KÜLTÜR SANAT - 02 Aralık 2020 Çarşamba 21:37

Nevşehir’de 6. Engelsiz Sanat Ödülleri Töreni

A
A
A
Nevşehir’de 6. Engelsiz Sanat Ödülleri Töreni

Nevşehir Belediyesi ev sahipliğinde Kapadokya Kültür ve Sanat Merkezinde 6.

Nevşehir Belediyesi ev sahipliğinde Kapadokya Kültür ve Sanat Merkezinde 6. Engelsiz Sanat Ödülleri töreni düzenlendi.


Bu yıl Nevşehir Belediyesi ev sahipliğinde düzenlenen 6. Engelsiz Sanat Ödül töreni programına KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar canlı bağlantı ile katıldığı programda 27 ödül verildi. Kapadokya Kültür ve Sanat Merkezinde düzenlenen programında açılış konuşmasını yapan Nevşehir Belediye Başkanı Rasim Arı, hepimizin birer engelli adayı olduğunu söyledi. Başkan Arı, “Evine gidersin duşa girersin orada ayağın kayar düşersin engellisin. Dolayısıyla hiç birimizin garantisi yok. Yarın bizimde engelli olma ihtimali olan bir dünyada engelli kardeşlerimizi anlamak ve onların sorunlarını onlara yönelik projeleri bir gün ile sınırlamak hiç birimizin karına olacak bir durum değil. Biz şehrimizde hem Nevşehir Valilimiz öncülüğünde kamu kurumlarının biz Nevşehir Belediyesi olarak her zaman engelli kardeşlerimizin yanında olacağımıza, onları kültürle, sanatla, sporla buluşturacağımızı dün söz verdik. Tekrar buradan söz veriyoruz” dedi.


Nevşehir Valisi İnci Sezer Becel de “3 Aralık anma gününden ziyade aslında bir empati günü. Türkiye nüfusunun 80 milyon olarak düşündüğünüz zaman süren hastalıklarla beraber yüzde 12 gibi engellik oranı olduğunu biliyoruz. B uda yaklaşık 8 milyon civarında bir engelli nüfusuna tekabül ediyor. Empati günü diyorum. Çünkü bir engelli kardeşimizin yaşadığımız toplumda yaşadığımız şehirde ne tür zorluklarla karşılaştığını bilmemiz mümkün değil. Yada bir engelli annesinin hissettiklerini bir engelli babasının hissettiklerini empati yapmadığımız zaman anlamamız mümkün değildir” dedi.



“KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar programa telekonferans ile katıldı”


KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar da telekonferans ile katılmış olduğu programda korona virüs ile mücadele kapsamında alınan tedbirlerin ardından Nevşehir’e geleceğini ifade etti. Cumhurbaşkanı Tatar, “Her zaman engellilerimizin yanındayız. Çünkü bu mücadele toplumsal bir mücadeledir. Bu çocuklar bizim çocuklarımızdır. Bu çocuklarımıza her türlü imkanlarımızı seferber etmek suretiyle onlara sahip çıkmak onları topluma kazandırmak onların becerilerini ortaya çıkartan öğretmenlerimizi bir kez daha tebrik ediyorum. Gerçekten şuan da yanımızda bulunan Mert’te çok mutlu. Bir kez daha sizlere KKTC’den teşekkür etmek istiyorum. İyi yayınlar diliyorum. Sizin de anavatan Türkiye’de benzer çocuklarımıza başarılar diliyorum” dedi.



“Pandemi sonrası Nevşehir’e geleceğim”


KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın konuşmasının ardından Nevşehir Belediye Başkanı Rasim Arı, Ersin Tatar’ın KKTC Cumhurbaşkanlığına seçilmesinden dolayı tebrik etti. Belediye Başkanı Arı, “Nevşehir Belediye Başkanı Rasim Arı’da KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’a Türkiye’ni ve dünyanın yükselen yıldızı Nevşehir’den şahsınıza ve tüm Kıbrıs halkına selamlarımızı saygılarımızı iletiyoruz. Ve sizi tebrik ediyoruz. Sayın Cumhurbaşkanım şahsımın Kıbrıs ile özel bir durumum var. Yüksek Lisansımı Yakın Doğu Üniversitesinde yaptım. Kıbrıs Türk Hava Yollarında yönetim kurulu üyeliği yapmış bir kardeşinizim. Üçüncüsü askerliğimi orada yapmış bulunuyorum. Öncelikle şahsınıza ve Kıbrıs halkına sevgi ve muhabbetlerimizi sunuyoruz” dedi.


Nevşehir Belediye Başkanı Rasim Arı’nın konuşmasının ardından KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, pandemi sonrasında Nevşehir’e gelerek kucaklaşmak istediklerini söyledi. Tatar, “Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ise Nevşehir Belediye Başkanı Rasim Arı’ya” Çok teşekkür ederim başkanım. Gerçekten beni çok mutlu ettiniz. Ortak paydalarımız tabi ki bizi yakınlaştırmıştır. Nevşehir’e sevgimiz muhabbetimiz olduğu gibi bu akşam sizlerin bu açıklamalarından sonra Nevşehir’e kendimi daha da yakın hissediyorum. Pandemi biter bitmez Nevşehir’i ziyaret eder ve kucaklaşırız” şeklinde konuştu.


Program daha sonra Nevşehir Valisi İnci Sezer Becel, Nevşehir Belediye Başkanı Rasim Arı’nın ödül sahiplerine ödüllerini vermesinin ardından sona erdi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul TFF’den Türk vatandaşlarına EURO 2024 öncesi Schengen uyarısı Türkiye Futbol Federasyonu (TFF), Almanya’nın ev sahipliğinde 14 Haziran-14 Temmuz 2024 tarihleri arasında düzenlenecek olan 2024 Avrupa Futbol Şampiyonası’nı (EURO 2024) yerinde takip etmek isteyen Türk vatandaşları için Schengen vizesi gerektiğini açıkladı. Türkiye Futbol Federasyonu’nun (TFF) resmi internet sitesinden yapılan açıklamada şu ifadeler kullanıldı: "Almanya’daki 10 şehrin ev sahipliğinde 14 Haziran - 14 Temmuz 2024 tarihleri arasında düzenlenecek olan ve A Milli Takımımızın da yer alacağı 2024 Avrupa Futbol Şampiyonası’nı (EURO 2024) yerinde takip edecek olan vatandaşlarımıza bu seyahat için geçerli bir Schengen vizesi gerekmektedir. Henüz geçerli bir Schengen vizesi bulunmayan vatandaşlarımızın, vize başvurularının zamanında onaylanabilmesi adına vakit kaybetmemeleri önemle rica olunur. Almanya’nın İstanbul Başkonsolosluğu tarafından, Türk pasaportuyla seyahat edecek olan maç bileti sahibi vatandaşlarımız için başvuruların hızlandırılması doğrultusunda özel bir süreç oluşturulmuştur. Bu özel sürecin detayları aşağıdaki gibidir: Schengen vizesi başvuruları yalnızca Almanya’nın İstanbul Başkonsolosluğu’na şahsen yapılabilir. Randevuların garanti altına alınması adına hem bilet numarası, hem de rezervasyon referans numarası gerekmektedir. Bu bilgilere UEFA Bilet Portalı’nda yer alan ’Sipariş Geçmişi’ sekmesinden ulaşmak mümkündür. Yaşanabilecek teknik problemler ve sorular için https://support.tickets-euro2024.uefa.com/hc/en-us adresinden destek alınabilecektir."
Ankara Mansur Yavaş’tan büyükelçi ve misyon şeflerine 23 Nisan resepsiyonu Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla Başkent’teki büyükelçiler ve misyon şefleri için resepsiyon düzenledi. 65 ülkenin büyükelçisi ile misyon şeflerinin katıldığı davette konuşan Yavaş, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün zor şartlar altında milleti bir araya getirerek Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni açtığını ve bu günün ulusun geleceğini çocuklara adadığı özel bir gün olduğunu belirterek, “Dünyadaki ilk ve tek çocuk bayramını kutlamanın gururunu yaşıyoruz” dedi. 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, Ankara’da coşkuyla kutlandı. Kutlamalar çerçevesinde Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş, Başkent’teki büyükelçiler ve misyon şefleri için resepsiyon düzenledi. Yavaş’ın ev sahipliğinde Mogan Park Konuk Evi’nde gerçekleştirilen 23 Nisan resepsiyonuna Ankara Valisi Vasip Şahin, büyükelçiler ile yabancı misyon temsilcileri, Ankara ilçe belediye başkanları, belediye meclis üyeleri, basın mensupları, Büyükşehir Belediyesi bürokratları ve çok sayıda davetli katıldı. Konuşmasına 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nın anlam ve önemine değinerek başlayan Yavaş, “Bugün, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün zor şartlar altında milleti bir araya getirerek Türkiye Büyük Millet Meclisi’ni açtığı ve ulusun geleceğini çocuklara adadığı özel bir gün. Bu anlamda dünyadaki ilk ve tek çocuk bayramını kutlamanın gururunu yaşıyoruz” dedi. “Başarımızdaki en büyük rol yönetim anlayışımız” Türkiye’deki son yerel seçimlerden bahseden Yavaş, yüzde 60,4 gibi rekor bir oy oranı ile tekrar Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı seçildiğini dile getirerek, “Bu başarıda hiç şüphesiz geçtiğimiz 5 yılda ortaya koyduğumuz adil, tarafsız, şeffaf, hesap verebilir, katılımcı, insan ve çevre odaklı yönetim anlayışımız önemli rol oynadı. Betona ve ranta değil, vatandaşlarımızın ihtiyaçlarını merkeze alan projelerimiz Ankara halkı tarafından kabul gördü. Bundan dolayı önümüzdeki dönem de aynı anlayışla halkımıza hizmete devam edeceğiz” diye konuştu. “Halkın refah ve mutluluğunu artırmaya yönelik çalışmalarımıza devam edeceğiz” Ankara halkının refah ve mutluluğunu artırmaya yönelik çalışmalarına artan bir azimle devam edeceğinin altını çizen Yavaş, “Akıllı şehir, yeşil dönüşüm, kırsal kalkınma, kent turizmi ve termal turizm gibi alanlarda söz verdiğimiz projeleri gerçekleştirmek için azimle çalışacağız. Tüm bu çalışmaları yaparken dünyadaki gelişmeleri de dikkate alarak sizlerle yakın işbirliğimizi devam ettirmek istiyoruz. Sizlerin de bir Ankara sakini olarak ülkelerinizdeki tecrübeleri bizimle paylaşmanızdan ve iş birliklerimizi artırmaktan büyük mutluluk duyacağımızı bir kez daha belirtiyoruz” diyerek iş birliği çağrısında bulundu. "Avrupa Birliği temel hedeflerimiz arasında" Avrupa Birliği’ne girişi önemsediklerini belirten Yavaş, Türkiye’nin Avrupa Birliği üyeliğinin temel hedefleri arasında yer aldığını ve Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün hedef olarak gösterdiği muasır medeniyetler seviyesine ulaşma yolunda Avrupa Birliği’ne giriş projesine büyük önem verdiklerini, bunun Türkiye için vazgeçilmez olduğunu dile getirdi. Türkiye’nin son dönemdeki Avrupa Birliği ile olan ilişkilerine de dikkat çeken Yavaş, şunları kaydetti: “Türkiye’nin üye statüsü yerine ’dış ilişkiler’ çerçevesinde yer alması oldukça düşündürücüdür. Benzer şekilde geçtiğimiz hafta Avrupa Konseyi Liderler Zirvesi’nde Türkiye’nin Kıbrıs çözümü çerçevesinde ele alınması da cesaret kırıcıdır. Ne yazık ki, Avrupa Birliği’nin Türkiye’ye yönelik adımları geleceğe dair net bir yol göstermiyor ve ciddi bir jeostratejik vizyon veya tutarlı bir eylem planı içermiyor. Avrupa Birliği ve Türkiye’nin stratejik çıkarları, Gümrük Birliği’nin siyasi şartlara bağlı kalmadan ve daha fazla gecikme olmadan yeşil ve dijital politikalar doğrultusunda modernize edilmesini gerektiriyor. Bu, sadece Avrupa Birliği ve Türkiye’nin rekabet gücünü ve stratejik özerkliğini artırmakla kalmayacak, aynı zamanda zorlu siyasi ve jeopolitik sorunların üstesinden gelinmesi için gerekli olan karşılıklı güvenin oluşmasına da destek olacak.” “Milletimiz ‘mülteci tampon bölgesi’ işlevini reddetmektedir” Yavaş, 18 Mart 2016’da gerçekleşen Türkiye-Avrupa Birliği Zirvesi’nde alınan kararlarla ilgili de şunlara değindi: “Türkiye’nin üzerindeki sığınmacı yükünü iyice artırdı ve kontrol edilemeyen bir göç akışına yol açtı. Türkiye artık sadece göçmenler için bir geçiş ülkesi olmaktan çıkıp, bir kalış ülkesi haline gelmiştir. Bunun oluşturduğu toplumsal huzursuzluk, demografik baskı, sosyo-kültürel ve ekonomik çatışmalar, mevcut durumun sürdürülemez olduğunu açıkça ortaya koymaktadır. Bu bakımdan milletimizin endişeleri gözetilmelidir. Türkiye coğrafyasındaki müstesna rolünün bilincindedir. Tam da bu sebeple milletimiz ’bir mülteci tampon bölgesi’ işlevini reddetmektedir. Ülkemizin üzerine yüklenen bu yük, hakkaniyetle ve rasyonellikle bağdaşmamaktadır. Bu bakımdan mültecilerin kendi ülkelerinde doğru bir planlama ve insan haklarına uygun şekilde yeniden iskan edilmesi konusunu önemsiyorum.” “Filistin halkının yanındayım” Atatürk’ün "Yurtta sulh, dünyada sulh" ilkesinin her zaman yol gösterici olduğunu söyleyen Yavaş, çocuk ve sivillere yapılan saldırılarda Filistin halkının yanında olduğunu belirterek, “21. yüzyılda çocukları, sivilleri öldürmek, susuz ve elektriksiz yaşamaya zorlamak sadece savaş değil, insanlık suçudur. Çocuk ve sivillere yapılan bu saldırılarda Filistin halkının yanında olduğumu belirtiyorum. İsrail hükümetini sağduyulu hareket etmeye davet ediyorum. Gazze’de, Filistin ve İsrail’in her yerinde en kısa sürede savaşın sona ermesini ve daha fazla çocuk ve sivilin hayatını kaybetmemesini umuyorum” diye konuştu. "Uluslararası çatışmaların sebep olduğu insani dram tüm dünyayı etkilemektedir" Zor zamanlarda belediye başkanları olarak etkilenen bölgelere ve insanlara yardım sağlamak için ellerinden geleni yapacaklarını söyleyen Yavaş, sözlerine şöyle devam etti: “Uluslararası çatışmaların sebep olduğu insani dram, sadece savaş bölgelerinde yaşayan insanları değil, tüm dünyayı etkilemektedir. Ayrıca Ankara’da yaşayan herkesin seslerinin duyulduğu ve endişelerinin dikkate alındığı bir istişare ortamı oluşturmak için buradayız. Savaşların gölgesinde barışın değerini bir kez daha anlamamız ve içselleştirmemiz gerekmektedir. Barışı korumak ve barışın yeniden tesisini sağlamak, sadece ulusal bir görev değil, aynı zamanda uluslararası bir sorumluluktur. Uluslararası toplumun bir parçası olarak Türkiye’nin barış ve istikrarın sağlanmasına yönelik çabaları, dünya genelindeki barış çabalarını destekleyici bir role sahip olduğunu düşünüyorum. Bizler, belediye başkanları olarak bölgesel çatışmalara insani açıdan, barışçıl açıdan bakmaya devam edeceğiz.”
Bolu Orman yangınlarıyla mücadele için ormancılara İHA pilot eğitimi verildi Bolu’da orman personeline, orman yangınlarıyla mücadele için kullanılacak olan İnsansız Hava Aracı (İHA) pilot eğitimi verildi. Bolu Orman Bölge Müdürlüğü sınırları içerisinde başta orman yangınlarıyla mücadele çerçevesinde kullanılacak olan, orman alanlarındaki dumanın, orman yangınlarında tehlike arz eden noktaların tespitini ve yayılış yönünü görme imkanı sunan İnsansız Hava Aracı (İHA) pilot eğitimi orman personeline verildi. Orman suçları ile mücadele ve orman koruma çalışmalarında, kaçak hafriyat döken araçların veya şahısların koordinatını hassas şekilde veren, belirlenen hedefleri 8 kilometre yarı çapında takip edebilen ve en önemlisi termal kamerası ile gece net görüş sağlayan İnsansız Hava Aracı (İHA) kullanımına yönelik eğitim alan ormancılar, artık ormanlarda İHA’ları kullanacak. Bursa Teknik Üniversitesi Orman Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ali İhsan Kadıoğulları tarafından verilen eğitime Aladağ Orman İşletme Müdürü Ahmet Toklu ve Mengen Orman İşletme Müdürü Emre Koçak ile tüm işletme müdürlüklerinden işletme müdür yardımcıları ve işletme şefleri ile Bolu Orman Bölge Müdürlüğü teknik personeli katıldı. Özellikle maden ve izin saha kontrolleri, kaçak hafriyat dökümlerinin takibi, açma ve işgal suçlarının tespiti, kaçakçılık ile mücadelede gece korumaları, orman yangınları, kadastro çalışmaları, arama-kurtarma çalışmaları, ağaçlandırma çalışmaları, fidan sayımları, teras ve yol ölçümleri görüntüleme, tespit ve sayısallaştırma çalışmaları olmak üzere birçok konuda kullanım alanına sahip olan İHA ve entegre kamera sistemlerinin aktif olarak daha verimli kullanımına yönelik eğitimlere devam edileceği öğrenildi.