POLİTİKA - 06 Şubat 2019 Çarşamba 12:05

İstanbul’dan Kızıltepe’ye gelin geldi, muhtar adayı oldu

A
A
A
İstanbul’dan Kızıltepe’ye gelin geldi, muhtar adayı oldu

İstanbul’dan Mardin’in Kızıltepe ilçesine gelin gelen 42 yaşındaki Gül Demircan, mikro kredi desteğiyle kendi işinin patronu oldu.

İstanbul’dan Mardin’in Kızıltepe ilçesine gelin gelen 42 yaşındaki Gül Demircan, mikro kredi desteğiyle kendi işinin patronu oldu. 5 yıl geçirdiği Kızıltepe’de mahallelinin ablası haline gelen Demircan, yoğun istek üzerine muhtar adayı olduğunu açıkladı.


Eşinin Kızıltepeli olması nedeniyle evliliğinin ardından İstanbul’dan ilçeye taşınan Demircan, komşunun yönlendirmesiyle mikro kredi ile tanıştı. Aldığı destekle Kızıltepe’de kendisine ait bir iş yeri açan Demircan, mahallesindeki vatandaşlarla iyi bir iletişim kurdu. Etrafındaki hemen herkesin muhtar olmasını önerdiği Demircan, daha fazla dayanamayarak İpek Mahallesi muhtar adaylığını açıkladı. Demircan, 31 Mart yerel seçimlerinde 17 adayla birlikte yarışacak.



"Kadının elinin değdiği her yer cennet olur"


’Kadın elinin değdiği her yer cennet olur’ sloganıyla yola çıkan Demircan, devletten gelen desteği kadınlarla buluşturacağını söyledi. İstanbul’da doğduğunu belirten Demircan, "İstanbul’dan buraya geldim, eşim Mardinli ve iki senedir buradayız. İpek Mahallesi muhtar adayıyım. Mikro kredi kullanıcısıyım. Komşumun sayesinde mikro krediyi kullandım, kendime iş olanağı sağladım. Vatandaşların aday olmamdan sonraki dönüşleri beni çok etkiledi. Bu seçimlerde en büyük destekçim kadınlar olacak" dedi.


Mikro kredi Diyarbakır Bölge Müdürü Mehmet Ay, Demircan’ın kendi ayakları üzerinde durmak için mikro kredi aldığını şimdi de muhtar adayı olduğunu söyledi. Ay, "Demircan kendi ayakları üzerinde durmayı başardı. Muhtar adayı oldu, artık diğer kadınların kendi ayakları üzerinde durması için onlara yardımcı olacak" diye konuştu.


Kızıltepe Mikro kredi Şube Müdürü Canan Özçelik de her zaman kadınların yanında olduklarını ve kadınların iş hayatında olduğu gibi yönetimde de söz sahibi olması gerektiğini ifade etti.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan Dağlarda çiriş otu bereketi Doğu Anadolu Bölgesinde ve Erzincan’da bu günlerde çarşı pazarda sıkça görülen çiriş otu dağlarda yaban hayvanlarının da ilgisini çekiyor. Bahar ayları ile birlikte Erzincan’ın yüksek kesimlerinde ortaya çıkan çiriş otu vatandaşlar tarafından toplanmaya başlandı. Munzur Dağlarında yerli ve yabancı birçok kişiye rehberlik yapan Murat Aydemir, yaptığı gözlemlerde dağ keçilerinin de çirişi yediğini ifade etti. Dağlarda doğal olarak yetişen çirişten birçok yemek yapıldığını anlatan Aydemir, çirişten yapılan turşunun ayrı bir lezzet olduğunu söyledi. İnsanlar yüzyıllardır yaşamın neredeyse her alanında bitkilerden faydalanıyor. Bazı bitkiler tıbbi faydaları sebebiyle sağlık alanında kullanılırken bazı bitkiler besin bazıları ise boya ya da süs bitkileri olarak kullanılıyor. Çiriş otu da bu bitkilerden bir tanesi. Latincede Asphodelus aestivus L. olarak bilinen ve Zambakgiller familyasına ait olan çiriş otu, çoğu bölgede güllük, dağ pırasası, kirkiş otu, sarı zambak, yabani pırasa ve yeling otu olarak biliniyor. Toplumun büyük bir kısmı bazı hastalıkların tedavisinde tıbbi bitkilere başvuruyor. Bitkisel tedavi yöntemlerinin yan etkilerinin olmadığı ya da daha az olduğu düşünülmesi buna büyük bir etken olarak gösteriliyor. Çiriş otu da bölgede halkın tercih edilen bitkilerin başında yer alır. Çirişten birçok yemek yapılıyor Meryem Badayman, Ekin Dinçel ve Ayla Ünver Alçay tarafından yapılan bir araştırmada çirişin; yabani bir ot olup yenilebilmesinin yanında vitamin, antioksidan, lif ve mineral içerikleri ile vücudu besleyen özelliğe sahip olması sebebiyle yaygın olarak tüketildiği belirtildi. Çiriş otu, Afrika, Arap ülkeleri, Türkiye, Mısır ve Avrupa’nın bazı bölgelerinde görülen bir bitki türü. Türkiye’de Doğu Anadolu, Güneydoğu Anadolu, İç Anadolu Ege ve Akdeniz bölgelerinde yetişiyor. Çiriş otu genel olarak zararsız ve faydaları ile ön planda olan bir bitki olarak biliniyor. Bunun yanında çirişin yaprakları henüz tazeyken de yenilebiliyor. Ayrıca çirişten çorba ve birçok yemek de yapılıyor. Haşlandıktan sonra yumurta ile kavrulması ya da peynirle de karıştırılarak yufka ekmek içinde yeniliyor. Ayrıca kaşila diye adlandırılan bir yemeği de yapılıyor. Sevilen yemeklerden biri olan kaşila, çirişin kaynatılıp, içerisine bulgur katılarak, katılaşıncaya kadar pişirilmesiyle yapılıyor. Katılaştıktan sonra içi çukurlaştırılarak yağ dökülüp ve servis edilip yeniliyor.