ASAYİŞ - 28 Eylül 2025 Pazar 19:07

Malatya’da düğününe günler kala kaybolan şahıs ölü bulundu

A
A
A
Malatya’da düğününe günler kala kaybolan şahıs ölü bulundu

Malatya’da düğününe sayılı günler kala kaybolan 34 yaşındaki şahıs, boş bir arazide silahla vurulmuş halde ölü bulundu.


Olay, saat 16.30 sıralarında Yeşilyurt ilçesi Tecde Mahallesi’nde meydana geldi. İddiaya göre, Rüzgar Sokak’ta boş bir arazide hareketsiz şekilde yatan bir kişiyi görenler, durumu 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bildirdi. İhbar üzerine olay yerine polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Sağlık ekiplerinin yaptığı kontrolde göğsünden silahla vurulan kişinin yaklaşık 4 gündür kayıp olan Abdullah Berk Karadağ (34) olduğu belirlendi. Karadağ’ın hayatını kaybettiği tespit edilirken, olay yerinde yapılan incelemelerde bir tabanca ile 2 adet boş kovan bulundu. Abdullah Berk Karadağ’a ait aracın ise 25 Eylül Perşembe günü saat 03.30 sıralarında Akçadağ ilçesi Aydınlar Mahallesi’nde terk edilmiş halde bulunduğu öğrenildi.


Olayla ilgili inceleme başlatıldı.



Malatya’da düğününe günler kala kaybolan şahıs ölü bulundu

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Dökülen saçlar vücudun bir alarmı olabilir Toplumda yaygın görülen saç dökülmesinin vücudun verdiği önemli bir "sağlık sinyali" olabileceğini ve günde 100 telin üzerindeki kaybın normal olmadığını belirten Dermatoloji Uzmanı Dr. Umut Mert Yıldırım, "Bu durumun altında stres, hormonal değişiklikler veya bağışıklık sorunları yatabilir. Erken teşhisle çoğu dökülme geri döndürülebilir" dedi. Saç dökülmesi, hem kadınların hem de erkeklerin ortak kaygısıyken, çoğu zaman fırçada biriken tellere "kozmetik" bir çözüm aranıyor. Uzmanlara göre bu yaklaşım, altta yatan ciddi sağlık sinyallerinin göz ardı edilmesine neden olabiliyor. Medipol Acıbadem Bölge Hastanesi Dermatoloji Uzmanı Uzm. Dr. Umut Mert Yıldırım, bu "bilinçsiz müdahalelerin" sorunu çözmek yerine kalıcı hale getirebileceği konusunda uyardı. Yıldırım, saç kaybının tipinin ve nedeninin doğru belirlenmesinin hayati önem taşıdığını vurgulayarak, "Erken dönemde doğru teşhis ve kişiye özel planlama gerekir" şeklinde konuştu. "Telogen dökülme genellikle strese bağlı gelişir" Saç dökülmesinin en sık karşılaşılan tiplerinden birinin stres kaynaklı dökülme olduğunu vurgulayan Dr. Yıldırım, "Vücudun strese karşı verdiği bir tepki sonucu ortaya çıkar. Covid-19 sonrası, doğum veya ameliyat sonrası dönemler, psikolojik stres gibi faktörler bu süreci tetikleyebilir. İyi haber şu ki bu dökülme genellikle geçicidir. Neden ortadan kalktığında saçlar 3 ila 6 ay içinde yeniden uzamaya başlar" dedi. Dr. Yıldırım, tedavi sürecinde öncelikle kan tahlilleriyle vitamin, karaciğer ve böbrek fonksiyonlarının değerlendirildiğini belirterek, "Eksikliklere yönelik destek tedavisiyle birlikte gerekirse PRP, eksozom veya kök hücre uygulamaları yapabiliyoruz" diye konuştu. "Erkek tipi dökülme kadınlarda da görülebilir" Erkek tipi saç dökülmesinin genellikle genetik yatkınlık ve hormonel etkenlere bağlı olduğunu ifade eden Dr. Yıldırım, "Saç çizgisinin geriye çekilmesi, tepe bölgesinde açılma en belirgin bulgulardır. Tedavide önce kan ve hormon testlerini değerlendiriyoruz. Ardından çinko, biyotin gibi destekler, minoksidil içeren spreyler ve saç bakım şampuanları ekleniyor. Dökülme erken evredeyse PRP veya eksozom tedavileriyle başarılı sonuçlar alabiliyoruz. İleri evrelerde ise saç ekimi tercih edilebiliyor" ifadelerini kullandı. "Saçkıran bağışıklık sistemiyle ilişkili bir hastalık" Saç dökülmesinin bir diğer türü olan saçkıran hakkında da bilgi veren Dr. Yıldırım, "Bu hastalık, bağışıklık sisteminin saç köklerine saldırması sonucu ortaya çıkar. Genellikle stres veya başka otoimmün hastalıklarla ilişkilidir" dedi. Saçkıranın bulaşıcı olmadığını vurgulayan Dr. Yıldırım, "Tedavide kortizon içeren kremler veya enjeksiyonlar kullanıyoruz. Çok yaygın olgularda, kaş, kirpik gibi alanları tuttuğunda ise biyolojik ajan dediğimiz yeni nesil tedaviler uygulanabiliyor" diye ekledi. "Her dökülmenin nedeni farklı, uzman kontrolü şart" Dr. Yıldırım, saç dökülmesinin nedenlerinin kişiden kişiye değiştiğini belirterek şu uyarıda bulundu: "Saç dökülmesi tek bir hastalık değildir; birçok farklı sebebe bağlı gelişebilir. Bu nedenle doğru tanı konulmadan ürün kullanımı veya yanlış tedaviler sorunu derinleştirebilir. Etkili bir sonuç için mutlaka dermatoloji uzmanına başvurulmalı."
Trabzon 102 yaşında yeni kimliğine kavuştu Trabzon’un Hayrat ilçesi Yeniköy Mahallesi’nde yaşayan 102 yaşındaki Meryem Koç, seyahat engeli ve ileri yaşı nedeniyle İlçe Nüfus Müdürlüğüne gidemeyince evde kimlik yenileme hizmetinden yararlandı. Meryem nine, Kaymakam Selçuk Baş ve İlçe Nüfus Müdürü Ümit Kalaycı tarafından evinde ziyaret edilerek yeni kimlik kartına kavuştu. Cumhuriyetle yaşıt olan 01.03.1923 Meryem Koç’un kimlik yenileme işlemi, aynı zamanda devletin yaşlı ve hareket kısıtlılığı bulunan vatandaşlara sunduğu insani hizmetin anlamlı bir örneği oldu. Kaymakam Selçuk Baş, yaşlı ve seyahat engeli olan vatandaşlara yönelik kimlik yenileme hizmetinin Türkiye genelinde başarıyla yürütüldüğünü belirterek, "Yaşı ilerlemiş ve seyahat engeli bulunan vatandaşlarımıza evlerinde bu hizmeti veriyoruz. Bu vesileyle onları ziyaret edip hal hatırlarını soruyoruz. Hem kimlik değişimlerini gerçekleştiriyoruz hem de kendilerini mutlu ediyoruz. Cumhuriyetle yaşıt Meryem teyzemizin kimliğini yenilemek bizim için de ayrı bir mutluluk oldu" dedi. İlçe Nüfus Müdürü Ümit Kalaycı da, Meryem Koç’un çocuklarının annelerinin evden çıkamayacağını bildirmesi üzerine Kaymakamlık onayıyla ev ziyareti gerçekleştirdiklerini ifade ederek, "Teyzemiz için başvuru çocukları tarafından yapıldı. Biz de evine giderek işlemini tamamladık. Bu hizmet, Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğümüzün ’hayatın her anında vatandaşın yanında’ anlayışı doğrultusunda yürütülüyor. Hayrat’ta yeni kimlik almayan vatandaş kalmaması için çalışmalarımız sürüyor" diye konuştu. İlçe Nüfus Müdürü Kalaycı, Hayrat’ta yeni kimlik kartını henüz almamış 4 vatandaş bulunduğunu, bunlardan en yaşlısının Meryem Koç olduğunu diğer vatandaşların da kısa sürede kimlik yenileme sürecinin tamamlanacağı bildirildi. 1923 doğumlu Meryem Koç, Cumhuriyet’le aynı yaşı paylaşan ender isimlerden biri. 18 yaşında evlendiğini, hayatı boyunca büyük zorluklarla karşılaşmadığını belirten Koç, "İyi yaşadım, Allah razı olsun" diyerek memnuniyetini dile getirdi. Eşi yaklaşık 40 yıl önce vefat eden Meryem Koç’un dokuz sağ çocuğu (beş kız, dört erkek), elliden fazla torunu ve torunlarının çocukları bulunuyor. "Allah devletimizden razı olsun" Devletin hizmetinden dolayı büyük bir memnuniyet duyduğunu dile getiren Meryem Koç, "Allah razı olsun, devletimiz sağ olsun, Allah başımızdan eksik etmesin" sözleriyle duygularını ifade etti. "Cumhurbaşkanımız başımızdan eksik olmasın" Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a da dua ettiğini belirten Koç, "Cumhurbaşkanımız adamlarını bana yolladı, sağ olsun, çok yaşasın, başımızdan eksik olmasın" dedi. Oğlu Resul Koç, annesinin 102 yaşına rağmen sağlığının iyi olduğunu, yalnızca tansiyon ve şeker gibi küçük rahatsızlıkları bulunduğunu söyledi. Beslenmesinde doğal ürünlere önem veren Meryem Koç’un, "İneğimiz vardı, yoğurt, süt, yağ hep kendi evimizdendi" sözleriyle geçmiş yaşamına duyduğu özlemi dile getirdiği belirtildi.
Adana Adana’da cam temizliğine yeni soluk: Dronlar camcı oldu Dronlar hayatımızın her alanına girerken Adana’da yüksek katlı binaların dış cepheleri, güvenlik ve hız açısından artık dron ile temizlenmeye başlandı. Dronlar, artık görüntü ve fotoğraf başta olmak üzere tarım, arama kurtarma ve kargoculuk faaliyetlerinde de kullanılmaya başlandı. Teknolojinin gelişimiyle dronlar, binaların dış cephe temizliğine de artık el attı. Eskiden dağcılar tarafından temizlenen dış cepheler, artık dronlar sayesinde hem güvenli hem de daha ekonomik olarak temizleniyor. "Dron, bütün camları temizliyor" Hazırlanan solüsyonla havalanan dron, yüzeyi kirden arındırmasın ardından saf suyla duruluyor. Adana’da faaliyet gösteren Sea tech firması yöneticisi Selçuk Atal, İhlas Haber Ajansı’na konuştu. Firmasının bölgede tek olduğunu ve böyle bir hizmeti verdiğini anlatan Atal, "Hem fiyat, performans açısından hem de güvenlik açısından gerçekten önemli bir çalışma. Son yıllarda hem dünyada hem ülkemizde dron ile birçok sektörde çalışmalar yapılıyor. Birçok sektör dronlardan faydalanıyor. Biz de bunu dış cephelere neden olmasın diye Adana’da da başlattık. Vinç veya başka bir aparata ihtiyaç duymadan dron bütün camları temizliyor" ifadelerini kullandı. "İlgi çok fazla" Görenlerin hayrete düştüğünü anlatan Atal, "Şu anki yaptığımız çalışmadan hem site yönetimi hem site sakinleri çok memnun kaldı. Burada hem güvenli, hem ekonomik, hem de çevreci bir çalışma yapıyoruz. Talepler gayet iyi. Dış cephelerin dron ile temizlenmesini görenler oldukça şaşırıyorlar. İlgi gösteriyorlar" dedi. Öte yandan Selçuk Atal, camların temizlendikten sonra 6 aya kadar kir tutmadığını söyledi.
İstanbul Kazan dairesinden Dünya Şampiyonluğuna Güngören’de bulunan Ergün Öner Mehmet Öner Anadolu Lisesi’nde okuyan bir grup hevesli öğrenci tarafından okulun kazan dairesinde kurulan EMONER Robotics, takımı dünyanın en prestijli robotik yarışmalarında Türkiye’yi temsil ederek ardı ardına ödüller topladı. Güngören’de bulunan Ergün Öner Mehmet Öner Anadolu Lisesi’nde 2018 yılında birkaç hevesli öğrencinin girişimi ve öğretmen ve okul idaresinin desteğiyle Robotik takımı kuruldu. Okulun kazan dairesinde kurulan EMONER Robotics takımı kısa sürede dünyanın en prestijli yarışmalarında ödüller kazandı. Kazan dairesinde başlatan kıvılcım Takımın kuruluş sürecini anlatan Kaptan Eylül Dönder, hikayenin tamamen öğrencilerin inancıyla başladığını belirtiyor. 2018’den bu yana lise düzeyindeki en prestijli yarışmalardan biri olan FRC (First Robotics Competition)’ye aktif olarak katıldıklarını dile getiren Dönder, ekibin su altı robot yarışmaları, Teknofest, TÜBİTAK ve insansız hava araçları gibi birçok alanda da faaliyet gösterdiğini belirtti. Takımın kuruluşunu ve ilk aldıkları ödülden bahseden Dönder "Takımımızın doğuşu okulumuzun kazan dairesidir. Hevesli bir öğrenci grubunun mentörlerimiz olan Hasan ve Erkan hocamıza bu yarışma sürecinden bahsetmesi ve ilk yılını tamamen kendi çabalarımızla bu takım ortaya çıktı. 2019 yılında İstanbul’da gerçekleşen bir yarışmaya katıldık ve bizden çok deneyimli olan takımlar arasında en iyi dereceyi elde ederek ikinciliğe yükseldik ve finalist takım ödülüne layık görüldük. Bu başarımız sayesinde yalnızca sayılı takımın davet aldığı dünya şampiyonasından özel davet aldık ve Houston dünya şampiyonasında çaylak takımlar arasında en iyi dereceyi elde ederek en iyi çaylak takım ödülünü aldık" dedi. Maddi zorluklarla karşılaştık Maddi zorluklara ve rakiplerine dikkat çeken Dönder "Biz bir devlet lisesi robotik takımıyız ve biz bu yarışmalarda bizden imkanları çok daha yüksek okullardaki takımlarla yarışıyoruz. Bizim takımımızı diğer takımlardan ayıran en önemli şey fırsatı kendimiz oluşturuyor oluşumuz. Robotumuzun birçok parçasının Amerika’dan gelmesi zorunlu ama biz bu parçaları çoğu zaman getiremiyoruz. Getiremediğimiz parçaları da burada 3 boyutlu yazıcımız sayesinde tasarlayarak robotumuza uygun malzemeler üretmeye çalışıyoruz. Çok ciddi gümrük maliyetleri ile karşılaşıyoruz. Birçok aldığımız malzeme gümrükte kaldı" ifadelerini kullandı. Sürdürülebilirliğe çok önem veren bir takımız Takım üyesi olan bir diğer öğrenci Serra Babacan takım olarak sürdürülebilirliğe çok önem verdiklerini belirterek "Bu yarışma kapsamında ve gelişen süreçte bir çok sosyal sorumluluk projesi gerçekleştiriyoruz. Ortaokul ve ilkokul düzeylerinde robotik atölyeleri dahilinde robotik eğitimleri veriyoruz ve bu takımlarımızla da bir çok yarışmaya katılıyoruz. Bunun dışında sürdürülebilirliğe çok önem veren bir takımız" dedi. Kazandıkları ödüllerden de bahseden Babacan "Geçtiğimiz sezon Los Angeles’ta finalist olduk ve ikincilik ödülüne layık görüldük. Aynı zamanda yaptığımız çevreci ve sürdürülebilir projeler sayesinde sürdürülebilirlik ödülüne layık görüldük. Takım kaptanımız Eylül Dönder bireysel dekanlar listesi ödülüne layık görüldü. Ardından Teksas’da düzenlenen dünya şampiyonasına davet aldık. Katılım sağlayan 4 Türk takımından biriydik. Burada da sürdürülebilirlik ödülüne layık görüldük" diye konuştu. Çocuklar sadece çalışan değil, öğrenen noktaya geldi Takımın mentörlerinden ve kurucu öğretmeni Hasan Dinçer Ekmekçi, sürecin eğitimsel faydalarından bahsederek "Okulumuzdaki faaliyetleri 2018 yılından itibaren gerçekleştirmeye başladık. Katıldığımız ilk sene İstanbul’da final oynadık daha sonra da Amerika Birleşik Devletleri’nin şampiyonlar ligi olarak adlandırdığımız yarışmasına davet edilerek ülkemizi, ilçemizi ve okulumuzu orada gururla İstiklal marşımızı söyleyerek temsil ettik. Geçen sene bizim zirve yaptığımız bir dönemdi. Hem İstanbul’da hem de Los Angeles’ta final oynayarak farklı farklı ödüller kazandık." Robotik faaliyetler öğrencilerin geleceğini de şekillendiriyor Ekmekçi, robotik faaliyetlerinin öğrencilerin geleceğine etkisine dikkat çekerek "Bu yarışmalara sayesinden çocukların sadece çalışan değil öğrenen bir noktaya geldiğini gördük. Bu süreçte üniversiteye geçen bir çok öğrencimiz çok farklı firmaların üst düzey yöneticileri kadrosunda. Hem öğrencilik pozisyonlarında hem de aynı zamanda yöneticilik olarak da görev alıyorlar. Bizden mezun olan öğrenciler tekrar üniversiteye başladıklarında bize geri dönerler. Genç mentör olarak adlandırdığımız bu öğrenciler burada okula yeni başlayan çocuklara hem hamilik yaparlar hem de süreci anlatırlar" diye konuştu.