ÇEVRE - 24 Kasım 2021 Çarşamba 11:26

Akçadağ Belediyesi’ne ödül

A
A
A
Akçadağ Belediyesi’ne ödül

Malatya’nın Akçadağ Belediyesi, Sağlıklı Kentler Birliği tarafından bu yıl 12’incisi düzenlenen “Sağlıklı Şehirler En İyi Uygulama Yarışması”nda ödül aldı.

Malatya’nın Akçadağ Belediyesi, Sağlıklı Kentler Birliği tarafından bu yıl 12’incisi düzenlenen “Sağlıklı Şehirler En İyi Uygulama Yarışması”nda ödül aldı.


Sağlıklı Kentler Birliği tarafından bu yıl 12’incisi düzenlenen “Sağlıklı Şehirler En İyi Uygulama Yarışması”nın kazananları belli oldu. 32 üye belediyenin 84 projeyle başvurduğu yarışmada Akçadağ Belediyesi, Sağlıklı Yaşam kategorisinde “doğa rotalarının turizme kazandırılması” projesi ile Jüri Özel Ödülü’ aldı.


Yarışmanın ödül töreni Antalya Muratpaşa Belediyesi ev sahipliğinde yapıldı.


Akçadağ Belediyesi tarafından yapılan yazılı açıklamada, “Akçadağ Belediyesi tarafından hayata geçirilen ve başka bir örneği bulunmayan doğa rotalarının turizme kazandırılması projesi, sağlıklı yaşam kategorisinde ödüle layık görüldü” denildi.


Ödül alan Akçadağ Belediye Başkanı Ali Kazgan, “2019 ‘da hayatımıza giren pandemi tüm dünyadaki insanları derinden sarsmış, hepimizi aylarca süren ev ortamına hapsetmiştir. Değişen koşullar insanları aktiviteler için doğayla baş başa kalacakları ortamlara itmiştir. Turizm bile yönünü bu kulvara çevirmiş olup insanlar kalabalıklardan uzaklaşacakları alanları tercih etmişlerdir. Akçadağ Belediyesi olarak Levent Vadisi’nin tarihi ve doğal güzelliklerini ortaya daha çok çıkaracağımız, halkımızın spor yapacağı yaparken de sağlık kazanacağı trekking yolları ve bisiklet parkurları oluşturmayı amaçladık. Trekking, doğa sporlarının en az ekipman ve malzemeye ihtiyaç duyduğu her yaştan insanın kolaylıkla katılabileceği bir spor dalı olup parkurların zorluk dereceleri bu sporu daha eğlenceli hala getirmiştir. Aynı zamanda bisiklet parkurlarıyla Levent vadisinin eşsiz doğal manzaraları eşliğinde salgının olumsuz etkilerinden uzakta spor yapma keyfini halkımıza yaşatmak özel amacımızdır” ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bolu Bolu’da 7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi düzenlendi Bolu’da "7. Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi" düzenlendi. Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Fatma Deniz Sayıner modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgileri katılımcılara aktardı. Bolu Koru Otel’de geleneksel hale gelen Uluslararası Koru Gebelik Doğum Lohusalık Kongresi’nin 7’ncisi düzenlendi. Kongre’nin oluşturulmasında büyük payda sahibi olan Prof. Dr. Aydan Biri ve Prof. Dr. Deniz Sayıner’in öncülüğünde bir araya gelen doğum hekimlerinin yanı sıra perinatoloji uzmanları, ebeler, hemşireler, yenidoğan hekimleri ve doğuma katkı sağlayan birçok branş uzmanı da kongrede yerini aldı. Kongrede Türkiye’de ve dünyada modern doğum hekimliği ve ebelik hizmetleri açısından önemli bilgiler, araştırma sonuçları ve deneyimlerin paylaşıldığı bilimsel oturumlar yapıldı. 3 gün sürecek olan kongrede, doğuma yönelik kurslar ve bilgilendirme toplantıları yapılacak. “Doğum konusu birçok konuya göre az ilgi görüyor” Türkiye’de sadece doğumun ele alındığı en büyük bilimsel toplantı olma özelliğini taşıyan 7. Uluslararası Bolu Koru Gebelik, Doğum ve Lohusalık Kongresi’nin başkanlığını yürüten Prof. Dr. Aydan Biri, “Bu 7’ncisi olmakla birlikte en çok heyecan duyduğum kongre oldu. Her geçen yıl birbirini tekrar etmemek adına zaten çok geniş ve sonsuz olan bu kongrede bir kez daha sizinle olmaktan çok büyük keyif duyuyorum. Konumuz doğum ve içerisinde çok fazla bileşen var. Doğumsal birleşim ya da bir bebeği ilgilendiren bir süreç, toplumun esası temeli ve koruyucu sağlık bakımı. Kongrede çok fazla insanı bir araya getiriyoruz. Ama çok da zor oluyor bu kongreler. Daha önce de söylediğim bir şey var ana işimiz olan doğum, özellikle kadın doğum hekimlerinin polikliniklerinin yüzde 80’i doğum, ancak buna rağmen birçok konuya göre çok daha az ilgi görüyor. Bu yıl ben çok çünkü bu konu doğrultusunda doktor arkadaşlarımızın da ana konumuzun doğum olduğuna dair inancı arttı. Her ne kadar hala akademisyen arkadaşlarımızın ‘Doğum da moda oldu’ demesine rağmen mesleğe bakışımızın çarptırıldığı bir dönemdeyiz” dedi. “Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez” Bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelere ihtiyaç olduğunu söyleyen Prof. Dr. Deniz Sayıner, “Eğitim bizim vazgeçilmezimiz olmalı. Çünkü en büyük güç bilgi gücüdür. Bilginin olmadığı yerde güçten bahsedilemez. Hiçbir silah, hiçbir teknoloji bilginin karşısında duramaz. O nedenle sürekli bilimsel çalışmaların ışığında kendini yenileyen ebelerin yetişmesine ve ebelere ihtiyaç duyduğumuzu söylemem lazım. Ve tabii ki böyle bir ebeliği dizayn etmek için de birlik olmaya ihtiyaç vardır. Kurucu üyelerinden biri olmaktan onur duyduğum, gerçekten birlikte yürümekten gurur duyduğum yol arkadaşlarımın olduğu Anadolu Ebeler Derneği. Bu dernekle birlikte örgütlenmek, mesleğine sahip çıkmak mesleki örgütün içinde olmak son derece önemli” diye konuştu.