladı. Katılımcılar 19 ülkeden 130 firmayla iş görüşmesi yaptı İZFAŞ Genel Müdürü Canan Karaosmanoğlu Alıcı, Türk doğal taş sektörünün dünyaya açılan kapısı olan Marble İzmir Fuarı’nın, sağladığı ticaret hacmiyle yeni yıla umut olduğunu belirterek, “Ticaret Bakanlığı’nın ihracata yönelik destekleriyle Ege Maden İhracatçıları Birliği, İstanbul Maden ve Metaller İhracatçı Birlikleri ve Batı Akdeniz İhracatçılar Birliği ile ortak üç farklı alım heyeti programı düzenledik. Bu programlar kapsamında hedef ülke olarak belirlenen 19 ülkeden, 130 firmayla katılımcı firmalarımız yüzlerce iş görüşmesi yaptı. Doğal taş sektörünün yeni pazarlara açılması için ihracatımızda ilk sırayı alan Çin, ABD, Hindistan, Suudi Arabistan gibi ülkelerin yanı sıra Güney Kore’den Avustralya’ya, Brezilya’dan Birleşik Krallık’a kadar çok sayıda ülkeden profesyonel ziyaretçi fuarda yer aldı. Fuar süresince düzenlenen B2B görüşme programlarıyla da katılımcı firmaların müşterilerle hızlı ve etkili biçimde görüşmesi için çalıştık. Dünya genelinde yaşanan siyasal ve ekonomik olaylara karşı yeni iş birliklerine, satışlara ve anlaşmalara imza atıldığını görmek bizi mutlu etti” ifadelerine yer verdi. Marble İzmir’in, bir ticaret etkinliği olmanın ötesinde, Türkiye’nin ekonomisine önemli katkılar sağlayan bir güç haline geldiğini ifade eden Canan Karaosmanoğlu Alıcı, “Fuar, dört gün boyunca sektöre yine büyük bir ticaret hacmi sağladı. Fuarımızın ilk yılında 77 milyon dolar ihracatı olan Türk doğal taş sektörü günümüzde 2 milyar dolar ihracat potansiyeline ulaştı. Bu yılki fuarımız, aynı zamanda şehrimize de önemli bir katkı sağladı. 70 bine yakın ziyaretçinin İzmir’e gelmesi, otellerin doluluk oranlarının artması ve taksicisinden lokantacısına esnafın daha fazla iş yapması, Marble İzmir Fuarı’nın aynı zamanda kent ekonomisi için de ne kadar önemli olduğunu göstermekte. Birlikte çalışarak, doğal taş sektörünü daha da ileriye taşıyacağımıza inanıyorum” şeklinde konuştu. MARBLE Fuarı, bizi 2024 yılı ihracat hedeflerimize bir adım daha yaklaştırdı Ege Maden İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Alimoğlu, “Türk doğal taş sektörünün dünya liginde hızla ilk üç arasında girmesine büyük katkı sağlayan Marble İzmir Fuarı, 2024 yılında küresel ekonomideki soğumaya, Türk ekonomisindeki yüksek enflasyonist ortama rağmen sektörümüzün beklentileri doğrultusunda geride kaldı. Türk doğal taş sektörü olarak, 2024 yılının ilk çeyreğinde yüzde 2’lik artışla ihracatımızı 420 milyon dolara taşımıştık. Ege Maden İhracatçıları Birliği olarak Fuar’da 17 ülkeden getirdiğimiz 40 ithalatçı firmayla, 44 ihracatçı firmamızın 500 ikili iş görüşmesi yaptığı alım heyeti organizasyonu gerçekleştirdik. Birliğimiz, Türkiye’nin 420 milyon dolarlık doğal taş ihracatından yüzde 38 pay aldı ve doğal taş ihracatındaki liderliğini pekiştirdi” dedi. “Sektöre hayırlı olmasını diliyorum” Tüm Mermer Doğaltaş ve Makinaları Üreticileri Birliği (TÜMMER) Yönetim Kurulu Başkanı Hanifi Şimşek de “Katılımcılarımızın talepleri dikkate alınarak yeni dönemin planlamalarını, bundan önce de olduğu gibi yine ortak akılla hep birlikte danışma kurulları aracılığı ile yapmalıyız. Dışarıda kalan firmalarımızın fuara katılımı için ilk projede yer alan 20 bin metrekarelik ilave alan ihtiyacını İzmir Büyükşehir Belediye Başkanımız Dr. Cemil Tugay’a arz ettik, önümüzdeki yıldan itibaren bu sorunun çözüme kavuşacağına inanıyorum” dedi.