SAĞLIK - 07 Kasım 2019 Perşembe 23:30

DMD hastası genç: "Ölmek istemiyorum"

A
A
A
DMD hastası genç: "Ölmek istemiyorum"

Manisa’da, Duchenne Muskuler Distrofi (DMD) adıyla bilinen ’kas erimesi’ hastası olan 18 yaşındaki Mehmet Kandemir, günden güne erirken, sadece Hindistan’da yapılan kök hücre naklinin hayaliyle yaşıyor.

Manisa’da, Duchenne Muskuler Distrofi (DMD) adıyla bilinen ’kas erimesi’ hastası olan 18 yaşındaki Mehmet Kandemir, günden güne erirken, sadece Hindistan’da yapılan kök hücre naklinin hayaliyle yaşıyor. Maddi durumu yetersiz olan ailesinin Hindistan’daki tedavi masraflarını karşılayamadığı için yardımseverlerden destek beklediğini söyleyen çaresiz genç, “Ölmek istemiyorum. Lütfen yardım edin" dedi.


Manisa’nın Şehzadeler ilçesinde yaşayan Hüseyin-Hatice Kandemir çiftinin iki çocuğundan küçüğü olan 18 yaşındaki Mehmet Kandemir, 4 yaşında Duchenne Muskuler Distrofi (DMD) adıyla bilinen ’kas erimesi’ hastalığı teşhisi kondu. 15 yaşında kadar büyük bir azimle yürümeye gayret eden Mehmet Kandemir 15 yaşından sonra artık yardımsız kendi işlerini yapamaz hale geldi. Geçtiğimiz yıl liseyi bitiren ve aynı zamanda fanatik bir Beşiktaş taraftarı olan 18 yaşındaki Mehmet Kandemir, hastalığının günden güne ilerlemesini durduramamanın çaresizliğiyle sürekli ölüm korkusuyla yaşıyor.


Endüstri Meslek Lisesi Bilişim mezunu olan Mehmet Kandemir, “Benim, Duchenne Muskuler Distrofi kas hastalığım var. Bunun Hindistan’da tedavisi varmış. Ailemin maddi durumu yetmediği için gidemiyoruz. Hastalığım tedavi olmazsa bir süre sonra yatalak duruma düşeceğim, sonra solunum cihazı ve bir süre sonra ölümle sonuçlanacak. Ben bu yüzden ölmek istemiyorum. Lütfen yardım edin. Yürümem bozulana kadar fazla bir sıkıntım yoktu. Yürümem bozulduktan sonra sıkıntılarım başladı. Millet yürüdükçe ben yürüyemedim bu durum beni çok etkiledi ve psikolojim bozuldu. Hastalığım her geçen gün ilerledi. Önceden yürüyordum, tekerlekli sandalyeden düştüğümde ayaklarımı hareket ettirebiliyordum. Şimdi o kadar hareket ettiremiyorum. Bu hastalıkta yaş ne kadar büyüdükçe o kadar ilerliyor" dedi.



Fanatik Beşiktaşlı


Doğuştan Beşiktaş taraftarı olduğunu kaydeden Kandemir, “Bugüne kadar Beşiktaş’ın bütün maçlarını izlemişimdir. Ben bütün Beşiktaş taraftarlarından, spor kulüplerinden yardım bekliyorum. Lütfen sesimi duyun. Yeni Başkanımız Ahmet Nuri Çebi’den de herkesten yardım istiyorum tüm spor kulüplerimizden yardım istiyorum" diye konuştu.



Tek çare Hindistan’da


Hastalığın tek tedavisinin Hindistan’da olduğunu anlatan Kandemir, “Bu hastalığın tedavisi şimdilik sadece orada varmış. 2020’de Kıbrıs’ta da başlayacağı söyleniyor ama ne zaman olacağı belli değil. Haluk Levent’ten, Gülben Ergen’den, Emre Belözoğlu’ndan, tüm futbolcu abilerimden yardım istiyorum” dedi.


Evladının hastalığıyla mücadele eden baba Hüseyin Kandemir ise şunları söyledi:


"Oğlumun hastalığının teşhisi 4 yaşında kondu. Şuanda Hindistan’da tedavisi varmış. Hindistan’a gidenlerin çoğundan olumlu yanıt aldım. Lütfen gelsinler halimizi görsünler. Gelsinler ve bizim şu halimizi görsünler. Bizim psikolojimiz bozuldu. Çocuğum bana soruyor, ‘Baba sen neden zengin olmadın’ diyor. Herkes zengin olmaz. Ben namusumla, dürüstlüğümle çalışıyorum ama imkanım yok çok zorda kalıyorum. Çocuğum her gün ‘baba beni Hindistan’a ne zaman götüreceksin, diğerleri gitti, iyileşti’ diyor ama yok elimden gelen bir şey. Bizim imkanımız yok diye konuştu.



"Hiçbir şey yapamadığım için çaresizlik içindeyiz"


Oğlunun eriyişine tanıklık eden anne Hatice Kandemir, “Çocuğum DMD kas hastası. Hastalığı ilerledikçe ilerledi. Artık hayatını tehdit etmeye başladı. Organlarının çalışması çok zayıfladı. Çocuğum iyi olamadığı için üzülüyor. ‘Herkes Hindistan’a gidiyor, ben de gideceğim, bende gideceğim’ diyor. Götüremediğimiz için biz de üzülüyoruz. Önceden tedavi yok diye üzülüyorduk şimdi de tedavisi var ama götüremiyoruz diye üzülüyoruz. Çocuğum çaresizlikten babasını her yere gönderiyor. ‘Git bana tedavi bul gel’ diyor. Eşimde sokaklarda çaresizlikten geziniyor geziniyor sonra eve geliyor. Hiçbir şey yapamadığımız için çaresizlik içindeyiz. Psikolojimiz bozuldu. 2-3 sene sonra çok daha kötü şeyler olacak. Çok korkuyorum çocuğuma bir şey olacak diye. Herkesten yardım bekliyoruz” diyerek gözyaşlarına boğuldu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Balıkesir "Minik eller büyük hayaller" etkinlikleri başladı Balıkesir’in Bandırma ilçesinde, Bandırma Halk Eğitimi Merkezi, "Hayat Boyu Öğrenme Kurumları, Geleceğimiz Olan Çocuklarımızla Buluşuyor" projesi kapsamında "Minik Eller, Büyük Hayaller" temasıyla öğrencileri geleneksel Türk el sanatlarıyla buluşturdu. Etkinlik, anaokulu, ilkokul ve ortaokul öğrencilerine geleneksel Türk el sanatlarını tanıtma ve kültürel mirası aktarma amacıyla yapıldı. Bandırma Halk Eğitimi Merkezi’nde gerçekleştirilen etkinliğe Bandırma İlçe Milli Eğitim Müdürü Mutlu Aslan, öğrenciler, öğretmenler ve veliler katıldı. Ebru Sanatı’nda Usta Öğretici Zekiye Tatlı, Seramik’te Usta Öğretici Nail Yurdusev ve Tokat Tahta Baskı’nda da Usta Öğretici Dilek İkizçelli alanlarında öğrencilere eğitim verdi. Etkinlikte çocuklar eğlenirken öğrenmelerine de destek olmayı hedeflendi. Bu etkinlikler, çocukların düşünce gücünü geliştirmeyi ve sosyal becerilerini artırmayı amaçladı. Bandırma Halk Eğitimi Merkezi Müdürü Ahmet Özdemir, "Minik Eller, Büyük Hayaller" etkinliğinin geleneksel sanatları yaşatmayı ve nesilden nesile aktarmayı amaçladığını belirtti. Proje kapsamında farklı okullardan öğrencilerle yapılacak etkinliklerin yıl boyunca devam edeceği planlanıyor. Özdemir "Hayat Boyu Öğrenme Kurumları, Geleceğimiz Olan Çocuklarımızla Buluşuyor" projesi kapsamında "Minik Eller Büyük Hayaller" temalı etkinliğimizde Şehit Teğmen Doğuş Uran Anaokulu, 17 Eylül İlkokulu ve Ticaret Borsası Ortaokulunda öğrenim gören öğrencilerle birlikte geleneksel sanatlarımı yaşatmak ve bunları nesilden nesile aktarmak için yapılmaktadır. Amacımız kültürel mirasımıza ilgi duymak, sizlerde var olan yetenek ve ilgi alanlarınızı geliştirmektir. Müdürlüğümüzce ilçemizdeki farklı okulların talepleri doğrultusunda proje kapsamında yapılacak etkinliklerin yıl boyunca devam etmesini planlıyoruz" dedi.
Kayseri Bir daireyi farklı kişilere sattığı iddia edilen müteahhidin yargılanmasına başlandı Kayseri’de bir daireyi farklı kişilere sattığı iddia edilen müteahhidin yargılanmasına başlandı. Kayseri Adliyesi 3. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya başka davadan tutuklu sanık T.Ç. SEGBİS ile katılırken, Müşteki A.Ç. ve taraf avukatları duruşma salonunda hazır bulundu. Sanık T.Ç. savunmasında dolandırmak niyetinde olmadığını, muhasebe servisinde yapılan hatadan kaynaklı müştekiye verilen dairenin başka birine satıldığını iddia etti. Müştekiye istediği takdirde aynı binada bulunan başka bir daireyi verebileceğini söyleyen sanık, suçsuz olduğunu belirterek beraatini istedi. Müşteki A.Ç. ise savunmasında 2020 yılında bedensel engelli çocuğu olması hasebiyle zemin kattan ev almak için sanık T.Ç. ile 270 bin TL karşılığında anlaştıklarını söyledi. Ödemeyi yapmak için aracını 120 bin TL karşılığında müteahhide verdiğini, kalan 150 bin TL’yi ise zaman içinde parça parça ödeyerek borcunu bitirdiğini, bunun karşılığında makbuz değil ama toplu olarak borcu yoktur kağıdı verildiğini söyledi. Ayrıca Müşteki A.Ç. 2023 yılında evinin son durumuna bakmaya gittiğinde bir başka şahısla karşılaştığını ve o şahsın bu dairenin kendisine ait olduğunu, tapunun da kendi üzerinde olduğunu söylediğini ifade etti. A.Ç.; bu durumun ardından sanık T.Ç.’ye gittiğini ve durumu anlattığında T.Ç.’nin bir yanlışlık olduğunu ve ’yerine 1. kattan daire verelim’ dediğini, ancak bu görüşmeden 9 gün sonra o dairenin de başka birine satıldığını öğrendiğini söyledi. A.Ç., zararının karşılanmadığını ve ev sahibi olamadığını, halen kirada oturduğunu da ifadesinde belirtti. Müşteki avukatı ise sanığın bu olay dışında birçok kişiyi de bu şekilde mağdur ettiğini ve buna benzer 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılaması devam eden davayla birleştirilmesini ve sanığın cezalandırılmasını talep etti. Mahkeme heyeti eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı başka bir tarihe erteledi.
Kayseri Kayseri’de öğrenciler Mareşal Fevzi Çakmak’ı andı Mareşal Fevzi Çakmak, Kayseri’de adını taşıyan Fevzi Çakmak Anadolu Lisesi tarafından düzenlenen ‘Mareşal Fevzi Çakmak’ı Anma ve Geleneksel Pilav Şenliği’ programında anıldı. Okulda düzenlenen programa İl Milli Eğitim Müdürlüğü Şube Müdürleri, okul yönetimi, öğretmenler, öğrenciler ve veliler katıldı. Programda konuşan okul müdürü Seyit Efeoğlu,”2023-2024 eğitim öğretim yılı sosyal etkinlikler kapsamında okulumuz öğretmen ve öğrencileri tarafından hazırlanan Mareşal Fevzi Çakmak’ı anma ve Bahar Etkinlikleri programımıza hoş geldiniz. Fevzi Çakmak Anadolu Lisemiz 1973 yılından beri 51 yıldır eğitim öğretim faaliyetlerine devam eden Kayserimizin köklü liselerinden biridir. Açıldığı günden bu tarafa binlerle ifade edilen mezunumuz bir çok meslek gurubunda ülkemize hizmet etmektedir. Şu an 1230 öğrenci 75 personeli ile eğitim öğretim faaliyetlerine devam eden okulumuz akademik, kültürel, sanatsal ve sportif alanlarda öğrenciler yetiştirmeye devam etmektedir. Okulumuz İsmini Cumhuriyetimizin Kuruluşunda Gazi Mustafa Kemal Atatürk ün yanında kurucu kadroda yer alan zamanın Genel Kurmay Başkanı, Büyük devlet adamı Mareşal Fevzi Çakmaktan almıştır. "Geçmişini topyekün unutmuş insan, hafızasını yitirmiştir" der Merhum Teoman Duralı. Bizler Fevzi Çakmak Anadolu Lisesi ailesi olarak şanlı tarihimizi unutmadan, ismini aldığımız tarihi şahsiyetimiz Mareşal Fevzi Çakmak 1 anmak ve anısını yaşatarak farkındalık oluşturmak istedik. Günümüzde özellikle sosyal medya aracılığı ile toplumumuzu ve özellikle çocuklarımızı etkisi altına alan popüler kültür, milli ve manevi değerlerimizi değersizleştirmekte ve bizi öz benliğimizden uzaklaştırmaktadır. Eğitimciler ve ebeveynler olarak bizlere düşen en önemli görevlerden biri de çocuklarımızı etkisi altına alan kültür emperyalizmine karşı etkin mücadele etmektir. Kendi örfümüzü, adetlerimizi gelenek ve göreneklerimizi, inancımızı, müziğimizi, oyunlarımızı hatta yemeklerimizi daha görünür kılmak ve gelecek nesillere aktarmak, bizi biz yapan değerlere sahip çıkmak anlamına gelir. Bizler de bu amaçla kendi kültür ve inancımıza ait değerleri yaşatmak ve farkındalık oluşturmak için bu programı düzenledik” dedi. Programda mehter takımı tarafından dinleti gerçekleştirilirken, Mareşal Fevzi Çakmak’ın hayatı hakkında da bilgilendirme yapıldı. Bir okul öğrencisi tarafından hatim duası okunması ile devam eden program müzik dinletisi, halk oyunları gösterisi ve pilav dağıtımının ardından sona erdi.
Erzurum Avrupa Veteriner Eğitim Kurumları Birliği, Uluslararası akreditasyon için Atatürk Üniversitesinde Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Çomaklı, Veteriner Fakültesinin uluslararası düzeyde akreditasyonu kapsamında 23-25 Nisan 2024 tarihlerinde Veteriner Fakültesinde yeniden değerlendirme ziyaretinde bulunan Avrupa Veteriner Eğitim Kurumları Birliği (EAEVE) değerlendirme ekibinde yer alan Dr. Bertil Douw (Chaırperson-Netherlands) ve Koordinatör Prof. Pierre Lekeux’ı kabul etti. Kabulde Veteriner Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yavuz Selim Sağlam, EAEVE İrtibat Görevlisi Prof. Dr. Armağan Hayırlı ile Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mustafa Sözbilir de yer aldı. Rektör Çomaklı: “Veteriner Fakültemizin Uluslararası Akreditasyona Sahip Olacağına Yürekten İnanıyorum” Rektör Prof. Dr. Ömer Çomaklı yaptığı konuşmada; Atatürk Üniversitesinin, kaliteli eğitim-öğretim ve bilimsel çalışmaları ile bölgenin ve ülkenin kalkınmasına önemli katkılar sağladığını belirtti. Atatürk Üniversitesinin, hedeflerini dünya standartları doğrultusunda belirlediğini ve bunları gerçekleştirmek için stratejiler oluşturduğunu aktaran Çomaklı: “Dünyada ve ülkemizde meydana gelen değişimleri yakından takip eden üniversitemiz, seçkin akademik ve idari kadrosu ve üstün nitelikli öğrencileri ile aydınlık geleceğin şekillenmesinde çok önemli bir rol oynamaktadır. Üniversitemiz Veteriner Fakültesi de eğitim, araştırma ve hayvan sağlığına yönelik hizmetlerini başarıyla sürdürmektedir. Üniversite yönetimi olarak bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da fakülteye her türlü desteği vermeye devam edeceğimizi belirtmek isterim. Ulusal düzeyde VEDEK tarafından akredite edilen Veteriner Fakültemizin uluslararası akreditasyona sahip olması için yoğun çalışmalar yaptık. Bu başarıya da tüm çalışma arkadaşlarımla birlikte ulaşacağımıza yürekten inanıyorum” diye konuştu. Dekan Sağlam: “Fakültemiz, Hayvan Sağlığına Yönelik Hizmetlerini Başarıyla Sürdürmektedir” EAEVE değerlendirme ekibini ağırlamaktan büyük mutluluk duyduklarını ve heyeti Erzurum’da ağırlamaktan büyük bir mutluluk duyduklarını ifade eden Veteriner Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Yavuz Selim Sağlam da yaptığı açıklamada: “Bildiğiniz gibi fakültemize ilk tam ziyaret EAEVE ekibi tarafından 15-19 Kasım 2021 tarihlerinde yapıldı. Bu hafta fakültemize "yeniden ziyaret" yapıyor. İlk ziyaret raporunda belirtilen büyük ve küçük eksiklikleri gidermek için yoğun bir şekilde çalıştık. Hazırladığımız Yeniden Ziyaret Öz Değerlendirme Raporunda çalışmalarımızı detaylı bir şekilde anlattık. Veteriner Fakültemiz; eğitim, araştırma ve hayvan sağlığına yönelik hizmetlerini başarıyla sürdürmektedir. İlk ziyaret raporunda sunulan övgüler ve olumlu yorumlar bizi cesaretlendirdi. Ziyaret ekibinin görüş ve önerileri dikkate alınarak öğrencilerin uygulamalı eğitim deneyimlerini artıracak önemli iyileştirmeler yapıldı” dedi. İlk ziyaret sonrasında yapılan revizyon ve değişikliklerin Veteriner Fakültesinin EAEVE standartlarına uyumunu önemli ölçüde artırdığını ve akreditasyon durumu açısından olumlu gelişmeler olarak değerlendirileceğini düşündüklerini aktaran Dekan Sağlam: “Dr. Bertil Douw ve Prof. Pierre Lekeux’u üniversitemizde ve fakültemizde ağırlamaktan bir kez daha mutluluk duyduğumuzu belirterek, nazik iş birlikleri ve yardımlarından dolayı kendilerine teşekkür ediyor, verdiği sonsuz destek için Rektör Prof. Dr. Ömer Çomaklı nezdinde tüm fakülte ailemize şükranlarımı sunuyorum” ifadelerini kullandı. Ziyaretin ardından Avrupa Veteriner Eğitim Kurumları Birliği (EAEVE) değerlendirme ekibi; Veteriner Fakültesinin değerlendirilmesi, öğrenci ve akademisyenler ile yüz yüze görüşmeler yapılması ve uygulamalı derslerin yerinde incelenmesi neticesinde yapmış oldukları raporlama çalışmalarının ardından şehirden ayrıldı.
İstanbul TFF’den Türk vatandaşlarına EURO 2024 öncesi Schengen uyarısı Türkiye Futbol Federasyonu (TFF), Almanya’nın ev sahipliğinde 14 Haziran-14 Temmuz 2024 tarihleri arasında düzenlenecek olan 2024 Avrupa Futbol Şampiyonası’nı (EURO 2024) yerinde takip etmek isteyen Türk vatandaşları için Schengen vizesi gerektiğini açıkladı. Türkiye Futbol Federasyonu’nun (TFF) resmi internet sitesinden yapılan açıklamada şu ifadeler kullanıldı: "Almanya’daki 10 şehrin ev sahipliğinde 14 Haziran - 14 Temmuz 2024 tarihleri arasında düzenlenecek olan ve A Milli Takımımızın da yer alacağı 2024 Avrupa Futbol Şampiyonası’nı (EURO 2024) yerinde takip edecek olan vatandaşlarımıza bu seyahat için geçerli bir Schengen vizesi gerekmektedir. Henüz geçerli bir Schengen vizesi bulunmayan vatandaşlarımızın, vize başvurularının zamanında onaylanabilmesi adına vakit kaybetmemeleri önemle rica olunur. Almanya’nın İstanbul Başkonsolosluğu tarafından, Türk pasaportuyla seyahat edecek olan maç bileti sahibi vatandaşlarımız için başvuruların hızlandırılması doğrultusunda özel bir süreç oluşturulmuştur. Bu özel sürecin detayları aşağıdaki gibidir: Schengen vizesi başvuruları yalnızca Almanya’nın İstanbul Başkonsolosluğu’na şahsen yapılabilir. Randevuların garanti altına alınması adına hem bilet numarası, hem de rezervasyon referans numarası gerekmektedir. Bu bilgilere UEFA Bilet Portalı’nda yer alan ’Sipariş Geçmişi’ sekmesinden ulaşmak mümkündür. Yaşanabilecek teknik problemler ve sorular için https://support.tickets-euro2024.uefa.com/hc/en-us adresinden destek alınabilecektir."