- 21 Haziran 2021 Pazartesi 09:57

Özel çocukların futbol maçı keyfi

A
A
A
Özel çocukların futbol maçı keyfi

Osmaniye’de Bakım Rehabilitasyon ve Aile Danışma Merkezi’nde gündüz bakım hizmeti alan özel çocuklar haftanın iki günü halı sahada futbol maçı keyfi yaşıyorlar.

Osmaniye’de Bakım Rehabilitasyon ve Aile Danışma Merkezi’nde gündüz bakım hizmeti alan özel çocuklar haftanın iki günü halı sahada futbol maçı keyfi yaşıyorlar. Kız ve erkek karışık özel çocuklardan oluşan takımalar maçı kazanabilmek için sahada kıyasıya ter döküyor. Özel çocukların gelişimi için bu tür aktivitelerin önemli olduğuna vurgu yapan Yaşam Koçu Sertaç Üğlü, amaçlarının sosyal aktiviteler sayesinde çocukların hayata daha olumlu bakmalarını sağlamak olduğunu söyledi.


Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü’ne bağlı Bakım Rehabilitasyon ve Aile Danışma Merkezi’nde gündüz bakım hizmeti alan özel çocukların bedenen ve ruhen huzurlarını sağlayabilmek ve sosyal aktiviteler sayesinde hayata daha olumlu bakmalarını sağlamak için çeşitli sosyal etkinlikler düzenleniyor. Etkinlikler kapsamında haftanın iki günü yaşam koçları eşliğinde halı sahaya futbol maçı yapmaya gelen özel çocuklar giydikleri tek tip formlarla sahaya giriyor. Kız ve erkek karışık olarak kurulan takımlar maçı kazanabilmek için kıyasıya mücadele ederken bedensel engelin hiçbir şeye engel olmadığı mesajını veriyorlar. Bu tür aktivitelerle çocukların hayata pozitif baktıklarını söyleyen Yaşam Koçu Sertaç Üğlü, özel çocukların geri planda tutulması gerektiğini kaydetti.



“Amacımız huzurlarını sağlayabilmek”


Çocukların mutluluğunu görmenin onur ve gurur verici olduğunun ifade eden Yaşam Koçu Sertaç Üğlü, “Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü’ne bağlı Bakım Rehabilitasyon ve Aile Danışma Merkezi’nde gündüz bakım hizmeti alan çocuklarımızla haftanın iki günü halı sahada antrenmanlarımızı sürdürüyoruz. Buradaki amacımız çocuklarımızın bedenen ve ruhen huzurlarını sağlayabilmek sosyal aktiviteler sayesinde hayata daha olumlu bakmalarını sağlamak için yapıyoruz. Haftanın diğer günlerinde de etkinliklerimiz var. Haftanın bir güne basketbola gidiyoruz diğer günlerde ise okuldayız. Sosyal etkinliklerin hemen hemen her birine katılmaya çalışıyoruz. Çocukların bunların hepsine ihtiyacı var. Kuruluş bünyemizde bedensel, zihinsel ve işitme engelli çocuklarımız var. Bunların içerinde otistik ve down sendromlu öğrencilerimiz var. Bunlarla da birebir ilgileniyoruz. Bir şekilde hayat koçluğu yapıyoruz. Bu çocukların mutluluğunu görmek burada onlarla bir arada olmak onur ve gurur verici duygu. Biz de onlar gibi davranıp hayata bir bakış açısı sağlayabiliyoruz. Çocuklarımız da bu tür aktivitelerde çok eğleniyorlar. Bu bağlamda biz Aile Sosyal Politikalar Spor Kulübü bünyesinde lisanslamalarımızı yapıyoruz ve özel sporcularda faaliyetlere katılıyoruz. Özel sporcularda iki tane futbolcu milli sporcumuz var. Bir tane kızımız işitme engelliler futbol milli takım aday kadrosuna seçildi. Sizle röportaj yapan Melike kızımız masa tenesinde Türkiye şampiyonu atletizmde ise Türkiye üçüncüsü oldu. Çocuklarımız genelde down sendromlu ve otizmli oldukları için birçok şeyde ailelerimiz bu çocuklarımızı saklıyor geri planda tutuyorlar. Bizim burada yapmış olduğumuz işlerden bir tanesi çocukların hayata pozitif bakmalarını sağlamak ve çocukların sosyal hayata eş güdüm içerisinde girmelerini sağlamak. Bunu içinde elimizden geleni yapıyoruz. Kuruluş olarak bu bizim vizyonumuzda da var. Çocukların kişisel bakımlarından tutun her türlü ihtiyaçlarını karşılamaları bağlamında elimizden geldiği kadar yardımcı olmaya çalışıyoruz” diye konuştu.



“Futbol bizim hayalimiz, sevdamız”


Milli sporcu olmak istediğini söyleyen Melike Yazıcı, “Benim hayalim milli sporcu olmak. Halen çalışıyorum. Hayalime kavuşmak için çok çabalıyorum. Zaman zaman futbol maçına geliyoruz, futbol çalışıyoruz. Hem antrenman yapıyorum hem de çalışıyorum. Futbol bizim hayalimiz sevdamız” dedi.


Arkadaşlarına saha kenarından destek olduğunu belirten Nurgül Ablak ise, “Burada bize her imkanı sağlıyorlar. Kısıtlı olduğumuz her şeyi biz okulumuzda yaşıyoruz. Müdürümüze, hocamıza ve bize bu imkanı sağlayan bakanlığımıza teşekkür ediyoruz. Arkadaşlarım buraya maç oynamaya geliyor. Ben de bedensel engelli olduğum için ben de buraya geliyorum saha kenarında yürüyüş yapmak için sırf onlara destek olabilmek için bundan dolayı bizi buraya getiren herkese teşekkür ederim” şeklinde konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara UNESCO’da "30 Mart Uluslararası Sıfır Atık Günü" etkinliği yapıldı Fransa’nın başkenti Paris’teki Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütünün (UNESCO) binasında "30 Mart Uluslararası Sıfır Atık Günü" etkinliği düzenlendi. Etkinliğe Türkiye’nin UNESCO Daimi Temsilcisi Büyükelçi Gülnur Aybet, UNESCO’nun 42. Genel Konferansı Başkanı Simona-Mirela Miculescu, UNESCO Yönetim Kurulu Başkanı Vera El Khoury Lacoeuilhe ile UNESCO’nun Ekolojik ve Yer Bilimleri Bölümü Direktörü ve İnsan ve Biyosfer Sekreteri Antonio de Sousa Abreu’nün yanı sıra çok sayıda davetli katıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan da etkinliğe video mesaj gönderdi. Türkiye’de farklı belediyelerin sıfır atık girişimi kapsamında yaptığı projeleri anlatan videonun gösteriminin yapıldığı etkinlikte, katılımcılar, Emine Erdoğan’ın önderlik ettiği Küresel Sıfır Atık İyi Niyet Beyanını imzaladı. Büyükelçi Aybet burada yaptığı konuşmada, 30 Mart Uluslararası Sıfır Atık Günü’nü kutlamak için bir araya geldiklerini ve bunu ikinci kez UNESCO merkezinde kutladıklarını ifade etti. Uluslararası Sıfır Atık Günü’nün atık üretim konusunda farkındalık oluşturmayı ve atıkların çevre üzerindeki etkisini en aza indirmeyi amaçladığını kaydeden Aybet, bu önemli günün, sürdürülebilir tüketim ve üretimin tanıtımı için iyi bir fırsat olduğunu vurguladı. Aybet, "Her yıl dünya çapında topraklarımızı, suyumuzu ve havamızı kirleten milyarlarca ton atık üretiliyor" diyerek, sıfır atık konusunda insanların dünya kaynaklarıyla olan bağlarını da tekrar gözden geçirmesi gerektiğine işaret etti. Sıfır atık konusundaki girişimlerin benimsenerek doğal kaynakların muhafaza ve iklim değişikliğiyle mücadele edildiğini belirten Aybet, bunu benimsemenin ayrıca ekonomik bir fırsat olduğunu aktardı. Aybet, Sıfır Atık Projesinin Emine Erdoğan himayesinde 2017’de başlatıldığına dikkati çekti. Sıfır Atık Projesi’nin ana hedefinin, atıkların geri kazanım oranını 2035’e kadar yüzde 60’a taşınması olduğunun söyleyen Aybet, bu projenin, başlangıcından bu yana Türkiye ekonomisine 185 milyar Türk Lirası kazandırdığını ifade etti. Aybet, ayrıca proje sayesinde 490 milyon ağacın kesilmekten kurtarıldığını ve 5,9 milyon ton sera gazı emisyonunun önlendiğini aktardı. "Sıfır Atık Projesi artık küresel bir hareket haline geldi” Sıfır Atık konusunda 21 milyon kişiye eğitim verildiğini dile getiren Aybet, "Türkiye’nin başarılı Sıfır Atık Projesi artık küresel bir hareket haline geldi" dedi. UNESCO’nun 42. Genel Konferansı Başkanı Miculescu da Birleşmiş Milletler (BM) rakamlarına göre, dünyada her yıl 2,24 milyar ton kentsel katı atık, 37 milyon plastik atık üretildiğini, ve 931 milyon ton gıdanın atığa dönüştüğünü belirtti. Miculescu, "Bu plastik atıkların her yıl parçalanarak okyanuslara karışması bekleniyor" diyerek, söz konusu atıkların ekosistemlere zarar verdiğinin altını çizdi. Söz konusu atıkların ekosistemlere zarar verdiğini ifade eden Miculescu, Emine Erdoğan’a, ülkesinin atık ve çevre sorunlarıyla ilgili paradigma değişimine sağladığı katkıdan ötürü hayranlığını dile getirdi. UNESCO Yönetim Kurulu Başkanı Lacoeuilhe de herkesin satın aldığı ürünlerin nereden geldiğine ve etkilerine dikkat etmesi gerektiğini vurguladı. Lacoeuilhe, mümkün oldukça ürünleri yeniden kullanmak ve geri dönüştürmek gerektiğini belirterek, bu bilincin çocuklara da kazandırılmasının önemine dikkati çekti. Kadınların sürdürülebilir tüketim konusunda önemli bir rolü olduğuna işaret eden Lacoeuilhe, kadınların çevreyi muhafaza etmek konusunda öncü rol oynadığının altını çizdi. Antonio de Sousa Abreu de dünyada her yıl milyarlarca ton atık üretildiğini vurgulayarak, "Bu nedenle UNESCO, sıfır atığa doğru ilerlemenin hayati önemini vurgulayan bu girişimi üstlenen Türkiye delegasyonuna çok minnettar" ifadesini kullandı. Sıfır Atık Projesi Emine Erdoğan’ın himayelerinde Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığınca 2017’de başlatılan Sıfır Atık Projesi, sürdürülebilir kalkınma ilkeleri çerçevesinde atıkları kontrol altına alma, gelecek nesillere temiz ve gelişmiş bir Türkiye ile yaşanabilir dünya bırakma amacı taşıyor. Sıfır Atık Projesi kapsamında sıfır atık yönetim sisteminin kurulmasına ilişkin genel ilkelerin ve uygulama esaslarının belirlenmesini sağlayarak sıfır atık yaklaşımının ülke genelinde benimsenmesi, uygulanması ve yaygınlaştırılması amacıyla hazırlanan Sıfır Atık Yönetmeliği 12 Temmuz 2019 tarihli ve 30829 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Türkiye 2018’den bu yana çevre ve sürdürülebilirlik alanlarında ulusal ve uluslararası uzman isimlerin, kurum ile kuruluşların, sivil toplum kuruluşlarının, özel sektör temsilcileri ile bireylerin aynı platformda buluştuğu Sıfır Atık Zirveleri gerçekleştirildi. BM Genel Kurulunda kabul edilen "sıfır atık" kararı Eylül 2022’de BM 77. Genel Kurulu görüşmeleri sırasında New York’ta BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ile bir araya gelen Emine Erdoğan, ikili iklim kriziyle mücadele kapsamında "Küresel Sıfır Atık İyi Niyet Beyanı"nı imzaladı. BM Genel Kurulu, 14 Aralık 2022’de Türkiye’nin ana sunucusu, 105 ülkenin ise ortak sunucu olduğu "sıfır atık" kararını fikir birliği ile kabul etti. Genel Kurulun bu kararla 30 Mart’ı Uluslararası Sıfır Atık Günü ilan etmesinin yanı sıra BM Genel Sekreteri Guterres’ten, yerel ve ulusal sıfır atık girişimlerini teşvik etmek için bilgi, deneyim ve uzmanlığa dayalı, cinsiyet dengesi ve adil coğrafi temsil dikkate alınarak gönüllü ve seçkin kişilerden oluşan 3 yıl görev yapacak bir danışma kurulu kurması istendi. Sıfır atık girişimleri, çevreye duyarlı atık yönetimi, sürdürülebilir tüketim ve üretim konularının BM bünyesinde ele alınmasına devam edilmesi gerektiği vurgulanan kararla, üye devletler, BM ile diğer uluslararası ve bölgesel örgütler, sıfır atık girişimlerini uygulamaya teşvik edildi.
Çorum Bakan Işıkhan: "Temmuz ayında emekli aylıklarını tekrar masaya yatıracağız" Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, "Nasıl emeklilerimizin refahını artıracak en iyi ve en yeni uygulamaları bugüne kadar hayata geçirdiysek, bundan sonra da aynı şekilde çalışmaya devam edeceğiz. Sayın Cumhurbaşkanımız bugün ifade etti. Temmuz ayında emekli aylıklarını tekrar masaya yatıracağız" dedi "Türkiye Yüzyılı’nda Çalışma Hayatı Buluşmaları" çerçevesinde Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Çorum’da iş dünyasının temsilcileri ile bir araya geldi. Ticaret ve Sanayi Odası’nda gerçekleştirilen programda konuşan Bakan Işıkhan, emekli maaşlarının zammı memur emeklilerinde toplu sözleşmeye göre; SSK ve Bağkur için de enflasyona göre şekillendiğini hatırlatarak, "Biz, ihtiyaçlar ve imkanlar doğrultusunda çoğu zaman bu tutarların çok daha üzerinde emeklilerimiz için adımlar attık. Denge ve disiplin içinde ekonomimizi güçlü bir şekilde yükselttikçe artan refahtan emeklimize daha fazla pay vermeye devam edeceğiz. Ayrıca; daha önce de söylediğimiz gibi, 3600 ek gösterge düzenlemesinin bütün memurları kapsayacak şekilde genişletilmesi yönünde düzenlemeyi hayata geçireceğiz. Yine esnaflarımızın emeklilik için gerekli sigorta prim gün sayısındaki adaletsizliği gidereceğiz" diye konuştu. Hiçbir zaman tutmayacakları sözü vermediklerini dile getiren Bakan Işıkhan, "Bu, başkalarının milleti kandırma taktiği, bizim değil. Biz ne dediysek bugüne kadar yaptık, bundan sonra da adım adım yapmaya devam edeceğiz. Son 5 yılda yaşadığımız bunca afete ve felakete rağmen, vatandaşlarımızı asla mağdur etmeden hizmetlerimize kesintisiz devam edebiliyoruz" ifadelerini kullandı. Çorum’un, tarihiyle, tarımıyla, endüstrisiyle, önemli medeniyetlerin beşiği olması hasebiyle çok güzel ve önemli şehirlerimizden bir tanesi olduğunu hatırlatan Bakan Işıkhan, "Geçtiğimiz günlerde 2023 yılı işgücü verileri açıklandı. 2023 yılında işsizlik oranı 1 puanlık azalışla yüzde 9,4 seviyesine geriledi. İşsizlik oranları son 10 yılın, istihdam oranları son 21 yılın en iyi seviyelerine çıktı. Ayrıca; 2023 yılında Türkiye ekonomisi yüzde 4,5 büyüme ile AB ülkeleri arasında en çok büyüyen ülke oldu. Milli gelirimiz 1 trilyon doları, Kişi başına Milli Gelirimiz de 13 bin 110 doları aşarak tarihimizin en yüksek düzeyini gördü. Bu veriler gösteriyor ki; pandemiye rağmen, bölgemizdeki savaşlara rağmen, geçtiğimiz yıl yaşadığımız asrın felaketine rağmen, doğru yoldayız" şeklinde konuştu. Emeklilere yönelik olarak başlatılan banka promosyonları ile ilgili de açıklamada bulunan Bakan Işıkhan, "Biliyorsunuz geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan, emeklilerimize yönelik olarak başlattığımız promosyon ödemesi uygulamasının kamu bankalarında 2 katına çıkarılarak 8 ile 12 bin lira arasında olacağını duyurmuştu. Bunun dışında ölüm aylığı hak sahiplerine de 5 bin lira promosyon duyurusunu yapmıştık. Bu hafta pazartesi gününden itibaren de promosyonlar için başvurular alınmıştı. Bugün itibariyle kamu bankalarımız emeklilerimize promosyon ödemelerini yapmaya başladılar. Tüm emeklilerimize hayırlı uğurlu olsun. Bununla birlikte, Kamu bankaları haricinde diğer bankalarla da protokol imzalama sürecini tamamladık. Özel bankalar da, kamu bankaları tutarları asgari olmak üzere promosyon miktarlarını güncelleyecekler. Biz, sağlam politikalarla emeklilerimize mümkün olan en iyi hizmeti vermeye gayret ediyoruz. 2002 yılında iktidara geldiğimizde, iflas noktasına gelmiş bir sosyal güvenlik ve sağlık sistemi devralmıştık. Bunu en iyi kıymetli emeklilerimiz hatırlar. Attığımız adımlarla, sürdürülebilir bir sosyal güvenlik sistemi inşa ettik. Sağlık sigortası kapsamında, ilaca ve tedaviye erişim noktasında dünyanın en ileri ülkelerinden biri haline geldik" dedi. "Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın işaret ettiği, Cumhur İttifakı olarak hedefimiz olan Türkiye Yüzyılı vizyonunu inşallah sizlerin desteğiyle başaracağız" diyen Bakan Işıkhan, şunları kaydetti: "Bu yüzyılı; emeğin, üretimin, çalışmanın yüzyılı yapacağız. Şurası çok önemli; ülkemizin gücü büyük ölçüde yerel yönetimlerimizin gücünden geliyor. Kalkınma yerelden başlar hakikatine istinaden yerelde ne kadar güçlü olursak genel icraatlarimizin de o derece güçlü olacağına inanıyoruz. Çünkü şunu hepimiz çok iyi biliyoruz ki; gelişim, ilerleme ve kalkınma yerelden başlar. Bildiğiniz gibi ülkemizin lideri Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın yönetim vizyonu da belediyecilikten geliyor. Cumhurbaşkanımız liderliğinde AK Parti, ülkemizde belediyecilik anlayışını değiştirmiş, milletimizi gerçek belediyecilikle tanıştırmıştır. Aziz milletimiz ’yaparsa AK Parti yapar, Erdoğan yapar’ diyerek bu hakikati, bu güveni ortaya koymaktadır. İnşallah 31 Mart’ta Çorum gerçek belediyecilikle yola devam edecek. Çorum Belediye Başkanımız Halil İbrahim Aşgın, Çorum’un has evladı, bu şehre emeğini ortaya koyan çok kıymetli bir yol arkadaşımız. Çorumlu hemşehrilerimin bir kez daha görevi AK belediyecilik vizyonu ile Halil İbrahim Başkanımıza vereceğine inanıyorum. Bu şehre Halil İbrahim Başkanımız gibi çalışan, üreten, geliştiren yönetimler yakışır. İnşallah Çorum, 1 Nisan sabahından itibaren Cumhur İttifakı çatısı altına daha büyük projelerle yeni bir icraat dönemine doğru ilerlemeye devam edecek. Cumhurbaşkanımızın işaret ettiği Türkiye Yüzyılı’na da öncülük edecektir, bundan eminiz" dedi.