EKONOMİ - 20 Kasım 2020 Cuma 14:05

Kilosu 50 bin TL

A
A
A
Kilosu 50 bin TL

Türkiye’nin en fazla endemik bitki türlerinin yer aldığı Muğla’ya endemik türler arasına Safran bitkisi de eklendi.

Türkiye’nin en fazla endemik bitki türlerinin yer aldığı Muğla’ya endemik türler arasına Safran bitkisi de eklendi. Keskin ve acımsı bir tadının yanında parfümeri, ilaç ve tekstildeki endüstriyel kullanımları dışında şifa verici bitki olarak tüketilen Safran bitkisinin hasadı başladı. Safran hasadına Muğla Tarım ve Orman İl Müdürü Barış Saylak da katıldı.


“160 kilo çiçekten 1 kilo kuru safran elde ediliyor”


Aktarlarda gramla satılan safranın kilo fiyatının 40 ila 50 bin TL civarında olduğuna dikkat çeken Tarım ve Orman İl Müdürü Barış Saylak, safranın ekonomik değerinin çok yüksek olduğunu belirtti. Saylak, “Yaklaşık 160 kg safran çiçeğinden 1 kilogram civarında kuru safran elde edilebiliyor. Safran ekonomik değeri çok yüksek bir ürün. Coğrafi konumu nedeniyle Muğla safran üretimine çok uygun. Önümüzdeki süreçte safran üretimi çiftçilerimize tavsiye edilecek bir ürün” dedi.


“Alternatif ürünler arasında yer alabilir”


Muğla’nın Seydikemer ilçesinde özel bir işletmeye ait tarlada safran üretiminin başarılı olduğuna işaret eden Saylak, “Firma 2016 yılında 400 metrekare alanda 50 kilo safran soğanıyla üretime başladı. Bu yıl üretimini 700 kilogram soğan ile 6 dekara çıkardı. Firma yetkilileri safranın 300 rakımlı arazilerde verimin çok iyi olduğunu, ürünlerini toptan ve perakende olarak sattıklarını ve üretim alanlarını önümüzdeki yıllarda daha da arttırmayı planladıklarını söylediler. Bu bizim için de bir üretim örneği oluşturuyor. Bölgede alternatif ürünlere ihtiyaç duyan çiftçilerimize ekonomik geliri yüksek safran üretimini tavsiye ediyoruz” dedi.


“Ağırlığının 100 bin katını boyuyor”


İl Müdürü Saylak, Tıbbi ve aromatik bir bitki olan safran, antioksidan, hücre yenileme ve vücut direnci yükseltme özelliği ile gıda, ilaç ve kozmetik sektöründe, kendi ağırlığının 100 bin katını boyama özelliğiyle de boya sektöründe yüksek talep gören önemli bir ürün olduğunu belirtti. Saylak, “Safranın ekonomik değerinin çok yüksek olması ve dünyadaki talebin fazla oluşu, safran tarımını önemli duruma getiriyor. Geçmişte geniş alanlarda safran yetiştirilirken, safran tarımının tekrar canlandırılması ve çiftçilerin desteklenmesi, ülkemiz ekonomisi için de büyük kazanç sağlayacak” diye konuştu.


300 ila Bin 2000 rakımda yetişiyor


Türkiye’nin safran ihtiyacının yüzde 70’ni ithal ettiğini, çiftçilerin kırsal bölgelerde 500 metrekare ya da bir dekarda safran üretimi yapabileceklerini ifade eden Saylak, safranın 300 ila 1200 rakımda susuz yetişebilen bir ürün olduğunu sözlerine ekledi.


Safran bitkisinin özellikleri


Safran (Crocos Savitus) çok eski çağlardan beri çiçek tepecikleri, baharat ve gıda boyası olarak kullanılan çok yıllık, soğanlı kültür bitkisi olarak biliniyor. Anayurdu Akdeniz ve İran olan safranın iklim isteği asmayla benzerlik gösterir ve rüzgâra karşı korunmuş güney yamaçlarda iyi yetişiyor. Safran kumlu, gevşek, taşsız ve iyi drenajlı toprakları seviyor. Ortalama 20-25 cm’e kadar boylanabilen safran bitkisi Ağustos- Eylül aylarında, dönüme 100-300 kg arasında soğan şeklinde ekildikten sonra Ekim ayı sonunda huni biçiminde mor çiçekler açıyor. Çiçeklerin tam ortasında üç parçalı, kırmızımsı turuncu tepecikler (dişi organ) yer alıyor. Çiçekler açtıktan sonra sabah erken saatlerde tepecikler tek tek elle toplanıp kurutuluyor. 160 bin çiçekten 1 kg civarında ürün elde edilebilen safranın kilogramının bu yıl 40-50 bin liradan satılması bekleniyor.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya 15 metrelik uçurumdan uçtular, hayatlarını ağaç kurtardı Antalya’da yaklaşık 15 metrelik yükseklikten uçarak bir ağacın üzerine düşen otomobildeki karı koca emekli öğretmen, itfaiye ekiplerinin film gibi operasyonuyla kurtarıldı. Kaza, saat 19.30 sıralarında Kepez ilçesi Antalya Bulvarı üzerindeki seyir terası olarak bilinen noktada yaşandı. Alınan bilgiye göre, Hasan T. (68) idaresindeki 60 HF 563 plakalı otomobil, sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu önce demir bariyerlere çarptı ardından yaklaşık 15 metre yükseklikteki uçurumdan bir ağacın üzerine oradan da toprak zemine düştü. Kazayı gören vatandaşlar, araçta bulunan sürücü ile eşi Gülseren T.’yi (68) araçtan çıkardılar. Durumun 112 Acil Çağrı Merkezine bildirilmesinin ardından olay yerine itfaiye, sağlık ekipleri ve polis sevk edildi. Hastanede tedavi altına alındılar Belirtilen adrese gelen itfaiye ekipleri, kaşık sedyeye alıp halat yardımıyla yukarı çıkardı. Çifi, ambulansla kaldırıldıkları Antalya Şehir Hastanesinde tedavi altına alındı. Çiftin bilinçlerinin yerinde olduğu öğrenildi. Hurdaya dönen araç ise vinç yardımıyla bulunduğu noktadan alındı. "Ağaç olmasaydı muhtemelen ölürlerdi" Kazanın görgü tanıklarından Burak Ürün, "Araba fren sıkarken aşağıya uçtuğunu gördüm. O anda yardıma gidip yaralıları çıkarmaya çalıştım. O ağaç olmasaydı araba aşağı yuvarlanacaktı. Ağaç sayesinde kurtuldular" dedi. Yaralı çifti araçtan çıkarmaya yardım eden bir vatandaş da, "Teyzeyle amcayı çıkardık sonrasında ambulans ekibi ile itfaiye ekibi geldi. Sedye ile buradan çıkarmak 2,5 saat sürdü. 5 metre ileriden uçmuş olsalardı muhtemelen ölürlerdi. Çünkü onları kurtaran ağaç oldu" diye konuştu.
İstanbul Ersin Destanoğlu: “Serdar Hoca bu kulübün DNA’sını çok iyi biliyor” Beşiktaş’ın tecrübeli kalecisi Ersin Destanoğlu, daha iyi sonuçlar almak için çalışmaya devam edeceklerini dile getirerek, “Serdar Hoca bu kulübün DNA’sını çok iyi biliyor” dedi. Trendyol Süper Lig’in 33. haftasında Beşiktaş, sahasında karşılaştığı MKE Ankaragücü’nü 2-0 mağlup etti. Siyah-beyazlılarda sakatlığı bulunan Mert Günok’un yerine 11’de sahaya çıkan Ersin Destanoğlu, maçın ardından basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. İyi bir futbolla galip geldikleri için mutlu olduğunu dile getiren Destanoğlu, “Bizim için güzel bir akşamdı. Tempolu, coşkulu güzel bir maç oynadık. Kazandığımız için mutluyuz. Önümüzde önemli bir kupa maçı var. Bugünkü maç bizi o maça da bira hazırladı. Rakibimizi de daha iyi tanıdık. Moral motivasyonumuzu yukarı çekerek daha iyi sonuçlar almak için elimizden geleni yapacağız” diye konuştu. Uzun süre sonra kazandıklarına değinen siyah-beyazlı takımın kalecisi, “Taraftarlarımız 5 maçlık serüvende bizden galibiyet bekliyordu. Biz de Serdar Hoca’yla birlikte içerideki moral ve motivasyonu sahaya yansıtıp taraftarlarımızı galibiyetle buradan uğurladığımız için mutluyuz” ifadelerini kullandı. “Serdar Hoca bu kulübün DNA’sını çok iyi biliyor” Serdar Topraktepe’nin takımla bağını hiç kopartmadığını vurgulayan Ersin Destanoğlu, "Öncelikle Santos Hoca’ya teşekkür ederim. Buraya geldi ve takımı yukarı çıkartabilmek için elinden geleni yaptı. Serdar Hoca bu kulübün DNA’sını çok iyi bilen, oyuncularla iyi diyaloğu olan bir hocaydı. Bizimle hep irtibat halindeydi. Bugün için sahada neler yapmamız gerektiğini söyledi. Biz de çıkıp oynadık” diyerek sözlerini tamamladı.