İş hayatından sıkılan ve 81 ili otostop yaparak gezen ve sokaklarda şarkı söyleyerek harçlığını çıkaran 27 yaşındaki İbrahim Yalçın, mendil satan çocuğun alnındaki terini silmesinden etkilenerek kendini çocuklara adadı. Yaşam tarzını değiştiren Yalçın, artık çocuklar için çalıp söylüyor ve geliri ile okullarda müzik sınıfları oluşturuyor.
İstanbul’da iş hayatından sıkılan 2 üniversite mezunu 27 yaşındaki İbrahim Yalçın, otostop yaparak 81 ili dolaştı. Harçlığını sokaklarda şarkı söyleyerek çıkaran Yalçın, mendil satan bir çocuğun şarkı söylerken alnındaki teri silmesinden etkilendi. Yaşam tarzını değiştiren ve Çocuklar İçin Çal Derneğini kuran Yalçın, Güneydoğu’nun tarihi sokaklarında söylediği şarkılardan elde ettiği gelirle yüzlerce çocuğun müzik hayallerine ortak oluyor. Müziğin birleştirici gücüne inandığını söyleyen Yalçın, "Çocukların elleri silah değil müzik aleti tutmalı" dedi.
İhlas Haber Ajansı muhabirine konuşan İbrahim Yalçın, 10 yaşında Şanlıurfa’dan ailesiyle birlikte İstanbul’a gittiklerini belirterek, “İzmir ve Manisa’da üniversite eğitimimi tamamladım. İnşaat mühendisiyim ve aynı zamanda tiyatro eğitimi de aldım 2 üniversite okudum. En son İstanbul’da mağaza müdürlüğü yapıyordum tabi yollara çıkmadan evvel müzikle tanıştım 3-4 yıldır amatör olarak yapıyorum. Bir gün işi bırakıp yollara çıktım" dedi.
14 TL ile başlayan macera
Otostopla 81 ili karış karış gezdiğini ve bunun yanında birçok ilçeyi, köyü gezdiğini aktaran Yalçın, “İran, Gürcistan ve Rusya gibi vizesiz ülkeleri de gezdim. Sosyal medya üzerinden beni davet eden öğretmenler aracılığıyla çocuklarımız için yola çıktım. Yola çıktığım zaman cebimde 14 TL vardı. O gün Ankara’dayım, Karanfil Sokakta kazandığım para 80 TL idi. Fakat mutlu değildim ve müzik yaparak ben daha mutlu bir şekilde yaşamaya başladım” diye konuştu.
"Mendil satan çocuk düşüncelerimi değiştirdi"
Yalçın, "Sokakta müzik yaparken müziğimi dinlemeye gelen çocuk yaşta bir arkadaşımız bana mendil uzattı. Terlemiştim. O an kendime kızdım. O çocuk bana emeğini veriyor, benimle emeğini paylaşıyor ve ben neden müziğimi paylaşmıyorum dedim ve proje orada gerçekleşti. Gittiğim şehirlerde, nereyi uygun görürsem orada oturup o şehirdeki çocuklar için müzik yapıp, kazandığım belli bir tutarı onlar için harcamaya başladım. Daha sonra daha kalıcı şeyler yapmak adına, köy okullarında özellikle gittiğimiz yerlerde sosyal medyada özellikle bağışçıların da desteği ile müzik sınıfları oluşturmaya çalıştık. Gaziantep’te 2 tane köy okulunda oluşturduk. Daha sonra Şanlıurfa’nın Ceylanpınar ilçesinde bir tane oluşturduk. Amacımız, çocukların ellerine silah değil de enstrüman almalarını sağlamak. Sokak müziği yapıyoruz ve geldiğimiz yeri unutmuyoruz. Bu arada Türkiye’de 40 şehirde ekipleri olan bir dernek olarak resmiyete geçtik. Mardin’de tiyatro, müzik, sanat, fotoğrafçılık, kütüphane gibi birçok alandan faydalanacak çocuklara ve gençlere yönelik gönüllü eğitmenlerimizin de desteği ile bir sanat bahçesi inşa etmeye çalışıyoruz. Bu konuda desteklere ihtiyacımız var. Biz sokak müziği ile bir yere kadar üretken olabiliyoruz. Devletin de bu konuda desteklerini bekliyoruz. Çünkü biz gerçekten çocuklarımız için, gençlerimiz için sanata dair her şeyi bu coğrafyada ortaya çıkarmak istiyoruz. Çocukları sanatla buluşturup ellerine silah değil de enstrüman almalarını sağlamak amacındayız” ifadelerini kullandı.
