GENEL - 16 Temmuz 2019 Salı 01:53

Muş’ta “Demokrasi ve Milli Birlik Günü” kutlandı

A
A
A
Muş’ta “Demokrasi ve Milli Birlik Günü” kutlandı

Muş’ta 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü nedeniyle anma programı düzenlendi.

Muş’ta 15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü nedeniyle anma programı düzenlendi.



Muş Valiliği önünde toplanan binlerce kişi kortej halinde belediye meydanına yürüdü. Burada saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından Kur’an-ı Kerim tilaveti okunarak şehitler için Fatiha okundu. Mehteran ekibi tarafından hazırlanan ilahi ve kasideler seslendirildi.



Eşi Uzman Dr. Meşide Gündüzöz ile birlikte kürsüye gelen Muş Valisi Doç. Dr İlker Gündüzöz, Alparslan’ın memleketi Muş’tan Ankara’ya, İstanbul’a ve tüm Türkiye’ye selam gönderdi. 15 Temmuz’da millete ve vatana ihanet edildiğini anlatan Vali Gündüzöz, “Muş Ovası’nın kınalı toprakları gibi kınalı elleri olan analarımızın ellerini öperek konuşmama başlıyorum. Alparslan’ın memleketinden Ankara’ya, İstanbul’a ve tüm Türkiye’ye selam olsun. Burası çok farklı bir diyar burası bin yıl önce bu toprakları vatan edindiğimiz yerin kapısı. Burası herhangi bir diyar değil. Bizler Alparslan’ın torunlarıyız. 15 Temmuz 2016’da bu millete, bu vatana ihanet edilmiştir. Ve bu ihanet belki bin yıllık tarihimizdeki en büyük ihanetlerden biridir. Belki en büyüğüdür. Ama hainlerin hesap edemediği bir şey var. Bu millet yedisinden yetmişine o gün sokaklara döküldü. Ellerinde Türk bayrağı ve birazdan şehit olabileceklerini bilerek, Allah’u ekber diyerek vatanına sahip çıkmak için sokaklara döküldü. Nitekim 251 şehit verdik, 2 binin üzerinde gazimiz oldu ve bu memleketin evlatları, bu vatanı hainlere bırakmadı. Allah’a hamd olsun ki her yerde olduğu gibi Muş’ta da aynı tepkiyi bizim aziz milletimiz gösterdi. Hanımıyla beyiyle, yaşlısıyla genciyle hatta ve hatta çocuklarıyla sokaklara döküldüler.” dedi.



Hainlerin hesaplarının tutmadığını ifade eden Vali Gündüzöz, “Hainler hesap edemediler, kendileri gibi zannettiler batılı güçler. En ufak bir zorlukta isyan eden, devletine başkaldıran batılılar gibi zannettiler. Ama bu aziz millet her türlü zorlukta aç kalma pahasına, şehit olma pahasına vatan için sokaklara dökülür, ezanı dindirmez, bayrağı indirmez. Bunu hesap edemediler. 3 yıl geçmiş ama Muş’ta Muşlu hemşehrilerimde o günkü heyecan bugünde devam ediyor. Hiçbir şey kaybolmamış. Bu memleket daha güzel günlere gidecek. Sayın Cumhurbaşkanımızın çağrısıyla o gün sokaklara dökülen, onun riyasetinde bu vatanı kurtaran aziz milletimiz o günden bu güne çok şeyler yaptı. Hukuk aleminde düzenlemeler yaptı, hainlerle hesaplaştı aynı zamanda hem ekonomi büyüyor her alanda gelişme hızla oluyor ve kendimiz milli menfaatlerimizi batılı bir takım sözde müttefik olacak devletlere karşı kendi milli menfaatlerimizi her şeye rağmen koruma kabiliyetine ulaştık. Biz gerçekten bağımsız ve hür bir devletiz, hür bir milletiz. Ne kadar güçlü olursak o kadar söz sahibi oluruz, o kadar bayrağımızı göklere daha da yükseklere çıkarırız ve o kadar mutlu oluruz. Onun için birlik ve beraberliğimizi daima muhafaza etmeliyiz. Özü bir, sözü bir, dini bir, geleceği bir, mazisi bir bu millet her zaman bir arada bir olmalı, iri olmalı ve diri olmalı.” diye konuştu.



Muş Belediye Başkanı Feyat Asya da, bugünün 80 milyon isimsiz ve silahsız kahramanın destan yazdığı bir gün olduğunu söyledi. 251 canın şehadet ile şereflendiğini kaydeden Başkan Asya, “Binlerce gazilik şerefiyle şan verdiği, aldığı kıymetli bir gün. Bugün artık hiçbir şeyin dün gibi olmayacağı, yarını aydınlık, yarını özgürlük, yarının inananları olacağı bir gün. 3 yıl önce bugün 15 Temmuz akşamı bu ülkenin geleceğine kast edildi. Bir grup hain bu ülkenin onurlu halkına kurşun sıktı. Her şeyi kendilerince hesap etmişlerdi ancak Allah’ın hesabını düşünememişlerdi. Bu aziz milletin göğsünü tanklara, toplara siper edeceğini hesaba katmamışlardı.” ifadelerini kullandı.



15 Temmuz gazilerinden Abdullah İrgin ve Sedat Ergün’ün de birer konuşma yapmasının ardından, İl Müftüsü Alaettin Bozkurt tarafından dua edildi. Son olarak il genelindeki tüm camilerde eş zamanlı olarak sela okundu.



Programa, Muş Valisi Doç. Dr. İlker Gündüzöz, Garnizon Komutanı Piyade Yarbay ihsan Gökoğlan, Muş Belediye Başkanı Feyat Asya, MŞÜ Rektörü Prof. Dr. Fethi Ahmet Polat, İl Emniyet Müdürü Ahmet Arıbaş, siyasi parti temsilcileri ve binlerce vatandaş katıldı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Kulüpler Birliği, TFF seçimini haziranda istiyor Kulüpler Birliği, Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) seçimleriyle ilgili açıklama yayımlayarak, seçimin haziran ayının ilk haftası yapılması gerektiğine vurgu yaptı. Kulüpler Birliği’nin konuyla ilgili yaptığı açıklama şöyle: "Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı tarafından 18 Temmuz’da yapılacağı ilan edilen seçimli genel kurul tarihinin, aşağıda paylaştığımız sebeplerden ötürü haziran ayının ilk haftasında yapılmasının elzem olduğunu düşünmekteyiz. Ülkemizde futbol sezonu genel olarak her yıl Mayıs ayının bitimiyle kapanmakta, Avrupa Kupaları öne elemesi oynayacak kulüplerimiz açısından ise en geç Haziran sonu itibarıyla futbol faaliyetleri yeniden başlamaktadır. Hal böyle iken, yeni sezon planlamalarının tamamının bu takvime uygun olarak yapılması gerekmektedir. Zira; 1. Spor kulüplerinin mali takvim yılı 31 Mayıs-1 Haziran tarihleri arasındadır. Bu kapsamda, Kulüp Lisans ve Finansal Sürdürülebilirlik Talimatı’nda yapılması gereken değişikliklerin bu takvime uygun olarak yapılması kaçınılmaz bir gerçekliktir. Bu konularda yeni sezon için yapılacak değişiklikler için yeni yönetime kendi bakış açısı, futbol yönetim anlayışı ve ilkelerine uygun hareket alanı tanınmalıdır. 2. Ülkemizde futbol faaliyetlerinin sezon içerisinde ortaya çıkan eylem ve davranışlar, TFF Yönetim Kurulu ve Hukuk Kurulları ile diğer yürütme kurulları tarafından değerlendirilerek karara bağlanmaktadır. Gelinen noktada, en büyük sorun ülkemiz futbolunun organizasyonu ve idaresinden sorumlu TFF Yönetim Kurulu’na ve diğer kurullara duyulan güvensizliktir. Dolayısıyla, kurulların yönetim ve karar istikrarı sağlayabilmesi adına aynı yönetim anlayışı ile döneme başlaması ve devam etmesi elzemdir. Bu sebeple, yeni seçilecek yönetimin kendi bakış açısı ve ilkelerine uygun kurullar oluşturması için yeni sezon başlangıcına kadar makul bir zaman dilimi tanınmalıdır. Yeni yönetim, 18 Temmuz’da seçildikten sonra kendi ilke ve bakış açısıyla yeterli çalışma zamanı olmasa da bu değişiklikleri yapmış olsa dahi ilan ve tahkim itiraz süreleri dikkate alındığında liglerin başlama tarihine yetişmesi mümkün değildir. 3. 2024/2025 futbol sezonunun 9 Ağustos 2024 tarihinde başlayacağı ilan edildiği göz önünde bulundurulduğunda; transfer dönemlerinin, lig statülerinin, A Takım listelerinin ve futbolcu uygunluklarının yeni yönetim tarafından hazırlanması fiilen mümkün olmayacağından, değişmesini talep ettiğimiz bugünkü anlayışla hazırlanması hedeflenen amaca hizmet etmeyecektir. 4. Yeni sezon için yapılacak olan hakem klasman atamalarının belirlenmesinin yeni seçilecek yönetim kuruluna bırakılması gerekmektedir. Bu sebeple yeni seçilecek yönetime hareket alanı bırakmayacak olan 18 Temmuz tarihinin kabulü mümkün değildir. 5. Ülke futbolunun yönetim esaslarını teşkil eden TFF Ana Statüsü, talimatlar, lig ve kupa statülerinin maddi gerçekliğe uygun olarak detaylı araştırma ve futbol paydaşlarıyla bilgi alışverişi neticesinde hazırlanması gerekmektedir. Bu şekilde hazırlanmayan talimatların yıl içerisinde sezon devam ederken sürekli olarak revizyona uğraması hakkaniyet ve adalet duygularını zedeleyecektir. En güncel örnek olarak 2023/2024 futbol sezonu içerisinde Futbol Disiplin Talimatı’nın 44.maddesinin 3.fıkrasında yapılan değişikliğin tahkim kurulu tarafından iptal edilmesi karşımıza çıkmaktadır. 6. 2024/2025 sezonu TFF bütçesinin mevcut Yönetim Kurulu tarafından belirlenirken, seçilecek yeni yönetimi etkileyebilecek kararların alınma ihtimali de bugünkü talebimizin ne kadar haklı olduğunu ortaya koymaktadır. Ülkemiz futbolunun içerisinde bulunduğu kaotik durum, bir gün dahi gecikmeyi kaldırabilecek noktada değildir. Bunun için hep birlikte şahsi menfaat ve beklentilerimizi bir kenara bırakarak Haziran ayı başında TFF Seçimli Genel Kurulu’nu yapmak zorundayız. Bugün bu sorumluluktan kaçanlar tarihte Türk futboluna verdikleri zararla hatırlanacaktır."
Edirne Önce kardeşleri sonra kendisi... Edirne’nin en meşhur ciğercisi hayatını kaybetti Edirne’de 2 ay önce toprağa verdiği ağabeyinin acısını sindiremeden geçen hafta Perşembe günü yine bir ağabeyini daha toprağa veren Edirne’nin meşhur ciğercisi Bahri Dinar, uyurken geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını kaybetti. Edirne’nin tanıtıma büyük katkı sağlayan kentin sevilen yüzü, Edirne’yi Tanıtma ve Tava Ciğer Kalite Koruma Derneği Başkanı 63 yaşındaki Bahri Dinar, hayatını kaybetti. Sabah eşi tarafından yatağında hareketsiz halde bulunan Dinar’ın kalp krizi nedeniyle hayatını kaybettiği belirlendi. İki ay içersinde 2 kardeşini toprağa veren ciğerci esnafı Bahri Dinar’ın kalbi daha fazla bu acılara dayanamadı. Ciğerci esnafı Bahri Dinar’ın ağabeyleri Nazmi Dinar (68) Şubat ayında geçirdiği kalp krizinden, Bahattin Dinar (65) ise Perşembe günü Uzunköprü ilçesinde geçirdiği iş kazasında hayatını kaybetmişti. Ciğerci Bahri Dinar, ikindi namazının ardından Eski Camide düzenlenen cenaze töreni ile birlikte son yolculuğuna uğurlandı. Cenaze törenine katılan çok sayıda vatandaş, göz yaşlarına hakim olamadı. Cenazeye Adülhey de katıldı Kurtlar Vadisi dizisinde hayat verdiği Abdülhey karakteriyle akıllarda yer edinen ünlü oyuncu Kenan Çoban da, "Sabah çok üzücü bir haberle uyandık. Yakın dostumdu. Bahri abi bir değerdi. Ciğerci Bahri diye anılıyordu ama bizim ciğerimizi yaktı. Edirne’mizin Türkiye’mizin başı sağ olsun" dedi.