SAĞLIK - 23 Mayıs 2022 Pazartesi 12:25

Meme kanserinde umut veren çalışma

A
A
A
Meme kanserinde umut veren çalışma

Kadınlarda sık görülen meme kanserinde umut veren bir çalışmaya imza atıldı.

Kadınlarda sık görülen meme kanserinde umut veren bir çalışmaya imza atıldı. Ürgüp Devlet Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Dr. Kayhan Özdemir ve ekibi meme kanserleri üzerinde yaptıkları çalışmada, risk faktörüne veya yakınmalara sahip hastalarda, daha erken taramalar yaparak takip aralıkları kısaltılabiliyor.


Dr. Kayhan Özdemir başkanlığında yürütülen çalışmalarda, meme kanserinin üçlü negatif alt tipine dair bir takım araştırmalar yapıldı. Yapılan araştırmalarda IL6/STAT3 yolağının kanserli hücrelerin ilerlemesinde önemli role sahip olduğunu ve kanda bu belirteçlerin yüksek değerde olduklarında kanserin agresif bir seyre sahip olarak hızlı ilerleyebildiği gözlendiği ve daha sık nüksettiğini ve kemoterapiye çabuk direnç geliştirebileceği gözlendi. Bu yolun bloke edilebilmesi veya bu belirteçlerin kandaki oranlarının düşürülebilmesi durumunda kanserli hücrelerin ilerlemesinin yavaşlayabileceği yapılan bilimsel çalışmalarla kanıtlanmış oldu.



"8 kadından birisi meme kanserine yakalanma riskine sahip"


Çalışma hakkında bilgi veren Dr. Kayhan Özdemir; “Kadınlarda en sık görülen kanser tipi meme kanseridir. Yaşam süresi boyunca her 8 kadından 1’i meme kanserine yakalanma riskine sahiptir. Meme kanserinde erken teşhis hastalığın seyri açısından büyük önem taşımaktadır. Tarama ve görüntüleme yöntemlerinin yaygınlaşmasından dolayı erken dönemde teşhis edilebilmektedir. Bu yüzden 20 yaşından sonra düzenli kendi kendine meme muayenesi, 40 yaşından sonra ise 2 yılda bir mamografi çekilmesini önermekteyiz. Ancak risk faktörüne veya yakınmalara sahip hastalarımızda, daha erken taramalar yaparak takip aralıklarını kısaltabilmekteyiz” şeklinde konuştu. Meme kanseri hastalarının yüzde 5-10’unda ise tanı konulduğunda kanserli hücrelerin vücudun başka bir bölgesine yayılım yaptığını söyleyen Dr. Özdemir; “Koltuk altı lenf bezlerinden sonra en sık yayılım kemik, akciğer ve beyine olmaktadır. Bu yayılım yapmış tümöre sahip hastalarda 5 yıllık yaşam şansı maalesef yüzde 25-30’lara kadar düşebilmektedir” dedi.



"Kemoterapi ilaçlarına direnci daha yüksek"


Meme kanserinin bir alt tipi olan ‘üçlü negatif’ alt tipinde bu yayılım oranları diğer alt tiplere göre daha olduğunu söyleyen Dr. Kayhan Özdemir, “Bu tür kanserler tüm meme kanserli hastaların yaklaşık yüzde 15’ini oluşturmaktadır ve her yıl dünyada yaklaşık 200 bin kişiyi etkilemektedir. Ayrıca üçlü negatif alt tipinde tedavi sonrası tekrarlama oranı ve kemoterapi ilaçlarına karşı direnç gelişimi de daha sık görülmektedir” diye konuştu.



"Kongrede 1. seçildi"


Özdemir açıklamasında ayrıca, “Geçtiğimiz ay Türk Cerrahi Derneği’nin düzenlediği yurtdışından da meslektaşlarımızın bilimsel araştırmalarıyla katıldığı toplantıda birincilik ödülü alan çalışmamızda; meme kanserinin üçlü negatif alt tipine dair bir takım araştırmalarda bulunduk” ifadelerini kullandı. Çalışmanın gelecek adına umut verici olduğunu da sözlerine ekleyen Dr. Özdemir; “2019-2022 yılları arasında gerçekleştirdiğimiz araştırmamızda üçlü negatif meme kanseri tanısı koyulmasını takiben hastalarımızdan kan alarak bu kanlarda gen izolasyonu gerçekleştirerek -80 derecede dondurulmasını takiben elde ettiğimiz serumlarda IL6/STAT3 isimli biyolojik belirteçleri çalıştık. Bu IL6/STAT3 yolağının kanserli hücrelerin ilerlemesinde önemli role sahip olduğunu ve kanda bu belirteçlerin yüksek değerde olduklarında kanserin agresif bir seyre sahip olarak hızlı ilerleyebildiğini, daha sık nüksettiğini ve kemoterapiye çabuk direnç geliştirebileceğini gösterdik. Dolayısıyla bu yolun bloke edilebilmesi veya bu belirteçlerin kandaki oranlarının düşürülebilmesi durumunda kanserli hücrelerin ilerlemesinin yavaşlayabileceğini gördük. Bir sonraki aşamada ise amacımız çalışmamızda da gördüğümüz üzere kanserli hücrelerin takip ettiği bu yolu bloke edebilecek, kanda bu belirteçlerin düzeylerini azaltabilmek adına olacak” ifadelerini kullandı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Aksaray’da nefes kesen polis-hırsız kovalamacası kamerada Aksaray’da inşaat malzemesi deposunu soyan hırsızlar ile polis arasındaki kovalamaca film sahnelerini aratmadı. Elektrikli motosikletle kaçan hırsızlar bir süre sonra motosikletin aküsünün bitmesiyle bu kez de yaya olarak kaçmaya başladı. Gecenin sessizliğini siren seslerine bıraktığı kovalamacada hırsız kardeşler yarım saat süren takip sonucu yakalanırken, nefes nefese kalan şüphelilerden biri yere yatırılıp ters kelepçe yapıldığı esnada polis memurlarına “Kalbim var” diyerek yardım istedi. Olay, gece yarısı Tacin Mahallesi’nde bulunan bir inşaat malzemesi deposunda yaşandı. Edinilen bilgiye göre, depodan oksijen bariyerli yerden ısıtma borusu çalan 2 hırsız, çaldıkları boru paketlerini beraberinde getirdikleri 3 tekerlekli elektrikli motosiklete yükledi. Hırsızlık esnasında çevrede bulunan bir vatandaş durumu fark ederek hemen 112 Acil Çağrı Merkezine ihbarında bulundu. İhbar üzerine olay yerine polis ekipleri sevk edildi. Kısa sürede belirtilen adrese intikal eden ekipler 2 şahsı depodan hırsızlık yaparken suçüstü kıstırdı. Polisleri görünce neye uğradıklarını şaşıran 2 hırsız deponun duvarından atlayarak bahçe dışındaki boruları yükledikleri elektrikli motosiklete binerek kaçmaya başladı. Şahısların kaçması üzerine polis ekipleri telsizden anons ederek diğer ekiplere kaçış istikameti hakkında bilgi verdi. Ekiplerin hırsızların peşine düşmesiyle gecenin sessizliği siren sesleriyle yankılandı. Polis ve hırsızlar arasında yaşanan kovalamaca ise film sahnelerini aratmadı. Bir süre elektrikli motosikletle kaçan hırsızlar kaçarken çaldıkları boruları da motosikletin kasasından aşağıya attı. Polis ekiplerinin bölgeyi abluka aldığı kovalamacada motosikletin aküsünün bitmesi üzerine hırsızlar bu kez de motosikleti bırakıp yaya olarak kaçmaya başladı. Taşpazar Mahallesi’nde ara sokaklara ve apartmanların bahçesine girerek izlerini kaybettirmeye çalışan S.Ç. (21) ve U.Ç. (34) isimli 2 kardeş çok geçmeden yakalandı. Yüzüstü yere yatırılarak ters kelepçe yapılan nefes nefese kalan hırsızlardan S.Ç. ekiplerin ters kelepçe taktığı esnada “Kalbim var” diyerek yardım istedi. Yüzüstü yatırılarak kelepçelenen 2 kardeş gözaltına alınarak polis aracına bindirildi. Şahıslar sorgulanmak üzere İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şubesine götürülürken çaldığı yaklaşık 150 bin TL değerindeki malzemeler sahibine teslim edildi. Olayla ilgili Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından tahkikat başlatıldı.
Sakarya Para vermeyen annesini benzin dökerek yakan şahıs tutuklandı Sakarya’nın Akyazı ilçesinde para istediği annesinden ret cevabı aldıktan sonra benzin dökerek kendisini ve annesini ateşe veren şahıs tutuklanarak cezaevine gönderildi. Elleri sargıda adliyeye sevk edilen şahsın, kendisini görüntüleyerek soru yönelten gazeteciye, “Niye çekiyorsun ki bu kadar, ne yaptığımı sen nereden biliyorsun?” ifadeleri de dikkatlerden kaçmadı. Korkunç olay, 18 Nisan Perşembe günü Akyazı ilçesi Erdoğdu Mahallesi’nde meydana geldi. İddiaya göre, geçtiğimiz hafta annesi M.Y.’den (64) geçtiğimiz hafta bir miktar para alan ve tekrar isteyince ret cevabı ile karşılaşan Ö.Y. (42) öfkelendi. Ö.Y., maddi ve ailevi sorunları iddiası ile benzin dökerek annesi ve kendisini yaktı. Durumun haber verilmesi üzerine bölgeye jandarma ve sağlık ekipleri sevk edildi. İlk müdahalesi olay yerinde yapılan talihsiz kadın, ilk olarak Akyazı İlçe Devlet Hastanesi’ne buradan da Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. Vücudunda 2 ve 3’üncü derece yanıklar oluşan ve hayati tehlikesi bulunan M.Y., buradaki müdahalelerinin ardından Kocaeli Şehir Hastanesi Yanık Ünitesi’ne sevk edildi. Elleri sargılı şekilde adliyeye sevk edilen şahıs tutuklandı Her iki elinde de yanıklar oluşan şüpheli Ö.Y. ise olaydan kısa bir süre sonra yakalanarak ilçe jandarma komutanlığına götürüldü. Şahıs, burada tamamlanan işlemlerinin ardından elleri sargılı bir şekilde adliyeye sevk edildi. Ö.Y.’nin kendisini görüntüleyerek soru yönelten gazeteciye, “Niye çekiyorsun ki bu kadar, ne yaptığımı sen nereden biliyorsun?” cevabını vermesi ve ‘Pişman mısınız?’ sorusunu ise yanıtsız bırakması dikkatlerden kaçmadı. Adliyeye sevk edilen Ö.Y., tutuklanarak cezaevine gönderilirken, hastanede tedavi gören M.Y.’nin hayati tehlikesinin devam ettiği öğrenildi.
İstanbul Freni tutmayan otomobil, 14 aracı biçti Ümraniye’de frenlerinin tutmaması sonucu kontrolden çıkan otomobil park halindeki 14 araca çarptı. Olay saat 21.45 sıralarında Ümraniye Armağanevler Mahallesi 23 Nisan Caddesi’nde meydana geldi. Frenleri tutmayan 34 DGK 750 plakalı Fiat marka ticari araç, seyir halindeyken Range Rover marka araca çarptı. Çarpışma sonucu lastiği fırlayan 34 DGK 750 plakalı hızını alamayıp 14 araca çarparak durabildi. Kazada şans eseri ölen yada yaralanan olmazken otomobillerde maddi hasar meydan geldi. Kazayı yapan sürücünün araçtan indikten sonra şok halinde olduğunu gören vatandaşların araması sonucu olay yerine sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Maddi hasar meydana gelen bazı araçlar çekici yardımıyla götürülürken, kaza sonrası cadde polis kontrolünde trafiğe açıldı. Öte yandan kaza sonrası sürücü ifade için karakola götürüldü. Kazayı gören Zafer Karagül, "Bu yol tehlikeli. Yukarıdan gelen araba geldiği zaman bu aşağıdan yukarı araba çıkamıyor. Bu yolu tek yola çevirdikleri zaman veyahut yan yolla açtıkları zaman sıkıntı biraz azalabilir. Birkaç defa çöp kamyonu viraj alamadığı için oraya yuvarlandı. Gene bu dört yol ağzında 3-4 kere kazalar oldu. ’Ne oldu?’ freni tutmayan araba vura vura aşağı indi. Allah’tan büyük bir kazaya engel oldu" dedi. Başka görgü tanığı Serdar Burak Eker, "Doblo sürücüsü var bizim yaşlarımızda 2 tane çocuk, çok hızlı geliyorlar. Yerler de ıslak olduğu için hakimiyetini kaybetmiş. Önde bir panelvan vardı, ona sürttü. Sonra otomobile çarptı. Sonra jeep kurtulayım derken ona ön sağ kafasından çarptı. Sonra park halindeki araçlara çarparak tır dorsesinin orada durdu. Zaten Doblo’nun tekeri orada kaldı, kıvılcımlar falan çıkıyordu. Çocuk büyük ihtimalle şoktan dolayı sarhoş zannedildi, linç ettiler çocuğu. Polis geldi kaldırdı, ifade vermeye götürdüler. Kaldırıma çıkan araçlar oldu baya büyük maddi hasarlı kaza ama can kaybı yok. Ben 20 yaşındayım çocuk da benim yaşlarımda bir şey ama şoktan dolayı konuşamıyordu. Öyle üzüldüm kendisine" ifadelerini kullandı.