POLİTİKA - 26 Şubat 2020 Çarşamba 14:22

Kılıçdaroğlu’na ilk rakip Mersin’den çıktı: Atıcı, aday adaylığını açıkladı

A
A
A
Kılıçdaroğlu’na ilk rakip Mersin’den çıktı: Atıcı, aday adaylığını açıkladı

Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) 28-29 Mart 2020 tarihlerinde gerçekleştireceği 37.

Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) 28-29 Mart 2020 tarihlerinde gerçekleştireceği 37. Olağan Kurultayı’nda, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’na ilk rakip Mersin’den çıktı. CHP 24-26. Dönem Mersin Milletvekili Aytuğ Atıcı, kurultayda genel başkan aday adayı olduğunu açıkladı.


CHP’de, mart ayı sonunda gerçekleştirilecek kurultayda, genel başkanlığa adaylık için Kılıçdaroğlu’nun dışında bazı isimler telaffuz edilmeye başlanırken, bugüne kadar ismi hiç geçmeyen Aytuğ Atıcı, sürpriz bir açıklamayla, aday adaylığını açıklayan ilk isim oldu.



“Partimizin en üst makamına, genel başkanlığına giden yola ilk adımımı atmış bulunuyorum”


Atıcı, CHP Mersin İl Başkanlığında düzenlediği basın toplantısında, “Güneşli bir Mersin’den bütün Türkiye’ye sevgilerimizi, sıcak dostluk duygularımızı iletmek istiyorum. Bugün güneşli bir gün, benim için ayrıca heyecanlı bir gün, çünkü üyesi olmaktan onur duyduğum, milletvekilliği yapmaktan gurur duyduğum, hizmetinde olmaktan şeref duyduğum partimizin en üst makamına, genel başkanlığına giden yola ilk adımımı atmış bulunuyorum. Bunu da Mersin’den yaparak, siyasetin Mersin’de var olduğumu, buradan siyaseten doğduğumu ve siyaseten burada yükseldiğimi idrak ederek, ancak buradan çıkışımla da Türkiye’ye mal olduğumu unutmadan, bunun coşkusuyla, heyecanıyla, gururuyla ve yakışma çabasıyla bugün karşınızda bulunuyorum” dedi.



“CHP’nin, kendi içindeki demokrasiyi daha da üst seviyeye çıkarması, diğer partilere örnek olması gerekiyor”


CHP’nin 37. Olağan Kurultayını yapacağını anımsatan Atıcı, bu kurultayların da diğerleri gibi bir demokrasi şölenine dönüşeceğini ve demokrasinin Türkiye’ye nasıl getirileceğinin tartışıldığı bir ortam olacağını söyledi. Türkiye’nin en eski ve köklü partisi olan CHP’nin, kurtuluşta ve kuruluşta üstlendiği görevi, bugün ülkenin demokrasiye ulaşmasında da üstlenmesi gerektiğini belirten Atıcı, “Türkiye’ye demokrasiyi getirmek için elbette öncelikle CHP’nin, kendi içindeki demokrasiyi daha da üst seviyeye çıkarması ve diğer partilere de örnek olması gerekiyor. Şu anda parlamentoda bulunan partiler içerisinde şüphesiz en demokratik olanı CHP’dir. Ancak, bu demokrasi gömleği, en geniş gömlek olduğu halde bize yetmez. Demokrasi dinamik bir süreçtir ve sürekli olarak da daha da üst düzeylere taşınmalıdır” diye konuştu.



“Yepyeni bir öykü yazmak için bu yola çıkmış bulunuyorum“


CHP’de, karar mekanizmalarının tabandan tavana doğru işlediği, partinin ilkeleri ve değerlerinden ödün vermeden, sosyal demokrasinin evrensel ilkelerine sıkı sıkıya bağlı kalarak, günün değişen koşullarına göre yeniliklerin yapıldığı yepyeni bir öyküyü, CHP’ye gönül vermiş herkesle birlikte yazmak durumunda olduklarının altını çizen Atıcı, “Yani yepyeni bir öykü yazmak için bu yola çıkmış bulunuyorum. Yepyeni bir öykü derken, bu öykü yepyeni bir parti kurmak, partiyi tamamen yenilemek anlamında değil. Partimizin ilkeleri, varmak istediği hedef çok güzel. Partimizin demokrasi mücadelesi takdire şayan. Ancak, bunu daha ileriye götürmek için yeni öyküler yazmamız gerekiyor. Bu öyküyü hep birlikte, özellikle gençlerle, kadın emeğinin, aklının olmasıyla yazacağız” ifadelerini kullandı.



“Seçimlerde başarısız olan yöneticilerin, görevi bırakmaları bir reform olacaktır”


CHP’de çok ciddi bir reforma ihtiyaç olduğunu, reform isteğinin yüksek sesle dile getirildiğini kaydeden Atıcı, değişim isteğinin sadece genel başkan, Merkez Yönetim Kurulu veya Parti Meclisi ile sınırlı olmadığını, parti tüzüğü ve daha demokratik bir yönetim sistemiyle ilgili olduğunu vurguladı. Genel başkan olması durumunda hayata geçireceği reformları da anlatan Atıcı, bunlardan bazılarını delegelerin tüm üyelerin oylarıyla seçilmesi, tüm kademelerdeki parti yöneticilerinin çarşaf listeyle belirlenmesi, blok listeyle seçimlerin tamamen kaldırılması, milletvekili, belediye başkanı ve meclis üyesi adaylarının bütün üyeler tarafından belirlenmesi, partinin cumhurbaşkanı adayının tüm üyelerin katılımıyla yapılacak ön seçimle belirlenmesi olarak sıraladı. Atıcı, “Partimizdeki en önemli reformlardan birisi, başarısızlık kriterinin ortaya konmasıdır. Bugüne kadar hiçbir partide başarısızlık nedir dediğiniz zaman bir tanımı yoktur. Başarısızlığın tanımını koyduğunuz zaman, bu tanıma uyan yöneticilerin artık o görevden ayrılmaları gerektiğini söylediğiniz ve bu uygulandığı zaman bunun adı reformdur. Örneğin, genel veya yerel seçimlerde CHP’nin, ittifak olmadan kendi adına aldığı doğrudan oy oranının bir önceki seçimde aldığı oy oranından bir milim bile daha düşük çıkması, bir başarısızlık göstergesidir ve hangi kademede olursa olsun bu kademedeki yöneticilerimizin başarısız kabul edilmeleri ve o görevi bırakmaları bir reform olacaktır” dedi.


Basın mensuplarına ‘Reform Hareketi Manifestosu’ dağıtan Atıcı, “Kısmet olur partime genel başkan olursam, bu reformlardan çok daha fazlasını ve manifestoda yer alan önerilerimin tamamını uygulamaya ve karar mekanizmalarına kabul ettirmeye çalışacağıma emin olabilirsiniz” diyerek, hedeflerinin iktidara gelmek olduğunun altını çizdi. Atıcı, “Bütün bu hayallerimi gerçekleştirmek, duygularımı Türkiye’nin her noktasına taşımak üzere 28-29 Mart 2020’da yapacağımız 37. Olağan Kurultayda CHP’nin genel başkan aday adayı olarak, buradan bütün halkıma seslenmiş bulunuyorum. Böylesine onurlu ve güzel bir yol yürümekten son derece mutluyum. Yolu doğru bulursak, zamanlamayı iyi yapabilirsek, yolu da adabıyla yürürsek, sonuç kendisi bize gelir. O nedenle yolumuz güzel. Yol yürümeyi de biliyoruz Allah’a şükür, adabımız, edebimiz de yerindedir. Bu yolda kimseyi incitmeden, kırmadan neler yapabileceğimizi bütün Türkiye’ye anlatacağız. Adım adım bütün illerimizi gezeceğiz, delegelerimizi ikna edeceğiz ve önce CHP’nin, sonra Türkiye’nin bu reformlara ihtiyacı olduğunu anlatacağız. Bütün üyelerimize ve delegelerimize çağrım; bu manifestonun altına imza atan herkesi bu kutlu yolda birlikte yürümeye davet ediyorum. Benim ekibim CHP’dir. Aday adayı olmak bile büyük bir mutluluk” diyerek açıklamasını tamamladı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Polisin alkollü sürücü ile imtihanı: Üfleme eğitimi verilen kadın 44. seferde başardı Aksaray-Konya Karayolunda jandarmanın "dur" ihtarına uymayarak kaçan kadın sürücü, jandarma ve emniyeti alarma geçirdi. 53 kilometre kaçan kadın sürücü E-90 Karayolunda kovalamaca sonucu yakalandı. Alkolmetreye üflermiş gibi yapıp üflemeyen ve 3 alkolmetre değiştirerek kadına üfleme eğitimi veren polis, üfletme imtihanına girdiği kadın sürücünün 44. üflemesinde promilini alabildi. 0.97 promil alkollü çıkan kadın sürücüye ceza kesilerek ehliyetine el konuldu. Olay Aksaray - Konya Karayolu Eşmekaya Kavşağı’nda yaşandı. Edinilen bilgiye göre, Aksaray Konya Karayolunda yol kontrolü yapan İl Jandarma Komutanlığı ekipleri durumundan şüphelendikleri kadın sürücünün kullandığı 68 AAN 849 plakalı otomobile ‘dur’ ihtarında bulundu. İhtara uymayan kadın sürücü hızla denetim noktasından kaçtı. Aksaray istikametine kaçan kadın sürücünün plakası jandarma ekipleri tarafından hem jandarma hem de emniyet haber merkezine bildirildi. Bunun üzerine jandarma ve polis ekipleri karayolu ve aracın geldiği istikamete yönelik adeta bölgeyi abluka altına aldı. Jandarma ekipleriyle kısa süre kovalamacaya giren kadın sürücü 53 kilometre kaçtıktan sonra şehir merkezi girişinde polis ekiplerinin de "dur" ihtarına uymadı. Ekiplerin kaza riskine karşı kontrollü bir şekilde takip ettiği kadın sürücü çok gidemeden Tacin Mahallesi E-90 Karayolu üzerinde yakalandı. 44. üflemesinde pes eden kadın sürücü 0.97 promil alkollü çıktı Durdurulduktan sonra araçtan indirilen ve isminin Gülten Nas Y. (49) olduğu belirlenen kadın sürücü rahat tavır ve hareketleriyle dikkat çekti. Ehliyet ve ruhsat kontrolünden geçirilen kadın sürücüye alkol kontrolü yapmak isteyen polis memurlarının üfleme eğitimi ile imtihanı burada başladı. Alkol kontrolünden geçirilmek istenen kadına polis memurlarınca alkolmetre üfletilmek istendi. Alkolmetreyi üflemeye çalışan kadın üflermiş gibi yapıp üflemekten çekinirken, polis memurları kadına adeta üfleme eğitimi verdi. Bir polis memuru ağzıyla kadına üflemeyi gösterirken, bir değir polis memuru da elindeki üfleme çubuğunun poşetiyle üflemeyi anlattı. Eğitimin ardından polis memurlarının üfletme imtihanı başladı. Kadına defalarca alkolmetreyi üfletmeye çalışan polis memurları kadının üflemeyip üflüyormuş gibi göstermesiyle büyük bir sınav verdi. Alkolmetreye de güvenmeyen kadın sürücüye 3 farklı alkolmetre üfletildi. Zaman zaman su içen ve dinlenmeye geçen kadın sürücü 1 saat boyunca polis memurlarına ecel teri döktürdü. 43 kez alkolmetreyi üflemeyerek kandırmaya çalışan kadın sürücü 44. üflemesinde pes ederek normal bir şekilde üfledi. Üflemenin ardından kadının 0.97 promil alkollü olduğu belirlendi. Polis ve kadın arasındaki yaşanan ilginç diyaloglar ise anbean kameralara yansıdı. Alkollü araç kullanmaktan 6 bin 439 TL para cezası kesilen kadın sürücünün ehliyetine de 6 ay süreyle el konuldu. Araç ise olay yerine çağırılan bir yakınına teslim edildi.