SAĞLIK - 12 Mayıs 2022 Perşembe 11:26

Irgatoğlu: "Hemşireler bir Hemşireler Gününe daha buruk giriyor"

A
A
A
Irgatoğlu: "Hemşireler bir Hemşireler Gününe daha buruk giriyor"

Manisa Sağlık Sen Şube Başkanı Mustafa Irgatoğlu, Hemşireler Günü ve 12-18 Mayıs Hemşireler Haftası dolayısıyla yaptığı basın açıklamasında sağlık sisteminin omurgası olan hemşirelerin, bir Hemşireler Günü’ne daha sorunların girdabında, buruk bir şekilde girdiklerini söyledi.

Manisa Sağlık Sen Şube Başkanı Mustafa Irgatoğlu, Hemşireler Günü ve 12-18 Mayıs Hemşireler Haftası dolayısıyla yaptığı basın açıklamasında sağlık sisteminin omurgası olan hemşirelerin, bir Hemşireler Günü’ne daha sorunların girdabında, buruk bir şekilde girdiklerini söyledi.


Hemşirelerin buruk olduklarını çünkü yaşadıkları sorunların pandemi süreciyle daha da derinleştiğine ve sorunlarına yenilerinin eklendiğine dikkat çeken Sağlık Sen Manisa Şube Başkanı Mustafa Irgatoğlu, "İrade ortaya konulduğunda bir günde çözülebilecek sorunlar, yıllardır ihmal edildiği için maalesef kronik bir hal aldı. ‘Sağlık Çalışanları Yılı’ olan 2021 yılında da ne yazık ki gözle görülür bir iyileşme sağlanamadı. Bu noktada Sağlık Sen olarak hem sahada hem de masada mücadelemizi sürdürdük ve sürdürmeye de devam ediyoruz. Başta fedakar hemşireler olmak üzere tüm sağlık çalışanlarının can yakan ortak sorunları belli. Hemşirelerin görev tanımlarının net çizilmemiş olması ve uygulamalardan kaynaklı sorunlar nedeniyle hemşirelik mesleğinin geleceği risk altındadır. Meslek tanımlarının belirlenmesi hemşirelik mesleği açısından en önemli adım olacaktır. OECD ve Sağlık Bakanlığı verilerine göre ülkemizde bir hemşire, dört hemşirenin yapması gereken işi tek başına yapmaktadır. Bakanlık verilerine göre, 2020 yılında 156 bin 972 olan hemşire sayısı 2021’de 2 bin 292 azalarak 154 bin 680’e gerilemiştir. Hemşirelerin ne denli iş yüküyle çalıştığı ve sağlanan istihdamların da yeterli olmadığı bu rakamlarla açıkça ortadır." dedi.



"Doktorlardan sonra en çok şiddet gören hemşireler"


Bir diğer önemli hususun ise şiddet olduğuna dikkat çeken Irgatoğlu şunları söyledi: "Sağlık alanında bulunan 39 branş arasında hekimlerden sonra en fazla şiddet gören kesim hemşirelerdir. Tüm sağlık çalışanlarının ortak sorunu olan şiddete karşı yasal adımlar atılmış olsa da aslolanın toplumsal duyarlılık olduğu açıktır. Bu sorunların yanında yüksek enflasyon ve hayat pahalılığı kamu çalışanları olmak üzere tüm toplumun ortak sorunudur. Beklentimiz alım gücünü koruyacak adımların atılması, başta kamu görevlilerimiz ve sabit gelirlilerin enflasyona ezdirilmemesidir. Bu noktada atılması gereken ilk adım, 6 aylık süreyle verilen enflasyon farkının aylık olarak maaşlara yansıtılması olmalıdır. Zaten sağlık çalışanları yıllardır alın terini tırpanlayan ücret adaletsizliği ile boğuşuyor. Döner sermaye sisteminden kaynaklanan adaletsizlik hekiminden hemşiresine tüm sağlık çalışanlarının temel sorunu olmaya devam ediyor. Bu sorunun çözümü için yapılan palyatif çözümler de maalesef günü kurtarmaktan başka bir işe yaramamıştır."



"Cumhurbaşkanının açıklamaları önemli"


Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 14 Mart Tıp Bayramı’nda yaptığı açıklamaları önemli bulduklarını ifade eden Irgatoğlu açıklamasını şöyle tamamladı: "Sabit ek ödemelerin merkezi bütçeye aktarılarak (maaş ve ek ödeme) tek kalemden ödenecek olması, merkezi yönetim bütçesinden performans ödemeleri için ilave kaynak aktarılarak, ek ödemelerde artış yapılacak olması, ücretlerde yapılacak iyileştirmenin emekliliğe de yansıyacak olması, 3600 ek göstergeden yararlanacak olanların çerçevesinin genişletilmesi Sağlık çalışanlarına şiddetin katalog suç sayılacak olması ve malpraktis davalarına karşı kurul oluşturulması Sayın Cumhurbaşkanının hayata geçirileceğini söylediği bu düzenlemelerin bir an önce uygulamaya geçmesini bekliyoruz. Geç kalınmış olsa da tüm bunlar yerinde düzenlemelerdir ve hemşireler dahil fedakar sağlık çalışanlarının tamamı bu hususlarda iki aydan beri adım atılmasını beklemektedir. Düzenlemeler hayata geçirilirken, adalet ve hakkaniyet mutlak surette gözetilmelidir. Aksi adımların, sağlık sistemine daha fazla darbe vuracağını ve yeni mağduriyetler üreteceğini hiç kimsenin unutmaması gerekir. Sağlık Sen olarak sorunların çözümünün, sağlık çalışanlarına haklarının teslimi noktasında adaletin ve vicdanın gereği olduğuna inanıyoruz. Hemşireler Haftası dolayısıyla, bu inancımızı ve kararlılığımızı bir defa daha tekrarlıyor; fedakar tüm hemşirelerimizin bu anlamlı gününü içtenlikle kutluyoruz. Bu vesileyle, başta Sağlık Bakanlığı olmak üzere tüm yetkilileri, sağlık çalışanlarının kronik sorunları için bir an önce adım atmaya davet ediyoruz.”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sakarya Para vermeyen annesini benzin dökerek yakan şahıs tutuklandı Sakarya’nın Akyazı ilçesinde para istediği annesinden ret cevabı aldıktan sonra benzin dökerek kendisini ve annesini ateşe veren şahıs tutuklanarak cezaevine gönderildi. Elleri sargıda adliyeye sevk edilen şahsın, kendisini görüntüleyerek soru yönelten gazeteciye, “Niye çekiyorsun ki bu kadar, ne yaptığımı sen nereden biliyorsun?” ifadeleri de dikkatlerden kaçmadı. Korkunç olay, 18 Nisan Perşembe günü Akyazı ilçesi Erdoğdu Mahallesi’nde meydana geldi. İddiaya göre, geçtiğimiz hafta annesi M.Y.’den (64) geçtiğimiz hafta bir miktar para alan ve tekrar isteyince ret cevabı ile karşılaşan Ö.Y. (42) öfkelendi. Ö.Y., maddi ve ailevi sorunları iddiası ile benzin dökerek annesi ve kendisini yaktı. Durumun haber verilmesi üzerine bölgeye jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. İlk müdahalesi olay yerinde yapılan talihsiz kadın, ilk olarak Akyazı İlçe Devlet Hastanesi’ne buradan da Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. Vücudunda 2 ve 3’üncü derece yanıklar oluşan ve hayati tehlikesi bulunan M.Y., buradaki müdahalelerinin ardından Kocaeli Şehir Hastanesi Yanık Ünitesi’ne sevk edildi. Elleri sargılı şekilde adliyeye sevk edilen şahıs tutuklandı Her iki elinde de yanıklar oluşan şüpheli Ö.Y. ise olaydan kısa bir süre sonra yakalanarak ilçe jandarma komutanlığına götürüldü. Şahıs, burada tamamlanan işlemlerinin ardından elleri sargılı bir şekilde adliyeye sevk edildi. Ö.Y.’nin kendisini görüntüleyerek soru yönelten gazeteciye, “Niye çekiyorsun ki bu kadar, ne yaptığımı sen nereden biliyorsun?” cevabını vermesi ve ‘Pişman mısınız?’ sorusunu ise yanıtsız bırakması dikkatlerden kaçmadı. Adliyeye sevk edilen Ö.Y., tutuklanarak cezaevine gönderilirken, hastanede tedavi gören M.Y.’nin hayati tehlikesinin devam ettiği öğrenildi.
İstanbul Freni tutmayan otomobil, 14 aracı biçti Ümraniye’de frenlerinin tutmaması sonucu kontrolden çıkan otomobil park halindeki 14 araca çarptı. Olay saat 21.45 sıralarında Ümraniye Armağanevler Mahallesi 23 Nisan Caddesi’nde meydana geldi. Frenleri tutmayan 34 DGK 750 plakalı Fiat marka ticari araç, seyir halindeyken Range Rover marka araca çarptı. Çarpışma sonucu lastiği fırlayan 34 DGK 750 plakalı hızını alamayıp 14 araca çarparak durabildi. Kazada şans eseri ölen yada yaralanan olmazken otomobillerde maddi hasar meydan geldi. Kazayı yapan sürücünün araçtan indikten sonra şok halinde olduğunu gören vatandaşların araması sonucu olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Maddi hasar meydana gelen bazı araçlar çekici yardımıyla götürülürken, kaza sonrası cadde polis kontrolünde trafiğe açıldı. Öte yandan kaza sonrası sürücü ifade için karakola götürüldü. Kazayı gören Zafer Karagül, "Bu yol tehlikeli. Yukarıdan gelen araba geldiği zaman bu aşağıdan yukarı araba çıkamıyor. Bu yolu tek yola çevirdikleri zaman veyahut yan yolla açtıkları zaman sıkıntı biraz azalabilir. Birkaç defa çöp kamyonu viraj alamadığı için oraya yuvarlandı. Gene bu dört yol ağzında 3-4 kere kazalar oldu. ’Ne oldu?’ freni tutmayan araba vura vura aşağı indi. Allah’tan büyük bir kazaya engel oldu" dedi. Başka görgü tanığı Serdar Burak Eker, "Doblo sürücüsü var bizim yaşlarımızda 2 tane çocuk, çok hızlı geliyorlar. Yerler de ıslak olduğu için hakimiyetini kaybetmiş. Önde bir panelvan vardı, ona sürttü. Sonra otomobile çarptı. Sonra jeep kurtulayım derken ona ön sağ kafasından çarptı. Sonra park halindeki araçlara çarparak tır dorsesinin orada durdu. Zaten Doblo’nun tekeri orada kaldı, kıvılcımlar falan çıkıyordu. Çocuk büyük ihtimalle şoktan dolayı sarhoş zannedildi, linç ettiler çocuğu. Polis geldi kaldırdı, ifade vermeye götürdüler. Kaldırıma çıkan araçlar oldu baya büyük maddi hasarlı kaza ama can kaybı yok. Ben 20 yaşındayım çocuk da benim yaşlarımda bir şey ama şoktan dolayı konuşamıyordu. Öyle üzüldüm kendisine" ifadelerini kullandı.