ASAYİŞ - 30 Temmuz 2020 Perşembe 11:42

Covid-19 önlemleri en üst seviyede

A
A
A
Covid-19 önlemleri en üst seviyede

Malatya İl Emniyet Müdürlüğü tarafından vatandaşların Kurban Bayramı ve öncesini huzur ve güven ortamı içerisinde geçirmeleri amacıyla önlemler aldı.

Malatya İl Emniyet Müdürlüğü tarafından vatandaşların Kurban Bayramı ve öncesini huzur ve güven ortamı içerisinde geçirmeleri amacıyla önlemler aldı. Önlemlere Covid-19 kuralları denetimi de eklendi.


30 Temmuz 2020 Perşembe saat 08:00’dan 03 Ağustos 2020 Pazartesi günü saat 24:00’a kadar Malatya merkezinde ve ilçelerinde güvenlik önlemleri artırılarak, özellikle Asayiş Şube Müdürlüğü, Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü ve Bölge Trafik Denetleme Şube Müdürlükleri tarafından genel güvenlik ve trafik önlemlerine ek olarak Kurban Bayramı tatili boyunca gerekli tüm tedbirlerin en üst seviyede alınması kararlaştırıldı.


Asayiş yönünden, Malatya halkının can ve mal güvenliğini en üst düzeyde tesis edebilmek, bayram öncesi, bayram günleri ve bayram sonrası olmak üzere il merkezinde meydana gelebilecek asayiş olaylarını önlemek ve meydana gelen olaylara ise anında müdahale etmek amacıyla; şehrin her noktasında asayiş önlemleri takviye kuvvetlerle güçlendirilecek. Hayvan pazarları, alışveriş merkezleri, pazar yerleri ve halkın yoğun olarak bulunduğu ana caddelerde kapkaç, yankesicilik ve dolandırıcılık olaylarına karşı duyarlı bulunularak ilgili ekip sayısı artırılacak, denetim ve kontroller sıklaştırılacak, şehrin hareketli noktaları yaya devriyeler, motorize ekipler, resmi ve sivil ekipler tarafından sık sık kontrol edilecek.



Covid-19 kurallarına dikkat


Yeni tip korona virüsle (Covid-19) mücadele kapsamında alınan önlemlere riayet edilmesini sağlamak ve salgının yayılmasını engellemek amacıyla maske kullanımı, sosyal mesafe kuralına uyulması ve alınması gereken diğer önlemlerin denetimi amacıyla halkımızın yoğun olduğu bölgelerde yaya devriye ekiplerce gerekli denetimler yapılacak ve ses yayın araçlarımızla halkımıza, kurallara titizlikle uyulması yönünde gerekli uyarılar yapılacak.


Toplum Destekli Polislik Şube Müdürlüğüne bağlı ekiplerce kurban alım satım yerlerinde ve ekonomik canlılığın yoğun olduğu bölgelerde sahte para olaylarına karşı el ilanı ve broşür dağıtımı yapılarak, vatandaşlarımıza gerekli bilgilendirme yapılacak. Halka açık istirahat ve eğlence yerlerinde meydana gelebilecek olayların önlenebilmesi veya taşkınlık suretiyle vatandaşlarımızın huzur ve sükununu bozucu davranışların men edilebilmesi amacıyla yapılacak denetimler arttırılacak. Meydana gelebilecek olayların önlenebilmesi amacıyla sabit ve şok uygulamalar yapılacak.



Hırsızlık uyarısı


Kurban Bayramı süresince muhtemel hırsızlık olaylarına karşı her türlü güvenlik tedbirleri alınacak. Vatandaşların tatil ve alışveriş amaçlı olarak ikametlerinde bulunmamaları durumunda ikamet ve balkon kapılarını kilitlemesi, pencerelerini açık bırakmaması gibi tedbirlerin alınması konusunda duyarlı bulunmalarının uygun olacağı ifade edildi.


Kurbanlık hayvanların kontrolden çıkarak trafikte görülmesi halinde zabıta ve ilgili kurumlarla ortak hareket edilecek, kurbanlık hayvanların sevkiyatlarında hırsızlık olaylarına yönelik kontroller yapılacak.



Trafik yönünden tedbirler


30 Temmuz Perşembe gününden başlayarak 03 Ağustos Pazartesi gününe kadar olan sürede meydana gelebilecek trafik kazalarını önlemek, vatandaşların bayramı aileleri ve yakınları ile birlikte güvenli bir trafik ortamında geçirmelerini sağlamak amacıyla gerekli tüm trafik tedbirleri alınacak.


Arefe ve bayram günlerinde mezarlıklarda oluşabilecek trafik yoğunluğuna yönelik şehitlik ve mezarlıklar civarında gerekli görevlendirme yapıldı. Bayram süresince üzücü kazaların meydana gelmemesi için motorize trafik ekipleri, MOBESE görevlileri, motosikletli ekipler ve yaya görevlilerin yol ve trafik durumuna göre denetimleri devam edeceğinden vatandaşların seyahatleri süresince trafik kurallarına eksiksiz olarak uymaları gerektiği vurgulandı. Doğu ile Batıyı birbirine bağlayan D-300 Devlet Karayolunun Malatya şehir merkezinden geçmesi nedeniyle yol üzerinde oluşacak trafik yoğunluğu da göz önünde bulundurularak trafik ekiplerince aşırı hız, kırmızı ışık ve emniyet kemeri kontrollerine ağırlık verilecek. Şehirlerarası otobüs terminalinde trafik görevlileri tarafından, şehire giriş ve çıkış yapan otobüslerin denetimleri yapılacak.


Vatandaşların meydana gelen olaylar ile ilgili ihbar ve şikayetlerini 155 Polis İmdat hattını arayarak yapabilecekler.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan Eriyen kar suları Doğu’daki nehirlerin debisini yükseltti Doğu Anadolu Bölgesinde kış mevsiminde yeterli yağışın olmaması nedeniyle debisi düşen nehirlerde, baharla birlikte karların erimeye başlaması ile su seviyesi, yeniden yükselmeye başladı. Karların erimesiyle Erzincan’daki barajlarda doluluk oranı arttı. Bahar ayında Doğu’da dereler, nehirler coşkun akmaya başladı. Erzurum Dumlu Dağı’ndan doğan, Erzincan’dan geçerek Murat Nehriyle birleşip Fırat Nehri’ni oluşturan Karasu Nehrinin artan su seviyesi çiftçilerin yüzünü güldürdü. Kış mevsiminde su debisinin düşmesiyle ortaya çıkan nehir yatağındaki adacıklar da yeniden sular altında kalmaya başladı. Doğu Anadolu’daki arazilere can veren nehirlerin artan su seviyesi barajları da doldurdu. Ağrı Diyadin’den kaynayan Murat Nehri ve Erzurum Dumludağ’da kaynayan Karasu Nehri, Erzincan’dan sonra Elazığ il sınırlarında birleşerek Fırat Nehri’ni oluşturuyor. Fırat Nehri Erzincan, Tunceli, Elazığ, Malatya, Diyarbakır, Adıyaman, Gaziantep, Şanlıurfa il sınırını belirledikten sonra Suriye, daha sonra Irak topraklarına akarak Irak’ta denize uzak olmayan bir noktada Dicle Nehri ile birleşip Şatt’ül-Arab’ı oluştup Basra Körfezi’ne dökülüyor. “Karların erimesiyle Erzincan’daki barajlarda doluluk oranı arttı” Havaların iyice ısınmasıyla doğanın yeşerdiği Erzincan’da dağlarının yüksek kesimlerindeki karın erimesi ve yağmur yağışıyla beraber barajların doluluk oranı arttı. Erzincan Barajı yüzde 60, Tercan Barajı da yüzde 65 su doluluk seviyesine ulaştı. Tarımın yaygın olduğu Erzincan’da barajlardaki su seviyesinin artması çiftçiyi mutlu etti.
Uşak Başkan Yalım’ın talimatıyla yabancı uyruklulara ait ruhsatsız işletmelere mühür vuruldu Uşak’ta yabancılara ait ruhsatı olmayan işletmeler, Belediye Başkanı Özkan Yalım’ın talimatıyla mühürlenerek kapatıldı. Uşak Belediyesi Zabıta Müdürlüğü tarafından kent genelinde yapılan denetimlerde sığınmacılarca açılmış ’iş yeri açma ve çalıştırma’ ruhsatı olmayan işletmeler tespit edildi. Ruhsatsız hizmet verdiği belirlenen 5 dükkân, zabıta ekipleri tarafından mühürlendi. Zabıta Müdürlüğüne bizzat talimat veren ve şehir genelinde ruhsat almadan işletme açan sığınmacı kişileri tespit ettiren Başkan Yalım, halkın huzurunu bozabilecek hiçbir duruma müsaade etmeyeceklerini söyledi. “Hemşehrilerimizin ve esnafımızın huzuru bizim için her şeyden önemli. Bu huzuru bozacak hiçbir duruma izin vermeyeceğiz” diyen Yalım, “Uygunsuz bir şekilde iş yeri açıp haksız kazanç elde eden Suriyeli ve Afgan vatandaşları yakından takip ederek, bu tarz kazançlara fırsat vermeyeceğiz. Seçim vaadimde de söylediğim gibi yeni dönemde sığınmacı vatandaşlara iş yeri ruhsatı vermeyecek, halihazırda bulananlara ise sıkı denetimler gerçekleştireceğiz” ifadelerini kullandı. İş yeri ruhsatı olmayan dükkanların mühürlenmesi sırasında çevrede bulunan esnaf ve vatandaşlar da Başkan Yalım’a teşekkür etti. Vatandaşlar, Yalım’ın belediye başkanlığı görevinin hayırlı ve uğurlu olmasını da diledi.
İstanbul Uzmanından kalp krizine karşı uyarı: Gençler biraz sakin, yaşlılar hareketli olsun Son zamanlarda gençlerde kalp krizi geçirme oranında ufak da olsa artış gözlemlediklerini belirten Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Harun Arbatlı, gençlere uyarılarda bulundu. Prof. Dr. Arbatlı, “Gençler biraz sakin, yaşlılar hareketli olsun” dedi. 10-16 Nisan Kalp Sağlığı Haftası kapsamında Ataköy Medicana Hastanesi, ‘Kalbiniz için Bilinçlenin’ seminerine ev sahipliği yaptı. Gazeteci Işıl ve Ekrem Açıkel’in moderatörlüğünde gerçekleştirilen etkinlikte; Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Harun Arbatlı ve Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Aydın Yıldırım kalp sağlığıyla ilgili tüm soruları cevapladı. Kalp hastalıkları belirtilerini anlatan Prof. Dr. Aydın Yıldırım bunların; göğüs ortasında, çenede, sol elin yüzük parmağında, sırtta ve midede yaşanan ağrılar olabileceğini, bunlara dikkat edilmesi gerektiğini söyledi. “Türkiye’de ‘kalp krizi’ ölüm sebebi arasında en başta” Ölüm oranının en fazla kalp hastalıklarında görüldüğünü belirten Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Prof. Dr. Harun Arbatlı, “Erişkinlerdeki ölüm oranlarının yaklaşık 3’te biri kalp ve damar hastalıklarından oluyor. Bu yüzden ciddi bir toplum bilinci gerekmektedir. Çocukluk çağından itibaren kendimizi korumamız gereken bazı durumlar var. Bunlar yerine getirilirse toplum çok daha sağlıklı hale gelecek ve sağlık giderleri de azalarak refaha kavuşmuş toplum oluşacaktır. Türkiye’de ölüm sebebi arasında en başta kalp krizi gelmektedir. Kalp krizi; damar sertliği, şeker hastalığı, stres ve sigara faktörlerinin getirdiği hastalık grubudur. Çok basit kurallara uyarak bu faktörlerden korunmanız mümkün” açıklaması yaptı. “Son zamanlarda kalp krizi geçirme oranlarında ciddi bir artış var” Son zamanlarda kalp krizi geçirme oranlarında ciddi bir artış olduğuna da değinen Prof. Dr. Harun Arbatlı, “Bu hem toplumun yaşının ilerlemiş olmasından hem de içinde bulunduğu ekonomik koşullar dahil olmak üzere stresin artmasından da kaynaklanıyor. Ancak kalp krizinden ölme oranları ise bir o kadar azalmış durumda. Çünkü sağlık hizmetlerinde de belirli bir artış var. İnsanlar kalp krizi geçirdiklerini fark edip hastaneye ulaştıklarında bir şekilde anjiyosu, gerekirse bir stent işlemi yapılıyor. Gerekirse ilaç tedavisiyle rahatlatıp sonrasında da gerekli tedavileri düzenlenebiliyor. Bazen bunun içerisinde ameliyatlar da oluyor” dedi. “Gençler biraz sakin, yaşlılar ise biraz daha hareketli olsun” Prof. Dr. Harun Arbatlı, “Gençlerde kalp krizi geçirme oranında artış gözlemliyor gibiyiz. Bazı yanlış adımlardan kaynaklı sorunlar var. Genç yaşta kalp krizi geçirebiliyorlar. Dolayısıyla bir noktada; sakinliği, sükûneti koruyabilmek lazım. Bir şeyler yapma, kendilerini ispat etme çabası içinde oluyorlar. Ama bu, onlara geri dönüşü çok pahalıya patlayabiliyor. Gençlere biraz sakin olmalarını, yaşlılara ise biraz daha hareketli olmalarını öneriyoruz. Yani ortada buluşmaları daha güzel bir şey” şeklinde konuştu. “Kişiler eğitimle bu konuda bilinçlendirilmelidir” Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Aydın Yıldırım ise “Türkiye’de insanlarımızın kalp sağlığı oranları iyi durumda değil. Obezite ve yüksek tansiyon dünyada yaygın. Ayrıca kalp damar hastalıklarından yaşanan ölümler, dünyada birinci sıralarda. Ülkemizde ise durum Avrupa ülkelerine göre biraz daha kötü. Hem obezite hem hipertansiyon açısından daha yüksek oranlarımız var. Bu mevcut durumumuzun daha iyileştirilmesi için yoğun bir eğitim programı veya halkın bilinçlendirilmesi gerekmektedir” dedi. “30 dakika yürüyün, tuz tüketimini azaltın” Prof. Dr. Aydın Yıldırım, “Özellikle Kovid sonrası insanların çalışma ortamlarının eve taşınması ve hareket aktivitelerinde düşüş olmasından sonra obezite ve hipertansiyon yoğun şekilde arttı. Bunlar aslında birbiriyle bağlantılı. Kilonuz arttıkça tansiyonunuz da yükseliyor. Pandemi bittikten sonra da dinamik, hareketli hayata geçilmesi bekleniyordu ancak maalesef bu konuda çok fazla ilerleme kaydedilmedi. Teknolojinin gelişmesi ve araçların kullanılması da hareketsiz yaşamı tetikliyor. Bundan dolayı kalp hastalıkları açısından kötüleşme var” açıklaması yaptı. Gün içinde minimum 30 dakika yürüyüş veya aktivite yapılması gerektiğinin altını çizen Prof. Dr. Yıldırım şu önerilerde bulundu: “Bu olmadığı takdirde kilo artışı kaçınılmazdır. Beslenmede ise tuz tüketimi kısıtlanmalıdır. Akdeniz diyetine dönülmelidir. Stresten uzak durulmalı, kolesterol ve tarama testleri düzenli yapılmalıdır. Herkesin kalbine iyi bakması ve kontrol ettirmesi gerekir. Özellikle Türkiye’de büyük bir eksiklik olan koruyucu hekimliğin önemine değinmek istiyorum. Hastalandıktan sonra işlerin hem tedavisi hem de döneme ait zorlukları daha fazla. Öncelikli olarak hastalanmadan önlem almak gerekir.”
Mersin Kilosu 50 TL’ye kadar düştü: Çilekte açıkta hasat zamanı Çilek üretiminin önemli merkezlerinden Mersin Silifke’de açıkta hasat başlamasıyla birlikte 120 TL’ye ulaşan ürünün fiyatı 50 TL’ye kadar düştü. Türkiye’nin yaş sebze ve meyve üretiminde ilk sıralarda yer alan Mersin’de örtü altında turfanda birçok ürünün kış mevsiminde hasat edilmesinin ardından açıkta hasatlara başlandı. Özellikle 20 bin dönüm arazide yılda yaklaşık 80 bin ton çilek üretiminin gerçekleştirildiği Silifke ilçesinde ise açıkta hasada geçildi. Açıkta hasadın başlamasıyla fiyatlar da düştü. Yaklaşık 1 ay öncesinde kadar market ve pazarlarda 120 TL’ye kadar satılan çileğin fiyatı 50 TL’ye kadar geriledi. Yüzlerce kadına ekmek kapısı olan çilek hasadı, aynı zamanda üretici için iyi bir gelir kapısı oluyor. Üretilen çilekler Türkiye’nin her tarafına gönderilirken, bazı ülkelere de ihraç ediliyor. Geçen yıl Eylül ayında ekimin yapıldığını belirten işçi çavuşlarından Mevlüt Coşkun, "Bu ay itibarıyla da hasadını yapmaktayız. Zaten Silifke’miz çileği ile meşhur herkes bilir. Haziran’ın 15’ine kadar sürekli hasadımız devam edecek. Dönüm başına sezonda 4-5 ton hasat yapılıyor" dedi. İlçelerinde kışın topraksız tarım ve seralarda da çilek üretiminin yapıldığına dikkat çeken Coşkun, ilkbahar ve yazın ise açıkta üretimlerin sürdüğünü kaydetti. Açıkta çilek hasadına başladıklarını belirten üretici Rukiye Kuz, "Bahçemizi Ağustos ayında hazırladık, Eylül ayında diktik. Diktiğimiz günden itibaren de uğraşıyoruz. Şu anda 50-60 TL’den satıyoruz. Bizim yetiştirdiğimiz çilek hem yurt içine hem de yurt dışına gidiyor" ifadelerini kullandı.