GENEL - 25 Ocak 2020 Cumartesi 17:23

Seçer: "Metro projesine inanıyorum, arkasındayım"

A
A
A
Seçer: "Metro projesine inanıyorum, arkasındayım"

Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, ’metro projesi’nin büyük, önemli ve iyi bir proje olduğunu belirterek, "Projeye inanıyorum, arkasındayım.

Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, ’metro projesi’nin büyük, önemli ve iyi bir proje olduğunu belirterek, "Projeye inanıyorum, arkasındayım. Kazmayı vurduktan 6 yıl sonra ödemeler başlayacak" dedi.


Seçer, iş insanlarıyla bir araya geldiği toplantıda, kentteki yatırımlara ilişkin açıklamalarda bulundu. Kendisinin de bir iş insanı olduğunu söyleyen Seçer, “Şimdi üretiyoruz. Kendimize değil, kentimize, ülkemize, insanlığa üretmeye çalışıyoruz. Bu ayrı bir haz. Bunun parasal bir karşılığı yok. Son derecede keyifli ve mutlu bir belediye başkanıyım. Son derece zor bir görev olarak değerlendirilebilir. Ama vicdanım rahat, akşam da rahat uyuduğum için kendimi çok mutlu bir insan olarak addediyorum. Zaten bu mutluluk olmasa kente bir şeyler katma enerjimi yitiririm” ifadelerini kullandı.


“Meclisimizden son derece memnunum”


Kavganın topluma ve ülkeye hiçbir fayda getirmeyeceğini bilecek kadar deneyimli siyasetçiler olduklarını dile getiren Seçer, “Yeni dönem, 31 Mart sonrası oluşan tablo gayet iyi bir tablo. Meclisi izliyorsunuz. Meclis çoğunluğu belediye başkanının partisinde değil. Ama bizim vatandaşlarımızı incitecek, onların moralini bozacak hiçbir kelam da o meclisten çıkamaz. Siyasi görgümüz, hayat görgümüz, piyasa görgümüz var. Buna güvenerek yola çıktık ve bir iddia ortaya koyarken de geçmişimize güvenerek iddia ortaya koyuyoruz. Bu projeyi yaparız, bu kararı alırız, siyasi sonuçlarına katlanırız. Geriden gelen liyakatin sağladığı özgüven kaynaklıdır bunlar. Meclisimizden son derece memnunum. Kentin yararına olan her konuda destek alıyorum. Bunu açık yüreklilikle söylüyorum. Zaten ben de kentin yararına olmayan hiçbir konuda ısrarcı olmam. Meclisin bana muhalefet eden kesimi zaman zaman küçük sığ sularda boğulmuyor değil. Çok önemli konularda muazzam kararlar çıkıyor, çok basit konularda maalesef bazen siyaseten engel çıkarıyor. Allah’tan sonuca tesir edecek, kente öyle çok olumsuz yansıyacak kararlar değil” şeklinde konuştu.


“Bürokrasi hızlansın diye işleri elden takip ediyoruz”


Mersin iş dünyasının uzun süredir beklediği 1/5000’lik nazım planları konusunda bürokrasiyi hızlandırmaya çalıştıklarını anlatan Seçer, “İktidara mensup çok değerli mesai arkadaşlarımız, belediye başkanlarımız, milletvekillerimiz, önceki dönem bakanı, benim de Plan Bütçe Komisyonu’ndan mesai arkadaşım Lütfi Elvan’ın da katkılarıyla bürokrasideki tıkanmaları aşmaya çalışıyoruz. İşleri elden takip ediyoruz" diye konuştu.


“Turizm bölgelerine 2.5 milyar liralık altyapı yatırımı yapacağız”


Mersin’in turizm projeleri yapması gerektiğini kaydeden Seçer, turizm bölgelerinde altyapıya önem verdiklerini belirterek, şöyle devam etti; "Kalan 4 yılda, bizim projeksiyonumuzda, Mersin’in batı bölgelerinde, turizmin yoğun yaşandığı yerlerde altyapı, temiz içme suyu, kanalizasyon, atıksu arıtma tesisleri gibi önemli yatırımlarımız olacak. Bu bölgeye harcayacağımız yaklaşık 2.5 milyar lira gibi bir yatırım bedeli var. Hibe kaynaklardan faydalanabiliriz. Bunun farklı yolları var, bunları bulmak ve proje ile gitmek lazım. Mezitli içmesuyu şebekesi için Fransız Kalkınma Ajansı’ndan 17 milyon Euro hibe alacağız. Hibeler, farklı referanslarla oluyor. Bu referansların birçoğuna Mersin haiz. Başta Suriyeli misafirler. Uluslararası kuruluşlardan, ajanslardan, bankalardan, ülkelerden Suriyeli sığınmacılar referansıyla önemli hibeler alınabilir, bunlar altyapıda kullanılabilir. Bunlar için önemli çalışmalar yapıyoruz."


“Hibe destekleri için projeler üretmemiz lazım”


Belediyelerin 2 önemli kaynağı olduğuna işaret eden Seçer, “Bunun bir tanesi insan kaynağı. 10 bin çalışan var ama çok sıkıntı yaşıyoruz. Liyakat önemli. İyi neticeler elde etmek için en iyilerle çalışmanız lazım. Diğeri de finansman. Finansman olmazsa insan kaynağının oluşturduğu projeksiyonları hayata geçiremezsiniz. Benim gelirim 90 milyon ile 130 milyon lira arası. Bunun üstü olmaz. Bunla bu şehrin cari harcamalarını yapabilirsiniz. Ufak tefek projeleri hayata geçirebilirsiniz. Bunların çoğu sosyal projelerdir. Ama kalıcı, devasa, büyük projelerin altına imza atma şansınız yoktur. Bu bir realite, bunu görmek lazım. Onun için bizim finans kaynağı bulmamız lazım. Bunu da yurt dışından sağlamamız lazım. Maliyeti düşük, uzun vadede ödemeli, uygun finans kaynakları oluşturmalıyız. Hibeler konusunda bir proje birimi oluşturup, mutlaka o hibeleri bölgemize taşımamız lazım" dedi.


“Metro projesine sahip çıkın”


Raylı sistem projesiyle ilgili değerlendirmelerde de bulunan Seçer, şu ifadeleri kullandı; "Metro büyük bir proje, iyi bir proje, inanıyorum, arkasındayım. Önce benim inanmam lazım. İş olsuna yapmıyorum. Seçim öncesi birileri ’metro’ dedi, biz de söz verdik onun için yapmıyorum. Yanlış olsa yanlıştan dönerdim, bunu topluma izah ederdim. Biz bunun ödemesine 6 yıl sonra başlayacağız. Kazmayı vurduk, 6 yıl sonra saat çalışmaya başlayacak, ödemeler başlayacak. 3.5 yıl inşaat, 6 ay opsiyon, 4 yıl inşaat süresi, 2 yıl ödemesiz, ondan sonra başlıyoruz 11 yıl. Toplam 17 yıl. Bugün başladık 17 yıl içinde ödeyeceğim ama 6 yıl sonra başlayacağım. Bu konuda desteğinizi istiyorum. Sadece yolcu indirdik, bindirdik meselesi değil. Kente katacağı önemli bir değer var, bunu görmek lazım. Toplumları kaynaştıracak. Öyle bir proje hayata geçireceğiz ki, alt gelirli, üst gelirli, orta gelirli, herkes o metroya binecek. Akdeniz’e de gidecek, Şehir Hastanesi’ne de gidecek, otogara da gidecek, Mezitli’ye de gidecek. Forum’a giden de ona binecek, Marina’ya giden de ona binecek, üniversiteye giden de ona binecek. Toplumu, bütün o katmanlarını buluşturan bir proje. Kenti küçültüyor. Çünkü şu anda 40 dakikada ulaşamayacağı yere 10 dakikada, 15 dakikada ulaşıyor. İşte alışveriş canlandı. Bir yere kümelenmiyor insanlar. Bu kadar taşıt sokağa çıkmıyor, bu kadar emisyon olmuyor, bu kadar akaryakıt tüketilmiyor, bu kadar gürültü olmuyor. Onun için sahip çıkın, önemli proje. Bugün pahalı dediğiniz yarın ucuz olacak.”


Polipropilen tesisine olumsuz görüş verildi


Taşucu Tersanesi ile ilgili konunun şu an belediye meclisinin ilgili komisyonlarında incelendiğini kaydeden Seçer, bu konuda aceleye getirmeden, konunun tam olarak anlaşıldıktan sonra karar verilmesinden yana olduğunu ifade etti. Seçer, Karaduvar Mahallesi’nde kurulmak istenilen polipropilen tesisine olumsuz görüş verdiklerini de hatırlattı.


Liman A kapısındaki tıkanıklığın giderilmesi, limandan otobana direk bağlantı sağlanması için bir imar planı değişikliği hazırladıklarını da ifade eden Seçer, bu konuda inisiyatifin TCDD’de olduğunu vurguladı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Manisa MASKİ içme suyu klor analizlerindeki başarısını sürdürüyor Manisa merkez ve ilçelerine daha sağlıklı içme suyu ulaştırmak için çalışmalarına aralıksız devam eden Manisa Su ve Kanalizasyon İdaresi (MASKİ) Genel Müdürlüğü, İl Sağlık Müdürlüğü tarafından yapılan içme ve kullanma suyu analizlerinde klorlama noktasındaki başarısını sürdürüyor. Yapılan ölçümlerde Manisa’da bakiye klor uygunluk oranının 2023 yılında yüzde 97, 2024 yılının ilk üç ayında ise yüzde 96 olduğu belirlendi. MASKİ Genel Müdürlüğü Manisa merkez ve ilçelerindeki vatandaşlara daha sağlıklı içme suyu ulaştırmak için çalışmalarını aralıksız sürdürüyor. Bu kapsamda İçme Suyu Dairesi Başkanlığın bünyesinde 17 ilçede görev yapan 34 klorlama dezenfeksiyon ekibi 17 araç ile mesai mefhumu gözetmeksizin düzenli olarak içme suyu depolarına klor tedariki ve içme suyu şebekesinde bakiye klor ölçümü yapmaya devam ediyor. Ayrıca ekipler mikrobiyolojik ve bakiye klor uygunluğunun devamı için de günlük bakiye klor takibi yapıyor. Düzenli olarak kontrollerini sürdüren İl Sağlık Müdürlüğü ekipleri tarafından yapılan bakiye klor ölçümlerinde ise 2023 yılında Manisa’da bakiye klor uygunluk oranının yüzde 97, 2024 yılının ilk üç ayında ise yüzde 96 olduğu belirlendi. Yüzde 100’e yakın olan başarının idare tarafından yapılan sürdürülebilir uygulamalar neticesinde sağlandığı bir kez daha ortaya çıktı. İçme Suyu Dairesi Başkanı Erman Aydınyer, “İdaremiz tarafından 17 Şubat 2005 tarih ve 25730 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan “İnsani Tüketim Amaçlı Sular Hakkında Yönetmelik” hükümlerine uygun olarak dezenfeksiyon çalışmalarımızı il genelinde düzenli olarak sürdürüyoruz. Yönetmelik hükümleri gereği ilk olarak içme suyu depolarına dezenfeksiyon üniteleri kurduk. Dijital dozaj pompası, kimyasal stok tankı, ölçüm cihazı, güneş paneli gibi tüm ekipmanlar eksiksiz tamamlanarak montajları gerçekleştirildi. Büyük kapasitelerdeki dezenfeksiyon stok tankları da sürekli işleyiş için sisteme entegre edildi. 17 adet özel ekipmanlı araç ve 34 personel ile 7 gün 24 saat çalışan bir sistem kurarak, tüm araçlarımızı arazi şartlarına uygun özel kaplama, depo ve pompa ekipmanları ile donattık. Ekiplerimiz ise klor takviyesi gereken en uzak kırsal mahalleye dahi ulaşarak içme suyunun daha sağlıklı olması için mesai harcıyor” dedi.
Ankara Pursaklar’ın dedeleri mutlu ve huzurlu Ankara Pursaklar Belediyesi, son 5 yılda 5 farklı Dede-Torun Evinde sağlıktan spora, müzik dinletilerinden el becerilerine, Kur’an-ı Kerim ziyafetinden İslami konulara kadar birçok farklı etkinlik düzenledi. Pursaklar’da ikamet eden yaşlı vatandaşlar, çay ve çorbanın ikram edildiği, 5 yıl boyunca hafta içi her gün birbirinden farklı etkinliklerin düzenlendiği Dede-Torun Evlerinde, hayatı dolu dolu yaşadı. ‘‘Dede-Torun Evlerimize gelen bir büyüğümüzün gönlünü hoş etmek için büyük çaba sarf ettik’’ Pursaklar’ın büyüklerini Dede-Torun Evlerinde en iyi şekilde ağırlamak için büyük gayret gösterdiklerini belirten Belediye Başkanı Ertuğrul Çetin; ‘‘Geride kalan son 5 yıl içerisinde Dede Torun Evlerimize gelen ağabeylerimiz için her gün sporda sağlığa, kahramanlık türkülerinden tasavvuf musiki dinletisine ve kültür gezileri gibi birçok aktivite düzenledik. Dede-Torun Evlerimize gelen bir büyüğümüzün gönlünü hoş etmek için büyük çaba sarf ettik. Onları memnun edebildiysek ne mutlu bizlere. Geleceğimizin yol göstericileri için ne yapsak az kalır. Birbirinden farklı etkinliklerle zamanın su gibi akıp geçtiği Dede-Torun Evlerimize tüm büyüklerimizi bekliyoruz’’ dedi. Pursaklar Belediyesi tarafından hazırlanan etkinliklerde büyükler; Kur’an-ı Kerim tilaveti, dini sohbetler, sağlık, el becerileri, kahramanlık türküleri ve tasavvuf musikisi ile tadına doyulmaz günler geçirirken, Kültür Gezileri ile de doğasıyla, tarihiyle, kültürüyle ön plana çıkan şehirleri gezme fırsatı buldular.
Kırşehir Şehrin merkezindeki tarihi bölge otoparka döndü Kırşehir’de farklı efsanelere konu olan Kalehöyük, otomobiline park yeri bulamayanların adresi haline geldi. 2019 Yılı Mahalli İdareler Seçimleri’nde seçmene otopark alanları projeleri vaat eden Kırşehir Belediye Başkanı Selehattin Ekicioğlu’nun çalışmaları yetersiz kalınca tarihi bölge koruma altında olmasına rağmen açık otopark gibi kullanılmaya başlandı. Vatandaşlar, bölgenin tarihi dokusuna uymayan görüntü kirliliğinin ortadan kaldırılmasını istiyor. Kalehöyük çevresindeki esnaf, "Cami, tarih var ama bölge otopark olarak kullanılıyor. Biz bu duruma çok üzülüyoruz. Höyük ve çarşı olmasına rağmen otopark sorunu çözülemedi. İnsandan çok otomobil var" dedi. Kırşehir’in ortasında akan Kılıçözü Çayı’nın kenarında yer alan ve halkın kale olarak bildiği alanda 2012 ve 2013 yıllarında Kırşehir Müze Müdürlüğünün başkanlığında ve Ahi Evran Üniversitesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Işık Adak Adıbelli’nin bilimsel danışmanlığında yapılan kazı çalışmalarında Frig, Hitit ve diğer Tunç Çağ kültürlerine rastlanmıştı. Yaklaşık yüksekliği 35 metre olan ve şehrin her bölgesinde görülebilen Kalehöyük üzerinde Aleeddin Camii bulunuyor. Geçtiğimiz dönem Kırşehir Belediyesi tarafından başlatılan ve 5 bin yıllık tarihin ortaya çıkacağı ’arkeopark’ projesiyle Osmanlı, Selçuklu, Bizans, Roma ve Helenistik dönemlere ait açık hava müzesi planlanmıştı.