POLİTİKA - 13 Mayıs 2019 Pazartesi 13:12

HÜDA PAR Genel Başkanı Sağlam: "Etrafımızdaki ateşin bize sıçratılması için özel gayret gösteriliyor"

A
A
A
HÜDA PAR Genel Başkanı Sağlam: "Etrafımızdaki ateşin bize sıçratılması için özel gayret gösteriliyor"

HÜDA PAR Genel Başkanı İshak Sağlam, “Etrafımızda büyük bir yangın var ve bu bize sıçramak üzeredir.

HÜDA PAR Genel Başkanı İshak Sağlam, “Etrafımızda büyük bir yangın var ve bu bize sıçramak üzeredir. Bu ateşin bize sıçratılması için özel gayretler ve mücadeleler veriliyor” dedi.


Partisinin Muş’taki bir restoranda düzenlediği iftar programında konuşan Sağlam, Türkiye ve dünyada yaşanan sorunlar ile aile kurumu ve gençliğin gidişatına dair açıklamalarda bulundu. Bölgenin bir ateş çemberi içerisinde bulunduğunu ifade eden Sağlam, “Rabbim tuttuğunuz oruçları, yaptığınız ibadetleri kendi dergâhında kabul buyursun ve bize ahiret hayatı için bir erzak olarak kabul etsin. Hepimizin şahit olduğu gibi bölgemiz bir ateş çemberinin içinde bulunuyor. Etrafımızda büyük bir yangın var ve bu bize sıçramak üzeredir. Bu ateşin bize sıçratılması için özel gayretler ve mücadeleler veriliyor. Bundan bir şekilde kurtulmamız gerekir. Çevremizdeki ateşin nasıl oluştuğunu, ne şekilde meydana geldiğini görüp bundan ders alarak çareler aramamız gerekir. Bizi hem içeriden hem dışarıdan bölmek isteyen, düzenimizi bozmak isteyen ve bizi bu ateşin içerisine atmak isteyen çok değişik unsurlar var. Bunlara karşı uyanık olmamız gerekiyor. Belki şu anda sıcak bir çatışma yaşanmıyor ama ileriye yönelik huzurumuzu bozacak, genlerimizle oynayıp bizi biz yapan değerlerden uzaklaştıracak birçok oyun ile karşı karşıyayız” dedi.


Dünyada, Türkiye’nin huzurunu bozmaya çalışan birçok unsurun olduğuna dikkat çeken Sağlam, “Dünyada huzurumuzu bozmak isteyen, bizi bizden koparmak isteyen bir sürü unsur var. Bunlara karşı mücadele etmemiz gerekir. Bizi biz yapan değerler nelerdir? Bunu tefekkür ederek şöyle bir düşünelim. Uzun yıllardan beridir aile yapımızı bozmak istiyorlar, gençlerimizin yapısını bozmak istiyorlar. Gençlerimizi olması gereken durumdan koparmak istiyorlar. İslam ahlakı dediğimiz, toplumda yerleşmiş adetlerimizle oynamak istiyorlar. Bunlarla oynayarak bizi öz değerlerimizden, kendi benliğimizden uzaklaştırıp daha önce böl, parçala ve yut projesi ile birliğimizi, dirliğimizi bozarak bize sahip olmak istiyorlar. Bunlarla mücadele etmemiz gerekir. Bunlara karşı ailemizi ve gençlerimizi korumak gerekiyor. ‘Bana dokunmayan bin yaşasın’ ilkesini aramıza yerleştirmek istiyorlar ve maalesef bugün görüyoruz ki, her geçen günümüz bir önceki günden daha kötü durumdadır. İletişim çağında değişik araçlarla gençlerimizi ve ailelerimizi olması gereken adetlerinden uzaklaştırıp bize düşman hale getiriyorlar. Bunlara karşı uyanık olunması gerekir. Bu Ramazan ayında belki biraz tefekkür ederek çocukluğumuzda nasıl Ramazanlar yaşadık diye düşünmeliyiz. Çocukluğumuzda da gençliğimizde de ailelerimiz daha diriydi. Belki teknolojik olarak biz tek başımıza mücadele edemeyiz ama bir kötülüğü gördüğümüz zaman onu elimizle değiştirebilecek imkâna sahibiz. Gücümüz yetmezse bunu dilimizle değiştirme imkânına sahibiz. Dinleyecek kimse de yoksa en azından kalbimizle buğz ederek buna karşı tepkimizi dile getirmeli ve duyarsız kalmamalıyız. Olumsuzluklara karşı duyarsız kalmamalıyız ki, toplumumuza yerleştirmeye çalıştıkları olumsuz durumları kanıksamayalım. Zaten ilk başta bize yaptıkları şey budur. Kötülüğü ortaya atıp buna karşı duyarsız kalmamızı bekliyorlar. Bunlara karşı son derece duyarlı olmamız gerekir. Kendimizi ve ailemizi bu ateş çemberinden mutlaka kurtarmamız gerekir” diye konuştu.


Düzenlenen programa; HÜDA PAR Genel Başkanı İshak Sağlam, Genel Başkan Yardımcısı Vedat Turgut, Genel İdare Kurulu Üyeleri Şeyhmus Tanrıkulu, Cesim Yılmaz, Genel İstişare Kurulu Üyesi İnan Sur, Muş İl Başkanı M. Şirin Çağlayan, kanaat önderleri, STK başkanları, gazeteciler ve partililer katıldı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sivas Turizmde Sivas hızına hız katacak Sivas Ticaret ve Sanayi Odası öncülüğünde hazırlanan ‘Turizmde Sivas’ın Hızına Yetiş Projesi’ açılış toplantısı, STSO Yönetim Kurulu Başkanı Zeki Özdemir Başkanlığında gerçekleştirildi. Sivas Ticaret ve Sanayi Odası (STSO) öncülüğünde hazırlanan ve kentin turizm rakamlarını artıracağı düşünülen Turizmde Sivas’ın Hızına Yetiş Projesi’nin açılışı yapıldı. STSO’da gerçekleştirilen açılış toplantısına; Sivas Kültür ve Turizm Müdürü Aziz Erdoğan, Oran Kalkınma Ajansı Sivas İl Koordinatörü Yunus Emre Şeker, Buruciye AŞ Genel Müdürü Mustafa Altun ve Turizm tesislerinin personel ve yöneticileri katıldı. Projeyi Oran Kalkınma Ajansı ile birlikte yürüttüklerini belirten Başkan Özdemir, “Sivas’ın Hızına Yetişin” projemizin başlığında yer alan hız kavramı, Yüksek Hızlı Trenin ilimize gelmesiyle oluştu. Yüksek Hızlı Trenimizin Sivas’a getirdiği en önemli katkı, turizm sektörüne yapacağı katkıdır. Sivas’a daha çok turist getirmek adına turizm sektörüne eğitim anlamında faydalı olmak istedik. Hocalarımızın bilgilerini sektör yöneticilerine ve çalışanlarına aktarmak adına bu projeyi yaptık” ifadelerini kullandı. Programda konuşan Oran Kalkınma Ajansı Sivas İl Koordinatörü Yunus Emre Şeker, Sivas TSO’nun şehrin önemli meselesine dayanan bir proje hazırlayarak destek almaya hak kazandığını ifade etti. Programların projeler geldikçe var olduğunu belirten Şeker, projelerdeki üst amacın Hızlı Tren odağında Sivas’ın turizm hamlesine katkı sunmak dedi. Sivas İl Kültür ve Turizm Müdürü Aziz Erdoğan ise, Turizm sektörünün gelişmesinde Sivas TSO’na teşekkür ederek, projenin sonucunda güzel bir çıktı elde edileceğine inanıyorum dedi. Sivas’ta bulunmaktan ve böyle bir proje yer almaktan memnuniyet duyduğu ifade eden Eğitmen Doç. Dr. İrfan Mısırlı, verilecek olan eğitimler hakkında bilgiler verdi. Sekiz gün sürecek olan eğitimlerde; Konukla İletişim, Müşteri Memnuniyeti, Sosyal Davranış Kuralları ve özellikle Misafir ve İnsan İlişkileri konuları üzerine eğitimler verilecek. Eğitim programını tamamlayan katılımcılara sertifika verilecek.
Ankara YÖK Başkanı Özvar: "2027 yılına kadar üniversitelerimizin tamamına yakınının akreditasyon süreçlerini tamamlamasını bekliyoruz" Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Erol Özvar, "2027 yılına kadar üniversitelerimizin tamamına yakınının akreditasyon süreçlerini tamamlamasını bekliyoruz" dedi. Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi İletişim Fakültesi Itri Konferans Salonu’nda Yükseköğretim Kalite Kurulu (YÖKAK) Uluslararası Kalite Güvencesi ve Akreditasyon Konferansı gerçekleştirildi. Konferansta konuşan YÖK Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, yükseköğretime kayıtlı örgün ve açık öğretime devam eden yaklaşık 7 milyon öğrenci ve 185 bine yakın akademik personel olduğunu belirterek, "Sahip olduğumuz bu kapasiteyle Avrupa Yükseköğrenim Alanı içinde önde gelen ülkelerden biri konumundayız. Ancak bizler ulaştığımız noktayı yeterli görerek yavaşlayacak bir anlayışta olamayız. Yükseköğretim Kurulu olarak bir yandan kapasitemizi iş dünyası ile öğrencilerin eğilim ve beklentileri doğrultusunda düzenlerken, diğer yandan üzerinde hassasiyetle durduğumuz kalite güvencesi standartlarımızı yükseköğretim sistemimizin bütün alanlarına yaygınlaştırmaya çalışıyoruz" dedi. "350 bine yaklaşan uluslararası öğrenci sayımız var" Uluslararasılaşma ve kalite bağlamında üniversitelerin uluslararası görünürlüklerini artırmayı hedeflediklerini aktaran Özvar, şunları kaydetti: "Uluslararası sıralamalardaki üniversite sayımızı yükseltmek, akademisyenlerimizin yer aldığı uluslararası projeler ile nitelikli ve etki değeri yüksek yayınların sayısını çoğaltmak; akademisyenlerimizin ve öğrencilerimizin uluslararası hareketliliğini artırmak öncelikli hedeflerimiz arasındadır. Bu alanlarda sağlayacağımız başarı, bir taraftan yükseköğretimimizin kalitesini artıracak, diğer taraftan çok daha fazla sayıda nitelikli uluslararası öğrencinin üniversitelerimize ilgi göstermesini sağlayacaktır. Böylece 350 bine yaklaşan uluslararası öğrenci sayısıyla dünyada ilk 10 içinde yer alan ülkemiz, ilk 5 ülkeden biri olma hedefine bir adım daha yaklaşmış olacaktır." "İyi bir seviyeye ulaşmış olsak da daha atmamız gereken adımlar var" Üniversitelerin yüzde 35’inde kurumsal akreditasyon olduğunu hatırlatan YÖK Başkanı Özvar, "Bu anlamda iyi bir seviyeye ulaşmış olsak da daha atmamız gereken adımların var olduğu anlaşılmaktadır. 2027 yılına kadar üniversitelerimizin tamamına yakınının akreditasyon süreçlerini tamamlamasını bekliyoruz. Hiç şüphe yok ki kalite süreçleri sonu olmayan ve sürekli iyileşmeyi ilzam eden bir uğraşı alanıdır. Program bazındaki akreditasyonlar ise YÖKAK tarafından yetkilendirilen 24 ulusal ve 13 uluslararası akreditasyon kuruluşu tarafından yürütülmektedir. Mevcut durumda yükseköğretim sistemimizde akreditasyondan geçen programların sayılarının artmasını beklediğimizi ifade etmek isterim" dedi. Konuşmaların ardından YÖK Başkanı Erol Özvar, üniversite rektörleriyle hatıra fotoğrafı çektirdi.