ÇEVRE - 14 Temmuz 2020 Salı 16:54

Kula-Salihli Jeoparkı UNESCO tarafından ’Yeşil Kart’ aldı

A
A
A
Kula-Salihli Jeoparkı UNESCO tarafından ’Yeşil Kart’ aldı

Jeopark Belediyeler Birliği Toplantısı Manisa Büyükşehir Belediyesinde Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Cengiz Ergün Başkanlığında toplandı.

Jeopark Belediyeler Birliği Toplantısı Manisa Büyükşehir Belediyesinde Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Cengiz Ergün Başkanlığında toplandı. Toplantıda önemli bir duyuru yapılarak Jeopark’ın dört yıllık yeşil kartlı belgeyi aldığı belirtildi. Başkan Ergün, “Bu belgeden sonra uluslararası jeoparklar birliğinde yani EGN ve GGN Avrupa ve Dünya Jeoparklar Ağı’nda başarı kazanarak önemli bir seviyeye geldik” dedi.


Manisa Büyükşehir Belediyesinde Jeopark Belediyeler Birliği toplantısı gerçekleştirildi. Toplantının başkanlığını Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Cengiz Ergün yaptı. Toplantıya, Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Cengiz Ergün’ün yanı sıra, Kula Belediye Başkanı Hüseyin Tosun, Salihli Belediye Başkanı Zeki Kayda, Manisa Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Aytaç Yalçınkaya, Başkan Danışmanı Azmi Açıkdil ve meclis üyeleri katıldı. Toplantıda Başkan Ergün önemli bir duyuru yaparak şu ifadeleri kullandı: “Kula jeoparkımız ilk defa 2013 yılında UNESCO tescil belgesi alarak Türkiyenin ilk ve tek jeoparkı olmuştur. O yıldan bu yana yedi yıldır jeoparklar nezdinde uluslararası camiada ve UNESCO Avrupa ve Dünya Jeoparklar Ağı’nda ülkemizi temsil etmektedir. 2017 yılında UNESCO tescil belgesi bir çalışanımızın gereğini yapmadığından dolayı UNESCO tarafından sarı kart ile değerlendirilip iki yılda toparlanmamız için süre verilmişti. Bu iki yılda iki değerli hocamız ve çalışma sistemimizdeki kadrolaşma ile belli bir seviyeye getirdiğimiz ekibimizin özverili çalışmaları ile hazırlanan ve bugün yani tam bir yıl önce bugün UNESCO’ya sunulan yeni belgemiz ile dört yıllık yeşil kartlı belgemizi aldık. Bu belgeden sonra uluslararası jeoparklar birliğinde yani EGN ve GGN Avrupa ve Dünya Jeoparklar Ağı’nda başarı kazanarak önemli bir seviyeye geldik. Mart ayında başlayan pandemi sürecinden bu yana Avrupa’da da yılda iki defa jeopark toplantıları yapılamamakta. Bu yüzden dört yıllık UNESCO tescil belgemiz törenle verilememiş olup yazı ile bildirildi. Bugün tam bir yılımızı doldurduk.”



“Bu belge uzun yıllar sürdürülebilir olmalı”


Açıklamasının devamında Başkan Ergün, “Bugün bundan sonraki süreçte yapacağımız çalışmalar ile Kula-Salihli jeoparkımızı daha tanınır hale getirmek iç ve uluslararası turizmin gelişiminde yapılacak çalışmaları, ülke ekonomisine kazandıracağımız istihdam ve bölgede yaşayan vatandaşlarımıza ekonomik destek, sosyal yönden halkımızı bilinçlendirmek, yeni tesisler kurmak, projeler üretmek için neler yapmamız gerektiği açısından toplandık. Projeler ve uygulamaları ile nelerin yapılabileceği, üst düzeyde bakanlıklar nezdinde gereken imkanların değerlendirilmesi için yapmamız gerekenler, sadece belgeyi hak ettiğimiz dört yıl için değil uzun yıllar sürdürülebilirliğinin sağlanması için yapacaklarımızı konuşacağız kararlaştıracağız. Kıymetli birlik üyesi başkanlarımız olan Kula Belediye Başkanımız Hüseyin Tosun, Salihli Belediye Başkanımız Zeki Kayda başkanlarımız ve değerli danışman hocalarımız, çalışanlarımız ile değerlendirme toplantısındayız. Zafer Kalkınma Ajansına müracaatlarımızı yaptık. Buradan da hayırlı güzel haberler bekliyoruz. Olumlu destekler çıkacağını umuyoruz” ifadelerini kullandı.



UNESCO Global Jeoparkı adını aldı


Yrd. Doç. Dr. Ahmet Serdar Aytaç ise, “Kula Jeoparkı’nın yaklaşık alan 300 kilometrekareydi. Biz bu alanı 2300 kilometrekarelik bir alana genişlettik. Bölgenin sosyo-ekonomik, kültürel kalkınmasına aracılık edebilecek jeolojik, jeomorfolojik, tarihi kültürel ve arkeolojik açıdan öneme sahip 73 adet jeosit belirledik. Bu jeositlerin ziyaret edilmesi, turistin gelmesi, bölgenin, yörenin ve ülke ekonomisinin gelişmesi ve kalkınması açısından son derece büyük öneme sahip” dedi. Akademik Danışman Prof. Dr. Tuncer Demir, “Kula-Salihli Jeoparkı bundan sonra Kula-Salihli UNESCO Global Jeoparkı olarak ismi geçecektir. Yeşil kartı almamız gurur ve mutluluk verici bir olaydır. Bu kapsamda Başta Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Cengiz Ergün olmak üzere emeği geçen bütün yetkililere çok teşekkür ediyorum” diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İzmir Hamza Dağ: “Bıkmadan, usanmadan heyecanımı tüm İzmir’le paylaşacağım” Cumhur İttifakı İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Hamza Dağ, “‘Gelin projelerle tartışalım’ dedik. Onlar anlamıyorlar, başka işlerle uğraşıyorlar. Ancak ben bıkmadan, usanmadan, sokak sokak, meydan meydan projelerimi anlatmaya, heyecanımı tüm İzmir’le paylaşmaya devam edeceğim” dedi. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Cumhur İttifakı İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Hamza Dağ, Selçuk’ta düzenlenen mitinge katıldı. Dağ’a binlerce hemşehrisinin yanı sıra, AK Parti İzmir milletvekilleri Şebnem Bursalı ve Mehmet Muharrem Kasapoğlu, MHP İzmir Milletvekili Tamer Osmanağaoğlu, Cumhur İttifakı Selçuk Belediye Başkan Adayı Dahi Zeynel Bakıcı, MHP İzmir İl Başkanı Veysel Şahin, AK Parti Selçuk İlçe Başkanı Hakan Bayraklı ve MHP Selçuk İlçe Başkanı Nuri Yılmaz da eşlik etti. “İzmir kararını vermiştir” Hamza Dağ, 2 ayı aşkın süredir İzmir’in her yerinde hemşeriyle kucaklaştığını belirterek, “Ben, İzmir’imizde artık şunu net bir şekilde görüyorum. 31 Mart için İzmir kararını vermiştir. Bugün de görüyorum ki Selçuk kararını vermiş. Hemşehrim İzmir’in, Selçuk’un her sokağına hizmet istiyor, proje istiyor. İnşallah biz bu hizmetleri de projeleri de şehrimize kazandıracağız” ifadeleri kullandı. “Tek gündemimiz İzmir” Bugüne kadar hiç kimseyi ötekileştirmediğini vurgulayan Dağ, “Bundan sonra da ötekileştirmeyeceğiz. Hiç kimse bizim nezdimizde ayrımcılığa maruz kalmamıştır, kalmayacaktır. Kimse bildiği işin dışında başka bir iş yapmak zorunda kalmayacaktır. Belediye başkanına ne için oy verilir? ‘Eser üretsin, hizmet getirsin, yatırım yapsın, sorunları çözsün.’ Evet; bizim tek gündemimiz İzmir, mesaimizin tamamı bin 294 mahallemiz her sokağında, hanesinde geçecek. İzmir’de istişareyi, ortak aklı merkeze alacağız. İzmir’de tüm projelerimi beraber hazırladık, beraber hayata geçireceğiz. Sorunlara anlık değil sürdürülebilir çözümler üreteceğiz” diye konuştu. “Bıkmadan, usanmadan heyecanımı tüm İzmir’le paylaşacağım” Seçim çalışması süresince 4 önemli lansman yaptığını vurgulayan, Selçuk için yapacaklarına da değindi. Hamza Dağ, konuşmasında şu ifadeleri kullandı: “Gelin projelerle tartışalım’ dedik. Onlar anlamıyorlar, başka işlerle uğraşıyorlar. Ancak ben bıkmadan, usanmadan, sokak sokak, meydan meydan projelerim anlatmaya, heyecanımı tüm İzmir’le paylaşmaya devam edeceğim. İzmir’in, Selçuk’un tarihi dokusunu, kültürel mirasını, asırlara sari olan medeniyet birikimini koruyacağız. Selçuk tarımıyla, turizmiyle bereketli ilçelerimizdendir. Bizler de oluşturacağımız eser ve hizmet ekosistemiyle destek olarak parlayan bir yıldız olmasını sağlayacağız.” Miting, Selçuk Belediye meclis üyesi adaylarının tanıtımıyla sona erdi.
Edirne Edirne’de gastronomi yolculuğu başladı Edirne Valiliği, gastronomi turizminin gelişimine katkı sağlamak amacıyla Osmanlı Saray Mutfağı lezzetlerini kitaplaştırılarak gelecek nesillere aktarılacak. Edirne Valiliği tarafından “Topraktan Tabağa Edirne Yöresel Yemekleri Kitabı” tanıtımı iftar programı düzenlendi. Edirne’de valilik öncülüğünde önemli bir projeye imza atıldı. Proje çerçevesinde "Topraktan Tabağa Edirne Yöresel Yemekleri" kitabı oluşturulacak. İftariyelikler, ara sıcaklar, çorbalar, ana yemek, tatlı ve içecekler geçmiş lezzetlere göre sunumla hazırlandı. Tabaklar süslendi, masalar hazırlandı. Ezanın okunmasının ardından oruçlar açıldı. Yemeğin ardından ise duaya geçildi. Devecihan Kültür Merkezi’nde düzenlenen iftar menüsünde geçmişten günümüze gelen lezzetler arasında yer alan bademli terbiyeli tavuk çorbası, ballı gemici böreği, taş kebabı- sarımsaklı pilav, zerde ve ayva şerbeti yer aldı. Geçmişten günümüze gelen ve unutulmaya yüz tutmuş Rumeli, Balkanlar ve Osmanlı Saray Mutfağında yer alan lezzetlerin gelecek kuşaklara aktarılması ve tanıtılması için önemli bir proje çalışmasına imza atıldı. Proje çerçevesinde 87 farklı çeşidin yer alacağı bir kitap oluşturulacak. Edirne’nin kadim ve Osmanlı’ya başkentlik yapmış sultanlar şehri olduğunu söyleyen Vali Yunus Sezer, aynı zamanda balkanlardan gelen insanların yerleştiği ve kendi kültürlerini yaşattığı da bir şehir olduğuna değindi. "Hem Balkan hem de Osmanlı saray mutfağı lezzetleri yaşatılacak" Hem Balkan hem de Osmanlı saray mutfağının yaşatıldığı Edirne’de çok anlamlı bir ilke imza atıldığını söyleyen Vali Yunus Sezer, "Gelecek nesiller Edirne mutfağında neler var diye baktığı zaman ellerinde bir kitap ve kaynak olacak. Bizim somut varlıklarımızın yanı sıra kültürel zenginliklerimiz de çok önemli. Çok büyük emek var. Hem Rumeli hem de saray mutfağına ait 87 çeşit farklı lezzet var. Bunların bir kitapta buluşması çok önemli. Şeflerimiz kendi illeri için farklı bir şey yapmak istiyorlar. Yaklaşık 1 buçuk aydır çalışmalar devam ediyor" dedi. Gastronomi anlamında çok önemli faaliyetler yürütmüş parmakla gösterilen iller olduğunu söyleyen Vali Sezer, "Biz büyük bir hazine üzerinde duruyoruz. Ama kendimizi anlatmakta zorluk çekiyoruz. Bizim bir tava ciğerimiz, bir de ciğer sarmamız var. Dışarıdan insanlara sorduğumuzda neyimiz var diye ’Bir gelip ciğerinizi yeriz’ diyorlar. Bu güzel bir şey aslında. Ama bunun yanına ne koyabiliriz? Bunun üzerinde çalışıp Rumeli Saray ve Osmanlı mutfağını günümüzle uyarlayıp nasıl yaşatabiliriz bunun peşindeyiz" şeklinde konuştu. "Edirne’nin parlayan yıldız olmasını istiyoruz" Edirne’nin her konuda balkanların ve Türkiye’nin parlayan bir yıldızı olmasını istediklerini belirten Vali Sezer, "Bunu da sanayide, ticarette, turizmde, gastronomide eğitimde aktivitelerle birlikte başarmamız lazım. İçinde saray ve Rumeli mutfağının da olduğu birkaç yemeği ve menüyü tava ciğerin yanına ekleyebilirsek zenginleştirebiliriz" ifadelerine yer verdi. Festivallerin yanı sıra marka aday olabilecek lezzetleri de sunabilecekleri bir yerin olmasının çok önem taşıdığını belirten Vali Sezer, "Bunu başarırsak herkes restoranında alternatif bir ürün sunmak isteyecek. Bunu da hazırlanan projelerle hayata geçireceğiz. Valilik olarak bunu yapıp özel sektöre devrederiz. Buna biz öncü oluruz" diye konuştu. "3 hedefe inşallah hep birlikte ulaşacağız" Önlerinde 3 hedef olduğunu ve buna şeflerle birlikte ulaşacaklarını belirten Vali Sezer, birincisinin bu kitabı hazırlamak ve basıp yayınlamak, ikincisinin gastronomi festivalleri düzenlemek üçüncüsünün de bu markalaştırılan yemeklerin daimi sunulacağı tarihi bir yer yapmak olduğunu ifade etti. "Edirne gastronomide de büyük zenginliğine sahip" Edirne’nin tarihi ve kültürel mirasının yanı sıra gastronomi anlamında da büyük zenginliğe sahip olduğunu söyleyen İl Kültür ve Turizm Müdürü Kemal Soytürk, düzenlenen iftarda saray, Rumeli ve Balkan mutfağından lezzetlerin yer aldığı bir menü hazırladıklarını aktardı. İftar programına, Vali Sezer ve eşi Canan Sezer, Vali Yardımcıları Erdoğan Beypınar ve Eyyüp Batuhan Ciğerci ile eşleri, İl Kültür ve Turizm Müdürü Kemal Soytürk, şefler, gastronomi yazarları ve basın mensupları katıldı. Devecihan Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen iftar programı toplu fotoğraf çekiminin ardından sona erdi.