GENEL - 24 Aralık 2019 Salı 13:03

Babasından kalan 68 yıllık aracı müzeye bağışladı

A
A
A
Babasından kalan 68 yıllık aracı müzeye bağışladı

Mardin’de yaşayan Yahya Özyardımcı’nın oğlu Mehmet Özyardımcı, babasının 68 sene önce Amerika’dan getirttiği ve şimdiye kadar gözü gibi baktığı otomobili müzeye bağışladı.

Mardin’de yaşayan Yahya Özyardımcı’nın oğlu Mehmet Özyardımcı, babasının 68 sene önce Amerika’dan getirttiği ve şimdiye kadar gözü gibi baktığı otomobili müzeye bağışladı.


Yaklaşık 12 yıl önce 100 yaşında iken vefat eden Yahya Özyardımcı’ın oğlu Mehmet Özyardımcı, baba yadigarı olan 1952 model klasik otomobilin Mardinlilere ait olduğunu düşündü. Bunun üzerine harekete geçen Özyardımcı, tıpkı babası gibi özenle kullandığı 68 yaşındaki otomobili, Mardinlilerin sürekli görmesi ve eski günleri hatırlamaları için müzeye bağışladı. Babasının 1930’lu yıllarda Mardin’e ilk araba getiren kişi olduğunu kaydeden Mehmet Özyardımcı, “Babam 1930 yılında araba satın alarak Mardin’e getirdi. Mardin’in ilk arabası olarak Mardin, Diyarbakır ve diğer illere seferler düzenliyordu. Ardından 1952 yılında 52 model marka klasik arabayı Amerika’dan satın alarak Türkiye’ye gemi ile getirtti. Rahmetli babam arabalara çok düşkün birisiydi. Bütün arabalarının bakımını kendisi yapardı. Tamirciye bile götürmezdi. 7 erkek kardeş araba kullanmayı bu araçta öğrendik. Hepimiz bu arabayı kullandık. Bu araba yaklaşık 40 yıl boyunca Mardin halkına hizmet etti. Arabaya binmeyen Mardinli kalmadı. 1986 yılına kadar bu araba Mardin merkez, köy, kasaba, mezra olmak üzere Diyarbakır, Siirt Muş ve Bitlis’e kadar yol yaptı. Bölgede basmadık yol kalmadı. Hastası olan, düğünü olan şehir dışına çıkmak zorunda kalan her vatandaşa hizmet verdi. Her Mardinli bu arabayı gördüğü zaman tanıyor. Kime ait olduğunu kaç model olduğunu biliyor. Gençler belki bilmez ama yaşı 50-60 olan kişiler kesinlikle bu arabayı hatırlıyor” dedi.



“Arabanın bizim değil halkın malı olduğuna karar verdik”


1986 yılına kadar Mardin yollarında hizmet veren 52 model klasik arabayı daha sonra koruma altına aldıklarını ifade eden Özyardımcı, şunları aktardı: “Babamdan sonra bu arabayı bir süre ben kullandım. Sürekli bakımını yapıyordum. Şu ana kadar 68 yıldır aralıksız çalışıyor. Hiçbir sorun yaşamadı. Marşa bastığınız anda hemen çalışıyor. Babam arabaya gözü gibi bakıyordu. Yaşadığım şehirlere arabayı da götürdüm. Yıllarca motoru hiç durmadı. Ama şimdi önemli bir karar verdik. Bu araba bizim mi yoksa Mardinlilerin mi diye düşündük. Bu arabayı tanımayan hiçbir Mardinli ve köylü yoktur. Biz bu arabanın Mardin halkına ait olduğuna karar verdik. Bende bu arabayı müzeye koymayı düşündüm. Ailem ve kardeşlerimle istişare ettim. Onlarda olumlu karşıladılar. 5 yıl boyunca aile ile görüştük. Müzede teşhir edilsin diye, arabayı müzeye bağışladık. Emaneti Mardin halkına iade ettik. Artık Mardinlilere ait bir arabadır. 24 Aralık’ta müze düzenlenecek törenle halka teşhir edilecektir.”



“Birçok kişi arabayı istedi vermedik”


Babadan oğula geçen bir klasik araba sevdası yaşadığını vurgulayan Özyardımcı, “Araba bizde iken birçok film ve reklamda kullanılmak üzere bizden istendi. Başka şoför kullanacak diye ben arabayı vermedim. Bu arabayı bir tek babam ve ben kullandık. Başkası kullanmadı. 1986 yılında arabayı Mersin’e götürdüm, 13 yıl orada kaldı. 4 yıl sonra Ankara’ya gittim. Bu sefer Ankara’ya götürdüm. Haziran 2019 tarihine kadar müzeye verilmek üzere 6 ay önce organizeye getirdim. Bir aile ferdi gibi gördüm. Bu arabada yılların geçmişi var. İnsanların hatırası var. Babamın hatırası var. İçimde bir sevdası var. Şu anda müzeye bağışladık. Ama hala içimde ondan kopmama sevdası vardır” diye konuştu.



“Babam arabanın geliri ile 9 kardeşimi üniversite okuttu”


Rahmetli babasının 9 kardeş olarak bu arabadan kazandığı para ile kendilerini üniversitede okuttuğunu vurgulayan Özyardımcı, “9 kardeşiz 7 erkek 2 kız. Babam bu arabanın geliri ile 9 kardeşimi okuttu. Lisede tek kitapla 6 kardeş sıra ile okul okuduk. Tek ceketi 6 kardeş giydik. Hepimiz iş sahibi olduk. Hep düşünüyorum babam bu araba ile nasıl 9 kardeşimi nasıl okuttu. Biz o yılları asla unutmayız. Bana göre bu işin sırrı helal kazançtır. Rahmetli babam helal kazanç neticesini bizlere çok iyi anlattı. Bizde onun izinden devam ediyoruz” şeklinde konuştu.



Yıllar sonra arabayı görenler şaşırıyor


Yıllar sonra gençlik dönemlerinin hayallerindeki araba olan klasik aracı gören Mahmut Adıbelli, bu arabayı çok iyi hatırladığını söyledi. Adıbelli, “Mardin’de caddelerde geçtiği zaman göz koyduğumuz bir arabaydı. Yıllar sonra ilk defa görüyorum. Müzeye bağışlaması hoşuma gitti. Bu araba yıllarca müzede sergilenecek. Tarihi araçların bu tür müzelerde sergilemesi güzel bir şey oldu. Mardin’in simgesi olan bir araçtır. Umarım Mardin turizmine katkı sağlar. Aileyi kutluyorum. Sanata ve tarihi değerlere sahip çıkıyorlar” dedi.


Müzesi yetkilileri ise, Özyardımcı ailesine teşekkür ederek, 68 yaşındaki klasik arabayı müzede sergileyeceklerini ve aracın Mardin halkını temsil edeceğini ifade etti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Tokat Bakan Yardımcısının basın açıklaması sırasında deprem oldu İçişleri Bakan Yardımcısı Münir Karaoğlu depremin merkez üssü Tokat’ın Sulusaray ilçesinde basın açıklaması yaparken deprem meydana geldi. İçişleri Bakan Yardımcısı Karaloğlu, depremin merkez üssü Tokat’ın Sulusaray ilçesinde incelemelerde bulundu. Karaloğlu 4 ilçe 37 köyde 385 konut, 87 ahır, 11 cami ve 1 fırında hasar meydana geldiğini belirterek, “Sulusaray merkezli 5 deprem meydana geldi şu ana kadar, 41 de artçı oldu. Ben Tokat ve Yozgat’taki tüm hemşerilerimize geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Rabbim beterinden korusun, muhafaza etsin. En büyük tesellimiz şu ana kadar herhangi bir yaralımız ve can kaybımız yok. Arkadaşlarımız, ekiplerimiz şu anda sahada köylerin tamamı tarandı. Tokat’ta 3 ilçe, Yozgat’ta 3 ilçede olmak üzere depremden etkilenen tüm köylerimiz şu anda taranmış durumda. Tokat’ta şu ana kadar 112 acil çağrı merkezimize 576, Yozgat’ta 250 deprem kaynaklı vatandaş ihbarı var. Ön incelemeler sonucunda Tokat ilimizde 3 ilçe, 30 köyde, 191 konutta ve 84 ahırda, 7 cami ve 1 fırında hasarlar var, bunlar yıkık değil hasarlı. Yozgat ilinde 1 ilçede 7 köyde 94 konutta, 4 cami ve 3 ahırda ön hasar tespitlerimiz var” dedi. “Hasarlı evlere girmeyin” Hasarlı evlere girilmemesi çağrısında bulunan Karaloğlu, "Evinde hasar olan, çatlağı olan hiçbir vatandaşımız evini kullanmasın. Biz onları alıp misafir etmeye hazırız. Yurtlar hazır hale getirildi. Vatandaşımıza çağrı yapıldı. Şu ana kadar 30 vatandaşımız yurtlarda kalmak için müracaatta bulundu. Sayın valimizin verdiği bilgiye göre şu anda bölgedeki kamu kurum ve kuruluşlarında bir hasarımız yok. Okullarımızda, kamu hizmet binalarında herhangi bir hasarımız yok, inşallah binalarımızda kamu hizmeti vermeye de devam edeceğiz. Kumanyalar hazırlandı şu anda dağıtılıyor. Yine Tokat’ta üç ilçemizde sıcak yemek çıkartmak üzere aş evlerimiz oluşturuluyor. İnşallah vatandaşımıza sıcak yemek imkanımızda sunulacak. Şu anda bölgede ulaşımda, alt yapıda, elektrik ve haberleşmede herhangi bir sorunumuz yok. Yollarımız açık, enerjisi olmayan ve haberleşme imkanı olmayan köyümüz yok. Tedbir olarak Tokat’ta bir gün eğitime ara verdik. Yozgat ilimizde ise Çekerek, Kadışehri ve Aydıncık ilçelerinde yine eğitime bir gün ara vermiş olduk” dedi. “750 Personel 150 araç bölgede” Karaloğlu, 150 araç ve 750 personelin bölgede görev aldığını ifade ederek, “Diyarbakır’dan Van’a kadar birçok ilimizden arama kurtarma ekipleri bölgeye ulaşmış durumda. Yerel ekipler de bölgeye ulaştı. Şu anda bölgede 750 personelimiz vatandaşlarımıza yardımcı olmak üzere bekliyor. 150 yardım aracı da bölgeye ulaşmış durumda” şeklinde konuştu. “Dezenformasyon uyarısı” Karaloğlu açıklamasında dezenformasyon uyarısında bulunarak şunları söyledi: “Sosyal medyada maalesef yine dezenformasyonlar var. Vatandaşımıza çağrımız AFAD tarafından açıklanmayan hiçbir bilgiye itibar etmemeleridir. Biz vatandaşlarımızı AFAD üzerinden çok hızlı bir şekilde bilgilendiriyoruz. Vatandaşımızın tereddüdü olmasın.” Öte yandan İçişleri Bakan Yardımcısı, açıklama yaptığı sırada deprem meydana geldi. Karaloğlu, "Şu anda artçı sarsıntıyı hep birlikte yaşadık. Rabbim hepimizi, ülkemizi korusun" dedi.
İstanbul Jose Mendilibar: "Dayanma gücümüzü sonuna kadar kullandık" Olympiakos Teknik Direktörü Jose Mendilibar, Fenerbahçe ile çok zor bir maç oynadıklarını belirterek, "Dayanma gücümüzü sonuna kadar kullandık. Penaltılara kalması, futbolcuların becerisine kalıyor" dedi. UEFA Avrupa Konferans Ligi Çeyrek Final ikinci maçında Fenerbahçe ile karşılaşan Olympiakos, penaltı atışları sonunda galip gelerek yarı finale yükseldi. Müsabakanın ardından düzenlenen basın toplantısında açıklamalarda bulunan Olympiakos Teknik Direktörü Jose Mendilibar, "Çok zor bir oyun oynadık. Dayanma gücümüzü sonuna kadar kullandık. 10. dakikada golü yemiştik fakat dayandık. İlk devrede dayanma gücümüzü iyi kullandık. Topu rakibe verip yorma yoluna gittik. Penaltılara kalması, futbolcuların becerisine kalıyor" ifadelerini kullandı. "Kendimi şanslı hissediyorum" Mendilibar, "Avrupa kupalarında yarı finale kalmasında takımın başında antrenör olduğum için kendimi şanslı hissediyorum. Umarım daha ileriye taşıyabiliriz. Şu anda kalemizi koruyan Tzolakis, başta ikinci kalecimizdi. Sonra kaleyi devraldı. Topun auta gitmesine şans diyebilirsiniz ancak kalecinin kurtarışına şans diyemeyiz. Bir çalışma sonucu oluyor bunlar" diye konuştu. "Kariyerim boyunca penaltılara bakmadım" Penaltı atışlarını izlemediği ve sırtını dönmesiyle ilgili sorulan soruya İspanyol teknik adam şu yanıtı verdi: "Ben bütün kariyerim boyunca penaltılara bakmadım. Bunu totem olarak yaptığımı size açıklamak isterim."