GENEL - 18 Nisan 2019 Perşembe 14:32

Oktay Akbal doğum gününde Ula’da anılacak

A
A
A
Oktay Akbal doğum gününde Ula’da anılacak

Türk edebiyatının ünlü ismi, öykü ve roman yazarı, gazeteci Oktay Akbal, Muğla’nın Ula İlçesinde yapılacak ‘Cumhuriyet Muğla’dan Doğdu’ etkinliği ile doğum gününde anılacak.

Türk edebiyatının ünlü ismi, öykü ve roman yazarı, gazeteci Oktay Akbal, Muğla’nın Ula İlçesinde yapılacak ‘Cumhuriyet Muğla’dan Doğdu’ etkinliği ile doğum gününde anılacak.


Muğla’daki bir otelde gerçekleştirilecek programın sunuculuğunu Muğla Sanatseverler Derneği Başkanı Saadettin Özbek yapacak. 20 Nisan’da saat 17:00’da başlayacak programda Quartet dinletisi, video gösterimi gerçekleştirilecek. Oktay Akbal’ı anma gününde ayrıca; Hamdi Yücel Gürsoy, Gazeteci Ali Sirmen, Alev Coşkun, Miyase İlknur, Erol Ertuğrul, 26. Dönem Milltvekili Mustafa Balbay, Ayla Akbal ve Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Osman Gürün konuşma yapacaklar.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Uzm. Dr. Meltem Öner Karaçay: “Sıtmaya dikkat” Doruk Nilüfer Hastanesi Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Meltem Öner Karaçay, “Sıtma, insandan insana dişi anofel sineklerinin ısırmasıyla bulaşan paraziter bir enfeksiyondur. Hayatı tehdit eden sıtma, önlenebilir ve tedavi edilebilir bir hastalıktır” dedi. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından sıtma hastalığının kontrol altına alınması için oluşturulan küresel bir çerçeve program çerçevesinde 2007 yılında bu yana her sene 25 Nisan “Dünya Sıtma Günü” olarak kabul edildi. Sıtma Hastalığı ile ilgili açıklama yapan Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Meltem Öner Karaçay, “Sıtma, insandan insana dişi anofel sineklerinin ısırmasıyla bulaşan paraziter bir enfeksiyondur. Hayatı tehdit eden sıtma, önlenebilir ve tedavi edilebilir bir hastalıktır” dedi. Kimler risk altındadır ve buluş yolları DSÖ’nün 2019 Dünya Sıtma Raporu’na göre, halen dünya nüfusunun yarısının sıtma riski altında olduğunu, sıtma vakalarının ülkemizin de içinde bulunduğu Doğu Akdeniz’de görüldüğünü belirten Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Meltem Öner Karaçay, “Herkes sıtmaya yakalanabilir ancak bazı gruplar, sıtmaya daha sıkyakalanma ve daha ağır hastalık geliştirme riski altındadır. Bunlar arasında bebekler, beşyaşın altındaki çocuklar, hamile kadınlar, AIDS’li hastalar ve turistler sayılabilir. Bulaşma, sivrisineklerin sayısını ve hayatta kalmasını etkileyebilecek iklim şartlarına da bağlıdır” şeklinde konuştu. Sıtma belirtileri Sıtma hastalığını akut ateşli bir hastalık olduğunu söyleyen Dr. Meltem Öner Karaçay açıklamalarına şöyle devam etti: “Semptomlar genellikle enfektif sivrisineğin ısırmasından 10-15 gün sonra ortaya çıkar. İlk belirtiler ateş, baş ağrısı ve titremedir. P. falciparum sıtması 24saat içinde tedavi edilmezse, ciddi hastalığa ilerleyebilir ve sıklıkla ölüme yol açabilir.Çocuklarda şiddetli anemi, metabolik asidoz ile ilişkili solunum sıkıntısı veya serebral sıtmabulgularından bir veya daha fazlası görülebilir. Yetişkinlerde, çoklu organ yetmezliği sıkgörülür. Sıtmanın endemik olduğu bölgelerde ise, insanlarda kısmi bağışıklık gelişebilir veasemptomatik enfeksiyonlar izlenebilir.” Tedavi ve korunma Sıtma hastalığı ile ilgili açıklamasında hastalığın tanısı, tedavisi ve korunma yöntemleri hakkında da bilgiler veren Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Meltem Öner Karaçay, “Sıtmanın erken tanı ve tedavisi hastalığı azaltır ve ölümleri önler. DSÖ, tüm sıtma şüphelivakaların tedaviyi uygulamadan önce mikroskopi veya hızlı tanı testi kullanılarakdoğrulanmasını önermektedir. İlaç tedavisi düzenlenir. Sıtmanın sıklıkla görüldüğü bölgelere seyahat ederken hastalığı kapmamak için kullanmanız gereken ilaç için de en az iki hafta önce doktorunuza danışınız.Hasta bireylerin tedavi edilmesi ve vektör kontrolü sıtma iletimini önlemenin ve azaltmanınana yoludur. Hasta olan herkes özenle tedavi edildiğinde bulaş zinciri kırılacağı içinenfeksiyon sayıları azalacaktır. Vektör kontrolünde ise böcek ilacı uygulanmış cibinliklerinkullanılması ve iç mekanların ilaçlanması etkilidir.Riskli bölgelere yolculuk yapanlarda kemoprofilaksi ile sıtma önlenebilir” şeklinde konuştu.
Eskişehir Turizmde yeni gelir kapısı: "Dijital göçebeler" ESKİŞEHİR(İHA) – Türkiye Genç İş İnsanları Derneği (TÜGİAD) Eskişehir Şube Başkanı Serkan Can Zengin, dünya genelinde 35 milyon kişinin çalışma şekli olan ve yıllık yaklaşık 120 bin 920 dolar geliri olan dijital göçebelerin aradığı şehir kriterlerine Türkiye’de en uygun kentin Eskişehir’in olduğunu ve bu konuda çalışma yapılası gerektiğini belirtti. Türkiye Genç İş İnsanları Derneği Eskişehir Şube Başkanı Serkan Can Zengin, "Global Dijital Göçebe" ler hakkında bilgi verdi. Zengin: "Uzaktan çalışabildikleri için Dijital Göçebe adını alan çalışanların dünya genelinde 35 milyon kişi olduğu tahmin ediliyor. Dijital Göçebelerin sayılarının 2030 yılında 1 milyara dayanabileceğini hesaplanıyor." Serkan Can Zengin,bu şekilde çalışan insanların aradıkları kent özellikleri hakkında da bilgi veridi; "Gittikleri şehirlerde 6 ile 9 ay arasında kalan bir dijital göçebenin yıllık gelirinin yaklaşık 120 bin 920 dolar olduğu biliniyor. Konaklama, sağlık ve sosyal imkânların teminin kolaylığına göre kent seçen Dijital Göçebeler için Eskişehir’in ülkedeki en uygun şehirlerden biri olduğunu söyledi." Türkiye Genç İş İnsanları Derneği Eskişehir Şube Başkanı Serkan Can Zengin, bu konuda gerekli çalışmaların yapılması gerektiğinin altını çizdi. Yerel yöneticilere, kurum ve kuruluşlara çağrıda bulunan Zengin, Anadolu Üniversitesi Turizm Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Semra Günay bu konuyla alakalı birlikte proje ortağı olduğunu ifade etti. “Yıllık gelirinin 120 bin 920 dolar olduğu tespit edilmiş durumda” Dijital göçebelerin tanımı ve yıllık ortalama geliri hakkında Türkiye Genç İş İnsanları Derneği Eskişehir Şube Başkanı Serkan Can Zengin, Dijital göçebe şu anda dünyada artık dijital göçebe kavramı çok yaygınlaşmaya başladı. Aslında bu ülkeler için çok ciddi bir ihracat kalemi haline gelmeye başladı. Dünyada şu anda 35 milyon dijital göçebe olduğu söyleniyor. 2030 yılı itibariyle bunun 1 milyar kişiye ulaşacağı tahmin ediliyor. Şu anda her dijital göçebenin yıllık gelirinin 120 bin 920 dolar olduğu tespit edilmiş durumda. Bu çok büyük bir rakam. Dijital göçebe şu demek; uzaktan çalışabilen, işini bilgisayarıyla ofisten yapmak zorunda olmayan kişilere deniyor. Bu kişiler genelde gittikleri şehirlerde veya ülkelerde 6 ile 9 ay arasında kalıyorlar. Düşünsenize mesela 120 bin dolar yıllık geliri olan birinin, Eskişehir’e gelip 6 ya da 9 ay boyunca yaşayacak. Eskişehir’de para harcayacak. Burada zaman geçirecek. Dijital göçebelerin dikkat ettiği en önemli unsurların başında o şehirdeki emlak ve konaklama kolaylığı ve ucuzluğu, aynı zamanda sosyal yaşam imkanları, kültür sanat etkinlikleri ve şehir içinde yaşarken sağlıkla alakalı hizmet alabilmeleri, dijital göçebelerin şehir tercihinde önemli rol oynuyor ”dedi. “Uzaktan çalışıyorum deyip Eskişehir’de yaşayan çok insanla tanışıyoruz” Eskişehir’in dijital göçebeler tarafından sıkça tercih edildiğine değinen Zengin, “Eskişehir’e gelen, uzaktan çalışıyorum deyip Eskişehir’de hayatını geçirmeye devam eden çok insanla tanışıyoruz. Dijital göçebelerin Eskişehir’i tercih etmesi mümkün olabilir. Eskişehir buna uygun. Eskişehir çünkü kültür sanatın belki Türkiye’deki başkentlerinden bir tanesi. Sosyal yaşam olarak Türkiye’deki insanların dışarıda hayatını en rahat geçirebildiği, sosyalleşebildiği şehirlerin başında geliyor. Ve Eskişehir aynı zamanda emlak ve konut anlamında da imkanları yüksek olan bir şehir. Sadece burada dijital göçebelerin Eskişehir’e gelmesinin sağlanması, bu diyalogların kurulması ve şehrin bununla ilgili pazarlanması gerekiyor. Tabii bunun için belediyelere, turizmle ilgili tüm kurum ve kuruluşlara, aynı zamanda Eskişehir’deki tüm yerel yöneticilere bu konuya değinme gerekiyor. Özellikle bununla ilgili odalara ve çeşitli derneklere çok iş düşüyor. Bu bir çağrıdır. Eskişehir’in dijital göçebeleri ev sahipliği yapması için ve bununla ilgili şehrin hazırlıklarını artık başlatması için tüm kurum, kuruluş, kamu ve özel olmak üzere herkese yaptığımız bir çağrıdır” ifadelerini kullandı. “Turizm fakültesinin liderliğinde tüm bunların hepsi planlanabilir” Eskişehir’de dijital göçebelere yönelik çalışmaların olduğunu belirten çalışmalar Serkan Can Zengin, şöyle devam etti: “Bununla ilgili aslında çok ciddi çalışma yapan Turizm Fakültemiz var. Biz aynı zamanda Türkiye’deki bir dijital göçebe kavramını yürüten Anadolu Üniversitesi Turizm Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Semra Günay’ın yürüttüğü TÜBİTAK projesinin ortağıyız. Bu hep beraber oturulup turizm fakültesinin başkanlığında veya önderliğinde kavramların üzerinde çalışıldığı ve hangi kurum ve kuruluşun neler yapılacağını ortaya çıkartılabileceği bir süreç. Çünkü dijital göçebeler kendilerini ofis arayacaklardır ama bu ofis anlık ofis. İnternet altyapısı arayacaklardır şehrin her yerinde. Buraya geldiğinde onlara şehir içindeki ilk başlangıçtaki oryantasyonu sağlayacak belki ekip veya bununla ilgili hizmet arayacaklardır. Eskişehir bununla ilgili bence Türkiye’deki en uygun şehirlerden bir tanesi. Tek dezavantajı havalimanının olmaması. Eskişehir’i transferlerin garanti edileceği, bu şehre geldikten sonraki tüm o danışmanlık veya yol göstericiliğin belediyeler veya odalar tarafından yapılması gereken bir kavram haline geliyor. Turizm fakültesinin liderliğinde tüm bunların hepsi planlanabilir”.
Mersin Başkan Yıldız, koltuğunu çocuklara devretti Mersin’in merkez ilçe Toroslar Belediye Başkanı Abdurrahman Yıldız, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nda koltuğunu Toroslar Yusuf Bayık İlkokulu 3. sınıf öğrencisi Eylül Kutlu’ya devretti. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün tüm dünya çocuklarına armağan ettiği 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, tüm yurtta olduğu gibi Mersin’in Toroslar ilçesinde de coşkuyla kutlandı. Bu çerçevede Toroslar Yusuf Bayık İlkokulu 3. sınıf öğrencileri, Toroslar Belediye Başkanı Abdurrahman Yıldız’ı ziyaret etti. Minik öğrenci Eylül Kutlu’nun başkanlık koltuğunu bir günlüğüne devraldığı ziyarette, Yusuf Bayık İlkokulu öğrencileri Miran Mert, Berfin Özer ve Muhammed Emin Yılgın da hazır bulundu. Okul Müdürü Ferda Yıldız Yakut ve öğretmenleri de öğrencilerine eşlik etti. Başkan Yıldız, misafirlerini kapıda tek tek karşılayarak 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı kutladı, heyecanlarını ve hayallerini paylaştı. "Her yıl 23 Nisan’da çocuk festivali yapılsın" İlçede yürütülen hizmetler ve belediyenin işleyişi hakkında bilgiler veren Başkan Yıldız’ın koltuğunu emanet alan minik Eylül, Toroslar Belediye Başkanı olarak yapmak istediği çalışmaları anlattı. İlk olarak her yıl 23 Nisan günü çocukların eğlenebileceği, etkinliklerin yapıldığı bir çocuk festivali düzenlemek istediğini aktaran Eylül Kutlu, diğer çalışmalarını da açıklayarak, “İkinci olarak, sokaktaki dostlarımıza karşı duyarlılığı artırmak için mahallelere su, mama konulacak alanlar oluşturmak ve buraların görevliler tarafından takip ettirilmesi, başıboş bırakılmamasıdır. Üçüncü olarak yeşil alanların ve çocuk oyun alanlarının çoğaltılması, sportif amaçlı tesislerin mahallelerde kolay ulaşılabilecek yerlerde olması, dördüncü olarak kadınlarımızın ev ekonomilerine ve kendilerine katkı sağlaması amacıyla mahallelerde kurulan semt pazarlarında, onlar için yer ayarlanması ve belediye tarafından da kadınların kendi ürettiklerini pazarlamalarına destek verilmesini istiyorum. Ve son olarak da Yusuf Bayık İlkokulu’nun bahçesine öğrencilerin teneffüslerde oynayabileceği survivor parkı yaptıracağım. Belediye Başkanı olarak özellikle sahada yapılan tüm çalışmaları denetleyeceğimize, halkımızı her zaman dinleyeceğimize şahsım ve ekibim adına söz veriyorum” dedi. Minik Eylül, Toroslar Belediye Başkanlığı koltuğunu kendisiyle paylaşan Toroslar Belediye Başkanı Abdurrahman Yıldız’a da teşekkür etti. "Çocukların mutlu olduğu dünyada herkes mutlu olur" Toroslar Belediye Başkanı Abdurrahman Yıldız ise koltuğunu 23 Nisan’da bir günlüğüne Eylül’e devretmekten mutluluk duyduğunu dile getirerek; “23 Nisan çok önemli bir gün. 23 Nisan 1920 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi açıldı. O günden bugüne ülkemizde milletvekili ve belediye seçimleri yapılıyor. Eylül başkanımın önerisiyle seneye çok büyük bir çocuk festivali yapmalıyız ve hazırlıklara başlamalıyız. Çocukların mutlu olduğu dünyada herkes mutlu olur. Çünkü onlar geleceğimiz. Bu ziyaretten dolayı da mutlu oldum ve koltuğumu güvenle teslim ettim” ifadelerini kullandı. Başkan Yıldız, belediye kaynaklarını etkin ve verimli kullanmanın önemine vurgu yaparak; “Kamu kurumlarıyla, sivil toplum kuruluşlarıyla ve halkımızın bütünüyle hepimiz elimizi taşın altına koyalım ve bu kenti daha yaşanabilir, daha konforlu ve daha kaliteli hale getirelim. Toroslarımızda ihmal edilmiş epey işler var. Ancak Toroslar’ın güçlü bir kaynağı, ciddi imkanları da var. Zengin bir bütçeye sahip. Geçtiğimiz yıl Büyükşehir Belediyesi meclis üyesi olduğumdan dolayı biliyorum. Bu kaynakları rasyonel kullanabilirsek, har vurup harman savurmazsak sorunları daha kısa sürede çözebiliriz” şeklinde konuştu.
İstanbul Kartal Belediyesi Çocuk Meclisi 23 Nisan’ı kutladı Kartal Belediye Başkanı Gökhan Yüksel’in öncülüğünde kurulan Çocuk Meclisi, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı kutladı. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün çocuklara armağanı olan bu özel günü kutlayan minik meclis üyeleri, günün anlam ve önemine de vurgu yaptı. Kartal Belediyesi Çocuk Meclis üyelerine Başkan Gökhan Yüksel tarafından başarı belgesi takdim edildi. Kartal Belediyesi Meclis Salonu’nda bir araya gelen çocuk meclis üyeleri saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından meclis toplantısına başladı. Umut Eren Uysal’ın başkanlığında toplanan mecliste, önceki oturumlarda sunulan tekliflere belediye müdürlüklerinin verdiği yanıtlar okundu. Başkan Yardımcısı Dr. Dilek Kars ve Meclis Başkan Vekili Özlem Bulut ile Kartal’ın 20 mahalle muhtarlarının da katıldığı oturumda çocuk meclis üyeleri Kartal hakkında görüşlerini belirterek fikir alışverişinde bulundu. “Yönetimde çocuk sesi” Çocuk meclisine eşi Sibel Doğan Yüksel ve oğlu Eymen Ali ile birlikte katılarak çocukların 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı kutlamak için konuşma yapan Başkan Gökhan Yüksel; “Çocuk Meclisimiz yalnızca çocukların meclis koltuklarında oturup fotoğraflar çekildiği bir meclis değil. Çocuklarımızın daha önceki meclislerde sundukları tekliflerden gerçekleşenlerini az önce izledik. Şu an 4. Çocuk Meclisi oturumunu gerçekleştiriyoruz. Daha önceki 3 oturumda yapılan tartışmalar ve alınan kararlar sonucunda önceki dönem yaptığımız parkların birkaçında çocuk meclis üyelerimizin verdiği isimleri koyduk" dedi. Çocuk Meclisi’nin önerisine Başkan Yüksel’den olumlu değerlendirme Başkan Yüksel, "Bu oturumda konuşulan ihtiyaç sahibi çocukların okullardaki beslenme ihtiyacını Kartal Belediyesi olarak karşılama talebini de dikkatle dinledim. Şu an yardım yaptığımız ailelerimiz var; ama çocuk meclisimizin önerisi dâhilinde bir pilot okul seçeceğiz ve yine çocuk meclis üyelerimizle birlikte ‘beslenme saati’ adlı bir uygulama başlatacağız ve çocuk meclisimizin sunduğu bir projeyi daha hep birlikte hayata geçireceğiz. Çok kıymetli muhtarlarımız bugün bizlere eşlik ediyorlar onlar da kıymetli deneyimlerini çocuk meclis üyelerimize aktaracaklar. Bizler de her fırsatta muhtarlarımızla buluşmaya ve mahallelerimizin ihtiyaçlarını gidermeye devam edeceğiz. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’mızın etkin bir şekilde kutlanabilmesi için Kartal’ın birçok noktasında kutlamalar olacak. Sizleri de orada görmeyi çok isteriz. Çocuk meclisimize destek veren tüm velilerimize çok teşekkür ediyorum, biz bu işi çok ciddiye alıyoruz, sizlerin de katkılarıyla Kartal’ımıza en güzel şekilde hizmet etmeye devam edeceğiz.” diyerek sözü çocuk meclis üyelerine bıraktı.
Malatya Başkan Geçit koltuğunu Fatma Nazlı’ya devretti Yeşilyurt Belediye Başkanı Prof.Dr.İlhan Geçit, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla makam koltuğunu Topsöğüt Yeşilkonak Erdem Okulu öğrencilerinden Fatma Nazlı’ya devretti. Fatma Nazlı’nın ilk talimatı Yeşilyurt’un yeniden ayağa kaldırılması olurken, “ Savaşsız bir dünya istiyoruz.” diye konuşup tüm dünyaya barış çağrısında bulundu. Yeşilyurt Belediyesi Topsöğüt Yeşilkonak Erdem Okulu öğretmenleri ve öğrencileri, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla Yeşilyurt Belediye Başkanı Prof.Dr.İlhan Geçit’i makamında ziyaret ettiler. Ziyaret sırasında makamı öğrencilerden Fatma Nazlı’ya devreden Yeşilyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. İlhan Geçit, minik başkana bir talimatı olup olmadığını sordu. Kendisine makamı devreden Yeşilyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. İlhan Geçit’e teşekkürlerini sunan Fatma Nazlı, 6 Şubat depremlerinde büyük zarar gören Yeşilyurt’un en kısa sürede ayağa kaldırılması talimatını verdi. Tüm çocuklar olarak barışın olduğu, savaşsız bir dünya istediklerini ifade eden Fatma Nazlı, “İlk talimatım yıkılan Yeşilyurt’un tekrardan ayağa kaldırılmasıdır. Çocukların doyasıya eğlendiği park ve yeşil alanların artırılmasını, çocuklar için kitap kulübü kurulmasını istiyoruz. Çocuklar için savaşsız bir dünya diliyorum” şeklinde konuştu. Yeşilyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. İlhan Geçit ise, çocukların yüzünün güldüğü, geleceğe umutla baktığı bir dünyada barışın, huzurun ve refahın hakim olacağını söyledi. Tüm çocukların 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramını tebrik ederek kutlayan Başkan Geçit, “ Dünyada tek çocuk bayramına sahip olmak hepimiz adına en büyük mutluluk kaynağıdır.Çocuklarımız geleceğimiz ve umudumuzdur. Tüm çocuklarımızın bilgili, donanımlı ve güzel yetişmesi bizim için çok önemlidir. Geleceğimizi emanet edeceğimiz çocuklarımızın sağlığı, huzuru ve alacakları eğitimler ise ayrı bir önem taşımaktadır. Çocuklarımız ve gençlerimizin de alacakları bayrağı en güzel şekilde taşıyacaklarına, her birinin farklı alanlarda yapacakları çalışmalarla ülkemizin kaynaklarını en güzel şekilde değerlendireceklerine ve toplum yararına kullanacaklarına bizler yürekten inanıyoruz. Bu vesileyle tüm dünya çocuklarının 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramını kutluyorum. Tüm dünyaya birlik ve beraberlik getirmesini temenni ediyorum. Böylesine özel bir bayramı bizlere armağan eden ülkemizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü, silah arkadaşlarını ve kahraman ecdadımızı saygı ve minnetle yâd ediyoruz" ifadelerini kullandı. Konuşmasının devamında Fatma Nazlı’nın talimatlarının önemine dikkat çeken Yeşilyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. İlhan Geçit ise, “6 Şubat depremlerinde Antakya’dan sonra en fazla etkilenen ilçemizi iki yıl içerisinde ayağa kaldıracağımızı beyan etmiştik. Bu sözümüzün arkasındayız. Bu talebin Fatma Nazlı kızımızdan gelmiş olması da bizi ayrıca mutlu etti. Bununla birlikte çocuklar için Kitap Kulübü kurulması talimatını ise bizler daha ileri bir boyuta taşıyacağız ve 06-12 yaş arası Çocuk Kütüphanesi kuracağız. Aile fertlerinin de eğitim çalışmalarını yerinde takip edebilecekleri ortamlar oluşturacağız. Bu projeyi de en kısa sürede çocuklarımızla buluşturacağız. Çocuk Kitap Kulübü de bu projenin bir parçası olacak. Savaşın olmadığı, barışın ve huzurun hakim olduğu bir dünya herkesin ve hepimizin en büyük ihtiyacıdır. Fatma kızımızda konuşmasında bunu öne çıkarttı, kendisini tebrik ediyorum. Bir hekim olarak ta sağlığın ve hayatın ne kadar kıymetli olduğunu iyi biliyorum. Savaşlarda hayatını kaybeden başta Filistin’deki evlatlarımız olmak üzere tüm çocuklarımızı rahmetle anıyoruz. Hepimizin tek arzusu savaşın olmadığı bir dünyadır” diye konuştu. Yeşilyurt Belediye Başkanı Prof. Dr. İlhan Geçit konuşmasından sonra tek tek ilgilendiği çocuklara çeşitli hediyeler dağıttı.