ASAYİŞ - 06 Aralık 2018 Perşembe 16:47

24 ölümlü kaza davasında karar 26 Şubat’ta verilecek

A
A
A
24 ölümlü kaza davasında karar 26 Şubat’ta verilecek

Muğla Sakartepe rampasında Anneler Günü’nde 24 kişinin yaşamını yitirdiği kazanın 4’üncü duruşması görüldü.

Muğla Sakartepe rampasında Anneler Günü’nde 24 kişinin yaşamını yitirdiği kazanın 4’üncü duruşması görüldü. Duruşmada sanık Bülent Çetindağ’ın tutukluluk halinin devamına ve karar duruşmasının 26 Şubat’ta yapılmasına karar verildi.


2017 Mayıs ayında Anneler Günü etkinliği için İzmir’in Buca ilçesinden Marmaris’e giderken Muğla Sakartepe rampasında meydana gelen kazada 24 kişi yaşamını yitirmişti. Kaza sonrası araç sahibi tutuklanmış, turu organize ettikleri ileri sürülen 2 kişinin de tutuksuz yargılanmasına karar verilmişti. Davanın 4’üncü duruşması bugün Muğla 1’inci Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. Duruşmaya tutuklu yargılanan midibüs sahibi Bülent Çetindağ ile kazada hayatını kaybedenlerin yakınları ve avukatlar katıldı.


Sanık avukatı Mustafa Cihad Eker, "Müvekkilim bu aracı 2013 yılında almış. Araç 2002 model 11 yaşında bir araç. Bu aracı yolcu taşımacılığı için aldığından almadan önce kontrollerini yaptırmış. Araç Tüvtürk’ten her yıl muayeneden geçiyor. Araçta ufak tefek eksiklikler hariç aracın fren sisteminde bir sıkıntı tespit edilmemiş. Aradan 5-6 yıl geçtikten sonra bu kaza meydana geliyor. Biz elimizdeki mevcut tanık ifadeleri ve görüntüleri incelediğimizde aracın kaza öncesi fren lambalarının yanmadığını görüyoruz. Ayrıca araç çok süratli. İki şey söz konusu. Ya şoför frene basmadı, fakat frene basmaması mümkün değil. Çünkü tanık ifadelerinde frene basmaya çalıştığını, eliyle dizini ittirdiği söyleniyor. Biz ikinci ihtimal olan fren sertleşmesi olduğunu iddia ediyoruz" dedi.


Avukat Eker, "Fren sertleşmesi olduğu takdirde fren pedalı basmayacaktır. Fren devreye girmediğinden otobüsün fren lambaları yanmayacaktır. Araç üzerinde yapılan incelemede fren balatalarının ısınma nedeniyle kızıştığı söyleniyor. Bu bizim iddiamızı doğruluyor. Şoför frene gereksiz yüklendiği için fren sertleşmesine neden oldu ve bu kaza bu nedenle meydana gelmiştir" diye konuştu.



"Bu aracı sat, eski dedim"


Kazada eşini kaybeden ve kızı yaralı olarak kurtulan Mehmet Akif Namlıakan, tutuklu yargılanan araç sahibini tanıdığını söyleyerek, "Bahse konu olan aracı bizzat ben kendim kullandım. Aracın fren sisteminin eski olduğunu biliyorum. Aracın sahibine de bu aracın eski olduğunu, aracın yorgun olduğunu, bu aracı bir an önce elinden çıkarması gerektiğini söyledim. Araç sahibi ikinci bir araba aldı. Bu araç boşa çıkınca aracı kullanan kişiler belli olmamaya başladı. Kimi bulursa onu çıkartıyordu tura. Aracın şoförü hem bu aracı bilmiyordu hem de yolu bilmiyordu. Servis şoförü. Dolayısıyla bu olayda çok fazla ihmal var" dedi.


Duruşmada söz alan sanık Bülent Çetindağ ise, aracı satmasıyla ilgili kendisine Mehmet Akif Namlıakan tarafından bir şey söylenmediğini iddia etti. Mahkeme, araç sahibi Bülent Çetindağ’ın tutukluluk halinin devamına ve karar duruşmasının 28 Şubat’ta görülmesine karar verdi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Tokat İSG uzmanı uyardı: “Baza ve koltuk altlarını doldurun” İş Güvenliği Uzmanı Halim Oktay Osmanoğlu; deprem öncesi, sırası ve sonrasında yapılacaklarla ilgili açıklamalarda bulundu. Osmanoğlu, “Baza altlarını dolduralım, toz solumamaya dikkat edelim, gaz patlaması ihtimaline karşı aydınlatma için çakmak kullanmayalım” dedi. İş Güvenliği Uzmanı Halim Oktay Osmanoğlu, depremle ilgili açıklamalarda bulundu. Osmanoğlu; deprem öncesi alınması gereken tedbirler, deprem sırasında yapılacaklar ve sonrasında da uyulması gereken kurallar hakkında İhlas Haber Ajansına özel açıklamalarda bulundu. Osmanoğlu; “Öncelikle başımızı darbelere karşı korumak için sağlam yapıların yanına saklanmamız gerekiyor. Mesela işte sandalye destekli sağlam masaların altı olabilir. Veya geniş hacimli koltukların dibi olabilir. Kendimize bir yaşam üçgeni oluşturmamız gerekiyor. İş yerimizde başımızı ve ensemizi kapatarak, koruyarak elimizle veya işte elimizdeki kapalı veya bir yastıkta da başımızı koruyarak bir yaşam üçgeni oluşturmamız gerekiyor. Bu yaşam üçgeni içerisinde diz çökerek, kapanarak ve çöp kapan tekniğiyle yerden de tutunarak düşmemek için bu şekilde bir kendimize yaşam üçgeni oluşturmamız gerekiyor. Kapı ve pencerelerden kesinlikle uzak durmamız gerekiyor. Deprem anında paniğe kapılıp kaçmaya çalışmak çok doğru bir davranış olmayacaktır. Merdivende özellikle asansörü kesinlikle kullanmamamız gerekiyor. Merdivenleri kullanmamamız gerekiyor. Yaşanan Maraş depreminde yani mesela dikkat çekiliyor. Evlerimizdeki bazaların, koltukların altlarının mesela dolu olması önemlidir. Bir tavan çöktüğü anda zamanla bazaların altındaki boşluk kapanana kadar çökebiliyor. Orada bir yaşam üçgeni kaybolabiliyor. O yüzden bazaların ve koltukların altlarına destekli malzemeler koymamız önem arz ediyor. Onun dışında avize varsa avizelerin altından kesinlikle kurmamamız gerekiyor. Üzerimize devrilebilecek raflar, dolaplar, bu tarz duvara sabit olmayan eşyalardan da yine uzak durmamız gerekiyor. Dediğimiz gibi deprem alanında kesinlikle eğer bina içinde yani yere yakın değilsek, kaçmaya müsait bir yer değilse bina içerisinde kalmamız ve kendimize bu yaşam üçgenini oluşturmamız önem arz etmektedir” dedi. “Enkaz altında toz yutmamaya özen gösterin” Enkaz altındaki yaşam üçgeninde de dikkat edilmesi gerektiğini söyleyen Osmanoğlu, “Olası bir enkaz altında alma durumunda çok fazla hareket etmemeye özen göstermemiz gerekiyor. Çünkü hava açısından sıkıntılı bir ortam olabilir. Hareket ettiğimizde de toz kalkabilir. O tozları mümkün olduğunca az solumaya dikkat etmemiz gerekiyor. Ağzımızı mendil benzeri bir şey varsa veya elbisemizle, kıyafetimizle ağzımızı kapatarak nefes almamız gerekiyor. Yardım isterken duvarlara veya borulara vurarak yerimizi belli etmeye çalışmalıyız. Bağırmak yine çok fazla toz yutmamıza neden olacağından bağırmak yerine ıslık daha avantajlı olabilir” diye konuştu. “Enkaz altında çakmak yakmak faciaya neden olabilir” Dediğimiz gibi en enkaz altında kalma durumunda öyle bir durum varsa kesinlikle çakmak gibi ateşten uzak durmalıyız. Kesinlikle yakmamalıyız. Yine elektrik düğmesini açma, kapama işlemlerini kesinlikle yapmamanız. Herhangi bir patlama riskine karşı uzak durmamız gerekiyor. Yine sarsıntı geçtikten sonra fırın gibi böyle yangın tehlikesi bulunan eşyaları kapatmamız gerekiyor. Sonrasında güvenli bir şekilde dışarıya çıkmamız gerekiyor” dedi. Bina çıkışlarında da dikkatli olunması gerektiğinin altını çizen Osmanoğlu, “Binaları terk ederken de dışarıya çıktığımızda binadan malzemeler düşebilir. Taş düşme riski olan yerler olabilir. Binayı tahliye ederken yine başımızı koruyarak hızlı bir şekilde binayı terk etmemiz gerekiyor” diye konuştu.
Konya Konya’ya 2 gün saatte 60 kilometre hızında fırtına uyarısı Konya ve çevresinde geçtiğimiz hafta sonu etkili olan kuvvetli fırtınanın ardından, uzmanlar önümüzdeki çarşamba ve perşembe günü için tekrar fırtına uyarısı yaptı, hafta sonu ise yağış müjdesi verdi. Konya, Orta Akdeniz’den gelen fırtınalı hava dalgasının etkisi altına giriyor. Haftanın en rüzgarlı günlerinin, Konya ve çevresinde çarşamba ve perşembe günü yaşanacağı tahmin ediliyor. Konya Meteoroloji 8. Bölge Müdürlüğü Bölgesel Tahmin Merkezinin hava tahmin raporlarında rüzgarın hızının zaman zaman saatte 60 kilometreye kadar çıkması bekleniyor. Hafta içinde de hava sıcaklığının mevsim normallerinin üzerinde ve bulutlu hava dalgalanmasının devam edeceğinin altını çizen Meteoroloji 8. Bölge Müdürlüğü Bölgesel Tahmin Merkezi Teknik Şefi Hayati Alkan, “Geçtiğimiz hafta sonu yurdumuz ve bölgemiz Orta Akdeniz üzerinden gelen yağış sisteminin etkisi altında kaldı. Aynı zamanda kuvvetli fırtına etkisini bölgemizde gösterdi. Konya merkezde saatte 85 ila 90 kilometre hıza ulaşan rüzgar değerleri gerçekleşti. İlçelerde de saatte 110 ila 120 kilometre hıza kadar esen güneyli rüzgar etkili oldu. Aynı zamanda toz savrulması olayı da gerçekleşti” dedi. “Hava sıcaklıkları mevsim normallerinin oldukça üzerinde seyrediyor” Önümüzdeki günlerde hava sıcaklıklarının 30 derece seviyelerine çıkacağını ifade eden Teknik Şef Hayati Alkan, “Bu hafta bölgemizde hava genellikle hep parçalı ve az bulutlu. Cumartesi günü hafta sonu yine Orta Akdeniz üzerinden gelen yağışlı sistemin etkisi olacak. Cumartesi günü bölgemiz genelinde sağanak ve yer yer gök gürültülü sağanak yağışlar görülecek. Hafta içerisinde genellikle parçalı bulutlu bir hava bizi bekliyor. Sıcaklıklar mevsim normallerinin üzerinde seyredecek. Özellikle bugünden itibaren 28 ila 30 derece bandına sıcaklıklar yükseliyor. Hava sıcaklıkları mevsim normallerinin oldukça üzerinde seyrediyor. Gece sıcaklıkları ise 10 ila 15 derece arasında değişiyor” şeklinde konuştu. “Rüzgar çarşamba, perşembe günleri yine saatte 50 ila 60 kilometre hızına varabilecek” Çarşamba ve perşembe gününe dikkat çeken Hayati Alkan, “Hafta içerisinde yine rüzgarlar güney yönlerden orta kuvvette ve yer yer kuvvetli olarak esmesi bekleniyor. Özellikle çarşamba, perşembe günleri yine saatte 50 ila 60 kilometre hızına varabilecek şekilde güneyli rüzgarlar görülecek. Yağış durumlarına baktığımızda Konya için yüzde 21 oranında uzun yıllara göre normallerin altında seyrediyor şu anda. Yağış durumlarında bir azlık söz konusu. Ancak hafta sonu cumartesi günü bir yağışın etkisi olacak. Onun haricinde hafta içerisinde sıcaklıklar zaten mevsim normallerinin üzerinde seyredecek. Kuvvetli rüzgarla ilgili dikkatli ve tedbirli olunması gerekmektedir. Özellikle alerjik rahatsızlıkları olanlar bu dönemde toz savrulması, toz taşınımı gibi hadiseler de gerçekleşeceği için alerjik rahatsızlıkları olanlar artı ağaçların ve direklerin devrilmesi veya tabela ve çatıların uçması gibi olaylara karşı vatandaşlarımızın dikkatli ve tedbirli olması gerekmektedir” diye konuştu.