EKONOMİ - 22 Ocak 2021 Cuma 11:42

Kızılay Malatya’da bin 500 kalifiye eleman alacak

A
A
A
Kızılay Malatya’da bin 500 kalifiye eleman alacak

Malatya Milletvekili Mehmet Celal Fendoğlu, Kızılay’ın Malatya lojistik merkez ve afet barınma konteyner üretim fabrikasına alınacak elemanlar için Kızılay’ın internet sayfasını takip etmelerini önerdi.

Malatya Milletvekili Mehmet Celal Fendoğlu, Kızılay’ın Malatya lojistik merkez ve afet barınma konteyner üretim fabrikasına alınacak elemanlar için Kızılay’ın internet sayfasını takip etmelerini önerdi.


Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Malatya Milletvekili Mehmet Celal Fendoğlu ve beraberinde MHP Malatya İl Başkanı Mesut Samanlı ve yönetim kurulu üyeleri Kızılay’ın Malatya’daki, lojistik merkez ve afet barınma konteyner üretim fabrikası inşaatını inceledi. Fendoğlu ve beraberindekilere, Türk Kızılay Genel Merkez Denetleme Kurulu Başkan Yardımcısı Umut Yalçın ile Kızılay Malatya Şube Başkanı Ramazan Soylu, lojistik merkez ve afet barınma konteyner üretim fabrikası inşaatı hakkında bilgi aktardı.



Fendoğlu’na teşekkür


Türk Kızılay Genel Merkez Denetleme Kurulu Başkan Yardımcısı Umut Yalçın, “ Kızılay tarafından yapılan yatırımlarını incelemek üzere geldiler. Bizlerde burada bir sunum yaparak bilgi verdik. Burada yapılan yatırımları birlikte gördük. Ziyaretleri ve desteklerinden dolayı MHP Malatya Milletvekili Mehmet Celal Fendoğlu’na teşekkür ediyorum” dedi.


Milletvekili Fendoğlu yaptığı açıklamada, yaklaşık 40 yıldır atıl şekilde bekleyen vagon fabrikasına verilmesinin isabetli bir karar olduğunu belirterek, “Fabrikamızın 40 yıl atıl olarak kaldıktan sonra, 2018 yılında Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın talimatlarıyla Kızılay’a devriyle Malatya’mızda büyük yatırım alanına kavuşmuştur. MHP İl Başkanımız ve Umut Yalçın ve Şube Başkanımız Ramazan Soylu ve Kızılay ‘ın değerli üyeleriyle beraber inşaat alanı hep birlikte gezdik. Yaklaşık 580 dönüm arazinin tamamını kullanılabilir hale getirmişler. Bu inşaatlarımızı bittiği takdirde 5 yıla uzanabilecek süreç olacak. Kısa süre içinde bitmesini öngörüyoruz. Ülkemizin dışa bağımlı olmadan kendi öz kaynaklarına yönelik Kızılahaç da dahil dünyada tüm yardım örgütlerinin kendi fabrikası ve üreticisi olmayan bir yatırım bu gün Kızılay’a nasip olmuştur. Bu yatırım Malatya’mızda yapılmıştır. Siyasetçilere özellikle bu yatırım buraya gelmesi için Milletvekillerimize Belediye Başkanlarımıza ve Kızılay’ımıza Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ‘a teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.



“Hemşerilerimiz Kızılay’ın internet sayfasını takip etsinler"


Fendoğlu Kızılay’ın Malatya’da inşaatları süren lojistik merkez ve afet barınma konteyner üretim fabrikaları bittiğinde,aşamalı olarak bin, bin 500 civarında kalifiye eleman alımı olacak. Son günlerde çok rastladığımız ve sorularına cevap veremediğimiz sorular geliyor vatandaşlarımız tarafından. Kızılay bin 500 kişi, 2 bin kişi alacak diye söylüyorlar. İnşaat alanda 400 kişi çalışıyor diyorlar. Bu gün basın mensuplarımızla sahayı çekti, incelemelerde bulunduk. Sadece görevli olan kişiler sahada çalışıyor. Hiçbir siyasi kurum ve kuruluşlardan liste Kızılay ‘a gitmedi. Burada çalışan elemanların siyasilerin isteği ve liste bildirmesiyle olmadığını buradan belirtmek istiyorum. Bilgi kirliliğini bize net olarak anlatan Kızılay Şubesine de teşekkür ediyorum. Personel alımı olduğu zaman Kızılay’ın kendi internet sayfasında Malatya’mız için duyurusunu yapacak. Personel alımını yapacaklar ve şartları uyanların alımı olacak. Listelerini hiçbir siyasi partiye götürmelerine veya her hangi bir yerden tasarruf veya torpil beklemelerine gerek yok. Vatandaşlarımız kendi bileğin hakkıyla girebileceği iş alanıdır burası. Ben buradan özellikle duyurayım. Fabrikada çalışan kimse yok. Alınan bir personel yok. Kendi öz kaynaklarıyla 6 ay gibi kısa sürede 50 bin metre alanı hayatta geçirmişler. Üç aşamalı olarak hayatta geçecek çadır fabrikası, prefabrik fabrikası ve betonarme fabrikası tamamıyla bittiği zaman bin 500 civarında kişi personel alımı ise 5 yıl yayılmasını ön görüyorlar. Vatandaşlarımız bu konuda panik yapmasınlar. Hiçbir kurum ve kuruluş değil Kızılayı takip etsinler" şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Konya Dünyadaki en ölümcül hastalıktan korunmanın yolu egzersiz Kalp hastalıklarının dünyada en çok ölüm olan hastalıkların başında geldiğini ifade eden Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Kurtuluş Özdemir, kalp rahatsızlığı ile nasıl mücadele edileceğinin bilinmesinin önemli olduğunu, düzenli egzersiz yaparak riskleri azaltmanın mümkün olduğunu söyledi. 12-19 Nisan Kalp Sağlığı Haftasında asıl konunun tedavinin anlatılması değil, kalp rahatsızlığı ile nasıl mücadele edilmesi gerektiğinin bilinmesinin daha da önemli olduğunu ifade eden Medicana Konya Hastanesi Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Kurtuluş Özdemir, kalp hastalıklarının dünyada ve ülkemizde en çok ölüm nedeni, en çok sekel bırakan hastalık grubunda olduğunu söyledi. Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Özdemir, “Dolasıyla bu hastalıkla mücadele ederken yapmamız gereken şey, hastaları tedavi etmekten ziyade bu hastalığı engellemek için neler yapabiliriz ona vurgu yapmamız lazım. Çünkü çok yaygın bir hastalık, endemik bir hastalık. Bununla mücadelede başarılı olabilmenin yegane yolu hastalığı önlemekten geçiyor. Bunun için yapmamız gereken en önemli birtakım hususlarımız var. Bizim bunu daha önce de müteaddit tekrarladığımız gibi insanlara anlatmamız lazım. Kendi hazırladığımız bir algoritmamız var. ‘YAŞaSın A, B, C, D, E’ algoritması ile hastalara yaklaşmamız, devamlı bunu hatırda tutmamız açısından önem arz ediyor” dedi. “Kalp hastalıkları daha erken yaşlarda görülmeye başlandı” YAŞaSın A, B, C, D, E’ algoritmasını anlatan, kalp hastalıklarına etki eden faktörleri sıralayan Prof. Dr. Kurtuluş Özdemir, “İlk faktörümüz yaş. Yaş ilerledikçe kalp hastalığı riski artar. Onun için biz diyoruz ki özellikle riskli hastalar 45-50 yaşından sonra mutlaka kalp kontrolünden geçmesi gerekir. Bu da genç yaşta görülmeyecek anlamına gelmez. Çünkü neden, diğer risk faktörleri de arttı ve hastalık daha erken yaşlarda görülmeye başlandı. İkincisi şişmanlık, obezite olarak da tarif edilen kilo artışı. Bu da önemli bir kalp hastalığı için risk faktörüdür. Bunun engellenmesi gerekiyor. Üçüncüsü sigara. Birçok hastalıkta olduğu gibi kalp hastalıklarında da en önde gelen sebeplerden birisidir. Sigara içim sayısıyla paralel olarak artmakla birlikte az sayıda içmekle risk az olur anlamına gelmez, bırakın içmeyi, içilen ortamda bulunmak bile kalp, damar sağlığı açısından ciddi bir risktir. ‘YAŞaSın’daki 3 temel riskimiz bu” şeklinde konuştu. “Diğer risk faktörlerini ortadan kaldırabilirsek genetik riskini düzenleyebiliriz” Birçok faktörün arasında da genetik risklerinde ön plan da olduğunu belirten Prof. Dr. Kurtuluş Özdemir, “A dediğimiz aile öyküsü. Genetik riski bulunan kişilerde kalp hastalığı riski artar. Bu demek değildir ki her hasta yakını ileride hasta olacak anlamına gelmez. Şu açıdan önemli: Eğer biz diğer risk faktörlerini ortadan kaldırabilirsek kişinin genetik riskini düzenleyebiliriz. B basınç, kan basıncı. Kan basıncı da maalesef günümüzde en önde gelen kalp damar sağlığı açısından ciddi, hayatı tehdit eden risk faktörlerinden birisidir. Kendi başına bir hastalık olduğu gibi kalp damar tıkanıklığına etki eden en önemli faktörlerden birisidir. Kan basıncını normal seviyelerde tutmak ki ideal seviye 130/80 mm arasındadır. C ise cinsiyet ve kolesterol. Kolesterol yüksekliği önemli bir faktör. Bu günümüzde çok yaygın bir tartışma olmakla birlikte her kolesterol yüksekliği olan hastaya ilaç başlamak şeklinde değil, bunu öncelikle yaşam tarzında düzeltme olarak kişileri bilinçlendirmek önemli. Cinsiyetteki vurgumuz ise erkekler kadınlara göre daha risk altındadır. Ama menopoz dönemi sonrasında kadınların riski erkeklere eşitlenir” diye konuştu. Sonrasında DD diye niteledikleri diyabet ve diyetle ilgili bilgi veren Prof. Dr. Kurtuluş Özdemir, “Diyabet yani şeker hastalığı eşittir kalp damar hastalığı olarak bilinir. O nedenle diyabetik olan hastaları mutlaka erken tedavi etmek hatta diyabet olmadan bu kişilerin hasta önüne geçmek kalp damar hastalığı açısından yine önem arz eder. Diyet de aynı şekilde kalp damar hastalığı için önemli bir faktör. Önerimiz, sebze meyve ağırlıklı beslenmek. Özellikle 3 beyaz diye tarif ettiğimiz şeker, un ve tuzdan mümkün olduğunca uzak durmak, hayvansal gıdaları yemeyin ama azaltmak tarzında önerimiz. Özellikle zeytinyağı tüketiminin arttırılması bu hususta önem arz eder” ifadelerini kullandı. “Kalp hastalığı riskini azaltmak için çok önemli bir tedavi şansı sunar” Prof. Dr. Kurtuluş Özdemir, son olarak E diye nitelendirdikleri emosyonel stres hakkında ise, "Her ne kadar tek başına bir risk kabul edilmese de ciddi bir tetikleyici faktör. Bazen tek başına hiçbir riski olmayan hastalarda kalp krizine sebep olabilecek bir faktör. Onun için emosyonel stresten kişileri uzak tutmak, bununla ilgili tedavi önerilerini vurgulamak önem arz ediyor. Son olarak ve belki daha önemlisi egzersiz. Hareketsiz yaşam günümüzde yine Türk toplumunda oldukça yaygın olan bir risk faktörüdür. Onun için belki diğer risk faktörlerinin bile hepsini düzeltici etkisi olan, buna mümkün olduğu kadar riayet lazım. Neden, çünkü belki de en etkili, en ucuz ve en zararsız tedavi şeklidir. Önerimiz, kişilerin günde en az 45 dakika yürüyüş, koşu, bisiklet sürmek gibi sporları düzenli her gün yapması. Haftanın beş günü ama ideal olarak her günü yürüyüş en basit uygulayabileceğimiz tedbirlerden birisidir. Biz bunlara ne kadar dikkat eder, bunları ne kadar erken yaşta insanlarımıza anlatırsak ileride kalp hastalığı riskini azaltmak için bize çok önemli bir tedavi şansı sunar” dedi.
İstanbul Arnavutköy’de iki otomobilin çarpıştığı kaza kamerada Arnavutköy’de karşıdan gelen otomobili görmeyen bir sürücüsü, sola doğru dönüş yaptığı sırada kafa kafaya çarpıştı. Kazada 1’i ağır 5 kişi yaralanırken kaza anı güvenlik kamerası tarafından kaydedildi. Kaza, saat 10.00 sıralarında Deliklikaya Mahallesi Kayabaşı Caddesi’nde meydana geldi. Edinilen bilgilere göre, 34 NZ 7609 plakalı araç sürücüsü Burahan Gür sola doğru dönerken karşıdan gelen Şeref Seçkin‘in kullandığı 34 GLU 444 plakalı aracı görmemesi üzerine çarpıştı. İhbar üzerine olay yerine polis sağlık ve itfaiye ekipleri sevk edildi. Kazada, sürücü Burahan Gür, kızı Muhbet T. ve torunu Nisanur T. hafif yaralanırken aynı araçta bulunan Burahan Gür‘ün eşi Güler Gür ağır yaralandı. Kazaya karışan diğer aracın sürücüsü Şeref Seçkin ise hafif şekilde yaralandı. Yaralılar olay yerine gelen ambulanslarla çevrede bulunan hastanelere sevk edildi. Polis ekipleri kaza ile ilgili çalışma başlatırken kaza anı güvenlik kamerası tarafından saniye saniye kaydedildi. Kaza sonrasında olay yerine gelen Deliklikaya Mahallesi Muhtarı Mustafa Borçlanmış, “ Burası Deliklikaya Mahallesi’nin girişi burada sık sık kazalar yaşanıyor. Benim bildiğim kadarıyla Burahan ve eşi Güler’in durumunun ağır olduğunu biliyoruz. Burahan abinin kızı ve torunu da araçtaydı. Onların durumu iyi, eşinin durumu ağır hastaneye kaldırıldı. Biz burada kaldık inşallah durumu iyidir. Diğer araçta sadece sürücü vardı durumu iyiydi” dedi.