GENEL - 27 Ağustos 2019 Salı 13:24

Gezgin arıcılık için mobil kovan

A
A
A
Gezgin arıcılık için mobil kovan

Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Ayhan Şahenk Tarım Bilimleri ve Teknolojileri Fakültesi ile özel sektör işbirliği ile ’Tam Otomatikli Yemli Mobil Arı Taşıma Sistemi’ geliştirildi.

Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Ayhan Şahenk Tarım Bilimleri ve Teknolojileri Fakültesi ile özel sektör işbirliği ile ’Tam Otomatikli Yemli Mobil Arı Taşıma Sistemi’ geliştirildi.


Hayvansal Üretim ve Teknolojileri Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ethem Akyol, bu sistemin dünyada olmadığını söyledi. Akyol sistem hakkında bilgiler vererek; “Arıcılık dünyada yaygın olarak yapılıyor. Özellikle ülkemizde gezginci arıcılık yoğun bir şekilde yapılıyor. Arıcılarımız arılarını normal kovanlarda kamyonlara yükleyerek binlerce kilometre yol gidiyorlar. Bu esnada arılar strese giriyor ve arı ölümleri çok fazla oluyor. Belli bir yerlerde konaklamak gerekiyor. Buda arıcılar için ciddi bir ekonomik kayıp iş gücü sorunu oluşturuyor. Konaklama için arıların kamyonlardan indirilip tekrar yüklenmesi gerekiyor. Be geliştirdiğimiz sitem sayesinde arıcılarımız kovanlarını yükleme indirme sıkıntısı olmadan aynı sitem üzerinden hidrolik bir sistemle 2 metreye kadar kaldırıyor. Kamyonun üzerine yerleşiyor. Bir kişi jeneratör ile elektrik üretiyor. Bu hidrolik sistem sayesinde 100 kovan yani 25 çıtalık kovan diğer kovanların 2,5 katı büyüklüğünde 25 çıta arı alan kovanlardan oluşan büyük k bir sistem. Bu sistem sayesinde 1 kişi bu kadar kovanı 20 dakika içerisinde kamyona yüklüyor ve yoluna devam ediyor. İstediği yerde konaklamak istediğinde kamyonun üzerinde yada 20 dakikada arılarını 1-2 gün dinlendirdikten sonra yine 20 dakikada dışarıdan iş gücü aramadan arılarını yükleyip götürebiliyor” dedi.


Bu sistemin diğer bir özelliğinin ise arıların yemlenmesi ve su ihtiyacının otomatik olarak yapılıyor olması olduğunu kaydeden Akyol; “Sistemin üzerinde su tankı bulunuyor ve bu su tankından tüm kovanlara küçük hortumlarla şamandıralı suluklar var. Bu sulara su otomatik olarak gidiyor ve arı tükettikçe suyu aldıkça şamandıradan su geliyor. Arının ihtiyacı yok ise şamandıra otomatik olarak kapanıyor. Arıcılıkta sulama sisteme çok önemlidir. Arıların hastalıklarında ve ihtiyacında önemli şey temiz su. Özellikle tarım alanlarında gübreli su ilaçlı su arıların ölmelerine ve hastalanmalarına neden oluyor. Bu sistem sayesinde arılara temiz su ve arıların dışarıda arazide harcadıkları zamanın büyük bir bölümü de su taşımak için geçiyor. Siz arılara hazır su verirseniz. O harcadığı zamanı bal getirmek için polen getirmek için harcıyor. Dolayısıyla bir zaman tasarrufu sağlamış oluyoruz. Bu kovanlar normal standart kovanlara göre 2 veya 3 kat daha fazla bal alınıyor. Bu sistem ülkemizde ve dünya da olmayan bir sistem. İlk defa üniversitemiz ve özek sektör işbirliği ile geliştirildi. Arıcılarımıza ciddi avantajlar sağlasın diye böyle bir sistem üzerinde çalıştık ve çalışmalarımız devam ediyor” şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Konya Toplu ulaşımda örnek şehir Konya Konya Büyükşehir Belediyesi, toplu ulaşımda hizmet kalitesini artırmak amacıyla teknolojik imkanlardan yararlanarak harita tabanlı uygulamalar geliştiriyor. Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, Konya’da toplu ulaşımın güçlenmesi için bir taraftan 181 yeni otobüsü Büyükşehir Belediyesi’nin filosuna dahil ettiklerini, bir taraftan da yeni köprülü kavşaklar ve caddeler açtıklarını hatırlattı. Justice Projesi Avrupa’da Konya ile birlikte 3 şehirde uygulanıyor Şehir içi toplu ulaşım hizmetlerinde hayata geçirdikleri uygulamalarla Türkiye’ye model olmaya devam ettiklerini kaydeden Başkan Altay, “Avrupa Birliği’nin desteklediği ve TÜBİTAK tarafından finanse edilen Justice Projesi’ne Konya Büyükşehir Belediyemiz ortak olarak katılıyor. Proje kapsamında toplu ulaşım erişilebilirliğini ve kapsayıcılığını artırmaya yönelik geliştirilen uygulamalardan biri de harita tabanlı analiz çalışmaları. Avrupa’da Brüksel ve Strazburg’la birlikte projenin uygulandığı şehirlerden birisi de Konya’mız. Hazırlanan yazılımla şehir merkezlerinde toplu ulaşım araçları kullanılarak belirli noktalara ulaşımla alakalı analizler gerçekleştiriliyor. Projede harita üzerinde oluşturulan ulaşım süreleri ile kişinin bulunduğu noktadan gitmek istediği yere Büyükşehir’e ait toplu ulaşım araçlarıyla ne kadar sürede ulaşabileceği tespit ediliyor. Çalışmada ayrıca fiziksel ve görme engellilere yönelik de analizler bulunuyor” dedi. Projenin şehir içi ulaşımın verimliliğini artıracağını ve trafik yoğunluğunun azalmasında etken olacağını vurgulayan Başkan Altay, “Proje şehrin toplu taşıma ağının daha etkin ve erişilebilir hale gelmesine de katkıda bulunacak” ifadelerini kullandı. Avrupa Birliği destekli Justice Projesi Proje çerçevesinde harita üzerinde ulaşım süreleri farklı renk tonları ile gösteriliyor. 0-10 dakika, 10-20 dakika, 20-30 dakika gibi 10 dakikalık ulaşım sürelerine göre oluşturulan harita çalışmalarında, kişinin bulunduğu noktadan gitmek istediği yere Konya Büyükşehir Belediyesi’nin toplu ulaşımda kullanılan otobüs ve tramvayları ile ne kadar bir sürede ulaşabileceği gösteriliyor. Bu çalışma, hem mevcut durumun daha da iyileştirilmesi hem de yeni yapılacak toplu ulaşım yatırımlarının, şehir ulaşımında nasıl bir etki oluşturacağına dair projeksiyonlar ortaya koyması açısından önem arz ediyor. Proje, dezavantajlı grupların toplu ulaşıma erişilebirliğini artıracak Üç şehirde 36 ay sürecek Justice Projesi, temelde dezavantajlı grupların toplu ulaşım imkanlarına erişilebilirliğini artırmak ve daha kapsayıcı bir yaklaşımla toplu ulaşım sisteminin dizaynını amaçlıyor. Bu sebeple katılımcı bir anlayışla sivil toplum kuruluşlarının da katkıları ile fiziksel engelli, görme engelli, yaşlılar ve düşük gelir sahipleri ile birlikte toplu ulaşım yolculukları yapılarak onların da görüşleri proje çalışmalarının önemli bir kısmını oluşturuyor.
Ankara Dışişleri Bakanlığından ABD Dışişleri Bakanlığınca Yayımlanan 2023 İnsan Hakları Raporu’na tepki Dışişleri Bakanlığı, ABD Dışişleri Bakanlığınca Yayımlanan 2023 İnsan Hakları Raporu hakkında “Asılsız iddialara, gerçek dışı bilgilere ve önyargılı yorumlara yer verilmektedir” açıklamalarında bulundu. Dışişleri Bakanlığı, ABD Dışişleri Bakanlığınca Yayımlanan 2023 İnsan Hakları Raporu hakkında açıklama yaptı. Açıklamada, ABD Dışişleri Bakanlığının 22 Nisan 2024 tarihinde yayımladığı ve 200’e yakın ülke hakkında bölümler içeren “2023 İnsan Hakları Raporu”nda, geçmiş yıllarda olduğu gibi, Türkiye’ye yönelik asılsız iddialara, gerçek dışı bilgilere ve önyargılı yorumlara yer verildiği belirtildi. Bu yıl da kaynağı belirsiz iddialar ile terör örgütleriyle iltisaklı çevrelerin söylemleri temelinde hazırlanmış olan bu rapora itibar etmediğimizin bir kez daha vurgulandığı açıklamada, “Ülkemiz, demokrasi, insan hakları ve hukukun üstünlüğü ilkelerine bağlılığını, karşı karşıya bulunduğu çok yönlü ve ağır terör tehditlerine rağmen kararlılıkla sürdürmektedir. Meşru müdafaa hakkımız temelinde yürüttüğümüz terörle mücadele operasyonları tamamen terörist unsurlar ile bunların terör faaliyetlerinde kullandıkları yeteneklere yöneliktir. ABD’nin, terörün her türüne karşı sürdürdüğümüz haklı ve meşru mücadelenin kapsamını iyi bilen bir müttefik olarak gerçekleri çarpıtan tutarsız iddialarda ısrarını anlamak mümkün değildir” ifadelerine yer verildi. Ayrıca raporda, Gazze’de devam eden ve yalnızca Filistin halkının asli haklarına değil aynı zamanda tüm insanlığın ortak değerlerine büyük bir darbe vuran insanlık dışı saldırılara layıkıyla yer verilmemesini büyük endişeyle karşılandığı ifade edildiği açıklamada, sözkonusu raporun tarafsızlık ve objektiflikten uzak bir şekilde, siyasi saiklerle hazırlandığını açıkça gösterdiği aktarıldı. Açıklamada, ABD’nin insan hakları konusunda kendi siciline odaklanması ve terör örgütleriyle kurduğu ortaklıklar ile insan hakları konusunda izlediği çifte standartlı politikayı sonlandırması çağrımızı yinelendiğinin altı çizildi.