- 15 Temmuz 2021 Perşembe 12:11

Kütahya’da “Çeşitli Boyutlarıyla 15 Temmuz” paneli

A
A
A
Kütahya’da “Çeşitli Boyutlarıyla 15 Temmuz” paneli

Kütahya Dumlupınar Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü öğretim üyeleri Kütahya Valiliği himayelerinde DPÜ ve Kütahya Sağlık Bilimleri Üniversitesi iş birliğiyle düzenlenen Çeşitli Boyutlarıyla 15 Temmuz panelinde konuştular.

Kütahya Dumlupınar Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü öğretim üyeleri Kütahya Valiliği himayelerinde DPÜ ve Kütahya Sağlık Bilimleri Üniversitesi iş birliğiyle düzenlenen Çeşitli Boyutlarıyla 15 Temmuz panelinde konuştular.


Kütahya Valiliğinin himayelerinde Üniversite ve Kütahya Sağlık Bilimleri Üniversitesi iş birliğiyle çevrim içi olarak düzenlenen etkinliğe, Kütahya Valisi Ali Çelik, Kütahya Sağlık Bilimleri Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Vural Kavuncu, panel konuşmacıları Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü öğretim üyeleri Prof. Dr. Hüsamettin İnaç, Doç. Dr. Cantürk Caner, Dr. Öğr. Üyesi Hakan Arıdemir ve Dr. Öğr. Üyesi Barış Adıbelli, akademik ve idari personel ile davetliler katıldı.



“O gece devletimiz ve milletimiz bir oldu”


Etkinliğin açılış konuşmasını yapan Kütahya Valisi Ali Çelik, “ O gece halkımızın kararlı duruşu ve Cumhurbaşkanımızın liderliği ile darbecileri bertaraf etmeyi başardık. Devletimizle milletimiz bir bütün oldu. Bizim milli birlik ve beraberlik duygularımızı canlı tutmak dışında şansımız yok. Ülkemizin çevresindeki çatışma alanlarına karşı ancak bu şekilde ayakta durabiliriz. Hepimizin vatanımıza karşı sorumluluğumuzu en üst seviyede yerine getirmemiz gerekiyor” dedi.


Panelde söz alan Prof. Dr. Hüsamettin İnaç, konuşmasına FETÖ ile yenidünya düzeni arasında kurulan ilişki üzerinden başladı.


Hüsamettin İnaç, “ Gülen’in ABD’de tutulmaya ve desteklenmeye devam edilmesi, AB’nin Türkiye’nin yaşadığı travmayı hiç dikkate almadan sadece OHAL ve idam cezasına odaklanması, NATO’nun Türkiye’deki müttefiklerini kaybettiklerine dair feryatları, FETÖ’cü teröristlerin Almanya ve Fransa başta olmak üzere pek çok AB ülkesinde Türkiye’nin imajına yönelik manipülasyonlarda istihdam edilmesi göstermektedir ki FETÖ, tamamen uluslararası nitelikte bir terör örgütüdür. Bu terör örgütü Türkiye’den intikam almak, dış politikada ülkemizi yalnızlaştırmak ve Ortadoğu başta olmak üzere ulusal güvenliğimizi ilgilendiren hususlarda özgün ve ulusal çıkar odaklı politikalarımızı geleneksel müttefiklerimizin siyasetine çekme gibi hususlarda hala işlevsel görülmektedir. Bu işlevselliği ülke içerisinde de sürdürmek adına FETÖ ile mücadele sulandırılmaya çalışılmakta, insanımızın bu mücadeleye inancını azaltacak sabotajlar yapılmakta ve iktidar sahipleri FETÖ karşısında aciz bırakılmaya mahkum edilmektedir” dedi.



“Darbe girişimi ülkemizde yeni bir dönemi başlattı”


Darbe girişiminin Türkiye’de yeni bir dönemi başlattığını söyleyen ”Doç. Dr. Cantürk Caner,” Menfur 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında ülkemiz yeni bir döneme girmiştir. Kuşkusuz yeni dönemin ekonomik, siyasi ve toplumsal pek çok sonuçları bulunmaktadır. Bu sonuçlardan birisi de yönetim sistemimizdeki yeni düzenlemelerdir. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi olarak tanımlanan bu yeni yönetsel düzenlemeler, 16 Nisan 2017 tarihinde yapılan anayasa referandumuyla yürürlüğe girmiştir. Söz konusu referandumla birlikte ülkemiz Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemine geçmiştir. Yaklaşık 4 yılı aşan bir süredir ülkemiz Cumhurbaşkanlığı Hükümet sistemiyle yönetilmektedir. Dünyada her sistemin olduğu gibi bu sisteminde bir takım eksik veya aksayan yönleri mevcuttur. Haliyle sistem zaten yeni bir sistemdir ve bu da gayet doğaldır. Ancak söz konusu sistem devam ettikçe aksayan yönler görülecek ve giderilecektir. Esasen sistemin aksayan yönleri tamir edebilme imkanı da mevcuttur” diye konuştu.



“15 Temmuz hibrit bir savaş girişimidir”


15 Temmuz’un hibrit bir savaş girişimi olduğuna dikkat çeken Dr. Öğr. Üyesi Barış Adıbelli,” 15 Temmuz hain darbe girişimi Türkiye için bir milat olmuştur. Zira 15 Temmuz hain darbe girişimi açıkça Türkiye’nin uluslararası ve bölgesel politikalardan tamamıyla tasfiye edilmesini amaçlayan küresel güçlerin içerdeki piyonları aracılığıyla bir hibrit savaş girişimidir. Bu nedenle Türkiye, 15 Temmuz darbe girişimini başarısızlığa uğrattıktan sonra dünya politikasını ve jeopolitik rotasını yeniden kurgulamış, potansiyelini yeniden keşfetmiştir” dedi.



“Milletimize İslam’ı doğru öğretmek zorundayız”


Rektör Prof. Dr. Kazım Uysal, İstanbul’dan katıldığı yayında, “Milletimize İslam’ı doğru öğretmek zorundayız” dedi.


Rektör Uysal, “Tanzanya’dan az önce Türkiye’ye döndüm. Orada bulunduğu sürede gördüm ki, Tanzanya’da malum terör örgütüyle mücadele devam ediyor. Bu örgüt, milletimizin başına sarılan en büyük beladır. Çünkü dini değerlerimizi istismar ederek ülkemize ve milletimize büyük zararlar verdiler. Bu tek başına bir örgütün yapabileceği bir şey değildi. Yaşadığımız coğrafyada yüzyıllardır emelleri olan emperyalist güçler bir oldular ve bize büyük bir tuzak kurdular. Türk milletine açık savaşın açılamayacağını Çanakkale’de, Sakarya’da Dumlupınar’da görenler milletimizi birbirine düşürmeyi denediler. Geçmişte yapılan 28 Şubat gibi yanlışların doğurduğu, dini istismar eden örgütlere karşı aziz milletimize İslamiyet’i doğru kaynaklardan öğretmek zorundayız. Bunu başarırsak benzer musibetleri yeniden yaşamanın önüne geçebiliriz. Bu duygularla milletimize başsağlığı diliyorum. Tüm milletimize azim ve gayret diliyorum. İnşallah gelecek bizimdir. Bu paneli düzenleyen arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. Gelecekte bugünkü gibi güzel etkinliklere imza atmayı diliyorum” diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep GAİB yeşil dönüşüm çalışmalarına hız kesmeden devam ediyor Güneydoğu Anadolu İhracatçı Birlikleri bünyesindeki dört birlikten birisi olan Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği (GATHİB) sürdürülebilirlik ve yeşil dönüşüm kapsamındaki çalışmalarına bir yenisini daha ekledi. Gaziantep Üniversitesi iş birliğiyle pilot bir proje başlatan GATHİB, iklim değişikliği, yeşil enerji, yeşil dönüşüm ve sürdürülebilirlik gibi alanlarda çalışan öğretim üyeleri ve akademisyenlere yönelik eğitim faaliyeti yürütecek. Güneydoğu Anadolu İhracatçı Birlikleri hizmet binasında yüz yüze olarak gerçekleştirilecek eğitimleri alanında uzman kişiler verecek. “Projemiz geleceğin üretim modelleri ve eğilimlerine ayak uydurmak için eşsiz bir fırsat” TİM Tekstil ve Hammaddeleri Sektör Kurulu Başkanı ve Güneydoğu Anadolu Tekstil ve Hammaddeleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Fikret Kileci yaptığı açıklamada, “Tekstil ve hazır giyim sektörü doğaya en fazla olumsuz etkisi bulunan sektörlerden birisi olarak değerlendiriliyor. Bu sektördeki üretim altyapıları ve modellerin doğayla barışık ve sürdürülebilir hale getirilmediği takdirde sektör aktörlerini ve paydaşlarını oldukça zor günler bekliyor. Uluslararası Anlaşmalar ve Avrupa Birliği Yeşil Mutabakatındaki hükümler gereğince yeşil dönüşüm noktasında üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmeyen firmalar yakın bir gelecekte Avrupa pazarına satış yapmakta zorlanacaklar. Bu konuya kayıtsız kalma lüksümüz yok çünkü Avrupa pazarı ülkemiz için, özellikle tekstil ve hazır giyim sektörleri için göz ardı edilemeyecek bir ticaret hacmine sahip. Bu yüzden bu proje yeşil dönüşüm ve sürdürülebilirlik konularında hem nitelikli insan kaynağının oluşturulması hem de farkındalık sağlanması için çok kıymetli. Ayrıca geleceğin üretim modelleri ve eğilimlerine ayak uydurmak için eşsiz bir fırsat. Ülkemize ve sektörümüze hayırlı olmasını diliyorum” dedi.
Adana Portakal Çiçeği Karnavalı tüm coşkusuyla şehre renk katmaya devam ediyor Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından düzenlenen Türkiye Kültür Yolu Festivali kapsamına alınan Adana Portakal Çiçeği Karnavalı tüm coşkusuyla şehre renk katmaya devam ediyor. Festivalin beşinci akşamında sahneye çıkan Mert Demir, festival katılımcılarına unutulmaz bir gece yaşattı. Merkez Park’ta kurulan konser alanına sığmayan Mert Demir hayranları parkın her köşesinden sanatçıyı dinledi, şarkılarına eşlik etti. “İLK KEZ BU KADAR KALABALIK SEYİRCİYE SÖYLÜYORUM” Mert Demir, Türkiye Kültür Yolu Festivali’nin beşinci gecesinde Adana’nın en büyük alanına sahip Adana Merkez Park’ı adeta salladı. Saatler öncesinden parka gelen hayranları, Mert Demir sahneye çıktığı ilk andan itibaren tüm şarkılarına eşlik etti. Gördüğü ilgiden çok memnun olan Demir, seyircisiyle sohbet etti, duygulandı. Konser sırasında “İlk kez bu kadar kalabalık seyirciye söylüyorum, benim en kalabalık konserim oldu” diyerek kendi rekorunu kırdığını ifade etti. Konser sadece Mert Demir’in değil, festivalin de rekoru oldu. 200 binden fazla insan Mert Demir konserine katıldı. Sahne sonrası verdiği mini söyleşide, Türkiye Kültür Yolu Festivali’nin ülkemizin kültür ve sanat dünyasına önemli bir katkı sunduğunu söyledi ve ekledi “Çok güzel bir buluşma alanı oluşturuldu. Biz sanatçılar da, tüm halk da bu fırsatı çok güzel değerlendiriyoruz. Türkiye Kültür Yolu Festivali, herkesin katılabileceği bir etkinlik olması, çok geniş kitlelere ulaşılabiliyor olması adına önemli bir fırsat. Bu fırsatı her ortamda yakalayamadığımız için çok özel bir festival. Böyle bir fırsat gelince direk atladım. Benim için muhteşem bir gündü. Bence festival katılımcıları hiçbir konseri kaçırmasın, hepsine gelsin. Bugün burada çok büyük bir kalabalık gördüm. Ben de diğer şehirlerde konserler serisine devam edeceğim” dedi. ADANA’NIN SICAKLIĞI, COŞKUSU VE ÇEŞİTLİLİĞİNİ ANLATAN “SARI SICAK” SANATSEVERLERLE BULUŞUYOR Adana Kültür Yolu Festivali kapsamında, Adana’nın gözde sanat mekanlarından Korart Sanat Galerisi’nde "Sarı Sıcak Sergisi" büyük bir ilgiyle sanatseverlerle buluştu. Sergide Adana ve çevresinin zengin kültürel dokusunu ve sıcak atmosferini yansıtan eserler, bölgenin yetenekli ressamlarının karakteristik tarzlarını da yansıtarak sanatseverlere unutulmaz bir deneyim sunuyor. “BLOSSOM” KARMA RESİM SERGİSİ SANATSEVERLERİN UĞRAK NOKTASI HALİNE GELDİ Adana Kültür Yolu Festivali kapsamında, Orijinalist Art Gallery Sanat Galerisi’nde "Blossom” karma resim sergisi sanatseverlerin uğrak noktalarından biri oldu. Sergi, ilkbaharın gelişiyle canlanan doğadan ilham alıp, sosyo kültürel çeşitliliği kutlayarak estetik anlayışların değişkenliğine vurgu yapıyor.
İzmir Karşıyaka Başkanı Ergüllü’den stadyum açıklaması Karşıyaka Spor Kulübü Başkanı İlker Ergüllü, futbol takımını bir üst lige çıkarınca stadyum konusunda ellerinin güçleneceği düşüncesine sahip olduğunu söyledi. İzmir’in en köklü kulüplerinden birisi olan Karşıyaka Spor Kulübü, 25 yıldır kendi stadyumuna kavuşmak için verdiği mücadeleyi sürdürmeye devam ediyor. İlk ihalesi 2014 yılında yapılan, 2015’te ise temelleri atıldıktan sonra hiçbir işlem yapılmayan Yalı’daki arazi atıl bir şekilde kalırken, 31 Mart’taki yerel seçimlerden önce bu durumla alakalı hareketli günler yaşandı. Eski Karşıyaka Belediye Başkanı ve şimdiki İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, stadyumun yapımı için sözler verirken, Karşıyaka Spor Kulübü İler Ergüllü de konuyla alakalı önemli açıklamalarda bulundu. Ergüllü, “Stadyum mitingi çok güzel oldu. Bizleri yalnız bırakmayan camiamıza ve taraftarlarımıza çok teşekkür ediyorum. Ciddi bir ses getirdiğimize inanıyoruz. Mitingden bir gün önce benim İsmail Küçükkaya’ya çıkmam, orada CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in verdiği sözler, zaten eskiden Karşıyaka Belediye Başkanı olan şimdi de İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı olan Cemil Tugay’ın verdiği sözlerin hepsi stadyumun yapılması yönünde oldu” diye konuştu. “Stadyumumuza kavuşmak istiyoruz” Şampiyon olarak üst lige çıkmanın stadyum konusunda önemli bir durum olduğunu vurgulayan Ergüllü, “Bizim yapmamız gereken; futbol takımımızı bir üst lige atarsak, stadyum konusunda elimizin güçleneceğini ve siyasi olarak bize destek olan kişilerinde bu güçle birlikte elinin rahatlayacağını düşünüyorum. Hamza Dağ başkan da bu olayın üzerinde ciddi bir şekilde duruyor. Biz kulüp olarak siyasetin üstünde, sadece bize destek olmalarını ve Karşıyaka’nın stadyumuna kavuşmasını istiyoruz. Bunun için de tüm girişimlere başlayacağız. Ama öncelik, ligin tamamlanması ve kulüpteki kendi seçimimizi bitirmemiz. Kısa bir sürede değişimler olmasa da önümüzdeki sezondan itibaren bir şeylerin başlayacağını söyleyebiliriz” dedi.