GENEL - 16 Ocak 2020 Perşembe 17:12

Mersin Limanına demir atan Fransız savaş gemisinin komutanından Seçer’e ziyaret

A
A
A
Mersin Limanına demir atan Fransız savaş gemisinin komutanından Seçer’e ziyaret

MERSİN (İHA) – Akdeniz’de yapılacak tatbikat kapsamında Mersin Limanına demir atan “Surcouf” adlı fırkateynin komutanı Deniz Yarbay Thibault Lavernhe, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer’i ziyaret etti.

MERSİN (İHA) – Akdeniz’de yapılacak tatbikat kapsamında Mersin Limanına demir atan “Surcouf” adlı fırkateynin komutanı Deniz Yarbay Thibault Lavernhe, Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer’i ziyaret etti.


Yedi yıl aradan sonra ilk kez bir Fransız Savaş Gemisi, Akdeniz’de yapılacak tatbikat kapsamında Mersin Limanına demir attı. Dört gün boyunca Mersin’de olacak gemi, 20 Ocak Pazartesi günü Türk Donanması ile ortaklaşa yapılacak tatbikat sonrası Mersin Limanından ayrılacak.


Fransa “Surcouf” Gemisi Komutanı Deniz Yarbay Thibault Lavernhe, beraberindeki heyetle Büyükşehir Belediye Başkanı Seçer’i makamında ziyaret etti. Seçer’in makamında gerçekleşen ziyarete Surcouf Gemisi Komutanı Deniz Yarbay Lavernhe, Savunma Ateşesi Kurmay Yarbay Philippe Boulogne ve beraberlerindeki heyet katıldı.



“Fransa, bizim tarihsel dostumuz”


Başkan Seçer, heyeti Mersin’de ağırlamaktan duydukları onuru dile getirerek, “Fransa bizim tarihsel dostumuz olan bir ülke. Özellikle Cumhuriyet kurulmadan önceki süreçte Osmanlı İmparatorluğu ile derin ilişkileri olan bir ülke. O dönemin dünya koşullarında da Osmanlı ile özellikle dünya siyaseti dizaynında hep içe içe olan ve Osmanlı’yı da hem devlet yönetimi hem kültürel hem sosyal açıdan etkileyen bir ülkedir Fransa” dedi.


Fransa ile Türkiye’nin ortak özelliklerinden söz eden Seçer, her iki ülkenin de Akdeniz’e kıyısı olduğunu belirterek, “Bir ortak noktamız da Akdeniz’in sağladığı doğal güzelliklere sahip olmamız. Mersin’i nasıl buldular bilemiyorum ama herhalde orada, Fransa’nın Akdeniz kıyılarındaki kentlerinde de aynı havayı teneffüs etme şansları vardır” diye konuştu.



“Dünya ticaretine konu olan bir limana sahibiz”


Mersin’in potansiyellerini de anlatan Seçer, “Mersin, Akdeniz’in kıyısında, Doğu Akdeniz çanağının en önemli liman kenti. Hem Türkiye’deki gelişmeler hem bölgedeki gelişmeler Mersin’i her geçen gün daha da önemli hale getiriyor. Mersin, çok stratejik bir kent. Diğer taraftan dünya ticaretine konu olan bir limana sahibiz. Limanımız vasıtasıyla dünyanın her tarafıyla ticaret yapma imkanımız var. Hem buradan Türk ürünlerini ihraç edebiliyoruz, diğer taraftan da dünyanın her tarafından limanımıza ticarete konu ürünler gelebiliyor. Buradan da karayoluyla Orta Doğuya, Kafkaslara bu ürünler ticari ürün olarak transit ticarete konu oluyor” ifadelerini kullandı.



“Mersin gelecek vadeden bir kent”


Mersin’in gelecek vadettiğinden ve tarihsel, kültürel birikimi olan bir turizm kenti olduğunu vurgulayan Seçer, “Bütün ekonomik sektörleri burada görmek mümkün. Çok şirin bir tarihsel ve kültürel birikimi olan turizm kentiyiz. Ticaret kentiyiz. Bizim çok değerli tarım topraklarımız var. Türkiye’de üretilen değerli meyvelerin önemli bir üretimi burada yapılıyor. Değerli sanayi tesislerimiz var. Üretim ve dünya ticaretinin Mersin’de yoğun olması burada karayolu taşımacılığını da önemli hale getiriyor. Damak zevkimiz de iyidir. Türkiye’nin her yöresine ait gastronomi konusunda da çok çeşitliliğimiz var ve bu konuda da iddialıyız. İklimin sıcak olması insanlarımıza yansımış. İnsanlarımız da çok sıcakkanlıdır. Ziyaretlerinden dolayı çok teşekkür ediyorum” şeklinde konuştu.



“Mersin’de kendimi çok güvende hissediyorum”


Komutan Deniz Yarbay Lavernhe ise “Misafirperverliğiniz için ve bizi kabul ettiğiniz için çok teşekkürler. Fransa ile Türkiye arasındaki ilişkiler çok derin. Fransa ile Türkiye aslında müttefik ve aramızda askeri açıdan da bir ittifak var. Bu ittifak neticesinde biz Mersin’e geldik. Refakat açısından da çok iyi karşılandık. Bana refakat eden pilot gemi harika bir şekilde yanaştırdı. Mersin’den talep ettiğim bütün malzemeler, geminin lojistik ihtiyaçları, hepsi temin edildi ve Mersin’de kendimi çok güvende hissediyorum” dedi.


Lavernhe, Tarsus’u da çok beğendiklerini sözlerine ekledi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kocaeli Define ararken mağarada ölen baba ile oğlu toprağa verildi Bursa’nın İznik ilçesinde mağarada kaçak define kazısı yaptıkları esnada jeneratörden sızan gazdan zehirlenerek hayatını kaybeden baba ve oğlu Kocaeli’nin Gölcük ilçesinde toprağa verildi. Edinilen bilgiye göre, Kocaeli’nin Gölcük ilçesinden yola çıkan Tevfik Özdemir (68), oğlu Okan Özdemir (42) ve arkadaşları İbrahim Ergün (38), define aramak için 2 gün önce Bursa’nın İznik ilçesine gitti. Gürmüzlü Mahallesi’nde kahvehanede çay içip etraftakilerle sohbet eden Tevfik ve Okan Özdemir ile İbrahim Ergün gecenin ilerleyen saatlerinde Karadere mevkiinde giderek mağarada kaçak kazı çalışması gerçekleştirdi. Tevfik ve Okan Özdemir ile İbrahim Ergün’den uzun süre haber alamayan yakınları endişe içinde durumu Mahalle Muhtarı Zeynel Çetin’e iletti. Çetin ise olayı 112 Acil Çağrı Merkezine bildirdi. Bunun üzerine İl Afet ve Acil Durum (AFAD) Müdürlüğü, Jandarma Arama Kurtarma (JAK), Jandarma ve sağlık ekipleri harekete geçti. Daha önce bölgede kaçak kazı yapılan bölgelere yoğunlaşan ekipler, mağara girişinde Teyfik Özdemir’in cansız bedeniyle karşılaştı. Jandarma iz sürme -arama köpekleri ‘Meftun’ ve ‘Damga’ ile mağara içerisinde yapılan aramada Okan Özdemirile İbrahim Ergün’ün cansız bedenlerine de ulaşıldı. Jandarma Arama Kurtarma (JAK) Timi tarafından cenazeler mağaradan çıkarıldı. Baba ve oğlunun cenazesi Kocaeli’nin Gölcük ilçesine getirildi Tevfik ve Okan Özdemir ile İbrahim Ergün’ün cansız bedenleri savcı ve ekiplerin incelemesinin ardından Bursa Adli Tıp Kurumu morguna kaldırıldı. Baba, oğul ve arkadaşları jeneratörden mağara içine sızan karbondioksit gazından zehirlenerek hayatını kaybettiği belirlendi. Otopsi işlemlerinin ardından yakınlarına teslim edilen baba ve oğlunun cenazesi Kocaeli’nin Gölcük ilçesine getirildi. Baba ve oğlunun Kavaklı Mahallesi Kavaklı Sanayi Camii’nde öğle namazına müteakip cenaze namazı kılındı. Cenaze namazına Özdemir’in yakınları, sevenleri ve Gölcük Belediye Başkanı Ali Yıldırım Sezer katıldı. Cenaze namazının ardından baba ve oğlun cenazeleri İhsaniye Mezarlığına defnedildi. Öte yandan, Tevfik Özdemir’in emekli olduğu, Okan Özdemir’in ise bir dönerci dükkanında kurye olarak çalıştığı öğrenildi. Gürmüzlü Mahallesi’ne 6 kilometre uzaklıktaki Elbeyli Mahallesi’nde, 5 yıl önce aynı tarihte yapılan kaçak kazı sırasında 1 kişi hayatını kaybettiği 6 kişi de kurtarıldığı ortaya çıkmıştı.
Adana Adana’da açık saha tesislerinin toplu açılışı düzenlendi Adana’da Gençlik ve Spor Bakanlığı ile AB FRIT II Fonu bünyesinde Alman Kalkınma Bankası (KFW) yürütücülüğünde gerçekleştirilen proje çerçevesinde 12 ilde 22 tesisi içeren projelerin eş zamanlı açılışı yapıldı. Gençlik ve Spor Bakanlığı ile AB FRIT II Fonu bünyesinde Alman Kalkınma Bankası (KFW) yürütücülüğünde gerçekleştirilen proje çerçevesinde Adana, Adıyaman, Batman, Gaziantep, Hatay, Kahramanmaraş, Kilis, Malatya, Mardin, Mersin, Osmaniye, Şanlıurfa olmak üzere 12 ilde 22 tesisi içeren projelerin eş zamanlı açılışı yapıldı. Bu kapsamda Adana Valisi Yavuz Selim Köşger, Gençlik ve Spor Bakanlığı yetkilileri ile AB Türkiye Delegasyonu ve Alman Kalkınma Bankası üst düzey yetkililerinin katılımıyla Çukurova ilçesindeki 100. Yıl Mahallesi’ne inşa edilen açık saha tesislerinin açılış töreni düzenlendi. “Tüm gençlere hizmet verecek” Törende konuşan Vali Köşger, "Adana’nın en güzel noktasında, gençlerimiz, geleceğimiz, istikbalimiz, evlatlarımıza yönelik çok güzel bir faaliyet için bir aradayız. Çukurova hızla gelişen bir bölge. Ancak şuana kadar burada bir spor stadyumu, bir futbol sahası mevcut değildi. Avrupa Birliği’nin, Alman Kalkınma Bankası’nın katkılarıyla, bakanlığımız ve hükümetimizin çalışmalarıyla burada bu hizmet gerçekleştirildi. Bölgemizde bir türlü istikrar gerçekleşmiyor ve ülkemizin etrafında, her tarafta sıkıntılı durumlar var. Kendi ülkesinde can güvenliği kalmayan çok sayıda komşumuzu da misafir ediyoruz. Burası ülkemiz gençlerine hizmet ettiği gibi onların da hizmetinde olacak. Türkiye kendi gençliğine yetişmeye çalışırken, onların ihtiyaç duyduğu spor alt yapısını gerçekleştirmeye çalışırken bir taraftan da ülkemize dışarıdan gelen gençlerimiz var. Buna yetişmekte zorlanıyoruz. AB bu anlamda devreye girdi ve bu tesislerin yapılmasında imkan sağladı. Onlara teşekkür ediyoruz, gençlerimize de hayırlı, uğurlu olsun diyoruz" dedi. Konuşmaların ardından, Atatürk Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi folklor ekibi halk oyunları gösterisi sundu. Daha sonra protokol üyeleri hazırlanan platformda butona basıp açık saha tesislerinin açılışını gerçekleştirdi. Gençler, çok sayıda spor dalına yönelik etkinlik alanlarının oluşturulduğu tesiste gönüllerince spor yapıp, sosyalleşme imkanı buldu.
Bitlis Bitlis’te ‘yayla muzu’ uçkunun fiyatı, ‘Anamur muzunu’ üçe katladı Bitlis’in Tatvan ilçesinde doğal olarak yetişen ve ‘yayla muzu’ olarak da adlandırılan uçkun, 150 TL’lik fiyatıyla Anamur muzunu üçe katladı. Doğu Anadolu Bölgesi’nin yüksek kesimlerinde doğal olarak yetişen ve yöre halkı tarafından ışkın veya yayla muzu adıyla bilinen ve sevilerek tüketilen ekşimsi uçkun bitkisi, Tatvan’da satışa sunulmaya başlandı. Dağların yüksek zirveleri ve eteklerinden büyük zorluklarla toplanarak tezgâhlarda kilosu 150 TL’den satılan bitki, kent merkezinde çoğu insanın da başlıca geçim kaynağı oldu. Vatandaşlar binbir zorlukla topladıkları uçkunları torbalarla getirdikleri şehir merkezindeki ana caddelerde satışa sunarak aile bütçelerine katkıda bulunuyor. Bölge insanı tarafından büyük bir beğeniyle tüketilen bitkinin, özellikle sarılık, tansiyon, mide rahatsızlıkları ve diyabet gibi hastalıklara iyi geldiği iddia ediliyor. Vatandaşlar, binbir zorlukla toplayarak kilosunu 150 TL’den satışa sundukları yayla muzu, fiyatıyla Anamur muzunu üçe katladı. Hizan yaylalarında topladıkları yayla muzunun şeker, tansiyon gibi hastalıklara ilaç olduğunu iddia eden Ercan Sepet isimli satıcı, “Yayla muzunu nisan ayında toplamaya başlıyoruz. Bu bitkinin yaklaşık 1 ay gibi bir ömrü var. Yılda bir kez çıkıyor, bizler de ekmeğimizi yayla muzunu satarak kazanıyoruz” dedi. Bir kış boyunca yayla muzunun çıkmasını beklediklerini söyleyen Oğuz Uçak da, “Her derde deva olan yayla muzunu herkese tavsiye ediyorum. Bir kış bu bitkinin çıkmasını bekledim. Ekşimsi bir tadı olduğu için de ayrı bir aroma veriyor” ifadelerini kullandı.